NATO: Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne destek konusunda duruşumuz değişmedi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

NATO: Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne destek konusunda duruşumuz değişmedi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

NATO, Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü desteklediğini, bu konuda duruşunun değişmediğini bildirdi.

NATO'dan bir yetkili, NATO Genel Sekreteri Kabine Direktörü Stian Jenssen'in Norveç basınında yer alan "Ukrayna'nın topraklarının bir bölümünü Rusya'ya vermesi karşılığında NATO üyesi olabileceği" ifadelerini AA muhabirine değerlendirdi.

"NATO'nun konumu net ve değişmedi. NATO liderlerinin temmuzdaki Vilnius zirvesinde yineledikleri gibi, Ukrayna'nın egemenliğini ve toprak bütünlüğünü tamamen destekliyoruz." ifadelerini kullanan yetkili, şöyle devam etti:

"Ukrayna'yı ne kadar sürerse sürsün desteklemeye devam edeceğiz. Adil ve kalıcı bir barış sağlamaya kararlıyız. Barışın ne zaman ve hangi şartlarda sağlanacağına Ukrayna karar verecek."

Yetkili, "Savaşın tekrarlanmamasını sağlamak için güvenlik düzenlemelerine ihtiyaç olduğu açık." değerlendirmesinde bulundu.

- Jenssen'in ifadeleri

Norveç'in Verdens Gang (VG) gazetesinin haberine göre, NATO Genel Sekreteri Kabine Direktörü Jenssen, Arendal kentinde katıldığı bir panelde Ukrayna'nın topraklarının bir bölümünü Rusya'ya vermesi karşılığında NATO üyesi olabileceğini söylemişti.

VG'nin bu yorumun NATO'nun görüşü olup olmadığı sorusu üzerine Jenssen, "Böyle olmalı demiyorum. Bu muhtemel çözümlerden olabilir diyorum." yanıtını vermişti.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, sık sık İttifakın Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü desteklediğini, üyeliğinin ancak savaştan sonra mümkün olabileceğini, barışın hangi şartlarda sağlanacağına Ukrayna'nın karar vereceğini yineliyor.



ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
TT

ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)

ABD, Gazze İnsani Yardım Vakfı'na (Gaza Humanitarian Foundation/GHF) 500 milyon dolar fon sağlamayı planlıyor. 

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla Reuters'a konuşan yetkililer, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın GHF'ye gönderilecek parayı ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) fonundan alacağını söylüyor. 

ABD Başkanı Donald Trump, USAID'in faaliyetlerinin askıya alınacağını ve kuruluşun Dışişleri Bakanlığı bünyesine taşınacağını şubatta duyurmuştu.

Kaynaklar, yardımın İsrail tarafından talep edildiğini belirtiyor. Buna göre Tel Aviv yönetimi Washington'la iletişime geçerek GHF'nin 180 günlük faaliyet masraflarının karşılanmasını istedi. 

Gazze'de geçen ay yardım dağıtmaya başlayan ABD ve İsrail destekli kuruluş, çalışmalarını bağımsız şekilde yürüttüğünü savunuyor. Ancak İsrail'in kamu yayıncısı Kan'ın çarşamba günkü haberinde, Binyamin Netanyahu yönetiminin GHF'ye 700 milyon Yeni İsrail Şekeli (yaklaşık 8 milyar TL) fon sağladığı öne sürülmüştü. İsrail Başbakanlık Ofisi ve radikal sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ise iddiaları yalanlamıştı. 

GHF'nin Gazze'deki faaliyetleri, İsrail bombardımanı altındaki bölgede kaosu daha da artırdı. Reuters'ın aktardığına göre 1-3 Haziran'da GHF'nin yardım noktalarında yaşanan saldırılarda en az 80 Filistinli öldürüldü. AA'nın rakamlarına göre gıda yardımı almak isterken İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 27 Mayıs'tan bu yana 115’e yükselirken yaralı sayısı 580’i geçti.

Filistinli yetkililer, Netzarim ve Refah bölgelerindeki yardım noktalarının "insani yardım" kisvesi altındaki ölüm tuzaklarına dönüştüğünü ve İsrail'in sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını savunuyor. 

İsrail ordusuysa sivillere doğrudan ateş edilmediğini ve düzenin sağlanması için uyarı atışı yapıldığını öne sürüyor.

Tartışmalı yardım kuruluşunun CEO'su Jake Wood, tarafsızlık ve bağımsızlık ilkeleriyle uyumlu bir şekilde işini yapmasının imkansız olduğunu vurgulayarak 25 Mayıs'ta istifasını açıklamıştı.

Independent Türkçe, Reuters, Times of Israel