Pakistan'da seçim mitingini kana bulayan patlama hakkında bilinenler

Saldırının arkasında DEAŞ Horosan örgütünün olduğu düşünülüyor

Pakistanlı yetkililer saldırıda can kaybı sayısının artmasından endişe ediyor (Reuters)
Pakistanlı yetkililer saldırıda can kaybı sayısının artmasından endişe ediyor (Reuters)
TT

Pakistan'da seçim mitingini kana bulayan patlama hakkında bilinenler

Pakistanlı yetkililer saldırıda can kaybı sayısının artmasından endişe ediyor (Reuters)
Pakistanlı yetkililer saldırıda can kaybı sayısının artmasından endişe ediyor (Reuters)

Pakistan'da en geç 10 Kasım'da yapılacak genel seçimler öncesinde dün, ülkenin Afganistan sınırına yakın bir konumda yer alan Hayber-Pahtunhva bölgesinde düzenelen mitinge bombalı saldırı düzenlendi.

Saldırıda en az 54 kişi hayatını kaybederken, 200'den fazla kişi de yaralandı.

Hayatını kaybedenler arasında koalisyon ortağı İslam Uleması Cemiyeti'nin bölgedeki liderlerinden Maulana Ziyaullah’ın da bulunduğu belirtildi.

Pakistan'ın en büyük partilerinden olan İslam Uleması Cemiyeti'nin mitingine yönelik saldırı ülkedeki güvenlik endişelerini artıran son işaretlerden biri oldu.

Komşu Afganistan'da Taliban'ın yönetimi devralmasının ardından son iki yıldır birçok militan grubun Pakistan içinde daha aktif faaliyet yürüttüğü biliniyor.

Pakistan polisi saldırının bir canlı bomba tarafından gerçekleştirildiğini açıkladı.

Yetkililer saldırının IŞİD tarafından gerçekleştirildiğine inanıyor. Örgüt daha önce de Taliban'la yakın ilişkileri nedeniyle İslam Uleması Cemiyeti'nin üyelerini hedef almıştı.

IŞİD uzantısı DEAŞ Horasan (IŞİD-K) örgütü, Afganistan'da İslami değerlere göre bir yönetim kurmadığı iddiasıyla Taliban'ı hedef olarak görüyor. Örgüt Nisan 2022'de İslam Uleması Cemiyeti'yle bağlantılı akademisyen ve din adamlarının öldürülmesi için de çağrı yapmıştı.

Pakistan'da artan saldırılar

Son yıllarda içlerinde DEAŞ-K ve Pakistan Talibanı'nın (TTP) da bulunduğu silahlı gruplar ülkede daha aktif bir çizgi izliyor.

Bu yıl içinde TTP bazı büyük saldırılar gerçekleştirerek Pakistan'daki güvenlik zaafiyetlerinin gün yüzüne çıkmasına neden olmuştu. TTP militanları ocakta Peşavar'da bir camiye saldırarak 100'den fazla kişinin ölümüne neden olmuş, bir ay sonra ise ülkenin en büyük kenti Karaçi'de emniyet genel merkezine saatler süren bir saldırı düzenlenmişti.

Birleşik Devletler Barış Enstitüsü'nden Asfandyar Mir, "Pazar günü gerçekleşen saldırı Pakistan'da militanların halen etkin olduğunu gösteriyor. Güvensizliğin gelecek aylarda artması muhtemel" diye konuştu.

Ülkede artan silahlı şiddet, Pakistan'la Afganistan'daki Taliban yönetimi arasındaki gerilimin de son aylarda artmasına neden oldu.

İslamabad yönetimi, Taliban'ı Pakistan Talibanı'na destek vermek ve güvenli liman olmakla suçluyor. Taliban ise bu suçlamaları reddediyor.

Saldırılar seçimleri etkileyebilir

Pakistan'da sıklaşan saldırıların sonbaharda yapılacak genel seçimleri de etkilemesinden korkuluyor. 

Bu konudaki temel endişe ise seçmenlerin saldırı korkusuyla sandığa gitmekten vazgeçme ihtimali.

