‘Hastane katliamı’ Biden’ın ziyaretini karıştırdı

Abbas ‘Dörtlü Zirve’den çekildi. Suudi Arabistan bu ‘menfur suçu’ kınadı. ABD güçleri alarma geçti. İran bölgesel çatışmanın seviyesini yükseltti.

TT

‘Hastane katliamı’ Biden’ın ziyaretini karıştırdı

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP

İsrail, ABD Başkanı Joe Biden’ın “dayanışma” ziyareti için savaş alanına doğru hareket etmesinden önce dün (Salı), Gazze Şeridi’ndeki El-Ehli Arap Hastanesi’nin avlusunda katliam yaptı. Hamas Sağlık Bakanlığı, İsrail’in hava saldırısı sonucunda 500 kişinin hayatını kaybettiğini açıklarken, “enkaz altında yüzlerce kişinin” bulunduğunu bildirdi.

ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü John Kirby’nin aktardığına göre ABD Başkanı’nın İsrail’e “dayanışma” ziyareti gerçekleştirmesi ve burada İsrail’in stratejisini, “askeri operasyonların seyrini, Tel Aviv’in halkını savunmaya devam etmesi için nelere ihtiyacı olduğunu ve ABD’nin müttefikinin güvenliğine bağlılığını” konuşmasının ardından bugün Ürdün’ün başkenti Amman’da ABD-Ürdün-Filistin-Mısır zirvesi yapılması planlanıyordu. Ancak bu zirve İsrail’in hastane saldırısı nedeni ile Ürdün tarafından iptal edildi.

Öte yandan Suudi Arabistan Bakanlar Kurulu’nun Kral Selman bin Abdulaziz başkanlığında dün yapılan oturumunda, Krallık’ın Filistin halkını zorla tehcir etmeye yönelik çağrılara karşı olduğu bir kez daha vurgulandı. Söz konusu oturumda derhal ateşkes ilan edilmesi, Gazze’deki ablukanın kaldırılması ve Birleşmiş Milletler (BM), BM Güvenlik Konseyi ve 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devleti kurulmasını hedefleyen Arap Barış Girişimi’nin kararları uyarınca barış sürecinde ilerleme kaydedilmesi çağrısında bulunuldu.

Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkelerinin Bakanlar Kurulu da dün Gazze Şeridi’ne 100 milyon dolar değerinde insani yardımın derhal sağlanacağını duyurdu ve Filistin halkına uluslararası koruma sağlanmasının gerekliliğini vurguladı.

Bu sırada, Mısır ile Refah Sınır Kapısı üzerinden Gazze Şeridi’ne insani yardımların geçişindeki aksaklık krizi de devam etti. Binlerce gıda ve ilaç yüklü onlarca kamyon kapıda dizildi. Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, İsrail’e “Refah Sınır Kapısı’nın Filistin tarafını hedef almayı bırakması” çağrısında bulundu. Ülkesinin “geçidi hiçbir zaman resmi olarak kapatmadığını, Filistin tarafındaki geçişin ise İsrail bombardımanına maruz kaldığını, bunun da her zamanki gibi kapının işlemesini engellediğini” vurguladı.

İlgili bir bağlamda, ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) dün, Hamas’ın İsrail’e başlattığı kanlı saldırıdan beri devam eden savaşta İsrail’e destek olmak için Ortadoğu’ya asker konuşlandırma ihtimaline karşı yaklaşık 2 bin ABD askerinin teyakkuz durumuna geçirildiğini duyurdu.

Bu arada İran bölgesel çatışmanın seviyesini yükseltti. İran Dini Lideri Ali Hamaney, “Bu zulümler devam ederse dünya Müslümanları ve direniş güçleri sabırlı olmayacak ve kimse karşılarında duramayacak” dedi. Hamaney “Aldığımız bilgilere göre bugünlerde İsrail’in politikasını koordine eden ve kararları veren ABD’dir” ifadelerini kullandı.



İranlı milletvekili, yaptırımların yeniden uygulanması halinde Tahran'ın nükleer silah anlaşmasından çekileceği tehdidinde bulundu

Parlamento Ulusal Güvenlik Komisyonu üyeleri, 9 Haziran'da Tahran'daki nükleer araştırma reaktörünü inceledi. (İran Atom Enerjisi Kurumu)
Parlamento Ulusal Güvenlik Komisyonu üyeleri, 9 Haziran'da Tahran'daki nükleer araştırma reaktörünü inceledi. (İran Atom Enerjisi Kurumu)
TT

İranlı milletvekili, yaptırımların yeniden uygulanması halinde Tahran'ın nükleer silah anlaşmasından çekileceği tehdidinde bulundu

Parlamento Ulusal Güvenlik Komisyonu üyeleri, 9 Haziran'da Tahran'daki nükleer araştırma reaktörünü inceledi. (İran Atom Enerjisi Kurumu)
Parlamento Ulusal Güvenlik Komisyonu üyeleri, 9 Haziran'da Tahran'daki nükleer araştırma reaktörünü inceledi. (İran Atom Enerjisi Kurumu)

İranlı milletvekili Manuçehr Muttaki bugün Defa Press’e verdiği demeçte, Birleşmiş Milletler'in (BM) Tahran'a uluslararası yaptırımları yeniden uygulamaya koyması halinde parlamentonun Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması'ndan çekilmeye hazır olduğunu söyledi.

Bu açıklama, Avrupa ülkelerinin BM'ye İran'a uluslararası yaptırımları yeniden uygulamaya hazır olduklarını bildirerek, ekim ayında sona erecek olan BM yaptırımlarını hızlı bir şekilde yeniden yürürlüğe koyabileceklerini ifade etmelerinden sonra geldi.

Daha önce Birleşik Krallık, Fransa ve Almanya, ağustos ayı sonuna kadar Tahran'ın nükleer dosyası konusunda müzakere yoluyla bir çözüme ulaşılamaması halinde İran'a yaptırımları yeniden uygulamaya hazır olduklarını BM'ye gönderdikleri mektupta açıklamışlardı.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre üç ülkenin dışişleri bakanları, ‘İran'ın Ağustos 2025 sonuna kadar diplomatik bir çözüme varmak istememesi veya uzatma fırsatını değerlendirmemesi halinde snapback mekanizmasını harekete geçirmeye hazır olduklarını’ belirttiler.

Avrupa Troykası'nın (Fransa, Birleşik Krallık ve Almanya) İran'a verdiği süre, yaklaşık 3 hafta sonra dolacak ve ardından İran'ın nükleer dosyası BM Güvenlik Konseyi'ne sevk edilecek. Bu, snapback mekanizmasının devreye sokulması için bir hazırlık niteliğinde.

Bu mekanizma, 2015 yazında İran ile P5+1 ülkeleri arasında Kapsamlı Ortak Eylem Planı olarak bilinen nükleer anlaşmaya varılmasının ardından, BM'nin 2231 sayılı kararı uyarınca askıya alınan altı grup uluslararası yaptırımın otomatik olarak yeniden uygulanmasını sağlıyor.