Polonya "referandum" ve "Almanya" gündemleriyle seçim atmosferine girdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Polonya "referandum" ve "Almanya" gündemleriyle seçim atmosferine girdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Polonya'da seçimlere iki aydan az bir zaman kala gündemi, iktidar partisi ve ortaklarının ana muhalefetin lideri Donald Tusk'a yönelttiği ithamlar ve halka 4 sorunun sorulacağı referandum meşgul ediyor.

Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda, 8 Ağustos'ta yaptığı açıklamada, ülkenin 15 Ekim'de parlamento seçimlerine gideceğini duyurdu.

Seçim kampanyası, Rusya bağlantılı Wagner paralı askerlerinin Polonya'nın komşusu olan Belarus'a geldiği ve hibrit saldırıların konuşulduğu bir dönemde başladı.

Ülkenin, güneydoğu sınırındaki müttefiki Ukrayna ile de tahıl ithalatı nedeniyle gerilim zaman zaman artıyor.

İktidar partisi, doğu sınırlarındaki kargaşa göz önüne alındığında kendisini ulusal çıkarlar konusunda güçlü göstermek istiyor. Hükümet, Belarus sınırında güvenliği arttırmak için daha fazla asker görevlendirdi. Bölgede 2 bin olan asker sayısının 10 bine çıkarılacağı duyuruldu.

Bu arada, Polonya ordusu da hızla modernize ediliyor ve bu konudaki "gövde gösterisi" 15 Ağustos'ta bir askeri geçit töreniyle yapıldı.

Polonya'nın coğrafi konumu, Ukrayna'ya verdiği destek ve 2 milyona yakın Ukraynalıyı yerleşik olarak kabul etmesi, savaşın başından bu yana ABD Başkanı Joe Biden'ın ülkeyi iki kez ziyaret etmesini sağladı.

Varşova'nın Ukrayna'ya yardımları nedeniyle aldığı övgü, Batı'dan aldığı "demokrasi" eleştirilerini bir nebze azalttı.

Hükümetin 7 Ağustos'ta çocuklu ailelere yönelik devlet yardımını yükseltmesi de popülerliğini artırdı. İlk döneminde 18 yaşından küçük her çocuk için aylık 500 zloti (123 dolar) nakit ödeme yapan hükümet, bunu 800 zlotiye (196 dolar) çıkaran yasayı hayata geçirdi.

- Muhalefet lideri Tusk hedefte

Seçimlere iki aydan az bir zaman kala iktidar partisi ve ortakları ana muhalefetin lideri Tusk'a Avrupa Birliği (AB) yanlısı olmak ve Almanya'dan emir almak gibi ithamlarda bulunuyor.

İktidardaki Hukuk ve Adalet Partisi'nin lideri Jarosław Kaczynski 14 Ağustos'taki açıklamasında "Tusk, Polonya'daki kötülüğün kişileşmiş halidir, saf kötülüktür." dedi.

Başbakan Mateusz Morawiecki de 13 Ağustos'ta "Tusk, Polonya'nın güvenliğine yönelik en büyük tehdittir" demiş ve Tusk'un "Brüksel elitinin bir elçisi" olduğunu öne sürmüştü.

Son olarak Morawiecki 16 Ağustos'ta yaptığı açıklamada Tusk'u yeniden hedefe alarak, "(Manfred) Weber'i, Almanları dinleyecekler." ifadesini kullandı.

- Referandumda sorulacak 4 soru

Haziranda Kaczynski tarafından ilk kez açıklanan referandum fikri, başlangıçta Polonyalılardan AB'nin planladığı yeni göç anlaşmasını reddetmelerini istemeye odaklanmış olsa da halka sorulacak 4 soruyla şekillendi.

