Trump’ın seçim kampanyası ekibi, üzerinde sabıka fotoğrafı bulunan tişörtleri satmaya başladı

Trump teslim olmak için Hartsfield-Jackson Atlanta Uluslararası Havalimanı'na geldiği anda (AP)
Trump teslim olmak için Hartsfield-Jackson Atlanta Uluslararası Havalimanı'na geldiği anda (AP)
TT

Trump’ın seçim kampanyası ekibi, üzerinde sabıka fotoğrafı bulunan tişörtleri satmaya başladı

Trump teslim olmak için Hartsfield-Jackson Atlanta Uluslararası Havalimanı'na geldiği anda (AP)
Trump teslim olmak için Hartsfield-Jackson Atlanta Uluslararası Havalimanı'na geldiği anda (AP)

ABD eski Başkanı Donald Trump, Georgia eyaletindeki 2020 seçim sonuçlarına müdahalede bulunduğu suçlamasıyla hazırlanan iddianame kapsamında teslim olmasından birkaç saat sonra üzerinde sabıka fotoğrafının yer aldığı tişörtleri satmaya başladı.

Şarku’l Avsat’ın The Independent gazetesinden aktardığı habere göre, hakkında hazırlanan iddianamedeki 13 suçlamayla karşı karşıya kalan Trump, dün akşam Georgia’daki Fulton İlçe Hapishanesi’ne gelerek gözaltı işlemlerini tamamladı.

Hapishanede sabıka fotoğrafı çekilen Trump, sabıka fotoğrafı çekilen ilk başkan olarak tarihe geçti.

Trump, daha sonra 200 bin dolarlık kefalet bedelini ödeyerek serbest kaldı.

Bu fotoğraf medyada yer alır almaz, tahmin edilebileceği gibi Trump’ın 2024 başkanlık seçim kampanyası için fon toplamak amacıyla kullanılmaya başlandı.

Kampanya ekibi, Trump’ın serbest bırakılmasının üzerinden 90 dakikadan az bir süre geçtikten sonra destekçilerine e-posta göndererek, 47 dolarlık bir bağış karşılığında üzerinde sabıka fotoğrafının yer aldığı ve ‘asla teslim olma’ yazan bir tişört gönderileceğini bildirdi.

Trump’ın ekibi tarafından gönderilen e-postada şu ifadeler kullanıldı;

“Derin devlet, Washington’daki yozlaşmış siyasi egemen sınıfa meydan okuma cesareti gösterdiği için Başkan Trump’ı bir halk düşmanı haline getirmeye çalışıyor. Şimdi onu tüm dünyanın gözü önünde suçlu gibi göstermek için sabıka fotoğrafı çektirmeye zorladılar. Başkan Trump, ABD’yi yeniden büyük yapma misyonumuzdan asla vazgeçmeyecek.”

Söz konusu tişört ‘Trump Save America Ortak Bağış Toplama Komitesi’nin web sitesinden de 34 dolara satın alınabiliyor.

Trump ayrıca, 6 Ocak 2021’deki ABD Kongre Binası baskınına verdiği destek nedeniyle hesabının kapatılmasının ardından X platformundaki (eski adıyla Twitter) ilk paylaşımında da bu tarihi fotoğrafı kullandı.

ABD eski başkanı, bu tweetinde bağışların toplandığı web sitesindeki bir bağlantıyı da paylaştı.

Trump’ın Twitter hesabı Kasım ayında açıldı, ancak kendisi hiçbir paylaşımda bulunmayarak, kendi sosyal ağ platformu TruthSocial’ı kullanmayı tercih etti.



