Sansasyon yaratan UFO ifşacısı: "Açıklamalarım buzdağının görünen yüzü"

Kısa süre önce yapılan bir anket çalışmasında ABD'li akademisyenlerin beşte birinin, kendilerinin ya da bir tanıdıklarının UFO gördüğünü söylediği ortaya çıkmıştı (AA)
Kısa süre önce yapılan bir anket çalışmasında ABD'li akademisyenlerin beşte birinin, kendilerinin ya da bir tanıdıklarının UFO gördüğünü söylediği ortaya çıkmıştı (AA)
TT

Sansasyon yaratan UFO ifşacısı: "Açıklamalarım buzdağının görünen yüzü"

Kısa süre önce yapılan bir anket çalışmasında ABD'li akademisyenlerin beşte birinin, kendilerinin ya da bir tanıdıklarının UFO gördüğünü söylediği ortaya çıkmıştı (AA)
Kısa süre önce yapılan bir anket çalışmasında ABD'li akademisyenlerin beşte birinin, kendilerinin ya da bir tanıdıklarının UFO gördüğünü söylediği ortaya çıkmıştı (AA)

Yakın zamanda ABD Kongresi'nde "tanımlanamayan uçan cisim" (UFO) ve "tanımlanamayan hava olguları" (UAP) diye bilinen gizemli olaylarla ilgili ifade veren Ryan Graves, yine çok konuşulacak bir açıklamaya imza attı.

26 Temmuz'da düzenlenen oturumda sansasyonel açıklamalarda bulunan Graves, ifadelerinin sadece buzdağının görünen yüzü olduğunu söyledi.

Graves, ABD Donanması'nda pilot olarak görev yapmıştı. İfşacı, Kongre'deki ifadesinde görev başındayken gördüğü bir UFO'yu "şeffaf bir küre içinde koyu gri ya da siyah bir çekirdek" diye betimlemişti.

Eski asker, "Askeri hava mürettebatı ve ticari pilotlar bu olaylara sıklıkla tanık oluyor" diye de eklemişti.

Graves bu açıklamalarından kısa süre sonra Newsweek'te bir yazı kaleme aldı.

Yazıda, "Bugün aynı UAP'ler halen görülüyor. Ne olduklarını halen bilmiyoruz ve hükümetimizin buna dair hiçbir fikri yok" ifadeleri yer aldı:

Hem ticari hem de askeri pilotlar UAP'lerle karşılaşıyor ve bu vakaların çoğu bildirilmiyor.

ABD yönetimi, kısa süre önce, UFO kavramının kapsamını genişleterek, resmi raporlarda UAP terimini kullanmaya başlamıştı. NASA da artık UFO yerine bu terimi kullanıyor.

NASA da önceki aylarda tarihinde ilk kez UFO ve UAP'lerle ilgili bir basın toplantısı düzenlemişti. Toplantıda geçen yıl bir insansız hava aracı tarafından Ortadoğu'da kaydedilen ve gizemli bir cismi gösteren görüntüler izletilmişti. Gümüş, metalik nesnenin havada süzüldüğü görüntüler büyük yankı uyandırmıştı.

Kongre ifadesinden önce Graves, bu türden UAP'lere tanık olan 30'dan fazla kişiyle temas halinde olduğunu iddia etmişti.

Eski asker, Kongre'de ifade verdikten sonra kendisiyle iletişime geçen kişi sayısının da arttığını kaydetti.

Graves, bizzat tanık olduğunu söylediği bir cismin özelliklerini de şöyle sıraladı:

Görünür bir tahrik gücü yoktu. Kasırga tipi rüzgarlarda hareketsiz kalabiliyor, süpersonik hıza çıkabiliyor ve tüm gün çalışarak savaş uçaklarımızı geride bırakabiliyordu.

Kongre'de konuşan tanıklar arasında Graves dışında eski donanma komutanı David Fravor ve 14 yıl istihbarat görevlisi olarak çalışan David Grusch vardı.

