ABD Genelkurmay Başkanı: Ukrayna'nın karşı taarruz için 30 günü kaldı

Milley, bölgedeki hava şartlarına dikkat çekti

Ukrayna ordusu karşı taarruz öncesinde toplam 40 bin kişiden oluşan yeni askeri birlikler oluşturmuştu (Reuters)
Ukrayna ordusu karşı taarruz öncesinde toplam 40 bin kişiden oluşan yeni askeri birlikler oluşturmuştu (Reuters)
TT

ABD Genelkurmay Başkanı: Ukrayna'nın karşı taarruz için 30 günü kaldı

Ukrayna ordusu karşı taarruz öncesinde toplam 40 bin kişiden oluşan yeni askeri birlikler oluşturmuştu (Reuters)
Ukrayna ordusu karşı taarruz öncesinde toplam 40 bin kişiden oluşan yeni askeri birlikler oluşturmuştu (Reuters)

ABD Genelkurmay Başkanı Mark Milley, Ukrayna'nın karşı taarruz harekatı için 30 günü kaldığını söyledi.

Bugün BBC'ye konuşan ABD'li general Ukrayna'da kısa süre içinde hava koşullarının kötüleşeceğine dikkat çekerken, kış aylarında Ukrayna ordusunun hareket kabiliyetinin kısıtlanacağını söyledi.

Karşı taarruz harekatının beklenenden daha yavaş ilerlediğini kabul eden Milley, "Ağır çatışmalar halen devam ediyor. Ukraynalılar sürekli çaba göstererek istikrarlı bir şekilde ilerliyor" diye konuştu.

Karşı taarruzun başarısız olduğunu söylemek için henüz çok erken olduğunu belirten Milley, "Hâlâ makul bir zaman var. Muhtemelen 30 ila 45 gün daha savaşmak için uygun hava olacak. Tamamlanmamış muharebeler var ve henüz başarmaya çalıştıkları şeyi bitirmediler" ifadelerini kullandı.

Milley, "Bu savaşın en başında, bunun uzun, yavaş ve zor bir savaş olacağını, çok fazla kayıp verileceğini söylemiştim. Şu anda olan da tam olarak bu" dedi.

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Birleşik Krallık Genelkurmay Başkanı Amiral Sör Tony Radakin ise, "Ukrayna kazanıyor, Rusya kaybediyor. Çünkü Rusya'nın amacı Ukrayna'ya boyun eğdirmek ve onu kendi kontrolü altına almaktı. Bu gerçekleşmedi ve asla gerçekleşmeyecek. Bu nedenle Ukrayna kazanıyor" dedi.

Radakin, Ukrayna'nın savaşta ilerleme kaydettiğini ve kaybettiği toprakların yüzde 50'sini kurtarmayı başardığını sözlerine ekledi.

Kuzey Kore'yle yaptığı işbirliğinin Rusya'nın çaresizliğini gösterdiğini belirten Radakin, şu ifadeleri kullandı:

Rus ekonomisi baskı altında. Yaptırımların çok büyük etkisi var ve Rusya'nın pek fazla uluslararası müttefiki yok. Yaklaşık yarım milyon kişi ülkeden kaçtı ve en az bir milyon kişi daha Rusya'dan ayrılmak istiyor. Savaşı destekleyen insan bulmakta zorlanıyorlar.

Ukrayna ordusu kaybettiği toprakları kurtarmak için yaz başında karşı taarruz harekatına başlamıştı ancak aradan geçen sürede çok küçük kazanımlar elde edebildi. 

Ukrayna ordusu son olarak geçen hafta, ülkenin güneyindeki Rus savunma hatlarında ilk kez gedik açmayı başardıklarını duyurmuştu.

Ukrayna askeri istihbarat şefi Kirilo Budanov, cumartesi günü yaptığı açıklamada hava şartları kötüleşse dahi karşı taarruz harekatının süreceğini söyledi.

Budanov, "Saldırı harekatı öyle ya da böyle devam edecek. Soğukta, yağışta ve çamurda savaşmak daha zor ama karşı taarruz devam edecek" dedi.

Budanov ayrıca işgal altındaki bölgelerde 420 bin Rus askerinin bulunduğunu belirtti.

Independent Türkçe



Güvenlik Konseyi'nden önce Lübnan, iletişim cihazı patlamaları nedeniyle İsrail'i 'terörizmle' suçladı

 Lübnan'daki durumu görüşmek üzere toplanan BM Güvenlik Konseyi oturumu (EPA)
Lübnan'daki durumu görüşmek üzere toplanan BM Güvenlik Konseyi oturumu (EPA)
TT

Güvenlik Konseyi'nden önce Lübnan, iletişim cihazı patlamaları nedeniyle İsrail'i 'terörizmle' suçladı

 Lübnan'daki durumu görüşmek üzere toplanan BM Güvenlik Konseyi oturumu (EPA)
Lübnan'daki durumu görüşmek üzere toplanan BM Güvenlik Konseyi oturumu (EPA)

Lübnan Dışişleri Bakanı dün (Cuma) yaptığı açıklamada, bu hafta ülkesinde binlerce iletişim aracının patlatılmasını “terörist” bir saldırı olarak nitelendirdi ve İsrail'i suçladı.

AFP'nin haberine göre Abdullah Buhabib, BM Güvenlik Konseyi'ne yaptığı açıklamada, iki gün boyunca Lübnan genelinde onlarca kişinin ölümüne neden olan patlamaların “vahşet ve terörizm açısından eşi benzeri görülmemiş bir savaş yöntemi” olduğunu söyledi.

Buhabib, “Evlerinde, sokaklarda, işlerinde, alışveriş merkezlerinde işlerine giden her yaştan binlerce insanı hedef almak tek kelimeyle terörizmdir” dedi.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, dün Güvenlik Konseyi'nde, uluslararası hukukun sivil cihazlara “bubi tuzağı” kurulmasını yasakladığını vurguladı.

Bu hafta Lübnan'da Hizbullah iletişim cihazlarının eş zamanlı olarak patlatılmasının ardından Cezayir tarafından talep edilen bir toplantı sırasında yaptığı açıklamada Türk, “Siviller arasında terör yaymayı amaçlayan şiddet eylemlerinde bulunmak bir savaş suçudur” ifadesini kullandı.

Volker Türk, “Savaşın kuralları vardır,” diyerek ‘bağımsız, kapsamlı ve şeffaf’ bir soruşturma yapılması çağrısını yineledi. Türk, “İster sivil ister silahlı grup üyesi olsun binlerce kişinin, ilgili teçhizatı kimin taşıdığı, bulundukları yer ve saldırı anındaki ortamları bilinmeden eş zamanlı olarak hedef alınması, uluslararası insancıl hukuku ve uygulanabildiği yerlerde uluslararası hukuku ihlal etmektedir” dedi.

“Bu koşullar altında, bu tür saldırıların ayrımcılık, orantılılık ve ihtiyatlılık temel ilkeleriyle nasıl tutarlı olabileceğini görmek zordur” diyen BM Komiseri sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu saldırılar savaşta iletişim araçlarının silaha dönüştüğü yeni bir gelişmeyi temsil ediyor (...) Bu yeni normal olamaz.”

Hizbullah üyeleri tarafından kullanılan binlerce iletişim cihazının salı ve çarşamba günleri patlatılması sonucu 37 kişinin öldüğü ve 2,931 kişinin yaralandığı operasyonun ardından, İsrail ordusu ile İran destekli Hizbullah arasındaki saldırılar perşembe gününden bu yana yoğunlaştı.