Rusya, ülkenin kuzeydoğusunda en büyük deniz tatbikatını başlattı

Rusya’nın dünkü tatbikatı sırasında atılan füze ( Reuters)
Rusya’nın dünkü tatbikatı sırasında atılan füze ( Reuters)
TT

Rusya, ülkenin kuzeydoğusunda en büyük deniz tatbikatını başlattı

Rusya’nın dünkü tatbikatı sırasında atılan füze ( Reuters)
Rusya’nın dünkü tatbikatı sırasında atılan füze ( Reuters)

Rus ve Ukrayna kuvvetleri arasında, insansız hava araçları (İHA)  ve füze sistemleri kullandığı büyük ölçekli saldırılarI devam ederken,  Moskova, Pasifik Filosundan binlerce asker ile gemi, denizaltı, uçak, helikopter, kıyı füze sistemleri dahil 50'den fazla askeri teçhizatın katılımıyla ülkenin kuzeydoğu bölgesinde deniz askeri gücünün en büyük tatbikatını başlattı.

Rusya Savunma Bakanlığı, bölgede yıllardır yapılan en büyük tatbikatların daha önce planlanmış bir eğitim operasyonunun parçası olup olmadığı konusunda açıklama yapmaktan kaçındı. Bu tatbikatlar, Rusya'nın son dönemde çeşitli bölgelerde gerçekleştirdiği bir dizi tatbikata benzer şekilde, bölgedeki deniz kuvvetlerini hazır tutmaya yönelik tatbikatlardan olabilir.

Foto: Rusya’nın dünkü tatbikatı sırasında atılan füze ( Reuters)
Rusya’nın dünkü tatbikatı sırasında atılan füze ( Reuters)

Bakanlığın tanımladığı şekliyle "taktik tatbikatların" başlangıcını gösteren video klipler ve fotoğraflar yayınladı. Savunma Bakanlığı açıklamasında, 50 denizaltı ve geminin katılımıyla, katılımcı mürettebatın Avrasya ve ABD  blokları arasındaki Bering Denizi üzerinden kuzey deniz yolunu korumak için eğitim aldığı büyük tatbikatlar gerçekleştirdiği, Bering Denizi’ndeki bir grup sözde düşman gemisini simüle eden hedeflere “Vulcan”, “Granit” ve “Onyx” tipi kanatlı füzeler fırlatıldığı bildirildi.

Yayınlanan verilere göre, "Finval-2023" isimli askeri tatbikata yaklaşık 10 bin Rus askeri katılım sağladı. Bu son yıllarda benzer tatbikatlara katılan en yüksek rakamı temsil ediyor. Rus Hava Kuvvetleri, tatbikatlar sırasında yalnızca varsayımsal bir düşmanın saldırısına karşı koymak için değil, aynı zamanda dalgalanan doğa koşullarıyla yüzleşmek ve bunların gemilerin hareketleri üzerindeki etkilerinin boyutunu bilmek için de eğitim veriyor.

FOTO: Rusya’nın dünkü tatbikatı sırasında atılan füze ( Reuters)
FOTO: Rusya’nın dünkü tatbikatı sırasında atılan füze ( Reuters)

Sahadaki durum

Diğer yandan Moskova dün sabah Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dimitri Medvedev'in, Başkan Vladimir Putin'in isteği üzerine temas hatlarını ziyaret etti. Medvedev, savaşın alışılmadık silahlar kullanılarak hızlı bir şekilde çözülmesi için defalarca çağrıda bulunmuştu. Açıklamaya göre Medvedev, cephenin ileri hattında Donetsk'te sözleşmeli askerlerin eğitim sahasını gezdi.

Moskova, Kırım bölgesini ve Rus başkentinin çevresini hedef alan büyük bir İHA saldırısıyla karşı karşıya olduğunu duyurdu. Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna kuvvetlerinin onlarca İHA kullandığı bir saldırıyı önlediklerini bildirdi. Bakanlık verilerine göre, geçtiğimiz gün Rus savunması 27 Ukrayna insansız hava aracını düşürdü. Açıklamada, saldırının dün sabah erken saatlerde meydana geldiği belirtilerek, Rus savunmasının ilhak ettiği Kırım Yarımadası üzerinde ve Moskova bölgesi hava sahasının yanı sıra Ukrayna sınırına yakın Belgorod ve Voronej üzerinde çok sayıda Ukrayna’ya ait İHA düşürdü kaydedildi.

