Nairobi Zirvesi” “iklim kayıpları” ile mücadele çabalarını güçlendirmeyi başarabilecek mi?

Nairobi Zirvesi katılımcıları (Mısır hükümeti)
Nairobi Zirvesi katılımcıları (Mısır hükümeti)
TT

Nairobi Zirvesi” “iklim kayıpları” ile mücadele çabalarını güçlendirmeyi başarabilecek mi?

Nairobi Zirvesi katılımcıları (Mısır hükümeti)
Nairobi Zirvesi katılımcıları (Mısır hükümeti)

Uluslararası toplumun, gelişmekte olan ülkelere iklim değişikliğini sınırlama konusunda yardım etme ihtiyacına yönelik artan talepleri arasında, Kenya'nın başkenti Nairobi'de düzenlenen “Afrika İklim Zirvesi’nin “iklim kayıplarıyla” mücadele çabalarını güçlendirmedeki başarısı hakkında sorular gündeme geldi.

Dün (5 Eylül) başlayan ve bugün devam edecek olan Nairobi Zirvesi “Afrika ve dünya için yeşil büyümeyi ve iklim finansmanı çözümlerini desteklemek” başlığı altında, iklim değişikliği sorunuyla mücadeleye yönelik mekanizmaların geliştirilmesini ele alıyor.

Gözlemcilere göre, zirve uluslararası toplumun “iklim değişikliğine karşı hassasiyetleriyle yüzleşmeleri için Afrika ülkelerine mali yardım tahsis edilmesi ve yeşil enerjiye geçiş çabalarının desteklenmesi” yönündeki çağrılara tanık oldu.

Dün başlayan zirveye katılanlar, "Zirve, gelişmekte olan ülkelerin mali ve teknik destek ile uluslararası yatırım akışlarından (adil) bir pay alma yönündeki (meşru taleplerini) desteklediğini teyit ediyor” dedi. Ayrıca, “iklime bağlı kayıp ve zararlarla yüzleşmek için gelişmekte olan ülkeleri destekleme ihtiyacına" dikkat çekildi.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, “Afrika kıtası, küresel sera gazı emisyonlarının yüzde 4'ünden azını oluşturuyor, ancak yine de küresel ısınmanın, sellerin ve iklim kaosunun en kötü etkilerinden mustarip. Afrika'nın yenilenebilir enerji alanında (süper güç) olması için birlikte çalışmalıyız” diyerek, bu hafta sonu Hindistan'da bir araya gelecek olan G20 liderlerine iklim değişikliğiyle mücadelede "sorumluluklarını üstlenmeleri" çağrısında bulundu.

ABD İklim Özel Temsilcisi John Kerry, ülkesinin Afrika ülkeleri de dahil olmak üzere gelişmekte olan ülkelerde iklim eylemini desteklemek için 3 milyar dolar söz verdiğini ifade ederek, Afrika’nın dünyadaki karbon emisyonunun yüzde 80'ini yirmi büyük ülkenin ürettiği bir dönemde küresel emisyonlara katkısının yüzde 4 olmasına rağmen ciddi bir borç kriziyle karşı karşıya kaldığını ve iklim risklerinden en büyük payı aldığını aktardı.

Bu bağlamda Mısır'daki Ayn Şems Üniversitesi Çevre ve İklim Değişikliği Bölümü’nden Prof. Dr. Velid Mahmud Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Nairobi Zirvesi’nde  iklim kayıpları mücadele çabalarını güçlendirmede ve büyük ülkelerin iklim sorunlarıyla mücadele etmek için Afrika ülkelerine gerekli finansmanı pompalama hızını hızlandırmada başarılı olmak için büyük bir fırsat var. Geniş uluslararası katılımın gerçekleştiği bir zirvede Afrika ülkeleri kendi durumlarını uluslararası topluma sunmak için büyük çaba harcıyor” ifadelerini kullandı.

Mahmud, “Büyük ülkeler, özellikle sanayileşmiş olanlar, iklim değişikliği sorunlarıyla yüzleşmemenin tehlikeleri konusunda eskisinden daha fazla bilinçli hale geldi. Çünkü bu değişimlere etkisi doğrudan topraklarında karşılaştığı sel ve orman yangınları üzerinden oluyor” diyerek, güvenlik açığının "bu ülkeleri, iklim değişikliğini sınırlamak için Afrika ülkelerinin finansmanında kendi paylarına düşeni almaya itmeli” dedi.

