İsrail’de makullük yasasının kaldırılmasına dair tartışmalar artıyor

İsrail Yüksek Mahkemesi Başkanı Esther Hayut, bir başbakanın azlini sınırlayan yasaya karşı yapılan duruşmada iki yargıçla birlikte (AP)
İsrail Yüksek Mahkemesi Başkanı Esther Hayut, bir başbakanın azlini sınırlayan yasaya karşı yapılan duruşmada iki yargıçla birlikte (AP)
TT

İsrail’de makullük yasasının kaldırılmasına dair tartışmalar artıyor

İsrail Yüksek Mahkemesi Başkanı Esther Hayut, bir başbakanın azlini sınırlayan yasaya karşı yapılan duruşmada iki yargıçla birlikte (AP)
İsrail Yüksek Mahkemesi Başkanı Esther Hayut, bir başbakanın azlini sınırlayan yasaya karşı yapılan duruşmada iki yargıçla birlikte (AP)

İsrailli bakanlar, Yüksek Mahkeme'nin tartışmalı makullük yasasına ilişkin kararına saygı duyacaklarını bildirdi. Bunu reddeden diğer bakanlar ise mahkemeyi daha önce Knesset tarafından onaylanan yasanın iptal edilmesi konusunda uyardı. İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant dün mahkemenin kararına saygı duyacağını açıkladı. İçişleri Bakanı Moşe Arbel ve İstihbarat Bakanı Gila Gamliel de aynı tutumu sergiledi.

İskân Bakanı Yitzhak Goldknopf ve İletişim Bakanı Şlomo Karhi gibi bazı bakanlar, mahkemenin bu yöndeki kararına saygı duyacaklarını söylemeyi reddetti. Şarku’l Avsat’ın İsrail basınından aktardığına göre “Mahkeme yasayı iptal ettiği taktirde birlikte karar vereceğiz” ifadelerini kullanan Goldknopf, demokrasiye saygı göstermek istiyorlarsa Yüksek Mahkeme yargıçlarına doğru sorunun sorulması gerektiğini belirtti.

Yarın 15 Yüksek Mahkeme yargıcından oluşacak bir oturumda makullük yasasına karşı yapılan dilekçelerin dinlenmesi planlanıyor. Ancak mahkemenin ne zaman kararını açıklayacağı bilinmiyor. Hakimler davayı uzatabilir.

Geçtiğimiz Temmuz ayında Knesset'te iktidar partileri tarafından kabul edilen bu yasa, İsrail tarihindeki en derin bölünmeye yol açan tartışmalı yargı değişikliği planının ilk büyük yasası olma özelliği taşıyor.

csd
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, milletvekilleri 24 Temmuz'da Yüksek Mahkeme'nin yetkilerini sınırlayan bir yasayı oylamak üzere Knesset’te bir araya geldiği sırada Gantz ile konuşuyor (Reuters)

Makullük yasası; hükümetin bakanlık ve diğer kamu atamalarındaki kararlarını veya kamu yararı ile çelişen kamusal kararlarını reddetme konusunda yargıya hukuki ve idari yetki verilmesini öngörüyor. Bunun Knesset tarafından kaldırılması ise yargı yetkilerinin kısıtlanması, hükümet kararlarına müdahale edememesi anlamına geliyor.

Hükümetin mahkemeye karşı kampanyası Salı günü düzenlenecek oturum öncesinde kızıştı. Hükümet bakanları ve diğer isimler, mahkemenin yasayı bozması halinde olası bir anayasal krize yol açabilecek kaos olasılığı uyarısında bulundu. Muhalefet ise sahadaki protestoları artırdı.

Yüksek Mahkeme duruşmasında hükümeti temsil etmesi beklenen Avukat Ilan Bombah, yasanın kaldırılması konusunda uyarıda bulunarak şöyle söyledi:

“Benim hukuki tutumum şu ki, Hükümet Hukuk Danışmanı ve davacıların Yüksek Mahkeme huzurunda talep ettikleri şey gerçekleştiği taktirde artık eskisi gibi demokratik bir ülke olmayacağız. Egemenliğin ve halkın iradesinin üstünde birileri olacaktır. İsrail Devleti'nde Temel Yasalar ne zaman kaldırıldı? Temel yasaların yürürlükten kaldırıldığı başka bir demokratik ülke var mı? Bir temel yasanın kaldırılması yalnızca bir yanılsamadır.”

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ise yasa yürürlükten kalktığı taktide mahkemenin kararına uyacağına dair bir açıklama yapmadı. Netanyahu Perşembe günü X platformundaki hesabında, Knesset Sözcüsü Amir Ohana'nın Yüksek Mahkeme'yi ‘Knesset'in ayaklar altına alınmaya boyun eğmeyeceği yönünde’ uyardığı açıklamalarını paylaştı.

xs
İsrail sağının 7 Eylül'de Kudüs'te düzenlediği bir protestoda Netanyahu'nun bir fotoğrafı (EPA)

En az 100 bin kişi, hükümetin dayattığı yargı değişikliklerine karşı Cumartesi günü art arda 36. haftada protestolar düzenledi. Bu protestolar, Knesset Sözcüsü Ohana'nın açıklamalarına atıfla ‘Ohana'ya Tepki’ başlığı altında devam edecek.

