İran’da genel grev çağrısı

Çağrı, 6 Kürt partisi tarafından yapıldı.

Kürt muhalifler geçtiğimiz ekim ayında Londra'daki Trafalgar Meydanı'nda Mahsa Amini protestolarını desteklemek için düzenlenen toplantıda bayraklarını açtılar. (AFP)
Kürt muhalifler geçtiğimiz ekim ayında Londra'daki Trafalgar Meydanı'nda Mahsa Amini protestolarını desteklemek için düzenlenen toplantıda bayraklarını açtılar. (AFP)
TT

İran’da genel grev çağrısı

Kürt muhalifler geçtiğimiz ekim ayında Londra'daki Trafalgar Meydanı'nda Mahsa Amini protestolarını desteklemek için düzenlenen toplantıda bayraklarını açtılar. (AFP)
Kürt muhalifler geçtiğimiz ekim ayında Londra'daki Trafalgar Meydanı'nda Mahsa Amini protestolarını desteklemek için düzenlenen toplantıda bayraklarını açtılar. (AFP)

İran'daki altı ana Kürt partisi, 16 Eylül'de İran Kürdistanı'nda genel grev çağrısında bulundu. Bu çağrı, İran asıllı Kürt kızı Mahsa Amini'nin ölümünün birinci yıl dönümünde yapıldı. Amini, ahlak polisi tarafından başörtüsünü kötü bir şekilde taktığı gerekçesiyle tutuklandıktan sonra yaşamını yitirmişti.

Şarku’l Avsat’ın Londra merkezli Arap Dünyası Haber Ajansı’ndan (AWP) aktardığına göre İran'daki Kürt partileri dün ortak bir bildiri yayınladı. Bildiride şu ifadelere yer verildi:

"Çeşitli toplantılar ve siyasi istişareler sonucunda, Doğu Kürdistan'daki siyasi partiler bir araya geldi ve 16 Eylül'ü tüm Kürdistan genelinde genel grev günü ilan etme kararı aldı. Bu grevde tüm dükkanlar, pazarlar, alışveriş merkezleri ve kurumlar kapalı olacak."

Bildiride ayrıca, ‘tüm özgürlük seven İran halkının’ Kürt halkının grevini desteklemesi çağrısı yapıldı. Bildiride, ‘Kadın, yaşam, özgürlük’ devriminin hedeflerine ulaşana kadar devam edeceği vurgulandı.

İran'daki Kürt partileri, aynı zamanda, İran rejimine karşı mücadele eden tüm devrimciler, ilerici güçler ve yurtdışındaki partileri genel grevi her şekilde desteklemeye, o gün protesto gösterileri ve mitingler düzenlemeye çağırdı. Ayrıca uluslararası toplumun dikkatini Mahsa Amini protestolarına çekme çağrısında bulundular.

Bildiriye göre Amini'nin cenaze töreni, ilk başta İran Kürdistanı'nda İran rejimi karşıtı büyük bir halk devriminin kıvılcımı oldu. Kısa süre sonra, İran'ın çoğu şehrini ve kasabasını kapsayacak şekilde yayıldı. Protestolar, İran güvenlik güçlerinin göstericileri bastırmak için uyguladığı şiddet nedeniyle yavaş ilerlemesine rağmen şu ana kadar devam ediyor.



Devrim Muhafızları Kaani'nin akıbeti konusunda sessizliğini koruyor

 Kaani, geçtiğimiz pazar günü Tahran'da Hizbullah'ın elçisi Abdullah Safi el-Din ile birlikte Hizbullah'ın temsilciliğinde (Devlet televizyonu)
Kaani, geçtiğimiz pazar günü Tahran'da Hizbullah'ın elçisi Abdullah Safi el-Din ile birlikte Hizbullah'ın temsilciliğinde (Devlet televizyonu)
TT

Devrim Muhafızları Kaani'nin akıbeti konusunda sessizliğini koruyor

 Kaani, geçtiğimiz pazar günü Tahran'da Hizbullah'ın elçisi Abdullah Safi el-Din ile birlikte Hizbullah'ın temsilciliğinde (Devlet televizyonu)
Kaani, geçtiğimiz pazar günü Tahran'da Hizbullah'ın elçisi Abdullah Safi el-Din ile birlikte Hizbullah'ın temsilciliğinde (Devlet televizyonu)

İran, Devrim Muhafızları'nın balistik füze saldırısına İsrail'in vereceği olası bir yanıta hazırlanırken Tahran, Kudüs Gücü komutanı İsmail Kaani'nin yaralandığı yönündeki haberlere sessiz kaldı.

İsrail medyası, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın potansiyel halefi Haşim Safieddin'i hedef alan aynı saldırıda Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlar liderinin de yaralanmış olabileceğini bildirdi.

Bu, Devrim Muhafızları liderinin, Nasrallah'ı hedef alan İsrail saldırısında öldürüldüğüne dair bilgilerin yayılmasından sonra, öldürüldüğüne ilişkin haberlerin ikinci kez yayılması oldu.

