İsrailli savaş pilotuna göre ordu İsrailli esirlere bir noktada "kitlesel Hannibal Protokolü" uyguladı

İsrailli savaş pilotu Yarbay Nof Erez, 7 Ekim'de Hamas'ın saldırısında, İsrailli sivillerin esir olarak Gazze'ye götürülmelerini önlemek için ordunun, esirleri de öldürmeyi öngören "Hannibal Protokolü"nü bir noktada uyguladığının anlaşıldığını söyledi

(AA)
(AA)
TT

İsrailli savaş pilotuna göre ordu İsrailli esirlere bir noktada "kitlesel Hannibal Protokolü" uyguladı

(AA)
(AA)

Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırısında sivil ölümlerin yüksek olması ve saldırıya müdahale eden İsrail askeri helikopterlerinin Hamaslıların yanı sıra sivilleri de vurduğuna dair İsrail medyasında yer alan haberler, İsrail ordusunun "Hannibal Protokolü" olarak bilinen doktrini uygulayıp uygulamadığına ilişkin tartışmalara yol açtı.

Konuya ilişkin Haaretz gazetesine konuşan İsrailli savaş pilotu Yarbay Erez, 7 Ekim'de Hamas'ın saldırısına müdahale eden İsrail güçlerinin esir alınma riski olan İsraillilerin öldürülmesini öngören "Hannibal Protokolü"nü uygulamış olabileceğine dikkati çekti.

Erez, bahsedilen Hannibal Protokolü'nün, İsrail ordusunda, 30 yıl önce Lübnan'daki olaylara dayanarak planlandığını anımsattı.

"Kitlesel Hannibal"

Hamas'ın saldırı düzenlediği olay günü savaş uçakları ve dronların ateş açmaya başladığında, rehinelerin vurulup vurulmadığının bilinmediğini söyleyen İsrailli Yarbay, "Hannibal Protokolü maksatlıdır ve uygulanmasına karar verilmişse bu kasıtlı şekilde yapılmıştır. Eğer esirler kasıtsız olarak vurulmuşsa da bu başka bir şeydir? sorusu üzerine şunları söyledi:

Hannibal Protokolü'nün bir noktada uygulandığı anlaşılıyor çünkü bir rehine durumu tespit ettiğinizde bu Hannibal'dır ancak son 20 yıldır tatbikatlarını yaptığımız Hannibal, içinde rehinelerin bulunduğu tek bir araçla ilgiliydi. Burada gördüğümüz şey ise kitlesel bir Hannibal'dı. Çitlerde birçok açıklık vardı, hem rehineli hem de rehinesiz olarak birçok farklı araçta binlerce insan vardı.

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları sırasında yaralıların tahliyesine yönelik helikopter operasyonunun koordinatörü olarak görev yaptığı belirtilen İsrailli Yarbay, pilotlar için "Tanımlanması imkansız ve izin verilen şeyi yapmanın mümkün olmadığı bir görevdi." değerlendirmesinde bulundu.

Yarbay Erez, "Silah sistemleri kimin elindeyse, hem insansız hava araçları hem de savaş pilotlarının kara kuvvetleriyle koordine olmadan ellerinden geleni yaptıklarını biliyorum, çünkü bu kuvvetler (henüz) ortalıkta yoktu." ifadelerini kullandı.

Netanyahu hükümetini eleştirince görevden alındı

Öte yandan, ülke medyasına yansıyan haberlere göre, Yarbay Erez, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya yönelik eleştirilerinden sonra 31 Ekim'de görevden alınmıştı. Konuyla ilgili İsrail ordusu sözcüsü, Erez'in aktif hizmetteyken "siyasi konularda" kendisini ifade etmesinden sonra görevden alındığını duyurmuştu.

Haaretz'in haberi

Haaretz gazetesi 19 Kasım’da, İsrailli güvenlik yetkililerinin, Hamas'ın Gazze'den 7 Ekim'de düzenlediği saldırıya ilişkin yaptığı güvenlik değerlendirmesiyle ilgili bilgi vermişti.

Hamaslıların sorgu kayıtlarına ve polisin olayla ilgili soruşturmasına dayanan üst düzey İsrailli güvenlik yetkililerinin değerlendirmesinde, Gazze Şeridi yakınlarında düzenlenen müzik festivali hakkında Hamas'ın önceden bilgi sahibi olmadığı belirtilmişti.

Haberde, polis soruşturmasında, festivale katılanların çoğunun ilk silah sesi duyulmadan yarım saat önce partinin durdurulmasına karar verildiği için kaçmayı başardığının yer aldığı aktarılmıştı.

