DSÖ: Ateşkesle birlikte Gazze'ye giren yardımlar sadece ‘okyanusta bir damla’

Geçici ateşkesin ilan edilmesinden sonra Gazze'ye doğru yola çıkan insani yardım taşıyan bir tır (Reuters)
Geçici ateşkesin ilan edilmesinden sonra Gazze'ye doğru yola çıkan insani yardım taşıyan bir tır (Reuters)
TT

DSÖ: Ateşkesle birlikte Gazze'ye giren yardımlar sadece ‘okyanusta bir damla’

Geçici ateşkesin ilan edilmesinden sonra Gazze'ye doğru yola çıkan insani yardım taşıyan bir tır (Reuters)
Geçici ateşkesin ilan edilmesinden sonra Gazze'ye doğru yola çıkan insani yardım taşıyan bir tır (Reuters)

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Doğu Akdeniz Bölge Ofisi Direktörü (EMRO) Bölge Ofisi Direktörü Ahmed el-Mandhari, ateşkesin uzatılmasına rağmen Gazze'ye giren yardımların sadece ‘okyanusta bir damla’ olduğunu söyledi.

Mandhari, dün Londra merkezli Arap Dünyası Haber Ajansı (AWP) yaptığı açıklamada, Refah Sınır Kapısı’nın Mısır tarafında büyük miktarlarda tıbbi malzeme yığınağı oluşmasına rağmen İsrail tarafının uyguladığı prosedürlerin, Gazze Şeridi’ne yeterli miktarda yardımın girmesine engel olduğunu vurguladı.

Savaş öncesinde Gazze Şeridi'ne her gün çeşitli kalemlerde yardım taşıyan 500 tırın girdiğini, ancak savaşın patlak vermesinden şimdiye Gazze Şeridi'ne yalnızca bin 600 tırın giriş yaptığını belirten Mandhari, bunların sadece yaklaşık 400'ünün tıbbi malzeme ve ilaç taşıdığını sözlerine ekledi.

Saldırılar sonucu yaralananların sayısının ve sağlıklı insanlar arasında görülen enfeksiyon hastalıklarının artmasıyla birlikte ilaca olan ihtiyacın da rahatsız edici ve korkutucu bir şekilde yükseldiğini vurguladı.

Tek ihtiyacın ilaç olmadığına dikkati çeken Mandhari, laboratuvar numuneleri, cerrahi aletler, ilk yardım çantaları, serumlar ve tansiyon, diyabet ve kalp hastalığı gibi kronik hastalıklara yönelik ilaçlar ve anestezi ilaçları gibi cerrahi operasyonlarla ilgili araç gereçler de dahil olmak üzere tıbbi malzemelere de büyük bir ihtiyaç duyulduğunun altını çizdi. Mandhari, DSÖ’nün Gazze'deki tıbbi malzeme stoğunun neredeyse tamamının tükendiği de belirtti.

Gazze Şeridi'ndeki durumu ‘trajik’ olarak nitelendiren DSÖ yetkilisi, yüzbinlerce kişinin yüksek tansiyon, diyabet, kalp hastalığı ve astımdan gibi hastalıklara sahip olduğunu söyledi.

vcdfbd
Gazze'nin kuzeyinden güneyine doğru yürüyen Filistinliler (EPA)

Mandhari, Gazze’de 7 Ekim'de savaşın başlamasıyla hastanelerdeki hastaların sağlık durumuyla ilgili endişelendiklerini, fakat artık sağlıklı insanlar için de ‘gerçek bir endişe’ duyduklarını vurguladı.

Mandhari, sözlerini şöyle sürdürdü:

Gazze'de, yaklaşık bir milyonu Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA) kurduğu mülteci kamplarında yaşayan iki milyonu aşkın yerinden edilmiş insan barınacak yer bulmuyor. En temel yaşam ihtiyaçlarından yoksunlar, 220 kişiye bir banyo, 4 bin 500 kişiye ise bir duş düşüyor.