Aynı oturumda Grusch, ABD'nin UFO kalıntıları topladığını ve bu nesnelerin birinden "insanlara ait olmayan organik canlı bileşenleri" çıktığını öne sürmüştü.

Hükümetin tanımlanamayan nesneleri kapsayan bir enkaz toplama programı olduğu ve bu programın onlarca yıldır devam ettiği de ileri sürülmüş ama Pentagon söz konusu iddiaları yalanlamıştı.

 

Independent Türkçe, Futurism, Newsweek



Yaklaşık 60 yılın en kötü kuraklığı... Eşi benzeri görülmemiş kuraklık Suriye'nin buğday mahsullerini tehdit ediyor

Buğday tarlası (AP)
Buğday tarlası (AP)
TT

Yaklaşık 60 yılın en kötü kuraklığı... Eşi benzeri görülmemiş kuraklık Suriye'nin buğday mahsullerini tehdit ediyor

Buğday tarlası (AP)
Buğday tarlası (AP)

BM'ye göre 16 milyondan fazla Suriyeliyi gıda güvensizliği ile tehdit eden on yıllardır süren kuraklığın ortasında, Suriye otoritesi ve Kürt Özerk Yönetimi bu yıl çiftçilerden buğday mahsulü satın almak için yarışıyor.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre Birleşmiş Milletler ajansı Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO), yaklaşık 2,5 milyon hektar buğday ekili arazi olumsuz hava koşullarından etkilendiğini belirtti. Bu durum 2011'de çatışmaların patlak vermesinden önce buğdayda kendi kendine yeterli olan ülkeyi, giderek daha fazla ithalata bel bağlamak zorunda bırakacak.

FAO'nun Suriye'deki yardımcı temsilcisi Haya Ebu Asaf ajansa, "Mevcut tarım sezonunda yaşanan sert hava koşulları, yaklaşık 60 yıldır görülen en kötü koşullar" dedi.

Bu koşullar "ekilen alanların yaklaşık yüzde 75'i ile hayvancılık üretimi için doğal meraları" etkiledi.

Ebu Asaf’a göre Suriye kısa bir kış mevsimi ve düşük yağış yaşadı. Sonuç olarak, FAO göstergelerine göre "yağmurla beslenen buğdayın yaklaşık %95'i zarar gördü ve etkilendi, sulanan buğday ise normalden %30 ila %40 daha az verim verecek."

Asaf bunun, "2,5 ila 2,7 milyon ton arasında bir eksikliğe yol açacağı" ve bunun "bu yıl Suriye'de yaklaşık 16,3 milyon insanı gıda güvensizliği riski altına sokacağı" konusunda uyardı.

2011'de çatışmanın patlak vermesinden önce Suriye buğdayda kendi kendine yetiyordu ve yıllık 4,1 milyon ton üretimi vardı. Ancak çatışmalar genişledikçe ve çatışan taraflar çoğaldıkça üretim rekor seviyelere düştü ve eski rejim özellikle müttefiki Rusya'dan buğday ithal etmek zorunda kaldı.

Teşvik Ödülü

Suriye yetkilileri ve ülkenin kuzey ve kuzeydoğusunda geniş bir alanı denetleyen Kürt liderliğindeki Özerk Yönetim, çiftçilerden buğday mahsulü satın almak için rekabet ediyor. Özerk yönetimin kurumlarını Suriye devletine entegre etmek üzere bir anlaşma imzaladı, ancak henüz uygulamaya konulmadı. Bu nedenle iki taraf, ton başına ticari fiyata eklenecek bir teşvik pirimi açıkladı.

Ekonomi Bakanlığı, bir başkanlık kararnamesi uyarınca, buğdayın ton başına satın alma fiyatını, kaliteye bağlı olarak 290 ila 320 dolar arasında belirledi ve buna "130 dolarlık teşvik primi" eklendi. Bir hükümet yetkilisine göre, bu hareket "çiftçileri mahsullerini Genel Tahıl Şirketi'ne teslim etmeye teşvik etmeyi" amaçlıyor.