Soruşturmanın aynı zamanda bir İsrail savaş helikopterinin Hamaslılara ateş açarken sivilleri de vurduğunu ortaya çıkardığı iddia edilen haberde, şu ifadelere yer verilmişti:

Bir polis kaynağına göre, soruşturma aynı zamanda olay yerine gelen ve görünüşte oradaki Hamas üyelerine ateş açan İsrail ordusuna ait bir savaş helikopterinin de bazı festival katılımcılarını vurduğunu gösteriyor. Polise göre festivalde 364 kişi öldürüldü.

Yedioth Ahronoth haberi

İsrail'in Yedioth Ahronoth gazetesi de Hamas'ın Gazze'den 7 Ekim'de düzenlediği saldırıya İsrail Hava Kuvvetlerine ait helikopterlerin müdahale ettiği anlara ilişkin bir haber yayımlamıştı.

İsrail ordusunun müdahale sırasında yaşadığı duruma ilişkin haberde şu iddiaya yer verilmişti:

Hamas üyeleri, kalabalığın arasına yavaşça karışmaları ve ne olursa olsun kıpırdamamaları yönünde talimat aldı. Böylelikle hava kuvvetlerini aşağıdakilerin İsrailli olduğuna inandırmaya çalıştılar. Bu aldatmaca, Apache helikopterleri tüm kısıtlamalardan kurtulmak zorunda kalana kadar bir süre işe yaradı. Pilotlar kimin Hamaslı kimin İsrailli olduğunu ayırmanın zor olduğunu anlayınca saat 09.00 sıralarında bazıları üstlerinden izin almadan bağımsız olarak karşı top mermisi kullanmaya karar verdi.

İsrail polisi, ulusal basını sorumsuzlukla suçluyor

İsrail polis teşkilatı dün, Hamas'ın 7 Ekim'de Gazze'den düzenlediği saldırı sırasında İsrail savaş helikopterlerinin gruba müdahale ederken İsrailli sivillerin de ölmüş olabileceğine dair haberler yapan ulusal basın organlarını uyarmıştı.

İsrail Polis Sözcülüğü, Haaretz gazetesinin 7 Ekim'de Nova Müzik Festivalinde meydana gelen olayla ilgili yürütülen soruşturma konusunda yayımladığı habere ilişkin bir açıklama yapmıştı.

Gazetenin haberine karşın polis soruşturmasında, İsrail ordusu faaliyetlerine gönderme yapılmadığı ileri sürülen açıklamada, "Bu nedenle bölgedeki herhangi bir hava faaliyetinin sivillere zarar verdiğine dair bir belirti bulunmamaktadır." ifadesi kullanılmıştı.

Açıklamada, ordu faaliyetlerinin incelenmesinin soruşturma kapsamında olmadığı ifade edilmesine rağmen, hava faaliyetlerinin sonucuna dair bir tespitin yer alması ise dikkati çekti.

Polis açıklamasında, "Özellikle bu dönemde, medyayı haberlerinde sorumluluk göstermeye ve haberlerini yalnızca resmi kaynaklara dayandırmaya çağırıyoruz." ifadelerine yer verilmişti.

İsrail, Gazze haberlerine sansür getirmişti

İsrail ordusunun Askeri İstihbarat Müdürlüğüne bağlı Askeri Sansür Birimi, 26 Ekim'de basına gönderdiği mektupta, Gazze'ye ilişkin haberlere çeşitli yasaklar getirerek, savaşın seyri ve ordunun faaliyetleriyle ilgili tüm haber ve görsellerin yayınlanmadan önce kendi "sansür birimine" gönderilmesini istemişti.

İsrail'in Kanal 12 televizyonu tarafından 11 Kasım'da yayınlanan görüntülerde, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yer alan Askalan kentindeki Barzilai Hastanesi'nden yayın yaptığı sırada İsrailli bir muhabir, 7 Ekim'den sonra açıklanan sansür nedeniyle buraya getirilen askerlerin durumu hakkında bilgi veremeyeceğini dile getirmişti.

İsrailli muhabir, "Barzilai Hastanesi önünden size aktardığımız tüm bilgilerin İsrail ordusunun sansürüne uğradığını söylemeliyiz. Buraya yaralı askerlerin geldiğini söyleyebiliriz ancak izin verilene kadar onlar hakkında konuşmaya iznimiz yok." ifadelerini kullanmıştı.



