Ankara'da bombalı terör saldırısı

Fotoğraf: Ahmet Okur - AA
Fotoğraf: Ahmet Okur - AA
TT

Ankara'da bombalı terör saldırısı

Fotoğraf: Ahmet Okur - AA
Fotoğraf: Ahmet Okur - AA

İçişleri Bakanı Yerlikaya, "Emniyet Genel Müdürlüğü kapısı önüne hafif ticari araçla gelen 2 terörist bombalı saldırı eyleminde bulunmuş, teröristlerden biri kendini patlatmıştır." açıklamasında bulundu.

İçişleri Bakanlığının Kızılay binası önünde patlama sesi duyuldu, ardından da silah sesleri geldi.

İçişleri Bakanlığı binası yakınlarında duyulan patlama sesinin ve silah seslerinin ardından emniyet güçleri bölgede geniş güvenlik önlemi aldı.

TBMM Çankaya kapısına da yakın bir noktada duyulan patlama sesi nedeniyle Atatürk Bulvarı trafiğe kapatıldı.

Özel harekat polisleri de olay yerine intikal etti. İtfaiye ve sağlık ekipleri de olay yerinde bulunuyor.

İçişleri Bakanı Yerlikaya, Ankara'daki terör saldırısıyla ilgili, "Cumhurbaşkanı'mız anbean takip ediyor, bilgileri arz ettik, talimatlarını aldık" dedi

Bakan ayrıca, sosyal medya hesabından şu ifadeleri paylaştı:

İçişleri Bakanlığımız Emniyet Genel Müdürlüğü giriş kapısı önünde meydana gelen hain terör saldırı girişiminde yaralanan kahraman polislerimiz Alim Reis Demirel ve Erkan Karataş’ın tedavileri devam etmektedir. Çok şükür hayati tehlikeleri bulunmuyor. Kahramanlarımıza acil şifalar diliyorum. Terörle, onların işbirlikçileriyle, zehir tacirleriyle, çetelerle, organize suç örgütleriyle mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir. 

Bakan Yerlikaya'dan ilk açıklama

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, "Emniyet Genel Müdürlüğü kapısı önüne hafif ticari araçla gelen 2 terörist bombalı saldırı eyleminde bulunmuş, teröristlerden biri kendini patlatmıştır." açıklamasında bulundu.

Emniyet Genel Müdürlüğüne yönelik bombalı saldırıya yayın yasağı getirildi

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Emniyet Genel Müdürlüğüne yönelik bombalı saldırıya ilişkin soruşturma başlatıldığını, olayla ilgili haberlere erişim engeli ve yayın yasağı kararı verildiğini açıkladı.

Başsavcılıktan yapılan yazılı açıklamada, "1 Ekim 2023 tarihinde Emniyet Genel Müdürlüğü giriş kapısına, teröristler tarafından yapılan saldırı nedeniyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığımızca soruşturma başlatılmıştır. Gerçekleştirilen saldırı olayına ilişkin olarak Ankara Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğince erişim engeli ve yayın yasağı kararı verilmiştir." bilgisi verildi.

Bakan Tunç: Terör saldırısını lanetliyorum 

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ankara'daki terör saldırısını lanetledi.

Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü önünde gerçekleştirilen terör saldırısında yaralı polislere acil şifalar dileyen Tunç, şunları kaydetti:

Hain saldırı ile ilgili olarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığımızca derhal adli soruşturma başlatılmıştır. Olayla ilgili görevlendirilen Başsavcıvekili koordinasyonunda soruşturma tüm yönleriyle geniş çaplı şekilde sürdürülecektir. Bu saldırılar Türkiye'nin terörle mücadelesine hiçbir şekilde engel olamayacaktır. Terörle mücadelemiz daha da kararlı bir şekilde devam edecektir. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.

Kılıçdaroğlu: Terör bir insanlık suçudur

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara'daki terör saldırısına ilişkin, "Terör bir insanlık suçudur. Kimden ve nereden gelirse gelsin ülke olarak hep beraber mücadele edeceğiz, hain emellere asla fırsat vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:

Ankara'da meydana gelen hain terör saldırısında yaralanan emniyet mensuplarımıza acil şifalar diliyorum. Terör bir insanlık suçudur. Kimden ve nereden gelirse gelsin ülke olarak hep beraber mücadele edeceğiz, hain emellere asla fırsat vermeyeceğiz. Geçmiş olsun Türkiye'm.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Kılıç, Ankara'daki terör saldırısını kınadı

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Büyükelçi Akif Çağatay Kılıç, Ankara'daki terör saldırısını lanetleyerek, "Terör saldırıları amaçlarına hiçbir zaman ulaşamayacaktır. Terörün her türlüsüyle etkin mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir." ifadelerini kullandı.

Kılıç, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, terör saldırısını lanetleyerek, yaralı güvenlik görevlilerine acil şifalar diledi.

Akif Çağatay Kılıç, "Terör saldırıları amaçlarına hiçbir zaman ulaşamayacaktır. Terörün her türlüsüyle etkin mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir." değerlendirmesini yaptı.

