ABD tarihinde ilk kez Temsilciler Meclisi Başkanı, kendi partisinden üyelerin oylarıyla koltuğundan olduhttps://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/4584066-abd-tarihinde-ilk-kez-temsilciler-meclisi-ba%C5%9Fkan%C4%B1-kendi-partisinden-%C3%BCyelerin
ABD tarihinde ilk kez Temsilciler Meclisi Başkanı, kendi partisinden üyelerin oylarıyla koltuğundan oldu
ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy, partisi Cumhuriyetçiler içindeki desteğinin azalmasının ardından mecliste yapılan oylamada görevinden düşürüldü.
ABD tarihinde ilk kez Temsilciler Meclisi Başkanı, kendi partisinden üyelerin oylarıyla koltuğundan oldu
McCarthy oylamanın ardından salonu terk etti (AP)
ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy, Cumhuriyetçiler içindeki desteğinin azalmasının ardından mecliste yapılan oylamada görevinden düşürülerek, Amerikan tarihinde kendi partisinden üyelerin de oylarıyla koltuğundan edilen ilk meclis başkanı oldu.
Temsilciler Meclisi üyesi Cumhuriyetçi Matt Gaetz'in dün kendisi de Cumhuriyetçi olan Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy'nin koltuğundan edilmesi için sunduğu önerge bugün oylamaya sunuldu.
Önerge, 210 "hayır" oyuna karşın, 216 "evet" oyuyla kabul edildi.
McCarthy'nin görevinden edilmesine Demokratların yanı sıra 8 Cumhuriyetçi "evet" oyu verdi.
McCarthy böylece Temsilciler Meclisi başkanlığı görevinden edilmiş oldu ancak temsilci olmaya devam edecek.
Yeni bir başkan seçilene kadar Temsilciler Meclisi'ne geçici başkan olarak Cumhuriyetçi Temsilci Patrick McHenry atandı.
ABD Temsilciler Meclisinde 110 yıldan fazla süredir meclis başkanının koltuğundan edilmesi için ilk kez oylama yapıldı.
McCarthy, kendi partisi içindeki desteğin azalmasının ardından modern Amerikan tarihinde kendi partisinden üyelerin oylarıyla görevinden düşürülen ilk Temsilciler Meclisi Başkanı olarak kayda geçti.
McCarthy, 15 kez yapılan oylamada başkan seçilebilmişti
Temsilciler Meclisindeki Cumhuriyetçiler içindeki aşırı sağcı bir grup ile McCarthy arasındaki gerginlik uzun süredir devam ediyordu.
Bu grupta yer alan Florida Temsilcisi Cumhuriyetçi Gaetz, ocak ayında McCarthy'nin Temsilciler Meclisi Başkanı olmasına karşı çıkmıştı.
Gaetz ve beraberindeki grubu ikna etmek için bazı tavizler vermek zorunda kalan McCarthy, 15 kez yapılan oylamanın ardından ancak başkan seçilebilmişti.
McCarthy'nin meclis başkanı olmak için kendisini desteklemeyen Cumhuriyetçilere verdiği tavizler arasında, koltuğundan edilmesi yönünde oylama yapılması için bir temsilcinin önergesinin yeterli olması da yer alıyordu.
Gerginlik bütçe görüşmeleri sürecinde daha da arttı
Gaetz ile McCarthy arasındaki gerginlik son dönemde giderek arttı. Gaetz, McCarthy'nin Demokratlara "tavizler" verdiğini savunarak iyi bir lider olmadığını ima etmişti.
McCarthy ise Gaetz'in, ülke için bir şeyler yapmaktan ziyade kişisel çıkarı için televizyonlara röportaj vermekle meşgul olduğunu kaydetmişti.
Gaetz son olarak McCarthy'nin bütçe görüşmeleri kapsamında ABD Başkanı Joe Biden ve Demokratlarla Ukrayna'ya yardımlar konusunda gizli bir anlaşma yaptığını iddia etmişti.
Cumhuriyetçi Parti içinde aşırı sağcı üyeler sınır sorunlarının çözülmesi için daha agresif adımlar atılmasını ve Ukrayna yardımları ve harcamaların olabildiğince azaltılmasını talep ediyor.
