İtalya, göçmenleri kurtaran STK'lara mali destek verme kararı alan Almanya'ya tepkili

İtalya Savunma Bakanı Guido Crosetto, Almanya'nın Akdeniz'de düzensiz göçmenleri kurtaran sivil toplum kuruluşlarını (STK) mali açıdan destekleme kararı almasına tepki göstererek, Berlin'in bu hareketle dost bir ülkeye yardımcı olmadığını belirtti

(AA)
(AA)
TT

İtalya, göçmenleri kurtaran STK'lara mali destek verme kararı alan Almanya'ya tepkili

(AA)
(AA)

Akdeniz'i aşarak İtalya'ya ulaşan düzensiz göçmenler, İtalya ile Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkeler arasında tartışma konusu olmaya devam ediyor.

Son haftalarda Kuzey Afrika'ya en yakın adası Lampedusa üzerinden düzensiz göç akınına uğrayan İtalya ile "Dublin Anlaşması"nın şartlarına uymadığı gerekçesiyle "gönüllü göçmen paylaşım mekanizması"nı durduran Almanya'dan İtalya'nın tepkisini çeken bir hamle daha geldi.

Alman hükümetinin, Akdeniz'de kurtarma operasyonu yapan STK'leri mali açıdan destekleme kararı almasına, La Stampa gazetesine verdiği röportajda değinen Savunma Bakanı Crosetto, "Bu çok ciddi bir durum. Berlin böyle bir adımla, teoride 'dost' olabilecek bir ülkeyi zora soktuğunun farkında değilmiş gibi davranıyor. Bizim yardım taleplerimize karşılık yanıtları bu mu?" ifadelerini kullandı.

(AA)

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani de bugün Rai3 kanalına verdiği demeçte, göç konusunda son haftalarda anlaşmazlık yaşadıkları Fransa ve Almanya'nın başkentlerini ziyaret edeceğini belirtti.

Tajani, "Yarın Paris'te olacağım ve burada mevkidaşım (Catherine) Colonna'ya Fransa'nın Ventimiglia'ya yönelik kararının (sınırda kontrolü arttırma) hatalı olduğunu söyleyeceğim. Perşembe günü de Berlin'de olacağım ve Alman mevkidaşımla Alman hükümetinin STK'leri finanse etme kararı hakkında konuşacağım. Bu tuhaf bir durum. Neden bu şekilde hareket ettiklerini anlamaya çalışacağız" diye konuştu.

Meloni, göç konusunda umduğu sonuçları alamadığını kabul etti

Son haftalarda düzensiz göçmen gelişlerinin arttığı İtalya'da, göç karşıtı tezleriyle bir yıl önce iktidara gelen sağ koalisyon hükümetinin lideri Giorgia Meloni, bir televizyon kanalına hükümetteki ilk yılını değerlendirdi.

Meloni, "Göç konusunda daha iyisini umuyordum. Çok çalıştık ama sonuçlar görmeyi beklediğimiz gibi değil. Bu çok karmaşık bir sorun ama eminim ki bu konunun temeline ineceğiz. Bu konu ikinci bir aşamayı hak ediyor" ifadesini kullandı.

Meloni hükümeti, iktidardaki ilk yılında yasa dışı göçle mücadele kapsamında, STK gemilerinin Akdeniz'de birden fazla göçmen kurtarma operasyonu yapmasını sınırlamaya yönelik düzenleme çıkarmanın yanı sıra göçmenler için de "caydırıcı" bazı kararlar almış, ayrıca 23 Temmuz'da Roma'da Uluslararası Göç Konferansı düzenlemişti. Meloni hükümeti ayrıca, göçmen teknelerinin önemli kısmının geldiği ülke olan Tunus'a destek olması için AB ile Tunus arasında 16 Temmuz'da imzalanan anlaşma için de çaba göstermişti.

İtalya'ya Akdeniz'i geçerek ulaşan düzensiz göçmen sayısında önceki yıllara göre ciddi bir artış söz konusu. İtalya İçişleri Bakanlığı verilerine göre, ülkeye bu yıl 1 Ocak-22 Eylül döneminde tekneyle gelenlerin toplam sayısı 132 bin 867 olurken, 2022'de aynı dönem için bu sayı 69 bin 498, 2021 yılında ise 43 bin 756 idi.



Öcalan, 26 yıl hapis yattıktan sonra kendisini ‘barış elçisi’ olarak nitelendiriyor

Dünyanın dört bir yanındaki Kürtler Öcalan'ı bir kahraman olarak görüyor ve serbest bırakılmasını talep ediyor. (AFP)
Dünyanın dört bir yanındaki Kürtler Öcalan'ı bir kahraman olarak görüyor ve serbest bırakılmasını talep ediyor. (AFP)
TT

Öcalan, 26 yıl hapis yattıktan sonra kendisini ‘barış elçisi’ olarak nitelendiriyor

Dünyanın dört bir yanındaki Kürtler Öcalan'ı bir kahraman olarak görüyor ve serbest bırakılmasını talep ediyor. (AFP)
Dünyanın dört bir yanındaki Kürtler Öcalan'ı bir kahraman olarak görüyor ve serbest bırakılmasını talep ediyor. (AFP)

PKK’nın feshedildiğini ve silah bıraktığını açıklayan kurucu lider Abdullah Öcalan, Türkiye tarihine ‘barış elçisi’ olarak adını yazdırdı.

