Oslo ile ilgili gizli belgeler açılırken, Netanyahu anlaşmayı ‘öldürmekle’ suçlanıyor

Eylül 2002’de Ramallah’ta Filistinli bir genç, İkinci İntifada’nın yıldönümünde İsrail askerlerinin devriyelerine taş atıyor (Getty Images)
Eylül 2002’de Ramallah’ta Filistinli bir genç, İkinci İntifada’nın yıldönümünde İsrail askerlerinin devriyelerine taş atıyor (Getty Images)
TT

Oslo ile ilgili gizli belgeler açılırken, Netanyahu anlaşmayı ‘öldürmekle’ suçlanıyor

Eylül 2002’de Ramallah’ta Filistinli bir genç, İkinci İntifada’nın yıldönümünde İsrail askerlerinin devriyelerine taş atıyor (Getty Images)
Eylül 2002’de Ramallah’ta Filistinli bir genç, İkinci İntifada’nın yıldönümünde İsrail askerlerinin devriyelerine taş atıyor (Getty Images)

İsrail’de devlet arşivinin açılmasına izin verdiği gizli belgeler yayınlandı. Belgeler, Yitzhak Rabin hükümetinin Oslo Anlaşmaları’nın onaylandığı tarihi toplantısının tutanaklarını içeriyor. 30 yıl önce bu hükümette Sağlık Bakanı olarak görev yapan Haim Ramon, Oslo’nun öldürülmesinin ve pratikte ikinci intifadanın patlak vermesinin Ehud Barak ve Binyamin Netanyahu’nun yüzünden olduğunu ifade etti.

Ramon’a göre o dönemde Genelkurmay Başkanı olan Barak, ilk andan itibaren Oslo’ya karşıydı. İçişleri bakanı olduğunda anlaşmaların ikinci kısmına olumsuz oy kullandı. 1999’da başbakan olup Camp David’e katıldığında ise bir trajediye yol açtı; çıkıp “Barış sürecinin Filistinli ortağı yoktur” dedi.

Netanyahu ise o dönemde “Oslo sürecini durduracağız ve durduracak güce de sahibiz” açıklamasında bulundu. 1996’da başbakan seçildiğinde de sahadaki uygulamalarıyla anlaşmadan geri kalanları ortadan kaldırdı.

Ramon’a göre, eğer Rabin 1995’te suikaste uğramasaydı ve İsrail artan şüphelere rağmen temkinli bir şekilde barışçıl yolda ilerlemiş olsaydı, “ikinci intifada patlamayacaktı ve Oslo başarı ile taçlandırılabilecekti”. O dönemden hayatta olan bazı İsrailli siyasetçiler de bu değerlendirmelerinde Ramon’a katılırken Oslo’nun büyük bir macera ancak “daha sonra kaybedilmiş tarihi bir fırsat” olduğu konusunda hemfikirler.



Trump: İran ‘barışçıl’ hale gelirse yaptırımları kaldıracağız

ABD Başkanı Donald Trump, Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Savunma Bakanı Pete Hegseth eşliğinde, 21 Haziran 2025'te ABD'nin İran nükleer tesislerine yönelik saldırılarının ardından Beyaz Saray'da konuşma yaparken (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Savunma Bakanı Pete Hegseth eşliğinde, 21 Haziran 2025'te ABD'nin İran nükleer tesislerine yönelik saldırılarının ardından Beyaz Saray'da konuşma yaparken (Reuters)
TT

Trump: İran ‘barışçıl’ hale gelirse yaptırımları kaldıracağız

ABD Başkanı Donald Trump, Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Savunma Bakanı Pete Hegseth eşliğinde, 21 Haziran 2025'te ABD'nin İran nükleer tesislerine yönelik saldırılarının ardından Beyaz Saray'da konuşma yaparken (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Savunma Bakanı Pete Hegseth eşliğinde, 21 Haziran 2025'te ABD'nin İran nükleer tesislerine yönelik saldırılarının ardından Beyaz Saray'da konuşma yaparken (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump bugün yaptığı açıklamada, ‘barışçıl’ olması halinde İran'a yönelik yaptırımları kaldıracağını bildirdi.