Trump'tan Kongre'deki Cumhuriyetçilere eleştiri
Eski ABD Başkanı Donald Trump, oylama öncesi kendi sosyal medya platformu TruthSocial'dan yaptığı açıklamada Cumhuriyetçilerin kendi arasındaki çekişmesini eleştirdi.
Trump, "Cumhuriyetçiler neden sürekli kendi aralarında kavga ediyor? Neden ülkemizi mahveden radikal sol Demokratlarla mücadele etmiyorlar?" ifadesini kullandı.
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ile Antalya Diplomasi Forumu'nda Gazze konulu toplantı sırasında (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ile Antalya Diplomasi Forumu'nda Gazze konulu toplantı sırasında (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki askeri tırmanışı ve Hamas'ın buna nitelikli operasyonlarla karşılık vermesi, bir süredir durmuş olan ateşkes müzakerelerindeki çıkmazı derinleştirdi. Şarku’l Avsat'a konuşan Mısırlı resmi bir kaynak, “İki taraf (İsrail ve Hamas) arasında ateşkese varmak için yapılan dolaylı görüşmeler, sahadaki gerilim nedeniyle şu anda durmuş durumda. Ancak arabulucular, görüşmeleri yeniden başlatmaya çalışıyor” ifadelerini kullandı.
İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz dün yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail yerleşimlerine düzenlediği saldırıdan bu yana Gazze Şeridi'nde tutulan Taylandlı esir Pinta Nattapong’un cesedine ulaştığını söyledi.
Tayland vatandaşı Nattapong, 7 Ekim 2023'te Kibbutz Nir Oz'da Hamas mensupları tarafından esir alınmıştı. Taylandlılar, Hamas tarafından esir alınan en fazla sayıda yabancıyı oluşturuyor.
Bu olay, ABD vatandaşlığına sahip iki İsrailli esirin cesedine ulaşılmasından iki gün sonra gerçekleşti. Gazze Şeridi'nde halen 55 esir tutuluyor ve İsrail bunların yarısından fazlasının öldüğünü iddia ediyor.
Gazze Şeridi'nde ilerleyen bir İsrail tankı (Reuters)
İsrail ordusu, Hamas'ın geçen ayın sonunda ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un ateşkes önerisine verdiği -ilkeleri kabul ettiği ancak bazı şartlar sunduğu- yanıtı fırsat bilerek geniş çaplı bir saldırı başlattı. İsrail ordusu, hava ve topçu bombardımanını iki katına çıkararak, vatandaşları kuzeyden güneye ve güneyden orta kesimlere sürerek tam ölçekli bir tırmanışa geçti.
Mısırlı resmi kaynak şunları söyledi: “Söz konusu tırmanışın bir sonucu olarak durum çok zor ve şu ana kadar durumun çözümüne dair yeni bir şey yok. Müzakereler durmuş durumda ama birkaç gün içinde yeniden başlaması için çaba sarf ediliyor. Çünkü özellikle Kahire izlediği bilgiler ışığında herkesin pozisyonunu gözden geçiriyor.”
Mısır, Katar ve ABD, Gazze Şeridi'nde ateşkes sağlanması için müzakereler yürütüyor. Kaynağa göre Mısır'ın pozisyon okuması şöyle: “İsrail savaşı mümkün olduğunca uzun süre devam ettirmeye çalışıyor. Zira ABD ile İran arasındaki müzakerelerin başarısız olmasını ve İran'a askeri bir darbe vurulmasını istiyor ki Hamas yalnız kaldığını hissetsin ve Gazze Şeridi'ni terk etmek istesin.”
Kaynak sözlerini şöyle sürdürdü: “İsrail, Hamas'ın Gazze Şeridi'nin yönetimini devretmesi konusuna hiç ikna olmuş değil. Çünkü İsrail’e göre Hamas esirleri elinde tuttuğu ve Gazze Şeridi'nin geleceğine ilişkin müzakereleri yürüttüğü sürece Gazze Şeridi'ndeki askeri varlığını güçlendirecek şeyleri kabul edecek. Tel Aviv'in istemediği de bu. Hamas ise esirleri teslim etmesi halinde İsrail'in herhangi bir anlaşmaya uyacağına artık güvenmiyor ve özellikle de ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander'ı bir iyi niyet jesti olarak teslim etmesine rağmen Washington'un bunu takdir etmemesi ve Witkoff'un önerisinin gelmesinin ardından artık ABD'ye güvenmiyor.”
