Eski Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı Owen: "İran darbesindeki rolümüzü itiraf edelim"

Darbenin ardından Musaddık yanlıları sokaklara dökülmüş, orduyla çıkan çatışmalarda 300'e yakın eylemci hayatını kaybetmişti (AFP)
Darbenin ardından Musaddık yanlıları sokaklara dökülmüş, orduyla çıkan çatışmalarda 300'e yakın eylemci hayatını kaybetmişti (AFP)
TT

Eski Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı Owen: "İran darbesindeki rolümüzü itiraf edelim"

Darbenin ardından Musaddık yanlıları sokaklara dökülmüş, orduyla çıkan çatışmalarda 300'e yakın eylemci hayatını kaybetmişti (AFP)
Darbenin ardından Musaddık yanlıları sokaklara dökülmüş, orduyla çıkan çatışmalarda 300'e yakın eylemci hayatını kaybetmişti (AFP)

Eski Birleşik Krallık (BK) Dışişleri Bakanı David Owen, ülkesinin 1953'te İran'da yapılan darbedeki rolünü artık kabul etmesi gerektiğini belirtti.

Owen, BK'nin tanınmış gazetelerinden Guardian'a salı günü şunları söyledi: 

BK'nin 1953'te ABD'yle demokratik süreçleri sekteye uğrattığını kabul etmesi için iyi nedenler var. Hata yaptığımızı ve İran'ın demokratikleşmesine giden adımlara zarar verdiğimizi itiraf edersek, şimdiki reformların gerçekleşmesini biraz daha olası hale getiririz.

19 Ağustos 1953'teki darbede ABD ve BK istihbaratının da desteğiyle İran ordusu, demokratik seçimle iş başına gelen dönemin İran Başbakanı Muhammed Musaddık'ın iktidarına son vermişti. Bunun ardından Muhammed Rıza Şah Pehlevi, General Fazlullah Zahidi'yi başbakan olarak atamıştı.

BK bugüne dek darbedeki rolünü ne doğruladı ne de yanlışladı. CIA ise 10 yıl önce darbeye ilişkin gizli belgeleri kamuyla paylaşarak, olaydaki rolünü kabul etmişti. Belgelerde, BK'nin dış istihbarat servisi MI6'in CIA'le ortak çalıştığı da görülmüştü. 

Guardian, birçok siyasi analistin 1953'teki darbenin Şah karşıtı hareketleri güçlendirerek 1979'daki İran İslam Devrimi'ne giden süreci hazırladığını düşündüğüne dikkat çekti.

1977 ila 1979'da görev yapan Owen, süreçte kendisinin de hatalar yaptığını itiraf ederek, "Keşke ülkesinde daha demokratik bir yönetimin oluşmasına izin vermesi için Şah Pehlevi'ye çok daha önceden baskı yapsaydım" dedi.

Owen, İran'ı ayağa kaldıran Mahsa Emini protestolarına da dikkat çekerek, bunların kadınlar tarafından dile getirilen bir reform çağrısı olduğunu söyledi.

85 yaşındaki eski BK Dışişleri Bakanı, mevcut hükümetin İran'da köklü bir dönüşüm için eylemcilere destek verebileceğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:

Benim 1977-79 arasında yaptığım hataları itiraf ettiğim gibi, 1953'te yaptığımız hataları da kabul edersek, mevcut BK hükümeti onların davalarına destek sağlayıp başarıya ulaşma ihtimallerini artırabilir.

Mahsa Emini protestoları

Tahran'da 13 Eylül'de "ahlak polisi" olarak bilinen İrşad devriyeleri tarafından gözaltına alındıktan sonra rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan 22 yaşındaki Emini'nin 16 Eylül'de yaşamını yitirmesi, ülkede yönetime karşı büyük protestolara yol açmıştı.

Polis, Emini'nin sorgu sırasında sağlık sorunları nedeniyle fenalaştığını iddia etmiş, muhaliflerse genç kadının işkence görerek öldüğünü savunmuştu.

Norveç merkezli İran İnsan Hakları örgütü, protestolara dair son verilerini nisandaki raporunda yayımladı. Buna göre eylemlerde aralarında 48 kadın ve 68 çocuğun yer aldığı en az 537 kişi yaşamını yitirdi.

Independent Türkçe, Guardian, BBC



Hamaney'in danışmanı: Roma'daki müzakereciler ABD ile kapsamlı bir anlaşmaya varmak için "tam yetkiye" sahip

 ABD elçisi Steve Witkoff ve İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AP)
 ABD elçisi Steve Witkoff ve İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AP)
TT

Hamaney'in danışmanı: Roma'daki müzakereciler ABD ile kapsamlı bir anlaşmaya varmak için "tam yetkiye" sahip

 ABD elçisi Steve Witkoff ve İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AP)
 ABD elçisi Steve Witkoff ve İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AP)

İran Lideri Ali Hamaney'in danışmanlarından Ali Şemhani bugün yaptığı açıklamada, Tahran ve Washington arasında İtalya'nın başkentinde yapılacak yeni tur görüşmeler öncesinde Roma'daki müzakerecilerin ABD ile kapsamlı bir anlaşmaya varmak için “tam yetkili” olduklarını söyledi.

İran devlet medyasının aktardığına göre Şemhani, “İranlı müzakereciler Roma'ya tam yetkiyle gittiler ve ciddiyet, garantilerin sağlanması, yaptırımların kaldırılması, tehditlerden kaçınılması, müzakerelerde hız, (İsrail gibi) sorun çıkaranların engellenmesi ve yatırımların kolaylaştırılması gibi dokuz ilke temelinde kapsamlı bir anlaşmaya varmaya çalışıyorlar” ifadelerini kullandı.

Şemhani İran'ın teslim olmak için değil, dengeli bir anlaşmaya varmak için geldiğini vurguladı.

İran devlet televizyonu İran ve Amerika arasında Roma'da yapılacak dolaylı görüşmelerin Tahran saati ile öğlen (TSİ 8:30) başlayacağını bildirdi.

Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi başkanlığındaki İran heyeti görüşmelere katılmak üzere bugün erken saatlerde Roma'ya geldi.

Arakçi, ABD'nin Ortadoğu temsilcisi Steve Witkoff ile “dolaylı” görüşmelerin ikinci turuna liderlik edeceği Roma'da gece saatlerinde İran devlet uçağından inerken görüldü.

İran ve ABD arasında Tahran'ın nükleer hedefleri konusunda on yıllardır süren anlaşmazlığı çözmek için yapılan görüşmelerin ikinci turu bugün Roma'da başlarken, ABD Başkanı Donald Trump diplomatik çabaların başarısız olması halinde askerî harekât tehdidinde bulundu.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Arakçi ve Witkoff, her iki tarafın da yapıcı olarak nitelendirdiği Muskat'taki ilk turdan bir hafta sonra bugün, Ummanlı arabulucular aracılığıyla dolaylı olarak müzakere gerçekleştirecekler.

Bazı İranlı yetkililerin yaptırımların yakında kaldırılabileceği yönündeki spekülasyonlarının ardından Tahran, hızlı bir anlaşma beklentilerini en aza indirmeye çalışıyor. İran Lideri Ali Hamaney geçen hafta yaptığı açıklamada “ne aşırı iyimser ne de aşırı kötümser” olduğunu söyledi.

Trump ise dün gazetecilere verdiği demeçte “İran'ın nükleer silaha sahip olmasını kesinlikle engellemekten yanayım. Nükleer silaha sahip olamazlar. İran'ın büyük, müreffeh ve harika bir ülke olmasını istiyorum” ifadelerini kullandı.