İran'a hiçbir şey teklif etmediğini vurgulayan Trump, “Nükleer tesislerini tamamen yok ettiğimizden beri İranlılarla konuşmadım” dedi.

Trump, sosyal medya platformu Truth Social hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, eski ABD Başkanı Barack Obama'nın İran'la yaptığı nükleer anlaşma kapsamında İran'a milyarlarca dolar ödediğini ifade etti.

Trump dün yaptığı açıklamada, İran'ın nükleer faaliyetlerinden vazgeçmeyebileceğini, ancak ‘barış yapmaları halinde’ Tahran'a yönelik yaptırımları kaldıracağını belirtmişti. Trump, İran'ın nükleer programına devam etme ihtimalini dışlayarak şunları söyledi: “Tükendiler... Daha önce hiç kimsenin vurulmadığı kadar vuruldular. Nükleer kapasitelerini yok ettik ve daha ileri gidemezler.”

ABD Başkanı, İran'ın Çin'e petrol ihracatı üzerindeki yaptırımların kaldırılması konusunda herhangi bir yorumda bulunmadığını vurguladı.

Trump, İran'a yönelik yaptırımların ‘iyi niyet göstermeleri, barışa bağlı kalmaları ve ABD çıkarlarına zarar vermekten kaçınmaları halinde’ kaldırılabileceğini belirtmişti. Trump ayrıca, İranlı yetkilileri İsrail ile ilişkileri normalleştirmek için İbrahim Anlaşması’na katılmaya çağırdı ve ‘ABD'nin İran rejimine yönelik başarılı saldırılarının ardından daha fazla ülkenin İsrail ile İbrahim Anlaşması'na katılmaya ilgi gösterdiğini’ belirtti.

Trump dün Fox News'e verdiği demeçte, ABD'nin İran'ın nükleer tesislerine yönelik saldırılarının başarısını vurgulayarak şunları söyledi: “Güzel uçaklar, 30 kat granit derinliğine kadar inebilen en gelişmiş bombalarla oraya girdi. Orayı gerçekten yerle bir ettiler. Ancak CNN ve New York Times'ın tamamen yok edilmemiş olabileceğini söyleyen yalan haberlerine katlanmak zorunda kaldık ve sonra daha önce hiç kimsenin görmediği bir şekilde tamamen yok edildiği ortaya çıktı. Bu da en azından bir süreliğine nükleer hırslarının sonu anlamına geliyor.”

ABD Başkanı, Tahran'ın ABD saldırılarından önce zenginleştirilmiş uranyumun bir kısmını sakladığı iddialarına şöyle yanıt verdi: “Sanmıyorum, bunu yapmak çok zor ve çok tehlikeli. Çünkü zenginleştirilmiş uranyum çok ağır ve İranlılar o güne kadar geleceğimizi bilmiyorlardı. Kimse bu tesisleri hedef alacağımızı düşünmüyordu ve herkes tesislerin aşılmaz olduğunu söylüyordu.”

Trump zenginleştirilmiş uranyum transfer edilmediğini ve üç nükleer tesisin (Fordo, Natanz ve İsfahan) tamamen yok edildiğini yineledi. Öte yandan Başkan Trump geçen hafta Lahey'de düzenlenen Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) zirvesi öncesinde de ABD'nin İran'ın askeri amaçlarla uranyum zenginleştirme planlarına izin vermeyeceğini söylemişti.

Trump, programını yeniden inşa etmesi halinde, ABD'nin İran'ı tekrar bombalayıp bombalamayacağı sorusuna ise “Kesinlikle bombalayacağız” yanıtını verdi.