İranlı aktivistler internet kısıtlamalarını aşmanın yollarını arıyor

Mahsa Amini’nin ölümünün birinci yıl dönümünde, 16 Eylül’de Roma’da anma gösterileri düzenlendi. (AP)
Mahsa Amini’nin ölümünün birinci yıl dönümünde, 16 Eylül’de Roma’da anma gösterileri düzenlendi. (AP)
TT

İranlı aktivistler internet kısıtlamalarını aşmanın yollarını arıyor

Mahsa Amini’nin ölümünün birinci yıl dönümünde, 16 Eylül’de Roma’da anma gösterileri düzenlendi. (AP)
Mahsa Amini’nin ölümünün birinci yıl dönümünde, 16 Eylül’de Roma’da anma gösterileri düzenlendi. (AP)

Mahsa Amini’nin ölümünden bir yıl sonra, İran’daki ve ülke dışındaki aktivistler halen çaresizce yetkililere karşı etkili bir şekilde eyleme geçmenin yollarını arıyor. Yakın zamanda düzenlenen bir kampanyanın hareket için oldukça mühim olan, İran’da internet akışını sağlama ihtiyacını karşılaması bekleniyor.

Amini, başörtüsünü düzgün takmadığı gerekçesiyle İran Ahlak Polisi tarafından gözaltına alınmasının hemen ardından, Eylül 2022’de yaşamını yitirmişti. Ölümü, ‘Kadın, Yaşam ve Özgürlük’ sloganı altında topluca düzenlenen bir dizi protesto ve grevin fitilini ateşlemişti.

Hareket halen kadın haklarının, basın özgürlüğünün, cezai adaletin ve ekonomik reformların güçlendirilmesi ve ardından iktidarda değişiklik yapılıp ‘İran Cumhuriyeti’ ile ilgili referanduma gidilmesi çağrısında bulunuyor. Ancak aktivistlerin ülke içindeki çabaları, İran Cumhuriyeti’nin 2019’dan bu yana uyguladığı periyodik internet kesintileri ve rejim tarafından ölümler ve insan hakları ihlalleriyle ilgili bilgilerin gizlenmesi nedeniyle engelleniyor. Google’ın kâr amacı gütmeyen ve açık ve güvenli internet erişimi alanında çalışan departmanı Jigsaw’un CEO’su Yasmin Green konuya dair şu açıklamada bulundu:

“İletişim, ‘Kadın, Yaşam ve Özgürlük’ hareketi için hayati bir önem taşıyor” dedi. CEO “İnternet ve bu hareket birbirinden ayrılamaz olduğundan, İranlılara en çok ihtiyaç duydukları anda iletişim sağlayabilecek yeni sansür-atlatma teknolojisi için para toplamak amacıyla ‘İletişim Bir İnsan Hakkıdır’ kampanyasını başlatıyoruz.”

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Jigsaw ile kâr amacı gütmeyen İran Diaspora Grubu’nun ortaklaşa düzenlediği kampanya, sanal özel ağların (VPN) kullanımı yoluyla doğrudan internet kesintileriyle mücadele etmeyi amaçlıyor. Sansürü atlatmaya yönelik bu taktikler sayesinde, çoğunluğu genç kızlardan oluşan yüzlerce genç protestocunun öldürüldüğüne dair hikayeler tüm dünyaya yayıldı. Kamala Harris’ten Dua Lipa’ya kadar herkesin dikkatini çekti. Bu paylaşımlar ve videolar olmadan İran vatandaşlarının (87 milyon) İran hükümetinin resmi söylemine karşı koymalarını sağlayacak etkili bir yol bulunmuyor. Nitekim, hükümet kontrolündeki basın, protestoların dış güçlerin yönetimi zayıflatma çabası olduğunu iddia etmeye devam ediyor.

Mahsa Amini’nin ölümünü ilk kez haber yapan iki kadın da dahil olmak üzere, resmi haberlere meydan okuyan gazeteciler genelde hapis cezasına çarptırılıyor.

Kedi ve fare oyunu

VPN’ler, kullanıcıların engellenen platformlara özel proxy ağları (ara sunucu) aracılığıyla erişmesine olanak tanıyan basit ama güçlü bir teknoloji sağlar. Bu ağları kaç İranlının kullandığını doğrulamak mümkün olmasa da VPN servis sağlayıcısı Top10VPN, Mahsa Amini’nin ölümünden sonraki hafta içerisinde İran’ın VPN kullanımında yüzde 3 bin 56 oranında bir artış kaydedildiğini bildirdi.

Jigsaw’a göre kâr amacı gütmeyen bir VPN şirketi olan nthLink, sunucu kullanımının aynı dönemde yaklaşık 22 kat arttığını bildirdi. Ancak VPN’lerin basit olması, onları hükümet tarafından kapatılmak üzere kolay hedefler haline getiriyor. Bu özellikle ExpressVPN gibi en popüler ve merkezi ticari hizmet sağlayıcılar için geçerli. Green bu konuda şunları söyledi:

“Sansürü aşma teknolojisiyle ilgili bu şiddetli dinamiğe sahipsiniz. VPN’leri ne kadar çok insan kullanırsa, o kadar çok hükümetin radarına giriyorlar ve hükümet bu VPN’leri tespit etmeye ve engellemeye odaklanıyor.”

