AFP, KKTC'nin yenilenen havalimanını yazdı: Olmayacak hayaller kurduruyor

"Ercan Havalimanı, KKTC'de uluslararası ilişki hayallerini canlandırdı"

KKTC Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, yenilenen havalimanının KKTC'nin dünyaya açılan penceresi olacağını söylemişti (AFP)
KKTC Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, yenilenen havalimanının KKTC'nin dünyaya açılan penceresi olacağını söylemişti (AFP)
TT

AFP, KKTC'nin yenilenen havalimanını yazdı: Olmayacak hayaller kurduruyor

KKTC Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, yenilenen havalimanının KKTC'nin dünyaya açılan penceresi olacağını söylemişti (AFP)
KKTC Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, yenilenen havalimanının KKTC'nin dünyaya açılan penceresi olacağını söylemişti (AFP)

Fransız haber ajansı AFP, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) yenilenen Ercan Havalimanı'nı yazdı.

"Yeni havalimanı, izole Kuzey Kıbrıs'ta olmayacak hayaller kurduruyor" başlıklı haberde, yaklaşık 485 milyon dolarlık terminalin, "devlet statüsü sadece Ankara tarafından tanınan KKTC'de uluslararası bağlantı hayallerini canlandırdığı" belirtildi.

Ercan Havalimanı'nın yeni terminali ve pisti, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla Lefkoşa'da 20 Temmuz Kıbrıs Barış Harekatı'nın 49. yıldönümünde açılmıştı.

3 Şubat 1975'te inşaatı tamamlanan eski Ercan Havalimanı'nın 20 bin metrekarelik terminal binası, 34 bin metrekarelik otopark alanı ve 2 bin 755 metre uzunluğunda pisti vardı.

2016'da başlayan yeni çalışmalarla havalimanına 3 bin 100 metrelik yeni bir pist eklenmiş, terminal de 6 kat büyütülmüştü.

Erdoğan açılış töreni konuşmasında, havalimanının Birleşmiş Milletler'e (BM) ait Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü'nün (ICAO) standartlarına uygun hizmet verdiğine dikkat çekerek, "Yeni terminalin ve pistin uluslararası uçuşlar için kullanılacağı günler uzak değildir" demişti.

KKTC Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı da AFP'ye havalimanında uluslararası uçuşların bir ila bir buçuk yıl içinde başlamasını öngördüğünü belirtti. 

AFP, ICAO'nun KKTC'nin devlet statüsünü tanımadığına dikkat çekti. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) Sivil Havacılık Dairesi'nden kimliğini paylaşmayan yetkililer de ajansa, BM standartları gereği havalimanının "uluslararası havacılık topluluğu tarafından tanınmadığını" söyledi. 

Haberde, KKTC'nin gelirinin çoğunun turizm sektöründen geldiğine dikkat çekildi. KKTC Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, yenilenen havalimanının "turizmde ve ekonomide kalkınmayı daha ileri düzeye taşınacağını" belirtti.

KKTC Sivil Havacılık Dairesi Müdürü Mustafa Sofi de terminalin yıllık 10 milyon yolcuyu ağırlama kapasitesi olduğunu söyledi.

Almanya'daki Bonn Üniversitesi'nden Stefan Talmon ise Kıbrıs sorunu çözülmeden söz konusu uluslararası uçuşların gerçekleştirilmesinin zor olduğunu savundu. 

Salmon, "KKTC herhangi bir yerden değil Frankfurt, Paris ve Londra'dan doğrudan uçuşlar almak istiyor" dedi. Akademisyen, bunun turistlerin KKTC'ye daha ucuz ve kolay şekilde erişmesini sağlayacağını belirtti. 

Ancak Salmon, uluslararası toplumun KKTC'yi tanımadığını ve bu durumda Ercan Havalimanı'na doğrudan uçuş yapılmasının imkansız olduğunu ifade ederek, "Mevcut durumda uluslararası hukuku ihlal etmeden Kuzey Kıbrıs'a uçmak mümkün değil" dedi.

Yeşil Hat, 1964'ten beri BM kontrolünde (AA)
Yeşil Hat, 1964'ten beri BM kontrolünde (AA)

Haberde, Pile-Yiğitler yolu projesiyle KKTC-GKRY arasında yaşanan gerginlik de hatırlatıldı. 

BM kontrolündeki Yeşil Hat üzerinde yer alan Pile köyüne KKTC'den kolay ulaşımı sağlamak üzere başlatılan yol projesine BM Barış Gücü birlikleri müdahale etmişti. 