İranlı aktivist Nergis Muhammedi: İsrail’in saldırıları demokrasi mücadelesine darbe vurdu

Nergis Muhammedi bugüne dek 13 kez tutuklandı, 9 kez yargılandı ve 36 yıldan fazla hapis cezasına çarptırıldı, cezasının 10 yılını yattı (AFP)
Nergis Muhammedi bugüne dek 13 kez tutuklandı, 9 kez yargılandı ve 36 yıldan fazla hapis cezasına çarptırıldı, cezasının 10 yılını yattı (AFP)
TT

İranlı aktivist Nergis Muhammedi: İsrail’in saldırıları demokrasi mücadelesine darbe vurdu

Nergis Muhammedi bugüne dek 13 kez tutuklandı, 9 kez yargılandı ve 36 yıldan fazla hapis cezasına çarptırıldı, cezasının 10 yılını yattı (AFP)
Nergis Muhammedi bugüne dek 13 kez tutuklandı, 9 kez yargılandı ve 36 yıldan fazla hapis cezasına çarptırıldı, cezasının 10 yılını yattı (AFP)

İranlı aktivist Nergis Muhammedi, İsrail’le İran arasında 12 gün süren çatışmalar hakkında "Savaş demokrasi mücadelesine büyük darbe vurdu" dedi.

Çatışmalar sırasında Tahran’a yapılan bombardımandan saklanmak için başkente bağlı bir köye sığındığını söyleyen Muhammedi, Wall Street Jorurnal’a (WSJ) konuştu.

2023’te Nobel Barış Ödülü’nü alan aktivist, Tahran’ın muhaliflere baskıyı artıracağını savunarak şunları söyledi:

Sivil toplum aktivistleri, siyasi aktivistler ve özellikle de sosyal faaliyetlere katılan gençlerin durumundan derin endişe duyuyorum. Maalesef önümüzdeki günlerde baskının daha da yoğunlaşacağını düşünüyorum.

"İran halkı için durum şu anda savaş öncesinden daha tehlikeli” diyen Muhammedi, İsrail’in saldırılarının ülkedeki demokrasi mücadelesini gerilettiğini belirtti.

Tahran rejimine karşı yıllardır mücadele vermesine rağmen İran’daki yönetimin yabancı ülkelerin müdahalesiyle belirlenemeyeceğini vurgulayan aktivist, bu konuda söz hakkının sadece halka ait olduğunu söyledi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, çatışmalar sırasında İran halkına rejime karşı ayaklanma çağrısı yapmıştı. 53 yaşındaki muhalif, hem Netanyahu hem de Hamaney rejimine direnilmesi gerektiğini ifade etti:

İran'da cennet vaat ederken bizi cehenneme götüren Ali Hamaney liderliğindeki kadın düşmanı ve dinci bir hükümet var. Netanyahu da özgürlük ve demokrasi vaat ederken bizi cehenneme götürüyor.

Aktivist, İsrail’in başlattığı çatışmaların kendisine 1980-1988’deki İran-Irak savaşında geçen çocukluğunu hatırlattığını da sözlerine ekledi. Savaşın istenen dönüşümü kazanmak için bir yol olmadığının altını çizdi:

İran halkının aradığı köklü dönüşüm savaşla elde edilemez.

Guardian’ın 1 Temmuz’daki haberinde, İsrail’in saldırılarının İran’da "geniş çaplı bir iç baskı dalgasını" tetiklediği yazılmıştı. İsrail ordusunun 23 Haziran'da Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırıda 71 mahkum öldürülmüştü. Hayatta kalan bazı mahkumların da daha kötü koşullardaki cezaevlerine nakledildiği belirtilmişti.

İsrail-İran çatışmalarında Mossad'ın Tahran'da gizli bir drone üssü kurduğu ortaya çıkmıştı. Ayrıca istihbarat teşkilatına bağlı komandoların saldırıdan aylar önce başkente sızarak operasyon sırasında İran'ın hava savunma sistemlerini imha ettiği belirlenmişti. Mossad da casusların saldırılarda yer aldığını doğrulamıştı.

İran devlet medyasında geçen ay çıkan haberlerde, İsrail istihbaratı adına çalıştığı iddia edilen 700 kişinin yakalandığını duyurulmuştu. ABD merkezli İran İnsan Hakları Merkezi'nin (CHRI) verilerine göre 6 kişi casusluk iddiasıyla idam edilmişti.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Guardian