FOTO: Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dimitri Medvedev, 15 Eylül'de bir askere çizgili madalya verdi ( AP)
Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dimitri Medvedev, 15 Eylül'de bir askere çizgili madalya verdi ( AP)

Rusya Savunma Bakanlığı, dün gece İngiliz Storm Shadow füze depolarını ve Ukrayna'daki seyreltilmiş uranyum içeren mühimmat depolarını hedef alan yoğun bir füze saldırısı başlatıldığını bildirdi. Bakanlık, Rus güçlerinin son 24 saatte Kiev güçlerinin Donetsk'teki Krasny Liman ekseninde düzenlediği iki saldırıyı püskürterek, yaklaşık 50 Ukraynalı askeri etkisiz hale getirmeyi başardığını açıkladı.

Buna karşılık, Ukrayna gazetesi Zrkalo Nedeli, Odessa ilinin İzmail kentinde çok sayıda patlamanın meydana geldiğini, kısa bir süre sonra Odessa limanının da füze sistemleri ve insansız hava araçlarının kullanıldığı benzer saldırılara maruz kaldığını bildirdi.

FOTO: Savaş hattında imha edilen Rus tankı ( AP)
Savaş hattında imha edilen Rus tankı ( AP)

Ukrayna Savunma Bakanlığı dün sabah, Rusya'nın kendi topraklarına düzenlediği saldırıda savunma sistemlerinin 18 insansız hava aracı ve 17 seyir füzesini düşürdüğünü bildirdi.  Ukrayna Hava Kuvvetleri, Telegram uygulamasından yaptığı paylaşımda, Rusya'nın gece boyunca Ukrayna'nın güneyindeki Odessa ve Mykolaiv bölgeleri üzerine 24 İHA fırlattığını aktardı. Açıklamada Dnipropetrovsk, Poltava ve Khmelnitsky bölgelerindeki 17 füzenin tamamının imha edildiği belirtildi.

Ukrayna daha sonra, aylardır yürüttüğü karşı saldırının bir parçası olarak doğuda yıkılan Bahmut kenti yakınlarındaki iki köyü kurtardıktan sonra, geçtiğimiz hafta ülkenin güneyi ve doğusundaki 7 kilometrekarelik araziyi Rus kuvvetlerinden geri aldığını doğruladı. Geçtiğimiz Haziran ayı başlarında müstahkem Rus hatlarına sorunsuz bir şekilde karşı saldırı başlatan Ukrayna kuvvetleri, son iki haftadır operasyonlarını yoğunlaştırarak güneyde Robotny köyünü, ardından güneyde Andreyevka köyünü geri aldı. Önceki gün ise Klychchevka köyü aylarca süren çatışmanın ardından geri alındı. AFP’nin haberine göre Ukrayna Savunma Bakan Yardımcısı Anna Malyar, geçtiğimiz hafta Bahmut bölgesinde iki kilometrekarelik alanın kurtarıldığı ve operasyonların Vrboveh köyünün geri alınması etrafında yoğunlaştığını bildirdi. Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ise sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Savaşçılarımız ön saflardaki kahramanlarımız. Her biriyle gurur duyuyorum. Cesaretinden dolayı her tugaya minnettarım” ifadelerini kullandı.

FOTO: Ukraynalı bir asker, siperdeki yaralı arkadaşına su şişesi uzatırken
Ukraynalı bir asker, siperdeki yaralı arkadaşına su şişesi uzatırken

Ukrayna hükümeti, bu ay yeni bir bakanın atanmasının ardından Pazartesi günü altı savunma bakan yardımcısının görevden alınmasına karar verdi. Hükümet, görevden alınmaların gerekçesini açıklamadı. Hükümet tarafından görevden alınanlar arasında, Rusya ile savaşta yaşanan çatışmalarla ilgili defalarca ifade veren Hanna Maliar da var. Ukrayna, iki haftadan kısa bir süre önce Oleksiy Reznikov'un yerine Rustam Umarov'u yeni Savunma Bakanı olarak atadı. Bakanlık, kişisel olarak yolsuzlukla suçlanmamış olmasına rağmen Reznikov'un görevde olduğu dönemde medyada yer alan yolsuzluk suçlamalarını takip ediyor.

