Uçurumun kenarında gizemli bir "totem" belirdi

Sütunun adandığı Perkūnas aynı zamanda cesaret ve yiğitlikle ilişkilendirilen bir tanrı (Kent Wildlife Trust)
Sütunun adandığı Perkūnas aynı zamanda cesaret ve yiğitlikle ilişkilendirilen bir tanrı (Kent Wildlife Trust)
TT

Uçurumun kenarında gizemli bir "totem" belirdi

Sütunun adandığı Perkūnas aynı zamanda cesaret ve yiğitlikle ilişkilendirilen bir tanrı (Kent Wildlife Trust)
Sütunun adandığı Perkūnas aynı zamanda cesaret ve yiğitlikle ilişkilendirilen bir tanrı (Kent Wildlife Trust)

Britanya'nın güney kıyısındaki bir uçurumun tepesinde gizemli bir "totem" sütunu ortaya çıktı.

Sütunu kimin yaptığı veya oraya yerleştirdiği bilinmiyor. Ancak yerel sakinler, yetkililerin alelacele bölgeden kaldırdığı sütunun gizeminin aydınlatılmasını talep ediyor.

Sütun, North Downs Yolu üzerindeki uçurumun tepesinde yer alan Capel-Le-Ferne'deki bir doğa rezervinde bir gecede belirdi.

Tek bir ağacın gövdesinden oyulduğu anlaşılan totem, yaklaşık 2,4 metre boyunda. Üzerinde Perkūnas'a adanmış yazıtlar yer alıyor.

Perkūnas, özellikle Litvanya ve Letonya çevresinde Baltık mitolojisiyle ilişkilendirilen şimşek, gök gürültüsü ve fırtına tanrısı.

Baltık tanrıları arasındaki en güçlü figürlerden biri olan Perkūnas, genellikle eski Yunan tanrısı Zeus, İskandinav tanrısı Thor ve Roma tanrısı Jüpiter'le bir tutuluyor.

Totemin bölgeye nasıl getirildiği aydınlatılamasa da yetkililer sütunun usta bir elden çıktığı görüşünde.

Yaban hayatı koruma derneği Kent Wildlife Trust'ın bölge müdürü Ian Rickards, "Bu eserin arkasındaki sanatçı, ayrıntıları özenle oymak için saatler harcamış olabilir ve biz de bunu rezervimizde tutmaya hevesliyiz" diye konulşu:

Eser, onunla selfie çeken ve bize ait oluğunu sanarak bizi tebrik eden yürüyüşçüler tarafından çok beğenilmiş gibi görünüyor. Ancak oraya nasıl geldiğine dair hiçbir fikrimiz yok. Bu bir 'Totem' gizemi.

Yerel makamlar, Kent Wildlife Trust'tan heykeli yerinde tutmasını talep ediyor. Dernekse eserin ardındaki sanatçıyı ortaya çıkarmak istiyor.

Rickards, "Yerel meclis, planlama sunmamız için bize 8 hafta süre verdi" dedi:

Perkūnas'ın ardındaki kişinin izini sürerek biraz daha ayrıntı elde etmek harika olur.

 



İsrail ordusu Gazze'de sağlık görevlilerinin öldürülmesinde ‘mesleki hatalar ve emir ihlalleri’ olduğunu kabul etti

İsrail'in dün Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in dün Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
TT

İsrail ordusu Gazze'de sağlık görevlilerinin öldürülmesinde ‘mesleki hatalar ve emir ihlalleri’ olduğunu kabul etti

İsrail'in dün Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in dün Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)

İsrail ordusu dün yaptığı açıklamada, geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde 15 sağlık görevlisi ve kurtarma görevlisinin öldürüldüğü olayı “tam olarak rapor etmediğini” kabul etti ve olaydan sorumlu subayın görevden alındığını duyurdu.

Ordu tarafından yayınlanan soruşturma özetinde şöyle denildi: “Yapılan incelemede çeşitli mesleki hatalar, emir ihlalleri ve olayın tam olarak rapor edilmediği tespit edilmiştir.” “Golani Keşif Taburu komutan yardımcısı, saha komutanı olarak sorumluluğu ve olay sonrası değerlendirme oturumu sırasında eksik ve yanlış bir rapor sunması nedeniyle görevinden alınacaktır.”

On beş Filistinli öldürüldü, bunlardan altısının daha sonra Hamas ‘teröristleri’ olduğu tespit edildi” dedi ve ekledi: “İsrail ordusu olaya karışmayan sivillere verilen zarardan dolayı üzüntü duymaktadır.

İsrail başlangıçta sağlık görevlilerinin araçlarının askerler tarafından ateş altına alındıklarında acil durum işaretleri taşımadıklarını iddia etmiş, ancak daha sonra bu iddiasını geri çekmiştir. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre bir sağlık görevlisinin cep telefonundan elde edilen video, İsrail'in ateş açılmasına ilişkin ilk açıklamasıyla çelişti.

Askeri soruşturma, tabur komutan yardımcısının “gece görüş mesafesinin düşük olması nedeniyle” ambulansların Hamas militanlarına ait olduğunu düşündüğü sonucuna vardı. Olaydan elde edilen görüntülerde ambulansların ışıklarının yanıp söndüğü görülüyor.

15 sağlık görevlisi ve yardım çalışanı 23 Mart'ta vurularak öldürüldü ve BM ve Filistin Kızılayı yetkililerinin bir hafta sonra cesetlerini bulduğu sığ bir mezara gömüldü.