Azerbaycan: Ermenistan'ın şantaj için BMGK’yi kullanma girişimi bir kez daha başarısız oldu

Azerbaycan: Ermenistan'ın şantaj için BMGK’yi kullanma girişimi bir kez daha başarısız oldu
TT

Azerbaycan: Ermenistan'ın şantaj için BMGK’yi kullanma girişimi bir kez daha başarısız oldu

Azerbaycan: Ermenistan'ın şantaj için BMGK’yi kullanma girişimi bir kez daha başarısız oldu

Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı, “Ermenistan'ın şantaj kampanyası için Birleşmiş Millet Güvenlik Konseyini (BMGK) kullanma girişiminin bir kez daha başarısız olduğunu” bildirdi.

Bakanlıktan yapılan açıklamada, Ermenistan’ın, Laçın kontrol noktasıyla ilgili iddiaları nedeniyle acil toplanan BMGK’deki görüşmeler değerlendirildi.

“Ermenistan'ın şantaj kampanyası için BMGK'yi kullanma girişimi bir kez daha başarısız oldu.” ifadesinin yer aldığı açıklamada, Ermenistan'ın manipülasyon ve sömürüye yönelik bu tür çabalarının, çatışma sonrası dönemde normalleşme gündeminin ilerletilmesi açısından verimsiz ve yıkıcı olduğu değerlendirmesi yapıldı.

Ermenistan'ın, sorunları çözme yolunun yapıcı etkileşimden, uluslararası yasal normların ve yükümlülüklerin dürüst bir şekilde yerine getirilmesinden geçtiğini anlamasının beklendiği vurgulanan açıklamada, BMGK’nin birçok üyesinin de aynı çözüm yollarına dikkati çektiğine işaret edildi.

Azerbaycan’ın Karabağ bölgesinde yaşayan Ermeni sakinlerin ihtiyaçlarını karşılamak için Azerbaycan’ın önerdiği Ağdam-Hankendi yolunun işletilmesi konusunda Türkiye’yle birlikte bazı üye ülkelerin samimi, dürüst yaklaşımlarının takdirle karşılandığı belirtilen açıklamada şunlar kaydedildi:

“Görüşmeler, Azerbaycan'ın Ağdam-Hankendi yolunu kullanma önerisinin uluslararası toplum tarafından olumlu karşılandığını ve Azerbaycan’ın Karabağ bölgesine malların yasal ve şeffaf bir şekilde ulaştırılması için Ermenistan'ın yarattığı engellerin kararlı bir şekilde kaldırılması gerektiğini bir kez daha gösterdi.

Ayrıca Azerbaycan'ın meşru güvenlik kaygılarının bazı üye devletler tarafından anlaşılması, bölgedeki bazı zorlukların ortadan kaldırılması yönünde umut verici bir adımdır.”

Azerbaycan'ın Ermenistan'a karşılıklı tanıma ve iki ülkenin egemenliğine, toprak bütünlüğüne ve sınırlarının dokunulmazlığına saygı temelinde barış teklif ettiği hatırlatılan açıklamada, Azerbaycan anayasasının sağladığı ilgili tüm uluslararası insan hakları mekanizmalarına ve Karabağ bölgesinde yaşayan Ermeni asıllı sakinlerin eşit vatandaşlar olarak hak ve özgürlüklerine yönelik, uluslararası mekanizmalara uygun yeni bir entegrasyon politikası yürüttüğüne işaret edildi.

Azerbaycan’ın egemenliğini ve toprak bütünlüğünü BM Şartı'nda ve uluslararası hukukta belirlenen tüm yasal yollarla korumaya, bölgede barış ve istikrar için tüm taraflarla yapıcı etkileşimde bulunmaya kararlı olduğu kaydedildi.



