İsrail’den Hamas’a tehdit: Savaş sert ve uzun olacak

Muhammed bin Selman sivillerin korunması gerektiğini vurguladı

Filistinliler, İsrail’in dün Gazze’nin güneyindeki Han Yunus’a yönelik saldırısında yıkılan bir binadan bir genci çıkarıyor (AFP)
Filistinliler, İsrail’in dün Gazze’nin güneyindeki Han Yunus’a yönelik saldırısında yıkılan bir binadan bir genci çıkarıyor (AFP)
TT

İsrail’den Hamas’a tehdit: Savaş sert ve uzun olacak

Filistinliler, İsrail’in dün Gazze’nin güneyindeki Han Yunus’a yönelik saldırısında yıkılan bir binadan bir genci çıkarıyor (AFP)
Filistinliler, İsrail’in dün Gazze’nin güneyindeki Han Yunus’a yönelik saldırısında yıkılan bir binadan bir genci çıkarıyor (AFP)

İsrail’deki askeri liderlik, Gazze’deki savaşın İsrail ile yaşanan ‘en uzun savaşlardan’ biri olacağı konusunda tehdit etti.

Siyasi liderler ve üç eski Genelkurmay Başkanı, Gazze Şeridi’nin karadan ve denizden kısmi ve kademeli olarak işgal edilmesini içeren bir plan üzerinde anlaşmaya vardı.

İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, dün askerlere hitaben yaptığı konuşmada, komutadan emir gelene kadar Gazze sınırında hazırlıklı olmaları talimatını verdi.

Gallant, Hamas’a atıfta bulunarak, “Onları yok etmemiz bir hafta, bir ay, iki ay alabilir” diye ekledi.

Güney Komutanlığı Başkanı Tümgeneral Yaron Finkelman ise, Gazze sınırındaki askerlere seslenerek, “Savaş sert ve uzun olacak, düşman topraklarının derinliklerine gireceğiz. Stratejik nitelikte önemli bir savaş olacak, ama size ve yeteneklerinize güveniyorum” dedi.

Öte yandan, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, dün ülkeyi ziyaret eden İngiltere Başbakanı Rishi Sunak ile görüştü.

Veliaht Prens görüşmede, Gazze’deki askeri gerilimin azaltılması ve şiddetin yayılmasını önlemek için her türlü çabanın gösterilmesi gerektiğini vurguladı.

Muhammed bin Selman ayrıca, Filistin halkının meşru haklarını elde etmesini sağlamak amacıyla istikrarın geri dönüşü için koşullar yaratmanın ve barış yolunu yeniden tesis etmenin önemini vurguladı.

Veliaht Prens, ülkesinin Gazze’deki sivilleri hedef almayı ‘iğrenç bir suç ve vahşi bir saldırı’ olarak gördüğünü de sözlerine ekledi.

Aynı bağlamda, Mısır Devlet Başkanı Abdulfettah es-Sisi ve Ürdün Kralı 2. Abdullah, dün Kahire’de yaptıkları toplantının sonunda yayınlanan ortak bildiride, Filistin halkının Mısır veya Ürdün’e göçe zorlanması, halkın aç bırakılması, kuşatılması ve toplu cezalandırma politikalarını reddettiklerini vurguladı.

Diğer taraftan, dün savaşın genişlemesine ilişkin korkuları artıran bir gelişme yaşandı.

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), dün Ortadoğu’da görev yapan ABD Donanması’na ait bir savaş gemisinin, Yemen yakınlarında birden fazla füzeyi ve silahlı insansız hava aracını (SİHA) tespit ederek engellediğini bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığı habere göre, Iraklı iki güvenlik kaynağı, Anbar vilayetinde bulunan, ABD öncülüğündeki Uluslararası Koalisyon askerlerinin bulunduğu Ayn el-Esad hava üssüne SİHA ve roketlerle saldırılar düzenlendiğini bildirdi.

Hamas’ın dış ilişkiler sorumlusu Halid Meşal ise, Al Arabiya kanalına yaptığı açıklamada, 7 Ekim’de İsrail’e yönelik saldırının hesaplı bir hamle olduğunu ve Hamas’ın bunun sonuçlarının tamamen farkında olduğunu söyledi.



Amerikalı, psikiyatri hastanesinden taburcu edildikten sonra Rusya'dan ayrıldı

Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
TT

Amerikalı, psikiyatri hastanesinden taburcu edildikten sonra Rusya'dan ayrıldı

Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)

Amerikan vatandaşı Joseph Tater, yaklaşık bir yıl boyunca hapishanede ve psikiyatri hastanesinde tutulduktan sonra Rusya'dan ayrıldı.

46 yaşındaki Tater, ağustos ayında Moskova'da otel çalışanlarına kötü muamele ve ardından bir polis memuruna saldırı suçlamasıyla tutuklandı.

Nisan ayında mahkeme, Tater'in yargılanmaya uygun olmadığına karar verdi ve onu “tıbbi nitelikteki zorlayıcı tedbirler” yani zorunlu psikiyatrik tedaviye sevk etti.

Rus yetkililer, Tater'i kararın açıklanmasından önce bir gözaltı merkezinden psikiyatri koğuşuna nakletmişti. TASS'ın o zamanki haberine göre, bir sağlık heyeti Tater'in “gerginlik, dürtüsellik, hayali düşünceler ve davranışlar” sergilediğini belirtmişti.

Rus resmi haber ajansları, Tater'in eylül ayında yapılan duruşmada ABD vatandaşlığından vazgeçmek istediğini ve CIA'nın kendisini takip ettiğini söylediğini bildirmişti.

Şarku’l Avsat’ın Sputnik’ten aktardığına göre kolluk kuvvetleri, “yargı kararıyla psikiyatri hastanesinde tutulan ABD vatandaşı Tater'in Moskova'daki klinikten çıkmasına izin verildiğini ve Rusya topraklarını terk ettiğini” bildirdi.

Rusya, son yıllarda casusluk, Rus ordusunu eleştirmek, hırsızlık ve ailevi anlaşmazlıklar gibi çeşitli suçlamalarla çok sayıda ABD vatandaşını tutukladı. Bu durum, Washington'un Moskova'yı “rehine alma” ve bunları takas işlemlerinde kullanma niyetinde olduğu yönündeki suçlamalarına yol açtı.

ABD ve Rusya çifte vatandaşı olan Ksenia Karelina, nisan ayında, Ukrayna'yı destekleyen bir hayır kurumuna yaklaşık 50 dolar bağışladığı için 12 yıl hapis cezasına çarptırıldıktan sonra serbest bırakıldı.

Buna karşılık Washington, Rus-Alman vatandaşı Arthur Petrov'u serbest bıraktı. Petrov, ABD yapımı elektronik cihazları Rus ordusuyla iş yapan şirketlere yasadışı olarak ihraç etmekle suçlanıyordu.