BRICS yeni üyelerle 3 trilyon dolardan fazla büyüyecek

BRICS zirvesi sırasında Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro konuşuyor (AFP)
BRICS zirvesi sırasında Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro konuşuyor (AFP)
TT

BRICS yeni üyelerle 3 trilyon dolardan fazla büyüyecek

BRICS zirvesi sırasında Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro konuşuyor (AFP)
BRICS zirvesi sırasında Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro konuşuyor (AFP)

Uluslararası Para Fonu’na (IMF) göre, Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’dan oluşan beş BRICS ülkesinin, 2023 yılında küresel gayrisafi yurt içi hasılanın (GSYİH) yüzde 32,1’ini (yaklaşık 27 trilyon dolar) oluşturması bekleniyor.

IMF verilerine göre, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır, İran, Etiyopya ve Arjantin’in de katılacağı grubun 2023’e kadar küresel yerli hasıladaki payı 105 milyar dolara ulaşarak, G7’nin küresel ekonomide temsil ettiği rakamı aşacak.

Şarku’l Avsat’ın IMF verilerinden derlediği rakamlara göre, 2024 yılı itibarıyla katılacak olan ülkelerin GSYİH’sı şöyle;

Suudi Arabistan 1,06 trilyon dolar, Arjantin 641,1 milyar dolar, BAE 498,9 milyar dolar, Mısır 387,11 milyar dolar, İran 367,9 milyar dolar ve Etiyopya 156,08 milyar dolar. Bu da yaklaşık 3,1 trilyon dolar anlamına geliyor.

Suudi Arabistan Şura Meclisi üyesi ekonomist Fadl el-Buainain, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada şunları söyledi;

“BRICS üyelerinin artması, gruba daha fazla ekonomik güç kazandıracak ve diğer ekonomik bloklar karşısında küresel nüfuzunu ve genişlemesini artıracaktır. Bu genişleme, BRICS’in 2040 yılına kadar küresel ekonominin yüzde 44’ü üzerinde hakimiyet kurma beklentilerini karşılayacak.”

Grup üyeleri arasında pazar açılmasının, dünyada önemli bir finansal ve ekonomik dönüşüme yol açabileceğini dile getiren Buainain, “Arap ülkelerinin gruba üye olması, diğer Arap ülkelerine ekonomik kalkınma ve stratejik güvenlik açısından olumlu yansıyacaktır” dedi.

Suudi ekonomist, “Petrol piyasasında ve üreticilerin çıkarlarında bir denge sağlamak amacıyla OPEC Plus’ta varılan Suudi Arabistan ve Rusya’nın fikir birliği, ekonomik kalkınma üzerinde önemli bir etki elde etmek ve üye devletlerin çıkarlarını gerçekleştirmek amacıyla grubun genişlemesi için bir motivasyon oluşturacaktır” ifadelerini de kullandı.

Buainain, “Suudi Arabistan’ın ekonomik ve petrol gücü, özellikle bazı üyelerin petrol ithalatının en yüksek yüzdesini güvence altına almak için Suudi Arabistan’a bağımlı olması nedeniyle grubun kazanımlarını artırmasına olanak tanıyor” diye ekledi.

Şarku’l Avsat’a görüş bildiren bir diğer isim, ekonomist ve Kahire’deki Uluslararası Stratejik Araştırmalar Merkezi’nin Başkanı Dr. Halid Ramazan ise şunları kaydetti:

“Suudi Arabistan’ın katılımı, özellikle grubun enerji alanında Suudi Arabistan ve Rusya, büyük tüketim devleri Çin ve Hindistan gibi dört büyük devi içermesi nedeniyle, küresel enerji pazarında daha iyi istikrar ve koordinasyonu garanti ediyor. Bu katılım süreci, Suudi Arabistan’ın petrol dışı mal ihracatı yüzdesinin, petrol dışı yerli ürünün toplam değerinin yüzde 50’ye çıkarılmasına katkıda bulunacak. Bu aynı zamanda Suudi Arabistan ile grup ülkeleri arasındaki 2022 yılı sonunda 160 milyar doları aşan ticaret hacmini de olumlu etkileyecek.”

Körfez Araştırma ve Ekonomik İstişare Bürosu’nun CEO’su Dr. Tevfik Es-Suwailem ise, “Suudi Arabistan, uluslararası ekonomik sistemde aktif bir ülkedir. Özellikle Çin, Rusya, Brezilya, Güney Afrika gibi büyük ülkeler ile yeni katılan diğer ülkelerin dahil olmasıyla bu uluslararası buluşmanın büyük bir katma değeri olacak” diye konuştu.

Mısır’ın BRICS grubuna katılma davetinin duyurulması, ülkedeki çeşitli kesimler tarafından memnuniyetle karşılandı.