Şarku’l Avsat’a konuşan Mısır'daki El Ahram Siyasi ve Stratejik Araştırmalar Merkezi'nin Afrika meseleleri uzmanı Dr. Emani et-Tavil ise, “Büyük ülkelerin Afrika ülkeleri ve gelişmekte olan ülkelere iklim konusunda maddi destek sağlamakta gecikmelerinin sebepleri arasında, dünyanın içinde bulunduğu mevcut koşulların finansmanı başka konulara yönlendirmeye zorlaması yer alıyor. Bu aynı zamanda yardım ve açlık sorunlarına yönelik uluslararası fonların azalmasına da yol aştı” dedi. Tavil, bu konunun, büyük ülkeleri yeşil enerji alanında gerekli finansman ve pompa yatırımlarını sağlama taahhütlerini yerine getirmeye teşvik etmek amacıyla, iklim kayıplarının maliyetini tek başına ödeyen Afrika ve gelişmekte olan ülkelerin daha fazla çaba göstermesini gerektirdiğini aktardı.

Kenya Devlet Başkanı William Ruto önceki gün, “Finansman çekebilirse Afrika, iklim ısınmasına karşı mücadeleye katılarak gelişme konusunda eşsiz bir fırsata sahip. Arika, küresel ekonominin karbondan arındırılması sürecini hızlandırmanın anahtarını elinde tutuyor. Biz sadece kaynak zengini bir kıta değiliz” dedi.



"Kurşun mu şarapnel mi" tartışması Trump'ı kızdırdı: "FBI hiçbir şey bilmiyor"

Saldırı sonrasında kulağı kanlar içinde kalan Trump, ABD Gizli Servisi görevlileri tarafından miting alanından uzaklaştırılmıştı (Reuters)
Saldırı sonrasında kulağı kanlar içinde kalan Trump, ABD Gizli Servisi görevlileri tarafından miting alanından uzaklaştırılmıştı (Reuters)
TT

"Kurşun mu şarapnel mi" tartışması Trump'ı kızdırdı: "FBI hiçbir şey bilmiyor"

Saldırı sonrasında kulağı kanlar içinde kalan Trump, ABD Gizli Servisi görevlileri tarafından miting alanından uzaklaştırılmıştı (Reuters)
Saldırı sonrasında kulağı kanlar içinde kalan Trump, ABD Gizli Servisi görevlileri tarafından miting alanından uzaklaştırılmıştı (Reuters)

Eski ABD Başkanı Donald Trump, suikast girişiminde kulağına isabet edenin kurşun değil şarapnel olabileceğinin söylenmesine tepki gösterdi.

Trump, sosyal medya platformu Truth Social'dan dün yaptığı açıklamada, FBI Direktörü Christopher Wray'in sözlerini eleştirdi.

Cumhuriyetçi lider, "Cam yoktu, şarapnel parçası yoktu. Hastane kulağımdakinin kurşun yarası olduğunu söyledi, bu kadar basit" ifadelerini kullandı. 

Wray, çarşamba günü Temsilciler Meclisi'nde verdiği ifadede, Trump'ın kulağını yaralayan parçanın kurşun mu yoksa şarapnel mi olduğuna dair belirsizlik bulunduğunu söylemişti. 

2017-2021 döneminde ABD Başkanı olarak görev yaparken Wray'ı FBI'ın başına atayan Trump, istihbarat direktörü için "Belli ki ülkemize rekor düzeyde akın eden teröristler ve diğer suçlular hakkında hiçbir şey bilmiyor" diyerek şunları ekledi: 

Bir zamanların şanlı FBI'ının Amerika'nın güvenini kaybetmesine şaşmamalı!

Trump, 13 Temmuz'da Pensilvanya'daki mitingde silahlı saldırıya uğramıştı. 20 yaşındaki saldırgan Thomas Matthew Crooks'la birlikte bir kişinin daha öldüğü suikast girişiminde Trump kulağından vurulmuştu. 

ABD'nin tanınmış gazetelerinden New York Times (NYT), FBI'ın olay yerindeki kurşun kovanlarını, şarapnelleri ve metal parçalarını incelemeyi sürdürdüğünü aktardı. 

Bir dönem FBI'ın ateşli silahlar eğitim birimini yöneten eski ajan Michael Harrigan, istihbarat yetkililerinin Crooks'a destek sağlayan biri olup olmadığını tespit etmeye öncelik verdiğini söyledi. 

Harrigan, soruşturma açısından Trump'ın kulağına neyin isabet ettiğini bilmenin pek de önemli olmadığını savundu.

Diğer yandan Amerikan medya kuruluşu CNN, suikast girişimine yönelik inceleme kapsamında FBI'ın Trump'ı sorgulamayı planladığını yazdı. 

Kimliğinin paylaşılmasını istemeyen ABD'li bir yetkili, olaya dair yürütülen soruşturmada FBI'ın Trump'ın ifadesini almak istediğini söyledi. Yetkili, Trump bir suçun kurbanı olduğu için bunun soruşturmanın standart bir parçası olduğunu belirtti.

Independent Türkçe, New York Post, New York Times, CNN