Trump'ın avukatı Giuliani'ye Georgia'daki seçim davasında 150 bin dolarlık kefalet belirlendi

Eski New York Belediye Başkanı Rudy Giuliani (AP)
Eski New York Belediye Başkanı Rudy Giuliani (AP)
TT

Trump'ın avukatı Giuliani'ye Georgia'daki seçim davasında 150 bin dolarlık kefalet belirlendi

Eski New York Belediye Başkanı Rudy Giuliani (AP)
Eski New York Belediye Başkanı Rudy Giuliani (AP)

ABD'nin Georgia eyaletinde 2020 başkanlık seçimlerinde "hile yapıldığına" ilişkin davada, eski başkan Donald Trump'ın avukatı Rudy Giuliani için 150 bin dolarlık kefalet bedeli belirlendi.

Fulton İlçe Yüksek Mahkemesi tarafından paylaşılan belgede, Giuliani için 13 ayrı suça karşılık toplam 150 bin dolarlık kefalet bedelinin kararlaştırıldığı bilgisi yer aldı.

Eski New York Belediye Başkanı olan ve avukatlık mesleğine devam eden Giuliani'nin, diğer 18 sanıkla birlikte 2020'deki başkanlık seçimlerinde, Georgia'daki seçim sonuçlarını bozmayı ve "yarışı kaybettiği halde Trump'ı iktidarda tutmayı hedeflediği" iddia ediliyor.

Mahkeme belgesinde, 150 bin dolarlık kefaleti kabul eden Giuliani'nin, 25 Ağustos Cuma öğle saatine kadar Fulton İlçe Hapishanesine teslim olması gerektiği ve duruşma öncesi her 30 günde bir denetime rapor vermesinin zorunlu olduğu belirtildi.

Giuliani, bugün teslim olmak için Georgia'ya gitmeden önce New York'ta gazetecilere yaptığı açıklamada, "Bu konuda kendimi çok ama çok iyi hissediyorum. Çünkü ABD'li bir avukat olarak birçok kez yaptığım gibi, tüm Amerikalıların haklarını savunduğumu hissediyorum." ifadelerine yer vermişti.

Suçunu kabul etmeyeceğini belirten Giuliani, "Ben mafyayı deviren, New York'u Amerika'nın en güvenli şehri yapan, suçu herhangi bir şehrin tarihindeki herhangi bir belediye başkanından daha fazla azaltan aynı Rudy Giuliani'yim. Adalet için savaşıyorum. Donald Trump'ı temsil ettiğim ilk andan itibaren oradaydım. Masum bir adam." diye konuşmuştu.

Fulton İlçesi Bölge Savcısı Fani Willis'e göre, aralarında Trump'ın da bulunduğu tüm sanıkların cuma öğlene kadar teslim olmaları gerekiyor.



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24