Parlamento seçimleriyle birlikte yapılacak referandumda, "Devlet işletmelerinin Polonyalıların ekonominin stratejik sektörleri üzerindeki kontrolünü kaybetmesine yol açacak şekilde yabancı kuruluşlara satışını destekliyor musunuz?", "Şu anda kadınlar için 60 ve erkekler için 65 olan emeklilik yaşının yükseltilmesinden yana mısınız?", "Avrupa bürokrasisi tarafından dayatılan zorunlu göç mekanizmasına uygun olarak binlerce yasa dışı göçmenin kabul edilmesini destekliyor musunuz?" ve "Polonya'nın Belarus sınırındaki bariyerin kaldırılmasını destekliyor musunuz?" sorularına Polonyalıların vereceği yanıt merak ediliyor.

Muhalefet bu soruların anlamsız olduğunu, hiç kimsenin emeklilik yaşının yükseltilmesini ya da Belarus sınırındaki bariyerin kaldırılmasını istemeyeceğini belirtiyor. Ancak iktidar, soruların halka sorulması konusunda ısrarcı davranıyor.

İktidar partisinin referandum sorularını açıklamak için yayınladığı dört videoda da yine Tusk ön plana çıkıyor. İlkinde Kaczynski, "Almanlar ortak mülkümüzü satmak için Tusk'u Polonya'ya yerleştirmek istiyorlar." dedi.

İkincisinde ise ilk söylenen kelime "Tusk" olurken, iktidar partisinin başkan yardımcısı Beata Szydlo emeklilik yaşını yükseltenin Tusk hükümeti olduğunu belirtti.

Üçüncü olarak Morawiecki, Tusk'un Polonya'nın sığınmacıları kabul etmesini gerektiren eski bir AB planına verdiği desteğe dikkati çekti.

Dördüncü videoda Savunma Bakanı Mariusz Blaszczak "Tusk ve ekibini" Polonya'nın doğusundaki askeri birlikleri lağvetmek ve Belarus sınırına duvar örülmesine karşı çıkarak Polonya'yı Rus saldırganlığına karşı savunmasız bırakmakla suçladı.

- Tusk'un yanıtları

Donald Tusk bu açıklamalara halkla buluşmalarında ve sosyal medya üzerinden düzenli olarak sert yanıtlar veriyor.

İktidar döneminde ülkede büyük bir göç dalgası yaşandığını belirten Tusk, Hukuk ve Adalet Partisi'nin sorduğu soruları onların icraatları ile cevaplıyor.

Tusk, ilk referandum sorusuna yanıt olarak, geçen yıl devlete ait petrol varlıklarının Suudi ve Macar alıcılara satışını örnek gösterdi. Tusk, devlet enerji devi Orlen'in başkanı ve iktidarın yakın müttefiki Daniel Obajtek'in gülen bir fotoğrafını paylaştı.

Kendisinin ülkenin en güçlü muhalefet lideri olduğunu ve hükümetin değişmesi gerektiğini belirten Tusk, 4 Haziran'da başkent Varşova'da 500 binden fazla kişinin katılımıyla demokrasi yürüyüşü gerçekleştirmişti.

Muhalefet kanadındaki son gelişme ise öne sürdüğü tarım politikaları ve kırsal kesimdeki karşılığı ile bilinen Michal Kolodziejczak'ın 16 Ağustos'ta Sivil Koalisyona katılması oldu.

- Son yapılan anketlerde iktidar partisi birinci sırada

Anketler, 2015'ten bu yana Polonya'yı yöneten muhafazakar Hukuk ve Adalet Partisi'ni birinci sırada gösteriyor.

Yapılan son ankette, Hukuk ve Adalet Partisi'nin liderlik ettiği iktidardaki Birleşik Sağ koalisyonu yüzde 38 oy aldı. Ankette, ana muhalefet partisi Sivil Koalisyon yüzde 28 ile ikinci sırada yer aldı. Üçüncü sırayı yüzde 14 ile aşırı sağcı Konfederasyon Partisi alırken, onu yüzde 8 ile Sol Parti ve yüzde 5 ile Polonya 2050 Partisi takip etti.Diğer gruplar ise yüzde 5'lik parlamento barajının altında kaldı. Polonya 2050 Partisi'nin seçimlerde Polonya Halk Partisi ile "Üçüncü Yol" olarak adlandırılan bir koalisyon kurarak oylarını artırması bekleniyor.