800'den fazla Avrupalı ​​finans grubu İsrail yerleşimleriyle bağlantılı şirketlerle çalışıyor

İsrail, yerleşim faaliyetlerini benzeri görülmemiş bir hızla genişletti (Reuters)
İsrail, yerleşim faaliyetlerini benzeri görülmemiş bir hızla genişletti (Reuters)
TT

800'den fazla Avrupalı ​​finans grubu İsrail yerleşimleriyle bağlantılı şirketlerle çalışıyor

İsrail, yerleşim faaliyetlerini benzeri görülmemiş bir hızla genişletti (Reuters)
İsrail, yerleşim faaliyetlerini benzeri görülmemiş bir hızla genişletti (Reuters)

Sivil toplum kuruluşları tarafından yapılan ve dün açıklanana bir araştırma, 800'den fazla Avrupalı ​​finans kuruluşunun İsrail yerleşimleriyle bağlantılı şirketlerle iş ilişkisi içinde olduğunu gösterdi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre İsrail, yerleşim faaliyetlerini benzeri görülmemiş bir hızla genişletti ve bazı yerleşimciler, ABD Başkanı seçilen Donald Trump'ın, Filistinlilerin gelecekteki devletlerinin odak noktası olarak gördükleri Batı Şeria'da egemenlik kurma hayallerini gerçekleştirmelerine yardımcı olacağını umuyor.

Artan yerleşimci şiddeti ABD'nin yaptırımlarına yol açtı ve bazı şirketler işgal altındaki Batı Şeria'daki işlerini durduracaklarını açıkladı.

“İşgalden Alışveriş Yapma” koalisyonu tarafından hazırlanan bir rapora göre, 2023 yılında 776 olan toplam 822 finans kuruluşu, bu yıl İsrail yerleşimlerinde ‘aktif olarak yer alan’ 58 şirketle ilişki kurdu.

Sivil toplum kuruluşları, incelemelerin artırılması ve gerekirse tasfiye yapılması çağrısında bulundu.

Araştırmayı yürüten 25 Avrupalı ​​ve Filistinli sivil toplum kuruluşundan biri olan Norveç Halk Yardımı'ndan Andrew Preston, "Göstergeler, işlerin yanlış yönde ilerlediğini gösteriyor" dedi.

Raporun sunulduğu Cenevre Basın Kulübüne verdiği demeçte, “Avrupa finans kurumlarının yasadışı işgalde yer alan şirketlere yaklaşımlarını acilen yeniden değerlendirmesi gerektiğine inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

İsrail Maliye Bakanlığı yorum talebine henüz yanıt vermedi.

Batı Şeria yaklaşık 100 kilometre uzunluğunda ve 50 kilometre genişliğinde ve İsrail'in 1967 savaşında ele geçirmesinden bu yana İsrail-Filistin çatışmasının merkezinde yer alıyor.

Çoğu ülke, Batı Şeria'nın işgal altındaki bölge olduğunu düşünüyor ve yerleşimler uluslararası hukuka göre yasa dışı. Bu görüş BM'nin en yüksek mahkemesi tarafından temmuz ayında onaylandı.

Raporda, BNP Paribas ve HSBC'nin de aralarında bulunduğu büyük bankaların listedeki Avrupalı ​​şirketler arasında yer aldığı belirtildi. Bankalar henüz yorum talebine yanıt vermedi.

Raporda, yerleşimlerde aktif olarak yer alan 58 şirketin arasında "Booking" ve "Expedia" seyahat sitelerinin yanı sıra Caterpillar Heavy Machinery'nin de yer aldığı belirtildi. Bu şirketlerin hiçbiri yorum talebine henüz yanıt vermedi.

Booking daha önce, müşterilere tartışmalı ve çatışmalardan etkilenen alanlar hakkında bilinçli kararlar verebilmeleri için daha fazla bilgi vermek amacıyla kılavuzunu güncellediğini açıklamıştı. Expedia, konaklama birimlerinin açıkça Filistin topraklarında bulunan İsrail yerleşimleri olarak tanımlandığını belirtti.

Raporda adı geçen şirketlerin hepsi olmasa da çoğu, İsrail yerleşimleriyle iş yapan BM şirketlerinin veri tabanında da yer alıyor.

Raporda, aralarında Norveç Emeklilik Fonu'nun (KLB) da bulunduğu bazı finans kuruluşlarının son birkaç yılda İsrail yerleşimleriyle bağlantılı şirketlerden yatırımlarını geri çektiği ifade edildi.