Fransa Nijer'e yönelik tüm kalkınma yardımları ve bütçe desteğini kesti

TT

Fransa Nijer'e yönelik tüm kalkınma yardımları ve bütçe desteğini kesti

General Abdulrahman Tchiani (AFP)
General Abdulrahman Tchiani (AFP)

Fransa Dışişleri Bakanlığı tarafından cumartesi günü yapılan açıklamayla Fransa'nın Nijer’de seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Bazoum’a yapılan askeri darbenin ardından Nijer'e yönelik tüm kalkınma yardımları ve bütçe desteğinin kesildiği duyuruldu.

Bakanlık açıklamasında, şu ifadeler yer aldı:

“Paris, Nijer halkı tarafından seçilen Cumhurbaşkanı Bazoum'un yeniden görevinin başında olduğu Nijer'de hiç vakit kaybedilmeden anayasal düzene geri dönülmesini istiyor.”

Sahel bölgesinin merkezinde yer alan Nijer, 20 milyon nüfuslu ve geniş çölleri olan bir ülke. Nijer aynı zamanda demografik büyüme açısından dünyanın en yüksek oranlarına sahip ülkeler arasında yer alıyor.

Fransız Kalkınma Ajansı (AFD), resmi internet sitesinde yayınladığı rakamlara göre dünyanın en fakir ülkelerinden biri olan Nijer için 2021 yılında 97 milyon euroluk bir bütçe ayırdı.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, cuma günü Papua Yeni Gine ziyareti sırasında  bölge için ‘tehlikeli’ olan Nijer'deki askeri darbeyi ‘en güçlü ifadelerle’ kınadı ve Nijer Cumhurbaşkanı Bazoum'un ‘serbest bırakılması’ çağrısında bulundu.

Nijer, Fransa'nın, cihatçı terör saldırılarıyla sarsılan ve dengeleri sık sık değişen Sahel bölgesindeki son müttefiklerinden biriydi.

İktidardaki askeri konseyin baskısıyla Barkhane Operasyonu adlı terörle mücadele operasyonunu sonlandıran ve Mali'den çekilen Fransa, şu an Nijer’de Nijer ordusuyla yaptığı iş birliği çerçevesinde bin 500 asker bulunduruyor

Nijer'deki darbe, Mali ve Burkina Faso'da ordunun iktidara el koyduğu 2020 yılından bu yana bölgedeki üçüncü askeri darbe oldu.



Tutuklu Filistinli aktivist doğuma katılamadı: Columbia öğrencileri eylemde

Columbialı öğrenciler, Filistinli aktivistlerin serbest bırakılması için kampüs girişinde eylem düzenledi (Reuters)
Columbialı öğrenciler, Filistinli aktivistlerin serbest bırakılması için kampüs girişinde eylem düzenledi (Reuters)
TT

Tutuklu Filistinli aktivist doğuma katılamadı: Columbia öğrencileri eylemde

Columbialı öğrenciler, Filistinli aktivistlerin serbest bırakılması için kampüs girişinde eylem düzenledi (Reuters)
Columbialı öğrenciler, Filistinli aktivistlerin serbest bırakılması için kampüs girişinde eylem düzenledi (Reuters)

Columbia Üniversitesi'ndeki Filistin'e destek protestolarının önde gelen isimlerinden tutuklu aktivist Mahmud Halil'in eşinin doğumuna katılmasına izin verilmedi. 

Filistinli protestocunun ABD'li eşi Noor Abdalla, pazartesi akşamı yaptığı paylaşımda çocuğunu tek başına doğurduğunu belirtti: 

Bugün erken saatlerde Mahmud yanımda olmadan oğlumuzu dünyaya getirdim. ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza (ICE) yetkililerinden Mahmud'un doğuma katılmasına izin verilmesini istedik fakat oğlumuzu görmek için geçici olarak serbest bırakılmasını reddettiler. Bu, ICE'nin bana, Mahmud'a ve oğlumuza acı çektirmek için aldığı kasıtlı bir karardı.

Halil'in avukatları, aktivistin tutulduğu Louisiana eyaletinin New Orleans şehrindeki ICE direktörü Melissa Harper'a pazar günü e-posta gönderdi. CNN'in incelediği yazışmalara göre Halil'in, New York şehrindeki eşi Abdalla'nın yanına gidip doğuma katılabilmesi için iki haftalığına serbest bırakılması talep ediliyor. 

E-posta gönderildikten yarım saat sonra Harper'ın gönderdiği yanıtta iki cümleyle talebin reddedildiği bildiriliyor. 

New York'ta 8 Mart'ta ICE görevlileri tarafından yakalanan Halil, ertesi gün Louisiana eyaletindeki bir hapishaneye transfer edilmişti. ABD Başkanı Donald Trump, Halil'in "Hamas destekçisi" olduğunu ve sınır dışı edilmesi gerektiğini ileri sürmüştü. Ancak Washington, suçlamalarla ilgili henüz delil paylaşmadı. 

Louisiana'da 8 Nisan'da gerçekleştirilen duruşmada Halil'in avukatlarından Marc Van Der Hout, davayla ilgili ellerine kanıt niteliğinde "tek bir belge bile ulaşmadığını" söylemişti. Hakim Jamee E. Comans, buna rağmen Halil'in sınır dışı edilebileceğine karar vermiş fakat daha sonra karar başka bir mahkeme tarafından iptal edilmişti. Halil'in avukatları öğrencinin serbest bırakılması için hukuki mücadelenin sürdüğünü söylüyor. 

Columbia'daki protestoları organize ettiği gerekçesiyle Filistin kökenli öğrenci Muhsin Mehdevi de gözaltına alınmıştı. Muhsin ve Halil'in ABD'de yasal oturum izni var.

Columbialı öğrenciler, pazartesi günü düzenledikleri eylemde kendilerini kampüsteki kapıya zincirleyerek Mehdevi ve Halil'in serbest bırakılmasını talep etti. Protestocular, "Adalet istiyoruz" ve "Siyasi suçlular serbest bırakılsın" pankartları açtı. New York Times'ın aktardığına göre eylemlerde gözaltına alınan protestocu sayısı henüz netleşmedi. 

Ayrıca Tufts Üniversitesi'nde doktora yapan Rümeysa Öztürk'ün Filistin'e destek verdiği gerekçesiyle gözaltına alınması da tartışma yaratmıştı. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Öztürk'ün öğrenci vizesinin iptal edildiğini ve kendisinin sınır dışı edileceğini açıklamış, daha sonra federal yargıç Denise Casper, sınır dışı sürecini durdurma kararı vermişti. Öztürk'le ilgili kararın 1 Mayıs'ta açıklanması bekleniyor. 

Columbia Üniversitesi'nde 18 Nisan 2024'te başlayan olaylar, onbinlerce öğrenci ve akademisyenin katılımıyla Princeton, Yale, MIT ve Harvard gibi prestijli eğitim kurumlarının da yer aldığı birçok üniversiteye hızla yayılmıştı. New York Times'ın verilerine göre temmuzda hız kaybeden eylemlerde aralarında öğrenci ve akademisyenlerin yer aldığı toplamda en az 3 bin 100 kişi tutuklanmış veya gözaltına alınmıştı. 

Dönemin ABD Başkanı Joe Biden da eylemlere tepki göstererek "Yahudi düşmanlığı içeren bu protestoları kınıyorum" demişti.

Independent Türkçe, Guardian, CNN, New York Times