İletişim Başkanı Altun: Terörün Türkiye siyasetini dizayn etmesine asla müsaade etmeyeceğiz

Fahrettin Altun, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İçişleri Bakanlığı önündeki terör saldırısı girişiminde hafif yaralanan emniyet mensuplarına, bakanlığa ve Ankara'ya geçmiş olsun dileklerini iletti.

İki teröristin etkisiz hale getirildiği saldırı girişimi sonrası gerekli tahkikat ve çalışmaların ilgili kurumlarca titizlikle yürütüldüğünü belirten Altun, şunları kaydetti:

Tüm benzeri süreçlerde olduğu gibi bu süreçte de vatandaşlarımızın dezenformasyon faaliyetlerine karşı duyarlı olmalarını, resmi kaynaklardan yapılan bilgilendirmelere itibar etmelerini önemle rica ediyoruz. Medyamızın da konuya ilişkin haber faaliyetlerine sorumluluk bilinci içerisinde devam etmelerinin önemini bir kez daha vurgulamak isteriz. Terörün Türkiye siyasetini dizayn etmesine asla müsaade etmeyecek, terörle mücadelemizi her alanda sürdüreceğiz.

Ankara'daki terör saldırısına ilişkin provokatif paylaşımlara itibar edilmemesi istendi

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezince, Ankara'daki terör saldırısına yönelik paylaşımlara ilişkin açıklama yapıldı.

Açıklamada, "İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü giriş kapısı önünde gerçekleştirilmeye çalışılan ve görevli polislerin dikkati sayesinde anında müdahale edilen terör saldırısıyla ilgili gerekli soruşturma devam etmektedir. Olaya ilişkin yalnızca resmi kaynakların açıklamalarını dikkate alınız, provokatif paylaşımlara itibar etmeyiniz." ifadeleri kullanıldı.



Trump ya da şanslı Lazarus

Güçlü bir şahin rolü oynamasına rağmen, aslında en yakın danışmanları tarafından kendisine verilen Obama'nın reçetelerini uygulamaya yaklaşıyor (AFP)
Güçlü bir şahin rolü oynamasına rağmen, aslında en yakın danışmanları tarafından kendisine verilen Obama'nın reçetelerini uygulamaya yaklaşıyor (AFP)
TT

Trump ya da şanslı Lazarus

Güçlü bir şahin rolü oynamasına rağmen, aslında en yakın danışmanları tarafından kendisine verilen Obama'nın reçetelerini uygulamaya yaklaşıyor (AFP)
Güçlü bir şahin rolü oynamasına rağmen, aslında en yakın danışmanları tarafından kendisine verilen Obama'nın reçetelerini uygulamaya yaklaşıyor (AFP)

Refik Huri

ABD'de başlangıçtan beri süregelen bir gelenek vardır, görev süresinin son gününe kadar tek bir başkan vardır. Seçilen başkan geleneğe saygı duyar ve Kasım 2024'teki zaferinden 20 Ocak'ta göreve gelmesine kadarki süreyi, yönetimini, önceliklerini ve görev süresinin ilk 100 gününde neler yapacağını düzenleyerek geçirir.

Ancak Başkan Donald Trump acele ediyor, iktidarı ele geçirmeden önce onu kullanmak istiyor. ABD ve dünyada onun görevine başlamasını bekleyenler de, kendilerini neyin beklediğini bilmek için acele ediyorlar. Trump şanslı bir adam, 2016'da başkan Barack Obama ve politikalarına karşı beyazların başlattığı protesto dalgasıyla ilk başkanlığını kazandı. Başkan Joe Biden'ın politikalarına karşı başlatılan protesto kampanyasının ardından da 2024'te ikinci kez seçildi. Şansı katıldığı iki seçimde de bir kadına karşı yarışmasıyla zirveye çıktı. İlk seferinde Hillary Clinton, ikinci seferinde ise Kamala Harris’e karşı yarıştı. Kesin olan bir şey var ki, o da Amerikan toplumunun henüz Beyaz Saray'da bir kadının başkanlık mührüne sahip olmasına hazır olmadığı. Nitekim Obama'nın iki dönemlik başarısının arkasındaki Demokrat stratejist David Axelrod, Time dergisine verdiği demeçte, “Trump’a karşı siyah bir kadının yarışması, yutulması zor güçlü bir ilaçtır” demişti.

Trump'ın tercihlerine gelince bir sürpriz yok. Birinci dönemden birikmiş politikalarının yanı sıra Heritage Kuruluşu’nun 2025 Projesi ve ABD’yi Yenileme Merkezi projesi var. Trump’ın öncelikleri çatışma için bir davet niteliğinde. Sadece Çin değil, aynı zamanda Avrupalı müttefikleri için de gümrük vergilerinin artırılması, Çin'in geniş çaplı bir tepkisine yol açacaktır. The Economist'ten Patrick Foulis'a göre Trump'ın “izolasyonist ve korumacı eğilimi ABD’nin ittifaklarını tahrip edecek.” Edward Carr'ın görüşüne göre ise Avrupa, “Rusya'ya Ukrayna'da üstünlük sağlayabilecek değişken bir başkanın yönetimi altında 1930'lardan beri görülmemiş zorluklarla, NATO’nun ABD'nin korumasına olan güveni sarsacak şekilde daha agresif bir şekilde test edilmesiyle karşı karşıya kalacak.” Her ne kadar Obama bir yılda 400 bin göçmeni, Eisenhower da 1954'te 1 milyon kişiyi sınır dışı etmiş olsa bile, milyonlarca göçmenin hızla sınır dışı edilmesinin de sonuçları olacaktır. Ek olarak Trump her yerde savaşları sona erdireceğinde ısrar ediyor.

