İsrail Dışişleri Bakanı: Filistinlilere bazı jestler yapacağız

Cohen, Suudi Arabistan'la normalleşme anlaşmasının tarihi bir fırsat olduğunu söyledi

Eli Cohen, daha önce İstihbarat Bakanlığı ve Ekonomi Bakanlığı görevlerinde de bulunmuştu (Reuters)
Eli Cohen, daha önce İstihbarat Bakanlığı ve Ekonomi Bakanlığı görevlerinde de bulunmuştu (Reuters)
TT

İsrail Dışişleri Bakanı: Filistinlilere bazı jestler yapacağız

Eli Cohen, daha önce İstihbarat Bakanlığı ve Ekonomi Bakanlığı görevlerinde de bulunmuştu (Reuters)
Eli Cohen, daha önce İstihbarat Bakanlığı ve Ekonomi Bakanlığı görevlerinde de bulunmuştu (Reuters)

İsrail'le Suudi Arabistan arasında normalleşme görüşmeleri devam ederken İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen, Arap medyasına bir röportaj verdi.

Londra merkezli Elaph'a konuşan Cohen, "Filistin sorunu barışa engel olmayacak. Bunu İbrahim Anlaşmaları'nda da kanıtladık. Filistin yönetiminin bölgelerindeki hayatı iyileştirmek hepimizin çıkarına" ifadelerini kullandı.

Cohen, "Normalleşme anlaşması Ortadoğu ve tüm dünyanın görünümünü değiştirecek bir barış süreci tarihi bir fırsat" diye konuştu.

İsrail Dışişleri Bakanı, Suudi Arabistan'la yapılacak anlaşma için Filistinlilere "bazı jestler yapacaklarını" da sözlerine ekledi.

İsrail'le Suudi Arabistan arasındaki normalleşme görüşmelerinde ABD'nin arabuluculuğuna dikkat çeken Cohen, "Anlaşma, ABD Başkanı Joe Biden'a seçimlerden önce bir başarı sunacak. ABD yerel ekonomisini ve küresel ekonomiyi güçlendirecek" dedi.

Filistinlilere taviz verilen olası bir anlaşmanın İsrail'de aşırı sağ hükümet tarafından kabul edilmeyeceği yönündeki endişelere de yanıt veren Cohen, "Arap ülkeleriyle imzalanan 5 barış anlaşmasından 4'ü Likud tarafından yapıldı. Netanyahu hükümetleri, bir önceki hükümetin aksine üç barış anlaşmasını tamamlamayı başardı" diye konuştu.

Suudi Arabistan yönetiminin İsrail'le normalleşme anlaşması için Batı Şeria'daki Filistin kurumlarına geniş bir yardım paketi sunulmasını şart koştuğu ve İsrail hükümetinden Filistin sorununa ilişkin sahada somut adımlar atmasını istediği iddia ediliyor.

Riyad bunun yanı sıra anlaşma karşılığında, ABD'yle NATO benzeri bir ortak savunma anlaşması imzalanmasını da istiyor.

Konuyla ilgili ABD'yle Suudi Arabistan arasında devam eden müzakerelerin hangi seviyede olduğu net olarak bilinmiyor. İsrail yönetimi müzakerelere resmen katılmasa da, görüşmelerin gidişatıyla ilgili Washington tarafından bilgilendiriliyor.

Nasrallah'a sert sözler

Eli Cohen'in Arap medyasına verdiği röportajdaki gündem maddelerinden biri de Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'dı.

Hizbullah'ın İsrail'in Lübnan'la olan sınırında giderek daha saldırgan bir çizgi izlediğini öne süren Cohen, "Nasrallah oyunlar oynuyor çünkü zayıf. Kilerdeki bir fare gibi saklanıyor" dedi.

Hizbullah ve İran'ı İsrail'deki yargı reformu tartışmalarına karışmamaları konusunda uyaran Cohen, "Yaşananların İsrail içindeki bir zayıflığa işaret ettiğini düşünüyorlar ama hatalılar. Bu gösteriler İsrail devletinin gücü ve uyumunu gösteriyor" diye konuştu.

Cohen, "İsrail, Lübnan'ı taş devrine geri gönderebilir" ifadelerini kullandı.

İsrail basınında yer alan haberlerde, üst düzey istihbarat yetkililerinin Netanyahu'yu, İran ve Hizbullah'ın İsrail'deki gösterileri bir fırsat olarak gördükleri konusunda uyardığı öne sürülmüştü.

Independent Türkçe, Times of Israel, Elaph



Rosatom: Rusya'nın nükleer kalkanının "ciddi tehditler" karşısında modernize edilmesi gerekiyor

Rus şirketi Rosatom'un logosu (Reuters)
Rus şirketi Rosatom'un logosu (Reuters)
TT

Rosatom: Rusya'nın nükleer kalkanının "ciddi tehditler" karşısında modernize edilmesi gerekiyor

Rus şirketi Rosatom'un logosu (Reuters)
Rus şirketi Rosatom'un logosu (Reuters)

Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom'un Genel Müdürü Aleksey Likhachev, ciddi tehditler karşısında Rusya'nın nükleer kalkanının önümüzdeki yıllarda geliştirilmesi gerektiğini söyledi.

Rusya ve ABD, gelen nükleer füzeleri tespit edip önlemek için kullanılan sistemler de dahil olmak üzere nükleer silahlarını modernize ederken, Çin nükleer kapasitesini Fransa ve İngiltere'nin çok ötesine taşımaya çalışıyor. Likhachev, Rus haber ajansı RIA'ya verdiği demeçte, "Mevcut jeopolitik durumda, ülkemizin varlığına yönelik ciddi tehditlerle karşı karşıyayız," dedi. Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre "Bu nedenle, aynı zamanda bir kılıç olan nükleer kalkan, egemenliğimizin bir garantisidir" ifadelerini kullandı.

Likhachev şöyle devam etti: Bugün nükleer kalkanın önümüzdeki yıllarda geliştirilmesi gerektiğinin farkındayız.

ABD Başkanı Donald Trump, mayıs ayında, İsrail'in "Demir Kubbe"sinden esinlenerek tasarlanan ve maliyeti en az 175 milyar dolar olan füze savunma kalkanı "Altın Kubbe" planlarını açıkladı.

ABD, Altın Kubbe'yi balistik, hipersonik ve seyir füzeleri de dahil olmak üzere çok çeşitli füzeleri engellemek ve Rus ve Çin tehditlerine karşı koymak için kullanmayı amaçlıyor.

Amerikan Bilim Adamları Birliği'nin yaptığı araştırmaya göre, Rusya'nın stoklarında ve konuşlanmış durumda yaklaşık 4 bin 300 nükleer başlık bulunuyor. ABD ise yaklaşık 3 bin 700 nükleer başlığa sahip. Bu rakamlar, dünya toplam stokunun yaklaşık yüzde 87'sine denk geliyor.

Çin, yaklaşık 600 nükleer savaş başlığına sahip olarak dünyanın üçüncü büyük nükleer gücüdür. Onu yaklaşık 290 nükleer savaş başlığıyla Fransa, yaklaşık 225 nükleer savaş başlığıyla İngiltere takip etmektedir.