Akut solunum yolu hastalıklarının hızla yayıldığını söyleyen DSÖ yetkilisi, 100 bin kişinin akut solunum yolu hastalıklarından, 70 bin kişinin ise ishal şikayetinden mustarip olduğunu, yaklaşık 40 bin kişide ise uyuz gibi cilt hastalıklarının görüldüğünü ve bulaşıcı olduğunu söyledi.

Mandhari, şu an Gazze’de acil tedavi edici ve önleyici beslenme müdahalelerine ihtiyaç duyan yaklaşık yarım milyon hamile ve emziren kadın ve çocuğun bulunduğunu ekledi.

Savaşın başlamasından önce beş yaşın altında 7 bin çocuğun yetersiz beslenme şikayeti olduğunu ve bu çocuklardan 4 bininin daha ciddi bir yetersiz beslenme durumundan mustarip olduklarını ifade eden Mandhari, bu rakamların şu an yüzde 27 artarak 10 bin çocuğa ulaştığına dikkati çekti.

Gazze'de 450 bin kişinin psikolojik rahatsızlığı olduğunu aktaran Mandhari, Gazze Şeridi'nde bu kişilerin tedavi gördüğü tek hastanenin de şu an çalışmayı durdurduğunu açıkladı.

Krizin Gazze’deki sağlık sisteminin kırılganlığı ve zayıflığı ile daha da kötüleştiğini söyleyen DSÖ yetkilisi, “36 hastaneden 9'unun kısmi kapasitede faaliyet gösteriyor. Bazen ilk yardım gibi basit, temel hizmetleri sağlasalar da bundan fazlasını yapamıyorlar” ifadelerini kullandı.

Gazze'de sağlık sektöründe çalışan insan kaynağının yüzde 30'a gerilediğini belirten Mandhari, bunun durumu daha da kötüleştirdiğini söyledi.

Yakıt sıkıntısının tıbbi hizmetlerin sağlanmasını engellediğine dikkat çeken Mandhari, günlük 17 bin litre yakıta ihtiyaç duyduğunu belirterek, Gazze Şeridi’nin en büyük sağlık kompleksi olan Şifa Hastanesi’nin şu an hiç yakıt alamadığını kaydetti.

Sektöre giren akaryakıt miktarının sağlık kurumlarının yanı sıra elektrik üretimi, su arıtma, haberleşme ve fırınların ihtiyaçları karşılamaya da yetmediğini vurgulayan Mandhari, kış mevsiminin gelmesiyle birlikte yakıt ihtiyacının da artacağına dikkati çekti.

Ayrıca Gazze'nin kuzeyindeki hastanelerle ilgili derin endişeleri olduğunu ifade eden Mandhari, bu hastanelerin gerçekten büyük sıkıntılar çektiğini, çünkü İsrail güçlerinin, tüm uluslararası kuruluşların ulaştırmaya çalıştığı çeşitli yardımların girişini engellediğini ve bunun çok büyük bir zorluk olduğunu ifade etti.

Ateşkesin beş günü boyunca, Katar ve Türkiye gibi ülkelerin yanı sıra DSÖ ve Mısır Kızılayı gibi diğer yardım kuruluşlarından çeşitli tıbbi yardımlar taşıyan 4 binden fazla tırın Gazze’ye girdiğini belirten DSÖ yetkilisi, bu yardımların gıda, ilaç ve tıbbi malzemeleri kapsayan 60 tonluk payının DSÖ tarafından karşılandığını söyledi.

Tüm yardımların Gazze Şeridi'ne acilen ve önkoşulsuz olarak girmesi çağrısında bulunan Mandhari, sağlık kurumlarının çalışmalarını yürütebilmeleri için gerekli korumanın ve sağlık sektörü çalışanlarının can güvenliklerinin sağlanması gerektiğini, aksi takdirde durumun tam bir felaket olacağını vurguladı.

Öte yandan Filistin Sağlık Bakanı Mai el-Kaila, kısa bir süre önce yaptığı açıklamada, özellikle okul, hastane, mülteci kampları gibi barınma merkezlerinde ve yerinden edilmiş kişilerin toplandığı yerlerde su, yiyecek ve ilaç gibi temel hayati ihtiyaçlardan yoksun olduklarını belirterek Gazze Şeridi'nde salgın hastalıkların baş göstermesine karşı uyarmıştı.