Refah'ta Gazze İnsani Yardım Vakfı tarafından sağlanan gıda yardımını taşıyan Filistinliler (AP)
Kaynak ayrıca, ‘ABD'nin Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nde Gazze'de ateşkes kararını veto etmesinin ortalığı karıştırdığını ve Washington'un bu dosyadaki ciddiyetine ve arabuluculuğuna gölge düşürdüğünü’ belirtti. Kaynağa göre, tüm bunlara rağmen Kahire, uluslararası kamuoyunu harekete geçirerek Tel Aviv ile Washington'a müzakereleri yeniden başlatmaları ve bir çözüme ulaşmaları için baskı yapmak amacıyla uluslararası temaslarını yoğunlaştırıyor. Kahire, savaş ne kadar sürerse sürsün durması gerektiğine, özellikle de Mısır'ın ulusal güvenliğinin bu savaşın uzaması nedeniyle tehdit altında olduğuna inanıyor.
Mısır Dışişleri Bakanlığı dün, Bakan Bedr Abdulati'nin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Dışişleri Bakanı Constantinos Kombos ile bir telefon görüşmesi yaptığını ve ikilinin ‘Mısır'ın Gazze Şeridi'nde ateşkes sağlanması ve insani yardımın ulaşması için gösterdiği çabaları’ ele aldığını duyurdu. Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre iki bakan, ‘bölgesel güvenlik ve istikrarı desteklemek üzere bölgedeki gerilimin azaltılması için koordinasyonun sürdürülmesi gerektiği’ konusunda mutabık kaldı.
Filistin meseleleri konusunda uzman Mısırlı gazeteci Eşref Ebu’l Hul, Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte şunları söyledi: “Ortamın karmaşıklığına ve sahadaki gerilim nedeniyle artan uçuruma rağmen, arabulucular müzakereleri yeniden başlatmak ve İsrail ile Hamas'a koşullarını hafifletmeleri ve ateşkes için bir uzlaşmaya varmaları yönünde baskı yapmak için büyük çaba sarf ediyor. Çünkü sahadaki insani durum vahim bir hal aldı.”
Ebu’l Hul, ‘İsrail'in esirlerin cesetlerini kurtararak sahada elde ettiğini düşündüğü başarıların Hamas'ı bazı koşullardan geri adım atmaya itebileceğini, zaten Hamas'ın Witkoff'un önerisini reddetmediğini, sadece Tel Aviv'in varılacak herhangi bir anlaşmaya bağlı kalacağını garanti eden bir taahhüt istediğini, Kahire ve Doha'daki arabulucuların da Washington'la birlikte bunun üzerinde çalıştığını defalarca teyit ettiğini’ belirtti.
Filistin Dışişleri Bakanlığı danışmanlarından Munir el-Cağub ise Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, ‘müzakerelerin durmasına rağmen çıkmaza gireceğine inanmadığını, çünkü İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun mevcut stratejisinin savaşla müzakere olduğunu’ söyledi. El-Cağub, ‘savaşın devam etmesinin Tel Aviv'in esirlerin hayatlarını önemsemediğini ve bu nedenle artık esir meselesinin Hamas'ın elinde bir güç kartı olmadığını doğruladığını’ düşünüyor.
Hamas dün bir açıklama yayınlayarak uluslararası toplumu, Arap ve İslam ülkelerini işgalcilerin Gazze Şeridi'nde işlediği suçları durdurmak için harekete geçmeye çağırdı.
ABD ve uluslararası ilişkiler uzmanı Muhammed es-Satuhi, “Washington, Hamas'ı Witkoff önerisini çekincesiz kabul etmeye ikna etmek için özellikle Kahire ve Doha ile temaslarını yoğunlaştırıyor. Söz konusu öneri, pek çok kişinin gözünde sadece İsrail'in isteklerini yerine getiren kötü bir öneri. Bu da Mısır ve Katar'daki arabulucular ile Hamas'ı zor durumda bırakıyor” dedi.