Lahey Mahkemesi

Moskova, dün Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı'ndan (ICJ) Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin soykırımı önlemek için gerçekleştirildiği iddialarını merkeze alan davayı yargı yetkisi olmaması nedeniyle düşürmesini istedi. İki ülke, Ukrayna'nın Rusya'yı 2022'de topraklarının işgalini haklı çıkarmak için Ukrayna'nın doğusundaki asılsız soykırım iddialarına dayanmakla suçlayan şikayeti sonrasında karşı karşıya geldi. Yüksek mahkemede Rusya'yı temsilen açılış konuşmasını yapan Gennady Kuzmin, “Ukrayna, Rusya'yı soykırım yapmakla suçlamıyor. Ukrayna Rusya'yı soykırımı önleyememek ya da cezalandıramamakla da suçlamıyor. Tam tersine, Ukrayna soykırım olmadığı konusunda ısrar ediyor. Tek başına bu bile davayı reddetmek için yeterli olmalı. Çünkü mahkemenin içtihadına göre, eğer soykırım yoksa, Soykırım Sözleşmesi'nin ihlali de söz konusu olamaz” ifadelerini kullandı.



Trump, savaş ve aldatmaca

Trump, savaş ve aldatmaca
TT

Trump, savaş ve aldatmaca

Trump, savaş ve aldatmaca

Steve Hewitt

18 Haziran'da, Beyaz Saray'a iki yeni bayrak direği dikilirken, Başkan Donald Trump ülkenin bayrağını değil, diplomatik aldatmacanın bayrağını göndere çekiyordu. Trump, İsrail'in İran'ı hedef alan saldırılarının ardından İran'a yönelik politikası hakkında belirsiz ifadeler kullanmak için bu anı kullandı. Bayrak direklerinden birinin yanında, kask takmış inşaat işçileriyle çevrili bir şekilde konuşurken, muhabirlerle dallanıp budaklanan bir iletişimde bulundu.

Sahneyi incelerken “Önümüzdeki hafta çok büyük olacak, belki bir haftadan az, belki de daha az” dedi gizemli bir ses tonuyla ve İran ile nükleer programı hakkında diplomatik görüşmelerin hâlâ mümkün olduğuna işaret etti.

Ertesi gün, Beyaz Saray Basın Sekreteri Trump'ın “önümüzdeki iki hafta içinde savaşa girip girmeme konusunda bir karar vereceğini” söyleyen bir açıklamasını okudu.

Bu, kasıtlı bir aldatmacaydı, çünkü karar çoktan verilmişti ve Amerikan B-2 bombardıman uçaklarına iki gün sonra Missouri'deki üslerinden kalkış yaparak, yaklaşık 30 bin pound ağırlığında birkaç bombayı İran nükleer tesislerinin üzerine bırakmak üzere 37 saatlik bir gidiş-dönüş görevine hazır olmaları emri verilmişti.

Bu Amerikan aldatmacası, İsrail aldatmacasının ardından geldi; İsrail, Tahran'ın ABD ile görüşmeleri devam ederken ve saldırıdan iki gün sonra bir toplantı planlanmışken İran’ın nükleer programını hedef almıştı.

Bir düşmanı aldatmak için aldatmacaya başvurmak yeni bir şey değil. Tarih boyunca bu tür davranışların sayısız örneği var

Buradaki soru şu: Devletler arasında bu tür aldatıcı diplomatik davranışlar ne kadar yaygındır? Bu davranışlar kesinlikle nadir ve bu örnek, Soğuk Savaş'ın sona ermesinden bu yana büyüyen ve uluslararası ilişkilerdeki yerleşik normlardan giderek daha fazla sapan bir hareketin varlığına dair bir kanıt daha sunuyor.