Diğer taraftan Hamas, Katar ve Mısır ile dün yerel saatle sabah saat 07.00’da (05:00 GMT) sona eren önceki ateşkesle aynı koşullarda geçici insani ateşkesi iki gün daha uzatmak için anlaşmaya varıldığını doğruladı. Buna göre ateşkes yarın (perşembe günü) aynı saate kadar devam edecek.



Kuzey Kore, Ukrayna savaşında hayatını kaybeden askerler için anıt inşa ediyor

Kim Jong Un ve Rusya'nın Kuzey Kore Büyükelçisi anıtın temel atma töreninde (Reuters)
Kim Jong Un ve Rusya'nın Kuzey Kore Büyükelçisi anıtın temel atma töreninde (Reuters)
TT

Kuzey Kore, Ukrayna savaşında hayatını kaybeden askerler için anıt inşa ediyor

Kim Jong Un ve Rusya'nın Kuzey Kore Büyükelçisi anıtın temel atma töreninde (Reuters)
Kim Jong Un ve Rusya'nın Kuzey Kore Büyükelçisi anıtın temel atma töreninde (Reuters)

Kuzey Kore, Rus güçleriyle birlikte Ukrayna'ya karşı savaşırken ölen askerleri için bir anıt inşa etmeye başladı. Kuzey Kore lideri Kim Jong Un, Moskova ile ilişkilerin "tarihi bir zirvede" olduğunu söyledi.

Resmi Kore Merkez Haber Ajansı'na (KCNA) göre Kim ve Rusya'nın Kuzey Kore büyükelçisi, başkent Pyongyang'da "Savaş Başarıları Anıt Müzesi" olarak adlandırılan yapının temel atma törenine katıldı. 

Resim   Kim Jong Un, müzenin inşası için temel atma töreni sırasında Denizaşırı Askeri Harekat Kuvvetleri'nden bir askeri teselli ediyor (AFP)

Törende yaptığı konuşmada Kim, anıtın "gerçek vatanseverlerin anısına adanmış kutsal bir yer" olduğunu söyledi.

Uluslararası alanda izole edilmiş Kuzey Kore, Kremlin'in Ukrayna güçlerini Batı Rusya'dan çıkarmasına yardımcı olmak için binlerce asker ve silah gönderdi.

Güney Kore tahminlerine göre, çatışmada en az 600 Kuzey Kore askeri öldü, binlercesi de yaralandı.

Şarku’l Avsat’ın KCNA’dan aktardığına göre Kim, askerlerinin bir yıldır Rusya'nın Kursk bölgesinde bulunduğunu belirtti ve Rusya'nın "kesin bir zafer" elde etmesine yardımcı oldukları için onlara övgüde bulundu.

Kim, "Hiçbir saldırganlığa tahammül etmeyen, saldırganları ezen sarsılmaz ruhlarıyla kahramanlarımız, neo-Nazileri ve kötü işgalcileri ezdi" ifadelerini kullandı.

Kuzey Kore ve Rusya arasındaki ilişkilerin "tarihi bir zirveye ulaştığını" vurguladı.

Kim, müzede Rusya'da savaşan Kuzey Koreli askerlere adanmış heykellerin yanı sıra savaşları tasvir eden fotoğraf ve sanat eserlerinin de yer alacağını belirtti.

KCNA’nın haberine göre dün gerçekleşen törende, Moskova'nın Kuzey Kore Büyükelçisi Alexander Matsegora ve şehit düşen askerlerin aileleri ile diğer yetkililer hazır bulundu.

Rusya ve Kuzey Kore geçtiğimiz yıl, herhangi birine saldırı olması durumunda her iki tarafın da "askeri ve diğer yardımları" sağlamasını zorunlu kılan stratejik bir ortaklık anlaşması imzaladı.

Moskova'da, Pyongyang ile ilişkileri kutlayan bir sanat sergisinde, Kuzey Koreli askerlerin Rus yoldaşlarıyla birlikte "düşman Batı"ya karşı direnişini tasvir eden eserler yer aldı.