KKTC güvenlik güçleri, projeyi engellemek için inşaat alanına park edilen BM Barış Gücü'ne ait askeri araçları dozerle kaldırmıştı. BM Barış Gücü askerleriyle çıkan arbedede, 8 KKTC polis memurunun yaralandığı açıklanmıştı.

Independent Türkçe



Vatikan diplomasisi Moskova ve Kiev arasında tıkanan müzakereleri çözmeyi başarabilecek mi?

Papa 14. Leo, Vance ve eşi Usha ile 19 Mayıs'ta Vatikan'da bir araya geldi (AP)
Papa 14. Leo, Vance ve eşi Usha ile 19 Mayıs'ta Vatikan'da bir araya geldi (AP)
TT

Vatikan diplomasisi Moskova ve Kiev arasında tıkanan müzakereleri çözmeyi başarabilecek mi?

Papa 14. Leo, Vance ve eşi Usha ile 19 Mayıs'ta Vatikan'da bir araya geldi (AP)
Papa 14. Leo, Vance ve eşi Usha ile 19 Mayıs'ta Vatikan'da bir araya geldi (AP)

Papa 14. Leo ile ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance arasında pazar günü Papa'nın göreve başlaması münasebetiyle düzenlenen ayinin ardından gerçekleşen tokalaşma sonrası dün sabah Vatikan'a dönen Vance, yeni Papa ile kapalı kapılar ardında 40 dakikalık bir görüşme gerçekleştirdi. ABD Başkan Yardımcısı, bu görüşmenin hemen ardından doğrudan Vatikan Dışişleri Bakanı Monsenyör Paul Richard Gallagher'in yanına giderek ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun da katılımıyla uzun bir görüşme yaptı.

“ABD’ye davet”

ABD yönetiminin göçmen politikaları nedeniyle merhum Papa Francis tarafından eleştirilen Vance, Papa 14. Leo'ya Başkan Donald Trump ve First Lady Melania'nın kendisini ABD'ye davet ettiğini bildiren bir mektubu iletti. Vatikan tarafından yayınlanan bir video kaydına göre ilk Amerikalı papa olan 14. Leo mektubu aldı ve ‘bir ara’ dediği duyuldu.

u78ı
Papa 14. Leo, Rubio ve Vance ve eşleriyle birlikte 19 Mayıs'ta Vatikan'da çekilen bir fotoğraf (AP)

Vatikan kaynakları görüşmenin iki taraf arasındaki dostane ilişkiler çerçevesinde gerçekleştiğini ve tarafların bu ilişkilerin iyi seyrinden ve Kilise ile Devlet arasındaki iyi iş birliğinden duydukları memnuniyeti dile getirdiklerini söyledi. Görüşmelerde kilise faaliyetleri ve din özgürlüğü açısından özel önem taşıyan bir dizi konunun ele alındığını belirten kaynaklar, iki tarafın ayrıca bazı acil uluslararası meseleler hakkında görüş alışverişinde bulunarak çatışma bölgelerinde uluslararası hukuk ve uluslararası insancıl hukuk hükümlerine saygı gösterileceği ve ilgili tarafların çatışmaları sona erdirmek için barışçıl çözümler bulacağı yönündeki umutlarını ifade ettiklerini aktardı. Kaynaklara göre, Papa ve Vance arasındaki görüşme önce baş başa gerçekleşti, ardından görüşmeye ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve sonrasında da Vance ve Rubio’nın eşleri katıldı.

Vatikan’ın arabuluculuğu

Vatikan'daki diplomatik gözlemcilere göre Washington'ın pazar günü Papa'nın girişimiyle Vatikan tarafından açıklanan Rusya ve Ukrayna arasında barışçıl müzakerelere ev sahipliği yapma teklifinin ayrıntılarını bilmek istemesinden dolayı ABD’nin bu görüşmeyi dün sabah yapmayı istedi. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Papa 14. Leo ve ardından İtalya'nın başkenti Roma’da ABD Başkan Yardımcısı Vance ile yaptığı uzun görüşmenin ardından bu girişime yanıt vermekte gecikmezken, ABD heyetinin çevrelerinden Washington'ın bu girişimi memnuniyetle karşıladığı sızıyordu. Zelenskiy, Vance ile görüşmesinin ardından X platformu üzerinden yaptığı açıklamada, ‘Ukrayna'nın Rusya ile gerçek müzakerelere hazır olduğunu, ancak öncelikle koşulsuz bir ateşkese varılması gerektiğini’ ifade etti.