Seçimler, eski başbakan Imran Han'ın güvensizlik oylamasıyla iktidardan düşürülmesinden yaklaşık 1,5 yıl sonra yapılacak. Han'ın görevden alınması ülkedeki siyasi karmaşayı artırmış ve seçimlere siyasi istikrar sağlamak adına kritik önem atfedilmesine neden olmuştu.

Güney Asya'da aşırıcılık ve militanlık üzerine çalışan S. Rajaratnam Uluslararası İlişkileri Okulu'ndan Abdul Basit, "Bu saldırılar hem halkın hem de politikacıların zihninde olacak. Saldırılar sıkıcı seçim kampanyalarına ve düşük katılıma neden olabilir. Ayrıca yaklaşan seçimlerin güvenilirliğini de etkileyebilir" diye konuştu.

Independent Türkçe, NY Times, Reuters



Pezeşkiyan, Washington ile müzakerelerin yeniden başlatılması çağrısında bulunarak muhafazakarları kızdırdı

Tahran'ın merkezindeki İran-Filistin Koordinasyon Binası'na asılan propaganda afişinde İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bir fotoğrafı ve ‘Başka bir savaşta başarısızlık’ ifadesi yer alıyor. (EPA)
Tahran'ın merkezindeki İran-Filistin Koordinasyon Binası'na asılan propaganda afişinde İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bir fotoğrafı ve ‘Başka bir savaşta başarısızlık’ ifadesi yer alıyor. (EPA)
TT

Pezeşkiyan, Washington ile müzakerelerin yeniden başlatılması çağrısında bulunarak muhafazakarları kızdırdı

Tahran'ın merkezindeki İran-Filistin Koordinasyon Binası'na asılan propaganda afişinde İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bir fotoğrafı ve ‘Başka bir savaşta başarısızlık’ ifadesi yer alıyor. (EPA)
Tahran'ın merkezindeki İran-Filistin Koordinasyon Binası'na asılan propaganda afişinde İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bir fotoğrafı ve ‘Başka bir savaşta başarısızlık’ ifadesi yer alıyor. (EPA)

Siyasi ve askerî açıdan hassas bir dönemde, ABD'nin İran'ın nükleer tesislerini bombalamasına rağmen İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın Washington'a diplomatik bir zeytin dalı uzatmayı tercih etmesi, bu açıklamaları bir tür ‘aşırı yumuşaklık’ olarak gören muhafazakâr hareketin öfkesine yol açtı. Ancak Pezeşkiyan'ın destekçileri, medya söyleminin İran'ın içini hedef almadığını, daha ziyade dış dünya ile bir anlayış penceresi açmaya çalıştığını vurguluyor.

İran ekonomisini boğan yaptırımların kaldırılması için Batı ile diyaloğu yeniden canlandırma sözü veren Mesud Pezeşkiyan, Donald Trump'a yakın ABD’li muhafazakâr yayıncı Tucker Carlson'a bir röportaj verdi.

Pezeşkiyan dün yayınlanan röportajda, ABD'nin İran'a karşı savaşında İsrail'i desteklemek için haziran ayında İran'ın nükleer tesislerine yönelik hava saldırılarına rağmen Washington'la görüşmelere yeniden başlamanın ‘sorun olmadığını’ söyledi.

Muhafazakâr Milletvekili Emir Hüseyin Sabiti, X platformunda Pezeşkiyan'a yüklenerek şunları söyledi: “Amerikalı gazeteciye verdiğiniz zayıf cevaplar ulusal birliğe aykırı ve utanç vericiydi. Görünen o ki ABD ile daha önce yaptığınız mantıksız ve dürüst olmayan müzakerelerden henüz ders almamışsınız ve yeniden kandırılmak istiyorsunuz.”

Sabiti, cumhurbaşkanını parlamentoyla karşı karşıya gelmekle tehdit ederek, “Hükümetin dış politikaya yaklaşımı değişmezse, parlamentonun hükümete karşı tutumu değişecektir” dedi.