İsrail eski Savunma Bakanı ve Likud milletvekili Moshe Yaalon, Beerşeba’daki protestoculara seslenerek hükümeti protesto etmek için toplanan binlerce kişinin kendisine 50 yıl önce Eylül ayında gerçekleşen 1973 Yom Kippur Savaşı'nda savaşmak üzere çağrılan binlerce kişiyi hatırlattığını söyledi. Aynı zamanda, “Ancak bugün dış bir tehdit yerine, halktan ayrılmış, yıkıcı bir hükümet hususunda iç tehdit mevcut” vurgusunda bulundu.

Netanyahu'ya seslenerek kendisini başarısız liderlikle suçlayan Yaalon, “Hayat pahalılığı ile ilgileneceğine söz vermiştin. Bu hafta şekel yeni düşük seviyelere ulaştı. Hükümet ile ilgileneceğine söz vermiştin. Arap toplumunda rekor sayıda cinayetlere ulaştık. Bu hafta hükümet destekçileri “(aşırı sağcı haham) Meir Kahane haklıydı”, “(Rabin’i öldüren) Yigal Amir haklıydı” gibi sloganlar atarak yeni bir rekora daha imza attı. Sorumluluk size ait” vurgusunda bulundu.



DOGE, 500 milyar dolarlık sitenin kontrolünü kaybetti

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP
TT

DOGE, 500 milyar dolarlık sitenin kontrolünü kaybetti

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP

Elon Musk'ın federal harcamalarda 1 trilyon dolar kesinti yapılmasını öngören Hükümet Verimliliği Bakanlığı'nın planlarını uygulamakla görevlendirilen ABD DOGE Servisi'nin, yıllık yaklaşık 500 milyar dolarlık hibenin dağıtılmasından sorumlu, devlete ait son derece önemli bir internet sitesine erişimini kaybettiği bildirildi. Bu, Musk'ın bu ay Trump yönetiminden sert bir şekilde ayrılmasının ardından girişimin aldığı son darbe.

Bu yıl DOGE'nin, federal fon fırsatları için bir takas merkezi olan grants.gov'un etkin kontrolünü üstlendiği ve yeni tekliflerin yayımlanmadan önce incelenmek üzere DOGE kontrolündeki bir posta kutusuna gönderilmesi gerektiği bildirilmişti.

Nisandaki politika değişikliğinden bu yana geçen aylarda, hibe fırsatlarının posta kutusunda biriktiği ve hükümet mali yılı eylül sonunda bitmeden fonların harcanmama riski doğduğu bildirildi.

Washington Post'un haberine göre perşembe günü federal yetkililere, hibe tekliflerini DOGE üzerinden yürütmeyi durdurma talimatı verildi.

Beyaz Saray'dan haberle ilgili yapılan açıklamada, "Sıkı kontrol devam ediyor. Her kuruma yerleştirilen DOGE personeli, hibelerin günlük olarak gözden geçirilmesinde sekreter ofislerine yardım ediyor" dendi.

Kurum sekreterleri ve kıdemli danışmanlar, proje düzeyinde uygun fon akışını belirlemek için kurumun mutlak takdir yetkisini koruyarak, israf, dolandırıcılık ve kötüye kullanımı azaltmak için başlangıçta DOGE tarafından oluşturulan kontrolleri uygulamaya ve bunlardan yararlanmaya devam edecek.

Bildirilen süreç değişikliği, DOGE'nin karşısına çıkan en son engel.

Rakamlarında defalarca hata ve eksiklik tespit edilen bu girişimin, Musk'ın federal harcamaların önemli bölümlerini hızla kesme yönündeki cesur vaatlerinin gerisinde kaldığı görülüyor. Bazı tahminlere göre Musk'ın 1 trilyon dolarlık hedefine kıyasla elde edilen tasarrufun gerçek rakamı yaklaşık 180 milyar dolar.

Çok sayıda DOGE girişimi durduruluyor ya da mahkemede reddediliyor. Devlet kurumları Musk'ın federal harcamaları yok etme hamlesinde işten çıkarılan çalışanların çoğunu işe geri almak için çabalıyor.

Musk görevden ayrılsa bile yönetim bazı büyük kesintiler yapmaya kararlı. Bunlar arasında dış yardım ve kamu medya harcamalarında yapılan 94 milyar dolarlık kesintilerin DOGE tarzı geri alınması da var.

Aşırı muhafazakar Proje 2025 polis planının arkasındaki önemli güçlerden biri olan ve halihazırda Yönetim ve Bütçe Ofisi'nin direktörlüğünü yürüten Russell Vought, DOGE'nin çalışmalarının Musk olmadan da hızla devam edeceğini söyledi.

Bu ay verdiği ifadede "Birçok DOGE çalışanı ve [tam zamanlı çalışan] kurumlarda, ajans liderliğinin bir parçası halinde neredeyse kurum içi danışmanlar olarak çalışıyor" dedi.

Ve bence, biliyorsunuz, DOGE'nin liderliği artık çok daha merkezsiz bir yapıya sahip.

Independent Türkçe