Save The Children: Bu yıl en az 17,6 milyon çocuk açlık içinde doğacak

İngiltere merkezli sivil toplum kuruluşu Save The Children'ın (Çocukları Kurtarın) araştırması, bu yıl 17,6 milyondan fazla çocuğun açlık içinde doğacağını ortaya koydu

(AA)
(AA)
TT

Save The Children: Bu yıl en az 17,6 milyon çocuk açlık içinde doğacak

(AA)
(AA)

Save The Children, Birleşmiş Milletler (BM) Gıda ve Tarım Örgütünün (FAO), yetersiz beslenmenin yaygınlığına ilişkin en son ülke verilerini ve BM'nin doğum sayısına ilişkin tahminlerini kullanarak, Dünya Çocuk Günü'nde yeni analizini yayımladı.

Analizde, bu yıl 17,6 milyondan fazla çocuğun açlık içinde doğacağı ve bu rakamın 10 yıl öncesine kıyasla yüzde 22 artış anlamına geldiği bildirildi.

Ekonomik istikrarsızlık, çatışmalar ve tekrarlanan iklim değişikliklerinin dünyanın her köşesini etkileyen yıkıcı açlık krizine katkıda bulunduğu belirtilen analizde, bu yıl dünyada yetersiz beslenen doğumların yüzde 95'inin Afrika ve Asya'da gerçekleşeceği kaydedildi.

Öte yandan, verilerin, işgal altındaki Filistin topraklarında tırmanan şiddetin bölgedeki açlık veya doğum oranı üzerindeki etkisini içermediğine dikkat çekildi.

"KDC'de yaklaşık 1,5 milyon bebek, açlığın pençesinde dünyaya gelecek"

Analizde, nüfusunun en az yüzde 25'i kronik açlıkla karşı karşıya bulunan Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nin (KDC) bu yıl yetersiz beslenmeyle doğan bebek sayısında "en yüksek ülke" olacağı öngörüsü yer aldı.

KDC'de yaklaşık 1,5 milyon bebeğin, açlığın pençesinde dünyaya geleceği tahminine yer verilen analizde, bu sayının, FAO kayıtlarının başladığı 2001'den bu yana "ülke için kaydedilen en yüksek rakam" olacağı öngörüldü.

Ayrıca, tahminlerin, bu yıl KDC'de 5 yaş altındaki yaklaşık 6,6 milyon çocuğun yetersiz besleneceğini gösterdiğine işaret edildi.

Save the Children, analize ilişkin açıklamasında, bugün İngiltere'de düzenlenen Küresel Gıda Güvenliği Zirvesinde bir araya gelen dünya liderlerine seslenerek, akut gıda ve beslenme güvensizliğinin temel nedenlerini ele almaları çağrısında bulundu.



Rusya’nın savaş ekonomisi: 3,9 trilyon rublelik varlığa el kondu

Şubat 2022'de başlayan Ukrayna savaşının ardından birçok Batılı firma Rusya'dan çekilmişti (Reuters)
Şubat 2022'de başlayan Ukrayna savaşının ardından birçok Batılı firma Rusya'dan çekilmişti (Reuters)
TT

Rusya’nın savaş ekonomisi: 3,9 trilyon rublelik varlığa el kondu

Şubat 2022'de başlayan Ukrayna savaşının ardından birçok Batılı firma Rusya'dan çekilmişti (Reuters)
Şubat 2022'de başlayan Ukrayna savaşının ardından birçok Batılı firma Rusya'dan çekilmişti (Reuters)

Rusya son üç yılda 3,9 trilyon ruble (yaklaşık 2 trilyon TL) değerinde varlığa el koydu.

Moskova merkezli hukuk şirketi Nektorov, Saveliev and Partners'ın araştırmasında, sözkonusu dönemde Rus yetkililerin şahıslara ait 102 varlığa el koyduğu belirlendi. 

Kremlin'in hedef aldıkları arasında Danimarkalı bira üreticisi Carlsberg ve Fransız gıda devi Danone gibi yabancı şirketler de var. 

Moskova yönetimi, varlıklara el koyma işlemlerini yolsuzluktan aşırılık yanlısı faaliyetlere kadar çeşitli nedenlerle gerekçelendirdi. 

Moskova, yerli şirketleri de hedef aldı. Rus haber ajansı Interfax, geçen yıl federal bütçenin emlak satışlarından 132 milyar ruble (yaklaşık 69 milyar TL) gelir elde ettiğini aktarıyor. Bunun yaklaşık 4'te biri ülkenin en büyük otomobil bayi zinciri Rolf'un satışından kazanıldı. Şirket, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e muhalefetiyle tanınan ve sürgünde yaşayan iş insanı Sergey Petrov'a aitti. 

Business Insider'ın analizinde, Batılı ülkelerin Ukrayna savaşı nedeniyle Moskova'ya uyguladığı yaptırımların Rus ekonomisini zorladığı savunuluyor. Haberde, "agresif el koyma işlemlerinin" bunun bir işareti olduğu yorumu yapılıyor. 

Rus gazetesi Kommersant ise savaş ekonomisinin güçlendirilmesi için varlıklara el konduğunu savunarak bunu "Rus kalesi" stratejisi diye niteliyor. 

ABD merkezli S&P Global'in bu ay yayımladığı raporda, Rusya'nın imalat faaliyetlerinin haziranda azaldığı bildirilmişti. 

Rusya Ekonomik Kalkınma Bakanı Maksim Reşetnikov da geçen ayki açıklamasında "Resesyona girmenin eşiğindeyiz" demişti. 

Rusya Merkez Bankası, 6 Haziran'da gerçekleştirdiği toplantıda, Eylül 2022'den bu yana ilk defa politika faizini düşürerek yüzde 21'den yüzde 20'ye indirmişti. Merkez Bankası Başkanı Elvira Nabiullina da ülkenin yeni bir ekonomik büyüme modeli üzerine düşünmesi gerektiğini söylemişti.

Independent Türkçe, Reuters, Business Insider