cdfvgthy
Zelensky ile Papa arasında 18 Mayıs'ta gerçekleşen görüşmeden bir kare (AFP)

Vatikan’ın eski Dışişleri Bakanı Pietro Parolin, cuma günü İstanbul'da Rusya ve Ukrayna heyetleri arasında yapılan müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanmasını bir ‘felaket’ olarak nitelendirdi. Parolin, Papa 14. Leo'nun Moskova ve Kiev arasında doğrudan müzakerelere ev sahipliği yapmayı ve gerekli tüm garantileri sağlamayı teklif ettiğini açıkladı.

Parolin, özellikle İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'un Papa 14. Leo'nun göreve başlama törenine katılması ve ardından İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ile görüşmesi nedeniyle Vatikan'ın İsrail ve Filistinliler arasında benzer görüşmelere ev sahipliği yapma olasılığı sorulduğunda, “Böyle bir girişim için koşullar henüz mevcut değil” yanıtını verdi.

Avrupa’nın ‘dışarıda bırakılma’ korkusu

Öte yandan Avrupalı diplomatik kaynaklar, Avrupa’nın en etkili ülkeleri olan Fransa, Almanya, Polonya, İngiltere ve daha sonraki aşamada İtalya'nın liderleri tarafından geçtiğimiz hafta sonu gerçekleştirilen yoğun çabaların ve temasların, Avrupa'nın Ukrayna'daki savaşı sona erdirmeye yönelik herhangi bir müzakerede ötekileştirilmemesini sağlamayı amaçladığını söyledi.

dfgthyju
Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ve Fransa Cumhurbaşkanı Macron, cuma günü Tiran'da düzenlenen Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi’ne katıldı (EPA)

Washington'ın Avrupa’yı, çerçevesi, koşulları ve yeri belirlenme aşamasına gelen Rusya-Ukrayna müzakerelerinin dışında tutma eğiliminin Avrupa ülkeleri arasında giderek artan endişelere yol açtığını belirten kaynaklar başta İngiltere olmak üzere Avrupa ülkelerinin Trump tarafından geçtiğimiz hafta başlarında Avrupa tarafını bilgilendirmeden Moskova ve Kiev arasında İstanbul'da doğrudan müzakereler yapılacağını duyurmasından ve bağışçı ülkelerin Ukrayna'ya yardım için sarf ettiği çabaları görmezden gelmesinden duyduğu rahatsızlığa işaret etti.

Almanya Başbakanı Friedrich Merz Roma'da yaptığı açıklamada, ABD ve Avrupa ülkelerinin Ukrayna’daki savaşı mümkün olan en kısa sürede sona erdirmek için birlikte çalışmaya kararlı olduklarına inandığını, ancak daha fazla koordinasyona ihtiyaç olduğunu söyledi.

efrgty
Macron, Starmer, Tusk ve Merz Ukrayna'nın başkenti Kiev’i ziyaret etti, 10 Mayıs 2025 (EPA)

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’e eşlik eden diplomatik bir kaynak, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İngiltere Başbakanı Keir Starmer ve Almanya Başbakanı Friedrich Merz’in perşembe günü Arnavutluk'un başkenti Tiran'dan ABD Başkanı Trump ile telekonferans aracılığıyla yaptıkları görüşmenin ardından bu üç Avrupalı liderin, Trump'ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le yapacağı telefon görüşmesinden önce üç temel konuyu açıklığa kavuşturmak üzere Trump'la konuşmaları gerektiğini vurguladıklarını söyledi.

Diplomatik kaynağın aktardığına göre bu üç temel konu şunlar:

1- Rusya Devlet Başkanı Putin’in 2022 yılında yaptıklarını gerçekleştirecek güce ve araçlara sahip olduğu yönündeki açıklamalarından sonra Beyaz Saray'ın başındaki ismin Putin'le yapacağı görüşmelere ilişkin niyetini öğrenmek.

2- Moskova'nın ateşkes ve barışçıl müzakerelerin başlatılması çağrısına yanıt vermemesi durumunda Rusya ve bazı müttefiklerine yönelik yeni ve sert bir yaptırım paketi hazırlamak.

3- Avrupa'nın müzakerelerden dışlanmayacağına dair garanti almak.