Ancak resmi Mehr ajansı haberi yalanlamakta gecikmedi ve Kaani’nin geçtiğimiz pazar günü Hizbullah'ın temsilciliğine giderek Hizbullah temsilcisi Abdullah Safieddin'e taziyelerini sunduğunu belirtti.

Tabnak haber sitesi Kaani'nin akıbetini sorgulayarak, “(Kudüs Gücü) komutanının sağlığıyla ilgili söylentiler, şu ana kadar bu haberleri doğrulayan ya da yalanlayan resmi bir açıklama olmaksızın medyada geniş bir şekilde yayıldı” ifadelerini kullandı ve Kaani'nin sağlık durumunun iyi olması halinde olayı açıklığa kavuşturmak için medyada bir video yayınlanmasını tavsiye etti.

İran Devrim Muhafızları Komutanı Muhsin Rızai'ye yakın olan site, Kaani'nin bir süredir kamuoyunun gözünden uzak olmasının durumuyla ilgili spekülasyonların artmasına neden olduğunu belirtti. Bu durum Haşim Safieddin'in öldürüldüğüne dair haberlerle aynı zamana denk geldiğini belirtti. İsrail medyası da aynı yönde haberler yayınladı.

Site ayrıca Kaani'nin Lider Ali Hameney'in huzurunda kılınan “Cuma namazına” katılmamasıyla ilgili “artan şüphelere” de dikkat çekti. “Kaani'nin sağlığıyla ilgili haber ve söylentiler artarken, İran Devrim Muhafızları Ordusu'nun halkla ilişkileri gibi, İran resmi ve askeri makamları da sağlık durumuyla ilgili herhangi bir resmî açıklama yapmadı ve şu ana kadar kesin bir bilgi yok” denildi.

Cuma namazından sonra Tahran Belediyesi'nin Hemşehri gazetesi, üst düzey askeri komutanların ve güvenlik yetkililerinin etkinlikte bulunmamasının öncelikle potansiyel tehditlerden kaynaklandığını belirterek, gerektiğinde herhangi bir tehdidi hızlı bir şekilde ele alma veya başa çıkma yeteneğini sağlamak için operasyon odalarında bulunduklarını belirtti.

DMO, geçtiğimiz hafta nisan ayında Muhammed Rıza Zahedi'nin öldürülmesinin ardından Lübnan ve Suriye'deki güçlerinin komutanı olan operasyon odası yardımcısı Abbas Nilfuraşan'ın öldüğünü doğruladı.

scdfvegr
Tahran'da Abbas Nilfuraşan'ın posterinin yanından geçen İranlı bir kadın (EPA)

Nilfuraşan'ın oğlu cuma günü devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, Beyrut'ta babasının cesedini arama çalışmalarının halen devam ettiğini ve henüz bulunamadığını söyledi.

İran, salı günü İsrail'e balistik füze yağmuru başlattı. İran saldırısı Nevatim hava üssüne ciddi hasar verdi. İsrail ordusu herhangi bir savaşçısının veya altyapısının zarar gördüğünü yalanladı.

İsrail'in tepkisinin niteliğine ilişkin spekülasyonlar arttı. İsrailli kaynaklar, Batılı kaynakların İran'ın petrol tesisleri ve elektrik santrallerini hedef alabileceğini söylediği bir dönemde, İsrail'in stratejik bir bölgeyi hedef alabileceğini belirtti.

İran, İsrail'in salı günkü saldırıya karşılık vermesi halinde yeni bir saldırı uyarısında bulundu.

İran Petrol Bakanlığı (Shana) haber sitesinin aktardığına göre Petrol Bakanı Muhsin Paknejad dün (Cumartesi), İsrail'in İran'a bir saldırı düzenleyeceği yönündeki haberlerin ortasında, bölgede tırmanan çatışmalardan “endişe duymadığını” söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre Paknejad'ın bu açıklamaları İran'ın enerji başkenti Asaluyeh'e yaptığı bir ziyaret sırasında yaptı.

İran Lideri Ali Hamaney, Tahran'da Cuma namazına katılan büyük kalabalığa, İran'ın ve bölgedeki müttefiklerinin İsrail'le yüzleşmekten geri adım atmayacağını söyledi.

Tahran'da Cuma hutbesi verirken nadiren görülen Hamaney, “Bölgedeki direniş, liderlerinin öldürülmesiyle geriye gitmeyecektir” dedi.

Hutbede Nasrallah'a atıfta bulunarak, İran'ın İsrail'e yönelik füze saldırısının “yasal ve meşru” olduğunu söyledi. İsrail'e ya da ABD'ye doğrudan bir tehditte bulunmadan İran'ın İsrail'e karşı “görevini yerine getirmekte gecikmeyeceğini ya da acele etmeyeceğini” belirtti.

Devrim Muhafızları komutan yardımcısı Ali Fadavi cuma günü  İran'ın yarı resmi haber ajansı SNN’ye verdiği demeçte, İsrail'in saldırması halinde İran'ın İsrail’in enerji ve gaz tesislerini vuracağını söyledi.