Ekonomistler ve siyasi uzmanlar, Mısır’ın BRICS’e katılımını takdir ederek, bunun olumlu ekonomik ve siyasi sonuçlar elde edilmesini sağlayacağını vurguladı.

Mısırlı milletvekili Mustafa Bekri, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, “Mısır’ın BRICS’e katılımının kabul edilmesi, doların hegemonyasından kurtulmak ve ardından Mısır’daki mevcut ekonomik krizin çözümüne yardımcı olmak için önemli bir başlangıç. Bu karar, Mısır’ın bağımsız duruşu ve ABD’nin tabiiyetini reddetmesi bağlamına geliyor” ifadelerini kullandı.

Siyaset bilimi profesörü Dr. Amr Hamzavi ise X üzerinden yaptığı paylaşımda, “BRICS grubuna tam üyeliğinden dolayı Mısır’ı tebrik ederiz. Uzun vadede kalkınma açısından kesinlikle fayda sağlayacaktır. Küresel Güney’deki birçok ülkeyle ticari, ekonomik ve finansal işbirliğini genişletme fırsatlarımız artıyor. Dünya değişiyor” diye yazdı.

Şarku’l Avsat’a konuşan ekonomist Dr. Raşid Abdo, “Dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 42’sini kapsayan bir ekonomik blok ile ilgili bu karar, Mısır’a çeşitli alanlardaki yatırımları da getirecek. BRICS üyesi ülkelerle ticareti ve ülkeye gelen turist oranını artıracak. Aynı şekilde Kahire de üye ülkelerdeki teknolojik gelişmelerden yararlanacak” dedi.

Gazeteye konuşan bir diğer isim, Mısır’daki El Ahram Siyasi ve Stratejik Araştırmalar Merkezi Müdür Yardımcısı Dr. Eymen Abdulvahhab ise, “Mısır’ın BRICS’e katılımı, ekonomik potansiyele ve birçok kaynağa sahip olan bölgedeki büyük bir ülke konumunda olduğunu ifade ediyor” dedi.

Abdulvahhab, “BRICS ülkeleri, uzun vadede daha adil bir küresel ekonomik sistemin formüle edilmesini etkileme gücüne sahip. Küresel sisteme hakim olan bazı büyük ülkelerden beklenen baskılar ve uluslararası tepkilerle başa çıkabilirler” diye ekledi.



İsrail ordusu Gazze'de sağlık görevlilerinin öldürülmesinde ‘mesleki hatalar ve emir ihlalleri’ olduğunu kabul etti

İsrail'in dün Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in dün Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
TT

İsrail ordusu Gazze'de sağlık görevlilerinin öldürülmesinde ‘mesleki hatalar ve emir ihlalleri’ olduğunu kabul etti

İsrail'in dün Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in dün Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)

İsrail ordusu dün yaptığı açıklamada, geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde 15 sağlık görevlisi ve kurtarma görevlisinin öldürüldüğü olayı “tam olarak rapor etmediğini” kabul etti ve olaydan sorumlu subayın görevden alındığını duyurdu.

Ordu tarafından yayınlanan soruşturma özetinde şöyle denildi: “Yapılan incelemede çeşitli mesleki hatalar, emir ihlalleri ve olayın tam olarak rapor edilmediği tespit edilmiştir.” “Golani Keşif Taburu komutan yardımcısı, saha komutanı olarak sorumluluğu ve olay sonrası değerlendirme oturumu sırasında eksik ve yanlış bir rapor sunması nedeniyle görevinden alınacaktır.”

On beş Filistinli öldürüldü, bunlardan altısının daha sonra Hamas ‘teröristleri’ olduğu tespit edildi” dedi ve ekledi: “İsrail ordusu olaya karışmayan sivillere verilen zarardan dolayı üzüntü duymaktadır.

İsrail başlangıçta sağlık görevlilerinin araçlarının askerler tarafından ateş altına alındıklarında acil durum işaretleri taşımadıklarını iddia etmiş, ancak daha sonra bu iddiasını geri çekmiştir. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre bir sağlık görevlisinin cep telefonundan elde edilen video, İsrail'in ateş açılmasına ilişkin ilk açıklamasıyla çelişti.

Askeri soruşturma, tabur komutan yardımcısının “gece görüş mesafesinin düşük olması nedeniyle” ambulansların Hamas militanlarına ait olduğunu düşündüğü sonucuna vardı. Olaydan elde edilen görüntülerde ambulansların ışıklarının yanıp söndüğü görülüyor.

15 sağlık görevlisi ve yardım çalışanı 23 Mart'ta vurularak öldürüldü ve BM ve Filistin Kızılayı yetkililerinin bir hafta sonra cesetlerini bulduğu sığ bir mezara gömüldü.