ABD: Gazze'de insani aranın uzatılmasına odaklanacağız

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, gelecek birkaç günde İsrail ve Batı Şeria'yı ziyaret edeceğini, Hamas ile İsrail arasındaki "insani aranın" uzatılmasına odaklanacaklarını bildirdi

Antony Blinken (AA)
Antony Blinken (AA)
TT

ABD: Gazze'de insani aranın uzatılmasına odaklanacağız

Antony Blinken (AA)
Antony Blinken (AA)

Blinken, NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı bitiminde Brüksel'deki NATO karargahında basın toplantısı düzenledi.

Brüksel'den Üsküp'e, daha sonra da İsrail ile Batı Şeria'ya gideceğini söyleyen Blinken, Gazze'ye insani yardımları artırmaya çalıştıklarını belirterek "Önümüzdeki birkaç güne baktığımızda, insani arayı uzatmak için elimizden geleni yapmaya odaklanacağız." diye konuştu.

Daha fazla rehinenin serbest kalması için çalışacaklarını dile getiren Blinken, şunları söyledi:

İnsani aranın uzatıldığını görmek isteriz çünkü bu ara her şeyden önce rehinelerin serbest bırakılmasını, evlerine dönmelerini ve aileleriyle yeniden bir araya gelmelerini sağladı. Ayrıca Gazze'de çaresizce ihtiyaç duyan insanlara insani yardım ulaştırmamızı da sağladı. Yani bu sürecin devamı, tanımı gereği daha fazla rehinenin eve döneceği ve daha fazla yardımın ulaşacağı anlamına geliyor. Açıkçası bu bizim istediğimiz bir şey, inanıyorum ki İsrail'in de istediği bir şey. Onlar da yoğun şekilde kendi insanlarını eve getirmeye odaklanmış durumdalar. Biz de bunun üzerinde çalışıyoruz.

İki devletli çözüm

İsrail Filistin meselesine iki devletli çözüm perspektifini İsrail'in paylaşıp paylaşmadığı sorulan Blinken şunları belirtti:

7 Ekim'den çok daha önce, hatta bu yönetimin ilk gününden beri, güvenliğin sağlanmasına yönelik tek yolun İsrail'in güçlü, güvenli, demokratik bir Yahudi devleti olarak korunması ve Filistinlilerin bir devlete sahip olmaya yönelik meşru arzularının ve kendi kaderlerini tayin etme taleplerinin karşılanması olduğunu hep söyledik. 7 Ekim'de yaşananlar bu taahhüdümüzü teyit ediyor. Ancak tüm bunlar şu anda herkesin odaklanması gereken bir süreç. Herkes şu anda Gazze'de yaşananlara odaklanmış durumda. Ancak aynı zamanda bizim de odaklanmamız gerekiyor. Bir yandan diğer pek çok ülkeyle, 'sonraki gün' üzerine görüşmeler yapıyoruz. Sonraki günden kastım, çatışma sona erdikten sonra Gazze'de ne olacağıdır.



Hizbullah'ın çağrı cihazlarına yönelik savaşın ikinci günü

Beyrut'un güney banliyösünde önceki gün meydana gelen patlamada hayatını kaybedenlerin cenaze töreninden (AFP)
Beyrut'un güney banliyösünde önceki gün meydana gelen patlamada hayatını kaybedenlerin cenaze töreninden (AFP)
TT

Hizbullah'ın çağrı cihazlarına yönelik savaşın ikinci günü

Beyrut'un güney banliyösünde önceki gün meydana gelen patlamada hayatını kaybedenlerin cenaze töreninden (AFP)
Beyrut'un güney banliyösünde önceki gün meydana gelen patlamada hayatını kaybedenlerin cenaze töreninden (AFP)

İsrail'in Hizbullah'ın iletişim cihazlarına sızması yeni bir çağrı cihazı patlaması dalgasıyla genişleyerek salı ve çarşamba günü (dün) ölenlerin sayısını 21'e, yaralı sayısını da 3 bine çıkardı. Lübnan'a yönelik son saldırıları görüşmek üzere cuma günü (yarın) acil bir Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi toplantısı yapılacağı duyuruldu.

Yeni bombalı saldırılar dün, Hizbullah'ın salı günü öldürülen üyelerinin yasını tuttuğu sırada meydana geldi. Lübnan Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, “Dokuz kişi şehit oldu ve üç yüzden fazla kişi yaralandı” denildi. Dün içlerindeki cihaz patlaması sonucu onlarca ev yandı. Araba ve motosikletlerdeki patlamaları gösteren videolar dolaşıma sokuldu.

Hizbullah'a yakın bir kaynak “Beyrut'un güney banliyölerinde bir dizi kablosuz iletişim cihazının patladığını” söylerken, Hizbullah'a bağlı bir ambulans servisi de güney banliyölerinde iki araçta çağrı cihazlarının patladığını doğruladı. Lübnan Ulusal Haber Ajansı (NNA) banliyölerde, güneyde ve Lübnan'ın doğusundaki Bekaa Vadisi'nde çağrı cihazları ve telsizlerin patladığını bildirdi.

Bu gelişmelerle eş zamanlı olarak İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant dün yaptığı açıklamada ülkesinin ‘savaşta yeni bir aşamanın başlangıcını’ yaşadığını belirterek, ‘kaynakların ve güçlerin aktarılmasıyla ağırlık merkezinin kuzeye kaydığını’ söyledi.