Beyaz Saray: Trump, Asya turu kapsamında Güney Kore'de Şi ile görüşecek

ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, 2019 yılında Japonya'nın Osaka kentinde düzenlenen G20 toplantıları sırasında bir araya geldi (Arşiv-Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, 2019 yılında Japonya'nın Osaka kentinde düzenlenen G20 toplantıları sırasında bir araya geldi (Arşiv-Reuters)
TT

Beyaz Saray: Trump, Asya turu kapsamında Güney Kore'de Şi ile görüşecek

ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, 2019 yılında Japonya'nın Osaka kentinde düzenlenen G20 toplantıları sırasında bir araya geldi (Arşiv-Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, 2019 yılında Japonya'nın Osaka kentinde düzenlenen G20 toplantıları sırasında bir araya geldi (Arşiv-Reuters)

Beyaz Saray, ABD Başkanı Donald Trump'ın Asya turu kapsamında gelecek hafta Çinli mevkidaşı Şi Cinping ile görüşeceğini bildirdi.

ABD Başkanı Donald Trump ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, Japonya'da bir araya geldi (Arşiv-AP)

Beyaz Saray Sözcüsü Caroline Leavitt, gazetecilere yaptığı açıklamada, Trump'ın bu gece geç saatlerde Malezya'ya gideceğini ve ayrıca gelecek perşembe günü Güney Kore'yi ziyaret ederek Şi ile görüşeceğini söyledi.


ABD'nin tepkisi Batı Şeria'nın ilhak planını bozdu

İsrailli yerleşimciler ve askerler, dün Batı Şeria'nın el Halil kenti yakınlarındaki Sa'ir köyünde Filistinli çiftçilerin zeytin toplamasını engelledi (AFP)
İsrailli yerleşimciler ve askerler, dün Batı Şeria'nın el Halil kenti yakınlarındaki Sa'ir köyünde Filistinli çiftçilerin zeytin toplamasını engelledi (AFP)
TT

ABD'nin tepkisi Batı Şeria'nın ilhak planını bozdu

İsrailli yerleşimciler ve askerler, dün Batı Şeria'nın el Halil kenti yakınlarındaki Sa'ir köyünde Filistinli çiftçilerin zeytin toplamasını engelledi (AFP)
İsrailli yerleşimciler ve askerler, dün Batı Şeria'nın el Halil kenti yakınlarındaki Sa'ir köyünde Filistinli çiftçilerin zeytin toplamasını engelledi (AFP)

İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria üzerinde sözde "İsrail egemenliği" kurma ve bölgeyi ilhak etme planına yönelik Amerikan tepkileri şaşkınlık yarattı. Knesset'in ilhak sürecini başlatmak için iki yasa tasarısını ön okumalarda onaylamasının ardından, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hemen muhalefeti suçladı.

Netanyahu, aşırılık yanlılarını kızdırmamak için ilhaka karşı çıkmadığını ifade etti, ancak muhalefetin ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance'in İsrail ziyareti sırasında kasıtlı olarak "siyasi provokasyonlar yaparak anlaşmazlık çıkarmaya" çalıştığını söyledi. Likud partisinin desteği olmadan yasa tasarısının geçmesinin pek olası olmadığını ifade etti.

ABD'nin tepkisi, uluslararası toplumun öfkeli tepkileri arasında geldi. Trump, dün Time dergisinde yayınlanan ve bu ayın 15'inde verdiği bir röportajda, İsrail'in Batı Şeria'yı ilhak etmesine izin vermeyeceğini belirtti. "Bu ilhak gerçekleşirse, İsrail ABD'nin tüm desteğini kaybedecek" ifadesini kullandı.

Suudi Arabistan ve 16 Arap, İslam ülkesi ve kuruluşu, İsrail Knesset'inin iki yasa tasarısını onaylamasını en sert şekilde kınayarak, İsrail'i tehlikeli gerilimi durdurmaya ve Filistin halkının 4 Haziran 1967'deki bağımsız ve egemen bir devlet kurma meşru haklarını yerine getirmeye çağırdı.