Bir düşmanı aldatmak için aldatmacaya başvurmak yeni bir şey değil. Tarih boyunca bu tür davranışların sayısız örneği var. Ancak önemli fark, aldatmanın tarihsel örneklerinin (daha sonra ele alacağım birkaç istisna dışında) genellikle farklı taraflar arasındaki veya son birkaç yüzyılda ulus devletler arasındaki devam eden çatışmalar sırasında uygulanmış olmasıdır.

grtyuı
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)

Savaşta düşmanı aldatmanın en ünlü örneği binlerce yıl öncesine dayanan ve İngilizcede aldatmanın yaygın bir simgesi haline gelen Truva Atı'dır. Truva ile savaşan Yunan orduları savaş alanını terk etmiş ve Truvalı düşmanlarına bir barış hediyesi olarak büyük bir tahta at bırakmış gibi yaparlar. Elbette atın içinde Yunan askerleri saklanmışlardı, bunlar daha sonra ortaya çıkıp, Truvalıları yenerek şehirlerini ele geçirdiler.

Tiyatro ve filmler yoluyla popüler kültürde kendisine yer bulan önemli bir çağdaş örnekse, İkinci Dünya Savaşı'ndaki Mincemeat (Kıyma) Operasyonu'dur. Bu operasyonda İngiliz istihbaratı Nazi Almanyası'nı 1943'te planlanan Sicilya işgali konusunda yanıltmayı amaçlıyordu. Kraliyet Donanması subayı üniforması giydirilmiş bir serserinin cesedi İspanya kıyılarına atılmış ve cebine Almanları işgalin gerçek hedefinin Sicilya değil Sardunya olduğuna ikna etmek için sahte planlar yerleştirilmişti. Bir yıl sonra, Müttefikler Nazileri benzer bir şekilde aldatmaya çalışarak, uzun zamandır beklenen Fransa çıkarmasının 6 Haziran 1944'te gerçekleştiği gibi Normandiya sahillerinden değil, Pas de Calais'den gerçekleşeceğine ikna etmeye çalışmışlardı.

Bir hükümet, yalnızca bir saldırıyı kamufle etmek amacıyla bir düşmanla neden diplomatik görüşmelere girişsin ki?

Peki ya aldatıcı diplomasi? Diplomasi doğası gereği, müzakereler sırasında güvenilirliği sağlamak için aldatma riskini azaltmalıdır. Ne de olsa, bir hükümet, yalnızca bir saldırıyı kamufle etmek amacıyla bir düşmanla neden diplomatik görüşmelere girişsin ki? Bu durumda bu tür örneklerin nadir görülmesi belki de şaşırtıcı değil. Zira tarihi model, bu tür diplomatik aldatmaya en istekli ülkelerin doğası gereği otoriter olma eğiliminde olduğunu gösteriyor.

ghyjukı
Haziran 1940’da Fransa-Belçika sınırındaki Nazi birliklerini ziyareti sırasında, Birinci Dünya Savaşı’nda ölen askerleri onurlandırmak için Alman Langemark Mezarlığı’na yaptığı ziyaret sırasında Hitler (AFP)

Nazi Almanyası bu tür uygulamalarda ön saflardaydı, yüzyıllardır süregelen normları sürekli ihlal etti ve Holokost sırasında büyük ölçekte kitlesel cinayetler işledi. 1939'da savaşın patlak vermesinden önce Naziler aldatıcı diplomasiye başvurdular. 1938 Münih Konferansı bu tür uygulamaların başlıca örneği olarak öne çıkmaktadır ve 21. yüzyılda kendisine sıklıkla atıfta bulunulmaya devam edilmektedir.

Bilindiği üzere Münih Konferansı Çekoslovakya ve ülkenin nüfusun çoğunluğunun Almanca konuştuğu Sudetenland olarak bilinen bölümüne odaklanmıştı. Adolf Hitler liderliğindeki Naziler, Büyük Almanya projelerinin bir parçası olarak bölgeyi ilhak etmeye çalıştılar. Nazi Almanyası'nı kontrol altına almak ve bir Avrupa savaşından kaçınmak amacıyla Fransa ve Birleşik Krallık liderleri Eylül 1938'in sonlarında Münih'te Hitler ile bir araya geldiler.