Biden görevi bırakmadan iki konuşma daha yapacak

Başkan Joe Biden cumartesi günü Washington D.C.'deki Beyaz Saray'ın Oval Ofisinde Özgürlük Madalyası alanların yanında konuşuyor. Biden görevini doldururken iki son konuşma yapmaya hazırlanıyor (AFP)
Başkan Joe Biden cumartesi günü Washington D.C.'deki Beyaz Saray'ın Oval Ofisinde Özgürlük Madalyası alanların yanında konuşuyor. Biden görevini doldururken iki son konuşma yapmaya hazırlanıyor (AFP)
TT

Biden görevi bırakmadan iki konuşma daha yapacak

Başkan Joe Biden cumartesi günü Washington D.C.'deki Beyaz Saray'ın Oval Ofisinde Özgürlük Madalyası alanların yanında konuşuyor. Biden görevini doldururken iki son konuşma yapmaya hazırlanıyor (AFP)
Başkan Joe Biden cumartesi günü Washington D.C.'deki Beyaz Saray'ın Oval Ofisinde Özgürlük Madalyası alanların yanında konuşuyor. Biden görevini doldururken iki son konuşma yapmaya hazırlanıyor (AFP)

ABD Başkanı Joe Biden'ın, görevden ayrılmadan ve seçilmiş Başkan Donald Trump'a yol vermeden önce mirasının altını çizmek için iki son konuşma yapmayı planladığı bildirildi.

NBC News'un haberine göre Biden'ın 12 Ocak'ta İtalya'dan döndükten sonra yapmayı planladığı ilk konuşması dış politika üzerine olacak. İkinci ve başkan olarak yapacağı son konuşmaysa kamu hizmetinde geçirdiği 50 yılı aşkın süreyi yansıtan bir veda niteliğinde olacak.

Kaynaklar, her iki konuşmanın da tam olarak hazırlanmadığını ancak genel hatlarının belirlendiğini söyledi.

Başkan'ın ilk konuşmasının, ülkenin "dünyanın dört bir yanındaki ittifaklarına yatırım yaptığında daha güçlü" olduğu yönündeki duruşunu vurgulayacağı belirtiliyor.

Başkan'ın dış politika konuşmasında NATO'yu güçlendirme çabalarını, ülkenin Hint-Pasifik bölgesine bağlılığını ve Ukrayna'ya yıllardır verdiği desteği vurgulaması bekleniyor.

Yayın organı, konuşmanın ne kadarının ABD'nin yaklaşık 20 yıl süren savaşın ardından 2021'de Afganistan'dan çekilmesine değineceğininse bilinmediğini belirtti. Bu hamle 13 ABD askerinin ölümüne yol açmış ve Trump'la Cumhuriyetçilerin yoğun tepkisini çekmişti.

Başkan'ın Hamas'ın İsrail'e sürpriz bir saldırı düzenleyerek yaklaşık 1200 kişiyi öldürdüğü ve 250 kişiyi de rehin aldığı 7 Ekim 2023'ten bu yana devam eden Gazze savaşına değinip değinmeyeceği de belirsiz.

Biden, yönetiminin terör örgütleriyle mücadeleye yönelik çalışmalarından da bahsedebilir. Ancak Bourbon Caddesi'nde bir kalabalığa dalarak 14 kişinin ölümüne ve onlarca kişinin yaralanmasına yol açan ve kamyonetinde IŞİD bayrağı taşıyan ABD yurttaşı Shamsud Din Jabbar'ın New Orleans'ta gerçekleştirdiği son saldırı göz önüne alındığında, yerel terör tehditlerinin üzerinde çok durmayabilir.

Katliamın ardından Biden, Jabbar'ın sosyal medyada "IŞİD'den ilham aldığını gösteren ve öldürme arzusunu ifade eden" videolar yayımladığını söylemişti.

Biden'ın başkan olarak son günlerinde yapması beklenen veda konuşmasında, gelecekle ilgili veda sözleri söylemesinin yanı sıra 50 yılı aşkın kamu hizmetini de gözden geçireceği düşünülüyor.

1973'te senatör olan Biden, Barack Obama'nın başkan yardımcısı olduğu 2009'a kadar bu görevi sürdürmüştü. Görevden ayrıldıktan 4 yıl sonra, 2020'de Biden, 20 Ocak'ta Beyaz Saray'a geri dönmek üzere olan Trump'ı mağlup etmişti.

Biden cumartesi gününü, aralarında Michael J. Fox, Anna Wintour ve eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın da bulunduğu 19 kişiye Başkanlık Özgürlük Madalyası vererek geçirdi.

Beyaz Saray Basın Sözcüsü Karine Jean-Pierre perşembe günü yaptığı açıklamada, "ABD-İtalya ilişkilerinin gücünü vurgulamak, Başbakan [Giorgia] Meloni'ye geçen yıl G7'deki güçlü liderliği için teşekkür etmek ve dünyanın karşı karşıya olduğu önemli zorlukları görüşmek adına İtalya'nın liderleriyle buluşmak üzere Biden'ın 9-12 Ocak'ta Roma'yı ziyaret edeceğini" söylemişti.

Independent Türkçe