İsrail Ulusal Güvenliği’nden kaçırma girişimlerine karşı uyarı

Tahran’ın merkezindeki bir caddeye asılan ‘İsrail’e 400 saniye’ sloganının yer aldığı ‘hipersonik’ füze propaganda afişi. (EPA)
Tahran’ın merkezindeki bir caddeye asılan ‘İsrail’e 400 saniye’ sloganının yer aldığı ‘hipersonik’ füze propaganda afişi. (EPA)
TT

İsrail Ulusal Güvenliği’nden kaçırma girişimlerine karşı uyarı

Tahran’ın merkezindeki bir caddeye asılan ‘İsrail’e 400 saniye’ sloganının yer aldığı ‘hipersonik’ füze propaganda afişi. (EPA)
Tahran’ın merkezindeki bir caddeye asılan ‘İsrail’e 400 saniye’ sloganının yer aldığı ‘hipersonik’ füze propaganda afişi. (EPA)

İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi dün, eylül ayındaki Yahudi bayramları için yapılan seyahat uyarılarında güncelleme yayınladı. Söz konusu güncelleme ile mahkumlar ve kayıp kişiler meselesiyle ilgili müzakerelerin çıkmaza girdiği, Hamas ve İslami Cihad’ın İsraillileri veya Yahudileri ülke sınırları dışındayken kaçırabileceği konusunda uyarıda bulunuldu.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre konsey ayrıca Gürcistan, Türkiye, Azerbaycan, Akdeniz havzası ülkeleri, Afrika ve Latin Amerika ülkelerinde İran’ın harekete geçme ihtimalinin daha yüksek olduğunu vurguladı.

İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“İran unsurları, İsrail vatandaşlarına zarar vermek amacıyla satıcı kılığında veya başka bir kimlikle İsrail’deki ve yurt dışındaki İsrail vatandaşlarıyla temas kurma girişimlerini sürdürüyor.”

xasdfe
Irak’ta kaçırılan İsrailli araştırmacı. (Hükümet Basın Bürosu)

Konsey, İran’ın İsrail ve Yahudi hedeflerine yönelik saldırı niyetlerinin geçtiğimiz yıl açığa çıkarıldığını ve engellendiğini bildirdiği açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Çeşitli küresel cihat ve radikal İslam örgütleri, dünyanın çeşitli yerlerinde faaliyet göstermeye, operasyon ve saldırılar gerçekleştirmeye devam ediyor. Asıl tehdit, bu örgütlerin ilhamıyla faaliyet gösteren bireysel teröristlerden geliyor.”

Konsey ayrıca İsveç, Danimarka ve Sina’da Kur’an-ı Kerim’in yakılması olaylarından dolayı, bu ülkelerdeki potansiyel terör tehdidinde artış olduğuna karşı uyarıda bulundu.

Güvenlik Kurulu Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü bu açıklamayı, dünyanın farklı yerlerinde İsrail kamuoyunun karşı karşıya kaldığı tehditler konusunda farkındalığını artırmak ve buna göre önlem alınmasını sağlamak amacıyla yayınladığını duyurdu.

Açıklamada, İsrail yasalarınca İsraillilerin (başka bir ülkenin pasaportuna sahip olanlar da dahil) Lübnan, Suriye, Irak, Yemen ve İran’a seyahatlerinin, bu ülkelerin ‘düşman ülkeler’ olması nedeniyle yasaklandığı vurgulandı.



Rosatom: Rusya'nın nükleer kalkanının "ciddi tehditler" karşısında modernize edilmesi gerekiyor

Rus şirketi Rosatom'un logosu (Reuters)
Rus şirketi Rosatom'un logosu (Reuters)
TT

Rosatom: Rusya'nın nükleer kalkanının "ciddi tehditler" karşısında modernize edilmesi gerekiyor

Rus şirketi Rosatom'un logosu (Reuters)
Rus şirketi Rosatom'un logosu (Reuters)

Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom'un Genel Müdürü Aleksey Likhachev, ciddi tehditler karşısında Rusya'nın nükleer kalkanının önümüzdeki yıllarda geliştirilmesi gerektiğini söyledi.

Rusya ve ABD, gelen nükleer füzeleri tespit edip önlemek için kullanılan sistemler de dahil olmak üzere nükleer silahlarını modernize ederken, Çin nükleer kapasitesini Fransa ve İngiltere'nin çok ötesine taşımaya çalışıyor. Likhachev, Rus haber ajansı RIA'ya verdiği demeçte, "Mevcut jeopolitik durumda, ülkemizin varlığına yönelik ciddi tehditlerle karşı karşıyayız," dedi. Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre "Bu nedenle, aynı zamanda bir kılıç olan nükleer kalkan, egemenliğimizin bir garantisidir" ifadelerini kullandı.

Likhachev şöyle devam etti: Bugün nükleer kalkanın önümüzdeki yıllarda geliştirilmesi gerektiğinin farkındayız.

ABD Başkanı Donald Trump, mayıs ayında, İsrail'in "Demir Kubbe"sinden esinlenerek tasarlanan ve maliyeti en az 175 milyar dolar olan füze savunma kalkanı "Altın Kubbe" planlarını açıkladı.

ABD, Altın Kubbe'yi balistik, hipersonik ve seyir füzeleri de dahil olmak üzere çok çeşitli füzeleri engellemek ve Rus ve Çin tehditlerine karşı koymak için kullanmayı amaçlıyor.

Amerikan Bilim Adamları Birliği'nin yaptığı araştırmaya göre, Rusya'nın stoklarında ve konuşlanmış durumda yaklaşık 4 bin 300 nükleer başlık bulunuyor. ABD ise yaklaşık 3 bin 700 nükleer başlığa sahip. Bu rakamlar, dünya toplam stokunun yaklaşık yüzde 87'sine denk geliyor.

Çin, yaklaşık 600 nükleer savaş başlığına sahip olarak dünyanın üçüncü büyük nükleer gücüdür. Onu yaklaşık 290 nükleer savaş başlığıyla Fransa, yaklaşık 225 nükleer savaş başlığıyla İngiltere takip etmektedir.