Kuzeydoğu Suriye'de, Kürt Özerk Yönetimi, çiftçilerin sürdürülebilirlik ve üretim yeteneklerini güçlendirmeyi amaçlayan bir hamleyle, "ton başına 70 dolarlık doğrudan destek" dahil olmak üzere, buğdayın ton başına fiyatını 420 dolara belirledi.

Geçtiğimiz yıl, eski rejim yetkilileri, Kürt güçlerinin kontrolündeki bölgelerde 310 dolara kıyasla ton başına fiyatı 350 dolar olarak belirledi.

Uzmanlara ve yetkililere göre bu sezonun fiyat tespiti düşük üretim ve yaklaşık altmış yıldır görülmemiş bir kuraklık krizi ortasında gerçekleşiyor.

Suriye Tarım Bakanlığı, hükümet kontrolündeki bölgelerde 300 bin ila 350 bin ton buğday hasadı yapmayı bekliyor. Genel Tahıl Kuruluşu müdürü Hasan Osman yakın zamanda Suriye televizyonuna, bu miktardan 250 bin ila 300 bin ton satın almayı planladığını söyledi.

Osman, "Kendi kendine yeterlilik sağlanamadı, ancak bir kurum olarak yurtdışından buğday ithal ederek ve değirmenlerimizde öğüterek gıda güvenliğini sağlamak için çalışıyoruz" diye vurguladı.

Devrik Devlet Başkanı Beşşar Esed döneminde Rusya'dan düzenli buğday tedarikleri geldi. 8 Aralık'ta devrilmesinden bu yana, Rusya'dan buğday taşıyan bir gemi nisan ayında Lazkiye limanına geldi ve bir diğeri de geçen ay Tartus limanına ulaştı. Irak ayrıca Suriye halkına bir hediye olarak 220 bin ton buğday gönderdiğini duyurdu.

Yoksulluk ve Açlık

Suriye'nin kuzeydoğusundaki Amuda kırsalında, 65 yaşındaki Cemşid Hasso, 200 hektarlık sulanabilir alanı kaplayan buğday başaklarını inceliyor. Elleriyle bir buğday başağını ovuşturuyor ve küçük tanelere işaret ediyor. "Düşük yağış nedeniyle sulanabilir buğday yetiştirmek için büyük çaba sarf ettik," diyor.

AFP'ye şöyle açıklıyor: "Bu arazi altı kez fıskiyelerle sulandı. Buna rağmen başakların boyu kısa, verimleri düşük ve taneleri küçük kaldı."

40 yıldır çiftçilik yapan Hasso, tarlasını sulamak için yeraltı su seviyesinin düşük olması nedeniyle pompalarını 160 metreden daha derine indirmek zorunda kaldı. Yine de üretim son derece düşük kaldı.

FAO'ya göre, "Su seviyesi önceki yıllara kıyasla önemli ölçüde azaldı ve bu, korkutucu bir gösterge."

Çeşitli tarımsal ürünlerin üretimini ve hayvancılık sektörünü olumsuz etkileyen kuraklık, 14 yıllık yıkıcı çatışmanın ardından Suriyelilerin karşı karşıya kaldığı zaten olumsuz olan ekonomik koşulları daha da kötüleştiriyor.

Tarımsal gelir, yerel ekonomiyi canlandırmada, gıda güvenliğini sağlamada ve özellikle tarımsal ve kırsal alanlarda nüfusun yaşam standardını iyileştirmede önemli rol oynar.

"Destek almazsak devam edemeyiz. Toprağı tekrar süremez ve sulayamayız, çünkü bilinmezliğe doğru gidiyoruz ve başka alternatif yok" diyor Hasso.

"İnsanlar yoksulluk ve açlık çekiyor." diye devam ediyor.