Sansürcü ile sansürü atlatan arasındaki bu kedi-fare oyununda, İranlılar genellikle, işlerine yarayacak bir tane bulana dek 50’ye kadar VPN arasında geçiş yapıyor. İletişim bir İnsan Hakkıdır kampanyası, küçük kâr amacı gütmeyen kuruluşlara ve hatta bireylere kendi ağlarını kurmak için ihtiyaç duydukları araç setini sağlamak üzere Jigsaw’un açık kaynaklı VPN platformuyla birlikte çalışarak bu sorunu çözmeyi amaçlıyor. Bu, yalnızca VPN’lerin hacmini artırmakla kalmıyor, aynı zamanda teknolojik çeşitliliğini de artırıyor. Böylece kapatılması giderek daha zorlaşan merkezi olmayan bir internet sistemi oluşuyor. Bu erişilebilir teknik dayanak, küçük internet özgürlüğü savaşçısı grupların bile dünyadaki en gelişmiş totaliter hükümetlerden birine ciddi bir şekilde meydan okuyabileceği anlamına geliyor. Örneğin teknoloji yöneticisi olarak çalışan bir kişi, Jigsaw teknolojisini kullanarak şu anda 70 binden fazla kişi tarafından kullanılan tek bir VPN hizmeti oluşturabildi. Dahası, ileri düzey VPN bilgisine sahip teknoloji çalışanları, tam zamanlı işlerini sürdürürken Jigsaw’un açık kaynak kodunu şekillendirip geliştirebilir ve böylece temel sansür atlatma tekniğini güçlendirebilirler.

Dünya daha hükümet kontrollü bir internet ortamına doğru ilerledikçe, bu merkezi olmayan sansür atlatma modelinin öneminin artması muhtemel. İnsan haklarını savunan Freedom House’ye göre, küresel internet özgürlüğü 2022’de ardı ardına 12’inci yılında yine düşüş kaydetti. Şu an dünyanın yalnızca yüzde 52’si ‘ücretsiz’ veya ‘kısmen ücretsiz’ internet erişimine sahip.

İran, internet özgürlüğü açısından dünyanın en kötü ülkeleri içinde üçüncü sıradayken, vatandaşlarının hükümetin sansürünü aşmadaki başarısı, dünyanın her yerindeki dijital aktivistler için bir örnek görevi görebilir. İran Diaspora Grubu Eş Başkanı Roya Rastegar’ın açıklaması şöyle oldu:

 “Medya fikri artık televizyon ağı etrafında dönmüyor. Medya Instagram sayfalarına ya da çeşitli sosyal medya sitelerine dönüşmüş durumda. Influencerların kendi kanalları vardır. Bütün bunların İran’dan çıktığını görüyoruz. Bu hareketi daha güçlü kılan şey budur.”

*Tribune Media.



ABD diplomatların Irak'a dönmesine izin verdi

Bağdat'taki ABD Büyükelçiliği (Arşiv)
Bağdat'taki ABD Büyükelçiliği (Arşiv)
TT

ABD diplomatların Irak'a dönmesine izin verdi

Bağdat'taki ABD Büyükelçiliği (Arşiv)
Bağdat'taki ABD Büyükelçiliği (Arşiv)

Amerika Birleşik Devletleri dün yaptığı açıklamada, İran'a askeri saldırılar başlattığı için yaklaşık bir ay önce ülkeden tahliye ettiği diplomatlarının Irak'a dönmesine izin verdiğini duyurdu.

ABD Dışişleri Bakanlığı bu kararın nedenlerini açıklamadı, ancak böyle bir hareket genellikle ABD'nin çatışma riskini düşük gördüğünü gösterir. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Tammy Bruce dün gazetecilere yaptığı açıklamada “geçici olarak Irak dışında bulunan personelin kademeli olarak hem Bağdat'taki ABD Büyükelçiliğine hem de Kürt şehri Erbil'deki ABD Konsolosluğuna dönmeye başlayacağını” söyledi. Ancak bakanlık Amerikalılara hala Irak'a seyahat etmemelerini tavsiye ettiğini vurguladı.

ABD 22 Haziran'da, Irak'taki zorunlu olmayan personelinin ülkeyi terk etmesini emretti. Bu karar, ABD'nin İran'daki üç nükleer tesisi yoğun ve şiddetli bir şekilde bombalamaya başlamasından saatler sonra alındı. İran, ABD'nin bombardımanına ABD'nin Katar'daki el-Udeyd üssüne füze atarak karşılık verdi ve Trump bu hareketin Tahran ile Washington arasında koordine edildiğini açıkladı.

Diplomatları döndürme kararı, Irak'ın Kürdistan Bölgesi'ndeki petrol sahalarını hedef alan bir dizi insansız hava aracı (İHA) saldırısının ardından geldi.

Geçtiğimiz haftalarda bölgede, kimsenin sorumluluğunu üstlenmediği bir dizi İHA saldırısı yaşandı. KBY ve Bağdat'taki federal hükümet, Kürt sahalarından elde edilen ihracat gelirlerinin kontrolü için rekabet ediyor. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye Irak hükümeti dün, özerk Kürdistan bölgesinden petrol ihracatının yeniden başlatılması için bir anlaşma yapıldığını duyurdu.

Washington'da konuşan ABD'li yetkili, Irak'ın istikrarını ve ekonomik geleceğini tehdit eden Irak petrol sahalarını hedef alan saldırıları kınadı. Bruce, "Irak hükümetinin topraklarını ve tüm vatandaşlarını koruması görevidir" dedi.