Hollandalı Müslümanlar arasında Wilders’e korku, öfke ve aynı zamanda destek var

Geert Wilders (AA)
Geert Wilders (AA)
TT

Hollandalı Müslümanlar arasında Wilders’e korku, öfke ve aynı zamanda destek var

Geert Wilders (AA)
Geert Wilders (AA)

Hollanda’daki Müslüman toplumun liderleri, İslam karşıtı ve aşırı sağcı olan Geert Wilders’in elde ettiği seçim zaferi sonrasında öfke ve korkularını dile getirdi.

Ancak bazı Müslümanlar, daha kabullenici ve ona bir ‘şans’ verme eğiliminde göründü.

Wilders liderliğindeki Özgürlük Partisi’nin programında, ülkedeki camileri kapatma, Kur’an-ı Kerim ve başörtüsünü yasaklama vaat edildi.

Parti programında ayrıca, “Hollanda’da daha az Müslüman istiyoruz” ifadesi yer aldı.

Wilders, Faslıları ‘pislik’ olarak tanımlamış, Kuran’ı Adolf Hitler’in Kavgam kitabına benzetmiş ve Hz. Muhammed konulu karikatür yarışması düzenlemekle tehdit ettikten sonra ölüm tehditleri almıştı.

Ancak seçim kampanyası sırasında İslam karşıtı söylemini yumuşattı ve hayat pahalılığı gibi diğer konulara daha fazla odaklandı.

Seçimlerin ardından Devlet ve Müslümanlar Arası İletişim Organı (CMO) Başkanı Muhsin Köktaş, “Müslümanların Hollanda’da hala güvende olup olmadığını bilmiyorum. Bu ülke için endişeleniyorum” dedi.

Hollandalı Faslılar Derneği’nden (SMN) Habib el Kadduri ise AFP’ye şunları söyledi:

“Bazı insanlar korkuyor, diğerleri ise gelecekleri, seçim sonuçlarının vatandaşlıkları veya Hollanda toplumundaki yerleri açısından ne anlama geldiği konusunda kararsız. Aynı zamanda insanların mücadeleci olduğunu fark ettim. Wilders ya da sağcı bir kabine tarafından uzaklaştırılmaya izin vermeyeceğiz.”

Ancak AFP muhabirinin Amsterdam’da ve doğudaki Venlo kentinde görüştüğü Müslümanlar ise daha farklı bir tablo çizdi.

Bazıları Wilders’in İslam hakkındaki geçmiş yorumlarından çok, ekonomik meselelere önem verdiklerini ifade etti.

Kimliğinin açıklanmamasını isteyen 41 yaşındaki işsiz bir Venlo sakini, şu ifadelerle konuya ilişkin görüşlerini bildirdi:

“Ben Türk kökenli ve Müslümanım. Yine de oyumu Geert Wilders’a verdim. Neden? Çünkü hepimiz fakiriz ve onun bir değişiklik yapabileceğini düşünüyoruz. Camilerin kapatılmasıyla ilgili tüm bu konuşmalar sadece siyasetten ibaret.”

40 yaşındaki taksi şoförü Burak Şen ise oy vermediğini, ancak vermiş olsa oyunu Wilders’ten yana kullanacağını söyledi.

Şen, AFP muhabirine Wilders hakkında şunları söyledi:

“Bence bir şansı hak ediyor. Dürüst olmak gerekirse, onun sadece camiler ve Müslümanlar hakkındaki propagandasıyla oy toplamaya çalıştığını düşünüyorum. Ama bunun dışında Hollandalılar ve yoksulluk hakkında söyledikleri doğrudur. Biz bir ev için 20 yıl beklemek zorunda kalırken, mültecilere barınma konusunda öncelik veriliyor.”

Seçimden sonra azınlıkların korkularını gidermeye çalışan Wilders, din, ırk, cinsiyeti her ne olursa olsun tüm Hollandalıların başbakanı olmak istediğini vurguladı.

Wilders, “Başbakan olduğunuzda, muhalefet lideri olduğunuz zamandan farklı bir rolünüz olur” dedi.

Amsterdam’da yaşayan 49 yaşındaki inşaat işçisi Hasan Bensaid ise Wilders’in ülkedeki yaklaşık bir milyon Müslüman hakkındaki tehditlerinin gösteri amaçlı olduğunu söyledi.

Bensaid, “20 yıldır parlamentoda bağırıyor, bundan hiç etkilenmiyorum. Ona göre, biz aşırıyız, biz hırsızız, biz her şeyiz. Ama ona bir şans vereceğim. Başbakan olabilir” diye konuştu.

Türk işçi derneği HTİB’den Mustafa Ayrancı ise hayal kırıklığı yaratsa da Türk toplumunun seçmenlerin kararına saygı duyması gerektiğini söyledi.

Wilders’in Hollanda’daki herkesin başbakanı olacağına dair sözüne güvenmek istediğini söyleyen Ayrancı, “Sadece Jan ve Piet’in değil, aynı zamanda Mustafa ve Ahmed’in de başbakanı olacak” diye ekledi.



Trump Gazze'deki savaşı sona erdirmeyi en önemli öncelik olarak görüyor

ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu Beyaz Saray'da karşıladı (Arşiv - AP)
ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu Beyaz Saray'da karşıladı (Arşiv - AP)
TT

Trump Gazze'deki savaşı sona erdirmeyi en önemli öncelik olarak görüyor

ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu Beyaz Saray'da karşıladı (Arşiv - AP)
ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu Beyaz Saray'da karşıladı (Arşiv - AP)

Beyaz Saray, Pazartesi akşamı İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile yapacağı görüşme öncesinde ABD Başkanı Donald Trump'ın “en önemli önceliğinin” Gazze'deki savaşı sona erdirmek ve Hamas'ın elindeki rehineleri kurtarmak olduğunu söyledi.

Beyaz Saray sözcüsü Caroline Leavitt gazetecilere yaptığı açıklamada Trump'ın özel temsilcisi Steve Witkoff'un bu hafta içinde İsrail ile Filistin hareketi arasında dolaylı görüşmelerin yapıldığı Katar'a gideceğini söyledi.

Gazze Şeridi'nde ateşkes sağlamayı amaçlayan görüşmeler hakkında bilgi sahibi olan Filistinli bir yetkiliye göre, İsrail ile Hamas arasındaki dolaylı görüşmelerin ikinci oturumu Pazartesi öğleden sonra Doha'da “bir ilerleme kaydedilmeden” sona erdi.

Adının açıklanmaması kaydıyla konuşan yetkili AFP'ye şunları söyledi “Hamas ve İsrail arasında Doha'da yapılan dolaylı müzakerelerin oturumu bugün öğleden sonra sona erdi. Sabahki toplantıda bir ilerleme sağlanamadı ancak müzakereler devam edecek.”

Reuters'a konuşan iki Filistinli kaynak, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yardımların serbestçe ve güvenli bir şekilde girmesine izin vermemesinin görüşmelerde ilerleme kaydedilmesinin önündeki başlıca engel olduğunu söyledi. Kaynaklar, görüşmelerin bu akşam yeniden başlamasının beklendiğini söyledi.

Görüşmeler, Netanyahu ile Trump arasında Washington'da yapılacak toplantı öncesinde ateşkes ve Gazze'de tutulan rehinelerin iadesi konusunda bir anlaşmaya varılmasını amaçlıyor.