Rusya, İsrail ile Batılı ülkeleri, BM'de çoğunluğun görüşlerini göz ardı etmekle eleştirdi

Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, Gazze’de devam eden saldırılara ilişkin, İsrail ile birçok Batılı ülkenin, BM üyelerinin ezici çoğunluğunun şiddetin sona ermesi gerektiği yönündeki görüşlerini açıkça göz ardı ettiğini belirtti

(AA)
(AA)
TT

Rusya, İsrail ile Batılı ülkeleri, BM'de çoğunluğun görüşlerini göz ardı etmekle eleştirdi

(AA)
(AA)

BM Güvenlik Konseyi, Orta Doğu’daki durumu görüşmek için acil toplandı.

Toplantıda konuşan Rusya’nın Daimi Temsilcisi Nebenzia, 27 Ekim’de BM Genel Kurulunda, Gazze'de "acil, kalıcı ve sürekli bir insani ateşkes çağrısında bulunularak çatışmaların durdurulmasının" istendiği karar tasarısının kabulüne atıf yaparak, İsrail ile Batılı ülkeleri eleştirdi.

Nebenzia, Gazze’de devam eden saldırılar için “Ne yazık ki bu, İsrail’in pek çok Batılı ülke de dahil olmak üzere, BM üyelerinin ezici çoğunluğunun şiddetin sona ermesi gerektiği yönündeki görüşlerini açıkça göz ardı ettiğini gösteriyor.” diye konuştu.

ABD’nin geçen hafta Güvenlik Konseyinde Gazze için “ateşkes” karar tasarını veto ettiğini hatırlatan Nebenzia, “ABD Daimi Temsilcisine sormak istiyorum, ateşkese niye karşısınız? Bu, Güvenlik Konseyi'nin daimi üyesi olan ABD'nin Gazze'ye kitlesel misilleme doktrinini desteklediği anlamına mı geliyor?” diye sordu.

Nebenzia, Ukrayna'daki sivillerin yaşamlarının Gazze'deki Filistinlilerle aynı düzeyde tehditle karşı karşıya olmaktan çok uzak olmasına rağmen ABD’nin BM’deki her toplantıda Ukrayna’daki “sivillere yönelik şefkati” dile getirdiğine dikkati çekerek, “Yoksa sadece Avrupa kıtasındakileri mi düşünüyorsunuz, Filistinlilerin hayatları Washington'da hiçbir duygu biriktirmiyor mu?” dedi.

Aynı soruları konseydeki diğer Batılı ülkelere de sormak istediğini belirten Rus Büyükelçi, ateşkes çağrısına utanç verici şekilde çekimser kaldıklarını belirterek, “Çifte standartlarınız kanıttan öte bir şey. Kendi ülkelerinizin halkları, Filistin'i destekleyen kitlesel gösterilerin olduğu yerlerde artık bu soruya bir yanıt verilmesi çağrısında bulunuyor.” şeklinde konuştu.

“Filistinli sivillerin öldürülmesini kınıyoruz”

ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield de çatışmaların başlangıcından bu yana Gazze'de öldürülen 60'tan fazla BM personelinin yasını tuttuklarını dile getirerek, BM personelinin, insani yardım çalışanlarının, gazetecilerin ve tüm masum sivillerin hayatlarının korunması gerektiğini söyledi.

Thomas-Greenfield, İsrail'in sivillerin zarar görmemesi için mümkün olan her türlü önlemi alması gerektiğini vurgulayarak, “ABD aynı zamanda Batı Şeria'da Filistinli sivillere yönelik şiddetin ciddi oranda artmasından da derin kaygı duymaktadır. Filistinli sivillerin öldürülmesini kınıyoruz ve İsrail'i, Filistin otoritesiyle birlikte çalışarak bu saldırıları engellemeye çağırıyoruz.” dedi.

BM’ye üye devletlere bölgede krizin yayılmasını önlemek için çalışma çağrısı yapan ABD Temsilcisi, İsraillilerin ve Filistinlilerin eşit düzeyde güvenlik, özgürlük, adalet, fırsat ve haysiyete sahip olacağı iki devletli bir çözüm önerisini tekrarladı.

“Bu kadar karanlık, bu kadar ölüm yeter”

Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur da İsrail’in saldırıları sonucun üç hafta içinde 3 bin 500’den fazla Filistinli çocuğun öldürüldüğüne işaret ederek, “Bu rakam, 2019'dan bu yana dünyanın çatışma bölgelerinde öldürülen yıllık çocuk sayısının toplamından daha fazla.” diye konuştu.