Donald Trump, emlak dünyasında şüpheli iş uygulamalarıyla ünlendi. İlk döneminde Beyaz Saray'a girdiğinde, bu alışkanlıkları bir nebze olsun dizginleyebilecek profesyonellerle çevriliydi

Çekoslovak hükümetini görmezden gelerek, liderler Sudetenland'ı Almanya'ya devretme konusunda bir anlaşmaya vardılar. Hitler, Almanya'nın Avrupa'da hiçbir toprakta emelleri olmayacağına söz verdi.

Tarihin bize anlattığı gibi, memnun etme politikası Hitler'i Nazi saldırganlığından vazgeçiremedi. Nitekim Münih toplantısından aylar önce, daha büyük bir Avrupa çatışması için daha geniş askeri hazırlıklarla birlikte Çekoslovakya'yı işgal etme planlarını onaylamıştı. Mart 1939'da Almanya, Çekoslovakya'nın geri kalanını da işgal etti.

Ağustos 1939'da, Naziler Polonya'yı işgal etmeye hazırlanırken Hitler'in elinde başka bir diplomatik numara daha vardı. Hükümeti, Joseph Stalin ve Sovyetler Birliği ile Doğu Avrupa'yı paylaşmaya yönelik iki ülke arasında gizli bir anlaşmayı içeren bir saldırmazlık paktı imzaladı. Ancak Hitler, anlaşmayı yalnızca geçici bir önlem olarak görüyordu, zira Nazi ideolojisi uzun zamandır Sovyetler Birliği'nin bazı kısımları da dahil olmak üzere Doğu Avrupa topraklarını kapsayacak Büyük Almanya idealini benimsiyordu. Sonuç olarak, anlaşmaya yalnızca Sovyetler Birliği'ne yönelik Alman saldırısı ve 22 Haziran 1941'de başlayan Barbarossa Harekatı hazırlıklarına dair istihbarat raporlarına ve diğer kanıtlara inanmayı defalarca reddeden Stalin kanmış görünüyor.

ymum
Tahran'ın merkezinde, hizmette olan İran balistik füzelerini tasvir eden ve Farsça “İsrail bir örümcek ağından daha zayıftır” yazan bir reklam panosu, 15 Nisan 2024 (AFP)

Şarku’l Avsat’ın Al Majalla’dan aktardığı analize göre geçmişteki dersler göz önüne alındığında, ABD'nin İran'a karşı eyleminin korkunç sonuçları olabilir. Askeri saldırılar düzenlemek için bir kamuflaj olarak görüşmelerin kullanıldığı İran örneği göz önüne alındığında, herhangi bir hükümet, hatta ABD'ye karşı sınırlı bir düşmanlığı olan bir hükümet bile neden diplomatik görüşmelere katılsın ki? Örneğin Kuzey Kore, Trump yönetimi de dahil olmak üzere ABD yönetimleri ile gelecekte herhangi bir diplomatik görüşmede bulunmaya meyilli olur mu? Bilhassa İsrail'e olan mutlak desteği göz önüne alındığında, ABD'nin dürüst bir aracı olduğu fikri uzun zamandır sorgulanırken, bugünkü eylemleri bu fikri tam anlamıyla paramparça ediyor.

Donald Trump, emlak dünyasında şüpheli iş uygulamalarıyla ünlendi. İlk döneminde Beyaz Saray'a girdiğinde, bu alışkanlıkları bir nebze olsun dizginleyebilecek profesyonellerle çevriliydi. İkinci döneminde ise yakın çevresi pozisyonlarını neredeyse yalnızca Trump'a olan mutlak sadakatleri sayesinde koruyor. Yönetiminin hem içeride hem de uluslararası alandaki yaklaşımı, gittikçe Trump'ın kişisel değerlerini yansıtıyor.