SRMG’ye bağlı Think Araştırma ve Danışmanlık’tan MENA Forumu

Forum sırasında bakanlar ve diplomatlar mevcut küresel sahneyle ilgili konuları görüştü. (Think Araştırma)
Forum sırasında bakanlar ve diplomatlar mevcut küresel sahneyle ilgili konuları görüştü. (Think Araştırma)
TT

SRMG’ye bağlı Think Araştırma ve Danışmanlık’tan MENA Forumu

Forum sırasında bakanlar ve diplomatlar mevcut küresel sahneyle ilgili konuları görüştü. (Think Araştırma)
Forum sırasında bakanlar ve diplomatlar mevcut küresel sahneyle ilgili konuları görüştü. (Think Araştırma)

Suudi Arabistan Araştırma ve Pazarlama Grubu'na (SRMG) bağlı Think Araştırma ve Danışmanlık, Ortadoğu Enstitüsü (MEI) ile iş birliği içinde Ortadoğu ve Kuzey Afri̇ka (MENA) 2023 Forumu düzenledi. Forum, New York'taki Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 78’inci oturumu toplantılarıyla eş zamanlı gerçekleştirildi.

Think Araştırma ve Danışmanlık misyonu, verilere ve gerçeklere dayalı derinlemesine analizler ve öngörüler yoluyla bölge hakkında bilgi ve tavsiye sağlıyor. Forum, diyalog ve anlayışı teşvik etme ile bölgede meydana gelen değişikliklere ilişkin çeşitli bakış açılarını sunma çabaları kapsamında yapıldı. Uzman ekibi de aynı zamanda bölgeyi daha iyi anlamak isteyen hükümetler, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları için öncelikli referans olmayı hedefliyor.

MENA günlük düzenlenen forumda, sürdürülebilirlik yoluyla ekonomik dayanıklılığın artırılması, mevcut küresel sahneyle ilgili konular, bölgenin uluslararası gündem üzerinde bir faaliyet ve etki merkezi haline gelmesi için çalışmalar yürütüyor. Ayrıca bölgenin enerji, istikrar, barış ve güvenlik dosyalarında karşı karşıya olduğu zorluklara uzun vadeli çözümler geliştirmek için uluslararası toplumla iş birliği yapma yolları ve sürdürülebilir kalkınma gibi konular da gündeminde yer alıyor.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Bölge ülkelerinden bir grup bakan ve diplomatın yanı sıra özel sektörden uzmanlar ve yetkililer sekiz oturumda görüş ve bakış açılarını sundu.

Think Araştırma ve Danışmanlık enerji direktörü Neil Quilliam, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Bölge gelişmeye devam ettikçe ve küresel büyümenin motoru olma rolü büyüdükçe hükümetlerin, şirketlerin ve karar vericilerin bölgeyi daha derinlemesine anlama ihtiyacı da arttı. Özellikle Birleşmiş Milletler Genel Kurulu gibi önemli küresel etkinlikler sırasında bölgeye odaklı forumlar oluşturmak önemli hale geldi.”

Quilliam, forumda, karar vericilerin ve düşünürlerin bakış açısından bölgedeki mevcut zorluklar ve fırsatların tartışıldığını, misyonlarının ‘bağımsız araştırma ve danışma sağladığını ve bu forumun bölgesel ve uluslararası ilişkiler açığını güçlendirdiğini aktardı.

MEI CEO’su Paul Salem de foruma ilişkin şunları söyledi:

“Dünya enerji dönüşümü, iklim değişikliği, ekonomik çeşitlilik, ticaret ve güvenlik konularında zorluklarla karşı karşıya kalırken bölge, tüm bu karmaşık konuların birleştiği bir odak noktası olarak ortaya çıkıyor.”