Pezeşkiyan'a yakın olan gazeteci Ali Asgar Şefiiyan, Sabiti'ye cevaben, “Bu röportajın hedef kitlesi siz değildiniz” dedi. Bu eleştiriler, İran'a yönelik son saldırılar sırasında Azerbaycan'ın topraklarından İsrail insansız hava araçlarının (İHA) kalkışına izin verdiği yönündeki suçlamaları görmezden gelerek geçtiğimiz cuma günü Bakü'ye yaptığı ziyaretin ardından ‘siyasi beceriksizlik’ gerekçesiyle İran Cumhurbaşkanı'na yönelik güvensizlik oylaması çağrılarının yapıldığı bir dönemde geldi.

Batı'ya düşmanlığı ve nükleer programla ilgili müzakerelere karşıtlığıyla bilinen İran gazetesi Kayhan, “Diplomasiye bomba yağdıranlarla tekrar koşulsuz olarak aynı masaya oturmak adil mi?” diye sordu.

Nisan ayından bu yana İran'la nükleer programı konusunda görüşmeler yürüten ABD, 22 Haziran'da Tahran'ın güneyindeki Fordo'da bulunan yeraltı uranyum zenginleştirme tesisini ve İsfahan ile Natanz'daki iki nükleer tesisi bombaladı. Bu tesislerdeki hasarın gerçek boyutu henüz bilinmiyor.

Genel yayın yönetmeni ülkede son sözü söyleyen İran Dini Lideri Ali Hamaney tarafından atanan Kayhan gazetesinde şu ifade yer aldı: “Elleri tamamen halkımızın kanıyla lekelenmiş bir düşman karşısında sertlikten başka bir çözüm var mı?”

Kayhan Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Şeriatmedari, “Bu röportajda söylenenler rejimin pozisyonlarıyla uyumlu değil” dedi.

Pezeşkiyan'ın “ABD müzakere masasını havaya uçuruyor” ifadesini kullanmasına atıfta bulunan Şeriatmedari, Tahran'ın müzakere yoluna devam etmeye açık olduğunu vurguladı. Şeriatmedari, “Eğer masa havaya uçurulduysa, masaya yeniden dönmek ABD'nin işlediği suçun inkârından ve aldatma tuzağının yeni bir kabulünden başka bir anlama gelir mi?” diye sordu.

Şeriatmedari şöyle devam etti: “ABD, nükleer tesislerimizi hedef aldığını resmen kabul etmedi mi? İsfahan, Natanz ve Fordo tesislerini yok etmek için onlarca bomba atmadı mı? Trump'ın kendisi bile bununla övündü! ABD'yi temize çıkarma konusundaki bu tuhaf ısrarınız neden? Sanki onunla müzakerelere dönebilmek için sakinleşmesini bekliyormuşsunuz gibi… İsrail'i Washington'a şikâyet etmeye ve neden olduğu krizden yakınmaya mı gidiyorsunuz?”

Gazete ayrıca, İran Cumhurbaşkanı'na danışman ekibini değiştirmesi çağrısında bulundu: “Danışmanlarınızı gözden geçirin ve onlara ABD ile müzakerelerin ihanet değilse bile siyasi ahmaklık olduğunu açıkça söyleyin. Hem kendi iyiliğiniz hem de ülkenin iyiliği için çevrenizi bunlardan arındırın.”

İran Devrim Muhafızları Ordusu'na (DMO) yakın Cevan gazetesi, ‘yumuşak ve nazik’ sözleri kınayarak, “Amerikalı bir yayıncıyla diyaloğun gerçek anlamı, halkın hoşnutsuzluğunu ve ABD'ye olan tam güvensizliğini dile getiren sözlerde ortaya çıkar” dedi.

İran'da reformist çizgide yayın yapan Ham Mihan gazetesi ise Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın ‘olumlu gidişatını’ övdü. Gazete şöyle yazdı: “Bu röportaj uzun zaman önce yapılmalıydı. İranlı yetkililer ne yazık ki uzun zamandır Amerikan ve uluslararası medya sahnesinde yoklar.”

İranlı yetkililer tarafından açıklanan yeni bilançoya göre İran ve İsrail arasında 12 gün süren savaşta bin 60 kişi hayatını kaybetti. ABD, İran'ın nükleer programındaki kilit tesislere düzenlediği saldırılarla savaşa katıldı.