27 Şubat'ta yüz binlerce Kürt Türkiye'nin güney ve doğusundaki şehirlerde, Suriye'nin kuzeydoğusunda binlerce Kürt  sokaklara dökülerek Öcalan'ın PKK'ya yaptığı dağılma ve silah bırakma çağrısına destek verdi.

76 yaşındaki Öcalan, 26 yıldır Türkiye'nin batısındaki Marmara Denizi'nin güneyinde, İstanbul'a 51 kilometre uzaklıkta Bursa iline bağlı İmralı Adası’ndaki izole bir cezaevinde tek başına tutulmasına rağmen, Türkiye'deki Kürt sorununun çözümü konusunda halen ‘anahtar’ ve ‘gerekli adam’ olarak görülüyor.

hyuı
Öcalan'ın PKK'ya silah bırakma ve dağılma çağrısını duyururken çekilen son fotoğrafı (EPA)

4 Nisan 1949'da Şanlıurfa'nın Halfeti ilçesine bağlı Ömerli köyünde bir çiftçi ailesinin çocuğu olarak dünyaya gelen Öcalan’ın fikirleri, 1970'lerde solcular ve sağcılar arasında yaşanan şiddetli sokak çatışmalarıyla şekillendi.

Kürtlerin ‘kahraman’ olarak gördüğü Öcalan, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden ayrıldıktan sonra bağımsız bir Kürt devletinin kurulması için mücadele etmeye yemin ederek Türk solundan ayrıldı ve 28 Kasım 1978'de Diyarbakır'ın Lice ilçesinde PKK’yı kurdu.

1984'ten bu yana Suriye'de on binlerce insanın ölümüne neden olan bir isyana liderlik etti (kurbanların sayısına ilişkin tahminler 15 bin ila 40 bin arasında değişmekte). Türkiye, ABD ve Avrupa Birliği (AB) PKK’yı terör örgütü olarak tanımlıyor.

zxcdfgt
Öcalan'ın 1999'da Kenya'da yakalandıktan sonra Türkiye'ye getirilişi sırasında çekilmiş fotoğrafı (Arşiv - Türk medyası)

Türkiye'nin 1998'de Öcalan yüzünden Suriye'yi savaşla tehdit etmesinin ardından Şam, savaşın patlak vermesini önlemek için Mısır ve İran'ın araya girmesiyle Öcalan'ı sınır dışı etmek zorunda kaldı ve bunun sonucunda Türkiye'ye, güvenliğine yönelik bir tehdit oluşması halinde PKK üyelerini kovalamak için Suriye topraklarına 5 kilometre mesafeye kadar girme hakkı veren Adana Anlaşması imzalandı.

Öcalan, 15 Şubat 1999'da Kenya'nın başkenti Nairobi'de yakalanıp Türk özel kuvvetlerinin koruması altında Ankara'ya getirilmeden önce Rusya'ya, ardından İtalya ve Yunanistan'a sığınmıştı. 29 Haziran 1999'da terör örgütü kurmak ve yönetmek suçundan idama mahkûm edildi.

Türkiye'nin 2004 yılında AB'ye katılım müzakereleri çerçevesinde idam cezasını kaldırması üzerine cezası infaz edilmedi ve İmralı Cezaevi’ndeki bir hücrede tek başına tutulmak üzere şartlı tahliye imkânı olmaksızın müebbet hapis cezasına çevrildi.

xsdfgrt
Öcalan, 1992 (AFP)

Öcalan'ın 27 Şubat'ta yaptığı ‘barış ve demokratik toplum’ çağrısı, 2000'li yılların başında ve 2013'te başarısızlıkla sonuçlanan iki girişimin ardından üçüncü ateşkes çağrısıydı. Müzakerelerde varılan mutabakatın reddedilmesi ve Türkiye'de Kürt sorunu olmadığı iddia edilmesiyle çatışmaların tetiklemesiyle ikinci çağrı da çöktü. Ancak Erdoğan'ın AK Parti'nin büyük gerilemeler yaşadığı bir seçim dönemine denk gelen önceki tutumuna rağmen, bizzat Öcalan, Kürtler ve Türkler arasında kardeşliği sağlamak ve topluma barış getirmek umuduyla yeni bir barış çağrısıyla, PKK'nın feshedilmesi ve silahsızlandırılması arzusuyla geri döndü... Ancak bu yeni çağrının Türkiye'de ve bölgede Kürt sorununa kalıcı bir çözüm getirip getirmeyeceğini ya da siyaset koridorlarında ve seçim taktiklerinde kaybolup gitmeyeceğini kimse bilmiyor.