Seçime kadar çeşitli koalisyon görüşmelerinin yapılması ve oy pusulalarının son ana dek değişiklik göstermesi bekleniyor.



Netanyahu: İsrail zafere kadar savaşacak

Netanyahu: İsrail zafere kadar savaşacak
TT

Netanyahu: İsrail zafere kadar savaşacak

Netanyahu: İsrail zafere kadar savaşacak

Binyamin Netanyahu, Hamas'ın yeni bir geçici ateşkes önerisini reddetmesinin ardından İsrail ordusuna Filistinli militan grubun üzerindeki baskıyı artırma talimatı verdi.

İsrail Başbakanı gece geç saatlerde televizyonda yayımlanan konuşmasında savaşın ağır bir bedeli olduğunu ancak İsrail'in "varlığı için zafere kadar savaşmaya devam etmekten başka çaresi olmadığını" söyledi.

İsrail geçen ay 38 rehinenin serbest bırakıldığı geçici ateşkesi uzatmak istemesinin ardından ateşkesten vazgeçmişti. Mısırlı arabulucular ateşkesi yeniden sağlamak için çalışıyor.

Fakat Hamas kalan rehineleri ancak 17 aydır süren savaşı sona erdirecek bir anlaşmayla serbest bırakacağını söyledi. İsrail ise sadece geçici bir duraklamayı kabul edeceğini söylüyor.

İsrail ateşkesin bozulmasından bu yana Gazze'yi hava saldırılarıyla vuruyor. Filistinli sağlık yetkilileri cumartesi günü düzenlenen saldırılarda en az 50 Filistinlinin öldüğünü açıkladı.

0gtyjukı
İsrail cumartesi günü Gazze'nin güneyindeki Han Yunus'a hava saldırısı düzenledi (AFP)

İsrail saldırılarını yeniden başlattığından bu yana Gazze'nin büyük bölümünü ele geçirdi ve Filistinlilerin korktuğu gibi toprakların kalıcı olarak boşaltılmasına yönelik adımla yüz binlerce sakinin tahliyesini emretti. Gazze Sağlık Bakanlığı son bir ay içinde 1600 kişinin öldürüldüğünü açıkladı.

Filistinli sağlık yetkilileri, ordunun Gazze Şeridi'ndeki saldırılarını artırdığını ve son 48 saat içinde en az 92 kişinin öldüğünü söyledi.

sa
İsrail'in Mazor kentinde kaçırılan tüm rehinelerin serbest bırakılması için düzenlenen protesto gösterisine katılanlar (Reuters)

Cuma günü İsrail ordusu önceki gün boyunca Gazze'de yaklaşık 40 hedefi vurduğunu açıkladı. Ordu cumartesi günü 35 yaşında bir askerin Gazze'deki çatışmalarda öldüğünü duyurdu.

Hamas cumartesi günü ayrıca İsrailli rehine Elkana Bohbot'un tarihsiz ve düzenlenmiş bir videosunu yayımladı. Hamas savaş boyunca serbest bırakılmak için yalvaran rehinelerin yer aldığı çok sayıda video yayımladı. İsrailli yetkililer geçmişteki videoları propaganda diye nitelemişti.

Videonun yayımlanmasının ardından Bohbot'un ailesi yaptığı açıklamada "derinden sarsıldıklarını ve yıkıldıklarını" belirterek Bohbot'un zihinsel ve fiziksel durumundan endişe duyduklarını ifade etti.

"Daha ne kadar beklemesi ve 'güçlü kalması' beklenecek?" diye soran aile, Gazze'de hâlâ tutulan 59 rehinenin tamamının eve getirilmesi çağrısında bulundu.

Savaş, Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'in güneyine düzenlediği, İsrail rakamlarına göre 1200 kişinin öldüğü ve 251 kişinin Gazze'de rehin alındığı saldırıyla tetiklenmişti.

Yerel sağlık yetkililerine göre o tarihten bu yana İsrail saldırısında 51 binden fazla Filistinli öldürüldü.

Independent Türkçe