Güçlü bir şahin rolü oynamasına rağmen, aslında Obama'nın en yakın danışmanı Ben Rhodes'un kendisine verdiği reçeteleri uygulamaya yaklaşıyor. ABD'nin “Uzak Doğu, Avrupa ve Ortadoğu'daki üç alanda güç oluşturması” çağrısında bulunan 2024 tarihli bir RAND Corporation raporuna yanıt olarak, Ben Rhodes, maksimalist hedefler peşinde koşmaktan ve “Rusya'nın Ukrayna ile savaşına karışmaktan, İran ile çatışmaktan ve Çin-Tayvan çatışmasına” bulaşmaktan kaçınılması gerektiği konusunda uyarmış ve “Bunlar ABD'nin doğrudan askeri müdahalesi için uygun alanlar değil, çünkü Rusya'nın tamamen yenilmesi, İran rejiminin değişmesi ve Tayvan'ın bağımsızlığına bahis oynamanın riskleri arasında bir halk desteği veya yasal yükümlülükler yoktur” demişti.

Ortadoğu'ya gelince, Trump'ın fikirlerinin koşullara, olgulara, bölgedeki çatışmaların karmaşıklığına ve savaşları sona erdirmenin zorluğuna göre değişebileceği görülüyor. İlk dönemde damadı Jared Kushner'in Ortadoğu'da serbestçe çalışmasını sağlamıştı. Kushner, bölgede Netanyahu'nun ve ABD’nin yararına hareket etti. Bunun için öncelikle Arap ülkelerini Filistin devleti için müzakerelere yönelik hiçbir adım atmadan İsrail ile İbrahim Anlaşmaları imzalamaya teşvik etti. İkincisi, Trump'ın açıkladığı ve Filistinlilere birkaç kırıntı sunan, İsrail’e ise toprağın büyük bir kısmını veren ve tanıyan, ekonomik bir anlaşmadan ibaret olduğu için ölü doğan “Yüzyılın Anlaşması”nı sundu.

İkinci dönemde Ortadoğu işlerinden sorumlu kıdemli danışmanı ise Trump'ın Lübnan asıllı damadının babası Massad Boulos olacak. Kendisi hâlâ istişarelerde bulunuyor ve Arap-İsrail ihtilafını çözmek için nasıl bir plan önerdiği bilinmiyor. Ama Trump'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz'un İran'a daha fazla baskı yapılmasından, İran'ın bölgesel oyundan çıkarılmasından ve böylece onu, Esed rejiminin devrilmesi, Tahran'ın Suriye coğrafyasından çekilmesi, Gazze ve Lübnan'ın bazı kesimlerinin harap olması, Hamas ve Hizbullah'ın zayıflamasıyla ciddi yara alan bölgesel projesinden soyutlamaktan bahsettiğini herkes biliyor. Esasen İsrail ile yaşanan ihtilafta her türlü çözümü reddeden ve Filistin'i özgürleştirme sloganını öne süren İran, yokluğunun veya nüfuzunun zayıflamasının bir uzlaşıya varılmasını kolaylaştırmasına olanak tanımayacaktır.

Trump'ın Körfez ülkeleriyle ilişkilerinin iyi olduğu bir sır değil ancak The Economist, ikinci dönemde ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşının Körfez'e de yansıyacağını tahmin ediyor. Körfez ülkelerinin Çin ile teknolojik alanda ilişkilerini genişlettiğini bilen Trump, Körfez ülkelerinin istemediği ve çıkarına olmayan bir şey yapabilir. Körfez'i zor bir tercihle karşı karşıya bırakabilir; teknolojik iş birliğinde ABD ya da Çin’i seçmek.

Ama Trump’ın şanslı olduğunu tekrarlayalım, çünkü bütün güç onun elinde; Beyaz Saray, Senato ve Temsilciler Meclisi. Cleveland (1822) ve şimdi Trump (2024) dışında hiçbir başkan seçim kaybettikten sonra ikinci dönem yeniden seçilerek Beyaz Saray'a dönmedi. Tarihçiler buna “Lazarus Mucizesi” adını veriyorlar; Lazarus mezarından mucizevi bir şekilde dirilen ölü bir adamdır. Avrupa'da başkanların ve başbakanların birkaç kez göreve gelmesi sıkça görülen bir durumken, ABD'de bu enderdir. Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva’ya göre ise küresel ekonomi gelecekteki şoklara hazır değil.

*Bu makale Şarku’l Avsat  tarafından Independent Arabia’dan çevrilmiştir.