Burkina Faso ve Mali'den, ECOWAS'ın olası Nijer müdahalesine tepki

"ECOWAS, Nijer'e askeri müdahalede bulunursa bu, Burkina Faso ve Mali'ye savaş ilanı olur"

Darbeciler tarafından Nijer Cumhurbaşkanı ilan edilen General Abdurrahman Tchiani, 28 Temmuz'da Niamey'de (Reuters)
Darbeciler tarafından Nijer Cumhurbaşkanı ilan edilen General Abdurrahman Tchiani, 28 Temmuz'da Niamey'de (Reuters)
TT

Burkina Faso ve Mali'den, ECOWAS'ın olası Nijer müdahalesine tepki

Darbeciler tarafından Nijer Cumhurbaşkanı ilan edilen General Abdurrahman Tchiani, 28 Temmuz'da Niamey'de (Reuters)
Darbeciler tarafından Nijer Cumhurbaşkanı ilan edilen General Abdurrahman Tchiani, 28 Temmuz'da Niamey'de (Reuters)

Burkina Faso ve Mali, Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğunun (ECOWAS) Nijer'e olası askeri müdahalesinin, kendilerine karşı bir savaş ilanı olacağını açıkladı.

Mali Hükümet Sözcüsü Abdoulaye Maiga, ECOWAS'ın Nijer'deki cuntaya karşı düzenleyebileceği askeri müdahaleye ilişkin Burkina Faso ve Mali adına ortak bildiri okudu.

Bildire, Mali ve Burkina Faso halklarının, darbe sonrası ECOWAS'ın uyguladığı yaptırımlar karşısında Nijer halkıyla dayanışma içinde oldukları kaydedildi.

"ECOWAS, Nijer'e askeri müdahalede bulunursa bu, Burkina Faso ve Mali'ye savaş ilanı olur." ifadesi yer alan bildiride, bu müdahalenin, NATO'nun Libya'ya müdahalesinde olduğu gibi bölgeyi uzun vadede istikrarsızlaştıracağı uyarısında bulunuldu.

Bildiride, müdahalenin gerçekleşmesi halinde Mali ve Burkina Faso'nun ECOWAS'tan çekilebileceği belirtildi.

Darbecilere 1 hafta süre

ECOWAS, 30 Temmuz'da düzenlediği olağanüstü zirvede, Nijer'deki cuntaya, Cumhurbaşkanı Muhammed Bazum'u serbest bırakması ve Bazum'un görevine tekrar başlaması için 1 hafta süre vermişti.

ECOWAS, bu süre zarfında taleplerinin karşılanmaması durumunda askeri müdahale de dahil her seçeneği değerlendireceklerini duyurmuştu.

Nijer'deki darbe

Nijer'de Cumhurbaşkanı Muhammed Bazum, 26 Temmuz'da Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı unsurlarınca alıkonulmuş ve o akşam asker yönetime el koyduğunu duyurmuştu.

Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanı General Abdurrahman (Ömer) Tchiani, 28 Temmuz'da Vatanı Koruma Ulusal Konseyi (CNSP) isimli cuntanın liderliğini üstlendiğini ve geçiş hükümetinin başına geçtiğini açıklamıştı.



Arakçi: Nükleer silah peşinde değiliz ve İsrail'in nükleer silah cephaneliğine sahip olmasına izin verilmemeli

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AFP)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AFP)
TT

Arakçi: Nükleer silah peşinde değiliz ve İsrail'in nükleer silah cephaneliğine sahip olmasına izin verilmemeli

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AFP)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AFP)

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi bugün yaptığı açıklamada ABD’nin İran'la müzakerelerdeki amacının İran'ı ‘nükleer haklarından’ mahrum bırakmak olması halinde Tahran'ın bu haklarından asla vazgeçmeyeceğini söyledi.

Katar’ın başkenti Doha’da düzenlenen Arap-İran Diyalog Forumu'nda konuşan Arakçi, ülkesinin nükleer silah sahibi olmayı bir tabu olarak gördüğünü, ancak uranyumu barışçıl yollarla zenginleştirme hakkı konusunda ısrarcı olduğunu belirtti. Aynı zamanda İsrail'in nükleer silah cephaneliğine sahip olmasına izin verilmemesi gerektiğini vurgulayan İranlı Bakan, ülkesinin diyalog ilkesine inandığını ve bölge ülkeleri arasında diyalog çağrısında bulunduğunu vurguladı. İran'ın bölgesel diyalogda daha üst bir aşamaya geçtiğini belirten Arakçi, “bölge ülkeleriyle ilk konferansı gerçekleştirmeyi başardık” dedi.

İran’ın resmi haber ajanslarının aktardığına göre İran ve ABD arasında Umman’da yapılması planlanan yeni müzakere turunun başlamasına bir gün kala yaptığı açıklamada Arakçi, İran'ın ABD ile görüşmelerini ‘iyi niyetle’ sürdürdüğünü söyledi.

İran Dışişleri Bakanı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ancak müzakerelerin amacının İran'ı nükleer haklarından mahrum bırakmaksa, İran'ın hiçbir hakkından vazgeçmeyeceğini açıkça vurguluyorum.”

İran defalarca kez uranyum zenginleştirme hakkının müzakere edilemez olduğunu ileri sürerek bazı ABD’li yetkililer tarafından dile getirilen ‘sıfır uranyum zenginleştirme’ talebini reddetti.

Fakat ABD Başkanı Donald Trump'ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff cuma günü verdiği bir röportajda, ABD ile yapılacak herhangi bir anlaşma kapsamında İran'ın uranyum zenginleştirme tesislerinin lağvedilebileceğini belirtti.

rfgthyju
Arakçi ve Witkoff (AP)

Trump, İran'ın nükleer programına ilişkin uzun süredir devam eden anlaşmazlığı çözecek yeni bir anlaşmaya varılmaması halinde İran'ı bombalamakla tehdit etti. Göreve geldiği ilk dönemde Trump, ülkesinin Tahran ile dünya güçleri arasında 2015 yılında imzalanan ve İran'ın nükleer faaliyetlerini dizginlemeyi amaçlayan nükleer anlaşmadan tek taraflı olarak çekildiğini açıklamıştı.

Batılı ülkeler, ABD'nin 2015 tarihli nükleer anlaşmadan çekilmesinin ardından Tahran'ın hız verdiği nükleer programının nükleer silah üretmeye yönelik olduğunu söylerken, İran bu çalışmaların sadece sivil amaçlı olduğunda ısrar ediyor.

Arakçi, sözlerini şöyle noktaladı:

“İran, ABD ile yaptığı dolaylı müzakerelerde nükleer enerjinin barışçıl amaçlarla kullanılması hakkını vurguluyor ve nükleer silah edinmenin peşinde olmadığını açıkça ifade ediyor. İran müzakereleri iyi niyetle sürdürüyor. Eğer bu görüşmelerin amacı nükleerleşmemeyi sağlamaksa bir anlaşmaya varılabilir. Eğer amaç İran'ın nükleer haklarını kısıtlamaksa, İran bu haklarından asla vazgeçmeyecektir.”