Mansur, Güvenlik Konseyi üyelerine seslenerek, “Gözlerinizin önünde binlerce çocuğun öldürüldüğünü ve sizin felç halinde hiçbir şey yapamadığınızı anlamanız için daha ne kadar zaman gerekecek? O çocuklar da sizin çocuklarınız gibi, yeryüzünün melekleri. Bu kadar karanlık, bu kadar ölüm yeter.” dedi.

Gazze'de 2,3 milyon Filistinlinin her gün ve her gece ölümle karşı karşıya kaldığını belirten Mansur, “Onları kurtarın. Onlara insan olarak bakın, sadece tek bir tarafa bakıp bu trajediyi tamamen görmezden gelemezsiniz.” ifadelerini kullandı.

Mansur, İsrail’in bölgede dayatmaya çalıştığı gerçeğin, Gazze’de nüfusu tamamen ortadan kaldırarak Filistinlileri Sina çölünde Mısır’ın kucağına atmaya çalışmak olduğunu kaydetti.



Trump, aylar süren Kamala Harris davasını kazandı

Eski ABD Başkanı Joe Biden'ın yarıştan çekilmesiyle Trump'ın rakibi Kamala Harris olmuştu (Reuters)
Eski ABD Başkanı Joe Biden'ın yarıştan çekilmesiyle Trump'ın rakibi Kamala Harris olmuştu (Reuters)
TT

Trump, aylar süren Kamala Harris davasını kazandı

Eski ABD Başkanı Joe Biden'ın yarıştan çekilmesiyle Trump'ın rakibi Kamala Harris olmuştu (Reuters)
Eski ABD Başkanı Joe Biden'ın yarıştan çekilmesiyle Trump'ın rakibi Kamala Harris olmuştu (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, eski Başkan Yardımcısı Kamala Harris’le ilgili açtığı davayı kazandı.

Trump, geçen yılki seçimlerde Demokrat rakibi Harris’le yapılan ve ekimde yayımlanan mülakatı yanıltıcı şekilde düzenlediği gerekçesiyle medya şirketi CBS’e dava açmıştı.

CBS’in sahibi Paramount’tan bugün yapılan açıklamada, hukuki sürecin anlaşmaya varılarak sonlandırıldığı duyuruldu.

Amerikalı dağıtım şirketi, CBS’in “60 Minutes” programında yayımlanan belgeselle ilgili 16 milyon dolar ödeneceğini bildirdi. Paranın doğrudan Cumhuriyetçi lidere verilmeyeceği, görevden ayrıldıktan sonra adına kurulacak kütüphaneye bağışlanacağı ifade edildi.

Firmanın açıklamasında, yaşananlarla ilgili herhangi bir özür dilenmediği ve pişmanlık duyulmadığı da vurgulandı.

Trump'ın hukuk ekibinden bir sözcü, Wall Street Journal’a (WSJ) anlaşmanın "Amerikan halkı için başka bir kazanım daha olduğunu” savundu. Sözcü, Trump’ın “bir kez daha sahte haberler yayımlayan medyayı yanlışlarından sorumlu tuttuğunu” ileri sürdü.

Cumhuriyetçi liderin avukatları tarafından Teksas’taki federal mahkemeye kasımda verilen dava dilekçesinde CBS'in, Harris'in "laf salatası yaptığı zafiyetini örtbas etmek" amacıyla konuşmayı sonradan düzenlediği iddia edilmişti.

Dilekçede CBS'in bunu halkı yanıltmak ve Trump’ı dezavantajlı hale getirmek için yaptığı savunulmuştu.

CBS ise iddiaları yalanlamış, kayıtlarda herhangi bir oynama yapılmadığını öne sürmüştü.

Medya şirketinin açıklamasında Harris’le röportajın, çeşitli programlardaki süre sınırlamalarına uyulması için kısa ve uzun olmak üzere iki şekilde düzenlendiği belirtilmişti. İki versiyonda da soruların ve Demokrat siyasetçinin yanıtlarının aynı olduğu savunulmuştu.

Trump, başta 10 milyon dolarlık tazminat davası açmış ancak daha sonra miktarı 20 milyar dolara çıkarmıştı. WSJ’nin aktardığına göre Paramount, anlaşma için mayısta 15 milyon dolar önerdiğinde de Trump, 25 milyon dolar isteyerek teklifi reddetmişti.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Guardian