Borrell: İsrail Gazze'de soykırım yapıyor

Gazze'deki hayır kuruluşları tarafından dağıtılan yiyeceklerden paylarını almak için Beyt Lahiya'daki Filistinliler uzun kuyruklarda bekliyor (DPA)
Gazze'deki hayır kuruluşları tarafından dağıtılan yiyeceklerden paylarını almak için Beyt Lahiya'daki Filistinliler uzun kuyruklarda bekliyor (DPA)
TT

Borrell: İsrail Gazze'de soykırım yapıyor

Gazze'deki hayır kuruluşları tarafından dağıtılan yiyeceklerden paylarını almak için Beyt Lahiya'daki Filistinliler uzun kuyruklarda bekliyor (DPA)
Gazze'deki hayır kuruluşları tarafından dağıtılan yiyeceklerden paylarını almak için Beyt Lahiya'daki Filistinliler uzun kuyruklarda bekliyor (DPA)

Eski AB Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, İsrail hükümetini Gazze'de soykırım yapmakla ve "II. Dünya Savaşı'nın sonundan beri en büyük etnik temizlik operasyonunu yürütmekle" suçlayarak sert bir çıkış yaptı; tüm amacın harika bir turizm merkezi yaratmak olduğunu söyledi.

Şarku’l Avsat’ın The Guardian'dan aktardığı habere göre Borrell, AB'nin İsrail'i etkilemek için elindeki tüm araçları kullanmamasını da eleştirerek, sadece pişmanlık duymanın yeterli olmadığını belirtti.

Borrell, dün İspanya'nın güneybatısında Kral Felipe'nin de aralarında bulunduğu üst düzey yetkililerin önünde Charles V Avrupa Ödülü'nü alırken, "İsrail'in 7 Ekim 2023'te Hamas'ın saldırılarında yaşadığı dehşet, daha sonra Gazze'ye yaşattığı dehşeti haklı çıkaramaz" ifadelerini kullandı.

Josep Borrell, Avrupa Birliği'nin, II. Dünya Savaşı'ndan bu yana gerçekleşen en büyük etnik temizlik eylemine verdiği tepkiyi de eleştirdi.

"Gazze'den milyonlarca ton moloz kaldırılıp Filistinliler ölünce veya göç edince, harika bir turizm merkezi yaratmak için II. Dünya Savaşı'ndan beri en büyük etnik temizlikle karşı karşıyayız" dedi.

Borrell Avrupa Charles V Ödülü'nü aldı (EPA)Borrell Avrupa Charles V Ödülü'nü aldı (EPA)

Geçtiğimiz şubat ayında ABD Başkanı Donald Trump, savaştan harap olmuş Gazze'deki yaklaşık iki milyon Filistinlinin başka yerlerdeki yeni evlere taşınmasını önermişti. Böylece ABD, Gazze Şeridi'ne asker gönderebilecek, kontrolü ele geçirebilecek ve bir "Ortadoğu Rivierası" inşa edebilecekti.

Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Beyaz Saray'da düzenlediği ortak basın toplantısında gazetecilere, “Gerçekten yüksek kaliteli konutlar inşa ediyorsunuz, güzel bir kasaba gibi, yaşayabilecekleri ve ölmeyecekleri bir yer; çünkü Gazze, onların sonunda öleceklerinin garantisidir” dedi.

ABD Başkanı Donald Trump (Arşiv-DPA)ABD Başkanı Donald Trump (Arşiv-DPA)

Eski diplomat, İsrail'i tüm çatışma kurallarını ihlal etmekle ve Gazze'deki sivil halkı aç bırakarak “açlığı savaş silahı” olarak kullanmakla suçladı.

Borell, “Gazze'ye Hiroşima'da kullanılan bombanın üç katından fazla patlayıcı güç atıldı” dedi.

Şöyle devam etti “Aylardır Gazze'ye hiçbir şey girmiyor. Hiçbir şey: su yok, yiyecek yok, elektrik yok, yakıt yok, sağlık hizmetleri yok. (Binyamin) Netanyahu'nun bakanları bunu söyledi ve bunu yaptılar."

Ve ekledi: “Gazze'ye düşen bombaların yarısını biz gönderiyoruz. Eğer gerçekten çok sayıda insanın öldüğüne inanıyorsak, doğal tepki silah tedarikini azaltmak ve ortaklık anlaşmasını kullanarak uluslararası insani hukuka saygı gösterilmesini talep etmek olmalı, bunun yapılmadığından şikayet etmekle yetinmemeliyiz.”