Sanchez, İsrail’in İspanya’nın dostu olduğunu vurgularken Gazze’de sivillerin öldürülmesini reddettiğini yineledi

İsrail’in Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah’a düzenlediği bombardımanın ardından sağlık görevlileri bir binanın enkazından bir kişiyi kurtarmaya çalışırken Filistinlilerin tepkisi (AFP)
İsrail’in Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah’a düzenlediği bombardımanın ardından sağlık görevlileri bir binanın enkazından bir kişiyi kurtarmaya çalışırken Filistinlilerin tepkisi (AFP)
TT

Sanchez, İsrail’in İspanya’nın dostu olduğunu vurgularken Gazze’de sivillerin öldürülmesini reddettiğini yineledi

İsrail’in Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah’a düzenlediği bombardımanın ardından sağlık görevlileri bir binanın enkazından bir kişiyi kurtarmaya çalışırken Filistinlilerin tepkisi (AFP)
İsrail’in Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah’a düzenlediği bombardımanın ardından sağlık görevlileri bir binanın enkazından bir kişiyi kurtarmaya çalışırken Filistinlilerin tepkisi (AFP)

İspanya Başbakanı Pedro Sanchez’in İsrail’in Gazze Şeridi’ni bombalamasının meşruluğunu sorguladığı açıklamalarının Tel Aviv tarafından “utanç verici” olarak nitelendirilip Madrid büyükelçisini geri çağrıldı. Fransız Haber Ajansı’na (AFP) göre büyükelçinin çağrılmasının ertesi günü dün Sanchez, İsrail’in “İspanya’nın dostu” olduğunu söyledi.

Avrupa Birliği’nin (AB) İsrail’i en çok eleştiren ülkeleri arasında gelen İspanya, Gazze savaşı konusunda tutumunu korumuş, bu da Madrid hükümeti ile Netanyahu hükümeti arasında günler süren bir gerilime sebep olmuştu.

Ancak Başbakan Sanchez, dün X platformunda yaptığı paylaşımda, İsrail savaş hükümetinin bir üyesi ve eski savunma bakanı olan Benny Gantz ile yaptığı telefon görüşmesinde “İsrail’in İspanya’nın müttefiki ve dostu olduğunu tekrar söylediğini” belirtti.

Sanchez “7 Ekim’de Hamas’ın yaptığı terör saldırısını bir kez daha kınadığını” söyleyerek, “İsrail’in kendini savunma hakkı olduğunu” vurguladı.

Sanchez “Ancak aynı zamanda İspanya’nın Gazze’de sivillerin ölümünü kabul edilemez bulduğunu ve İsrail’in uluslararası insancıl hukuka saygı göstermesi gerektiğini de yineledim” ifadelerini kullandı.

İsrail perşembe günü, “utanç verici” olarak nitelendirdiği Sanchez’in açıklamaları nedeniyle Madrid büyükelçisini “istişare için” çağırdığını duyurmuştu.

Sanchez, perşembe günü İspanya devlet televizyonuna verdiği röportajda İsrail’in uluslararası insancıl hukuka uyduğuna dair “ciddi şüpheleri” olduğunu, dünyanın İsrail’e “eylemlerini uluslararası insancıl hukuka dayandırması gerektiğini” söylemesinin elzem olduğunu belirtmişti.

Sanchez “gördükleri görüntülere ve özellikle çocuklar ve kadınlar başta olmak üzere hayatını kaybedenlerin sayısının artmasına dayanarak” İsrail’in uluslararası insancıl hukuka uyduğuna dair “ciddi şüpheleri” olduğunu belirtmişti.

“Filistin devletini tanımanın AB’nin çıkarına olduğunu” savunan Sanchez’in bu tavırları, Netanyahu hükümetiyle ilişkilerin gerilmesine sebep olmuş ve Tel Aviv kendisini “terörü desteklemekle” suçlamıştı.

Sanchez’in geçtiğimiz hafta Belçikalı mevkidaşı Alexander De Croo ile birlikte Mısır ile Gazze arasındaki Refah Sınır Kapısı’nın Mısır tarafına yaptığı ziyaretin ardından İspanya ile İsrail arasındaki gerilim tırmanmıştı.

Sanchez, söz konusu ziyareti sırasında “(Gazze Şeridi’nde) masum sivillerin ayrım gözetilmeksizin öldürülmesinin asla kabul edilemez olduğunu” söylemişti.

“Gazze krizine çözüm bulmanın yeterli olmadığını” söyleyen Sanchez, İsrail’in, onlarca yıldır süren İsrail-Filistin çatışmasını çözmek için “Batı Şeria ve Doğu Kudüs’ün” de dahil edildiği “kapsamlı bir yaklaşım” benimseyen ilk taraf olması gerektiği konusunda ısrar etmiş, “uluslararası topluma ve İsrail’e Filistin devletini tanıma” çağrısında bulunmuştu.

De Croo ise Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e düzenlediği saldırının ardından İsrail'in tepkisinde uluslararası insancıl hukuka saygı göstermesi gerektiğini söylemiş ve sivillerin öldürülmesine son verilmesi ihtiyacını vurgulamıştı.

Buna karşılık İsrail Dışişleri Bakanlığı ofisi, İspanyol ve Belçikalı yetkilileri “terörizmi” desteklemekle suçlayarak, iki ülkenin büyükelçilerini “protesto” için Dışişleri Bakanlığı’na çağırmıştı.



Suudi Arabistan Çarşamba günü KİK-ABD zirvesine ev sahipliği yapacak

Başkan Trump'ın görevdeki ilk döneminde Suudi Arabistan'a yaptığı ziyaret sırasında 2017 yılında Riyad'da düzenlenen KİK-ABD zirvesinden bir kare (Reuters)
Başkan Trump'ın görevdeki ilk döneminde Suudi Arabistan'a yaptığı ziyaret sırasında 2017 yılında Riyad'da düzenlenen KİK-ABD zirvesinden bir kare (Reuters)
TT

Suudi Arabistan Çarşamba günü KİK-ABD zirvesine ev sahipliği yapacak

Başkan Trump'ın görevdeki ilk döneminde Suudi Arabistan'a yaptığı ziyaret sırasında 2017 yılında Riyad'da düzenlenen KİK-ABD zirvesinden bir kare (Reuters)
Başkan Trump'ın görevdeki ilk döneminde Suudi Arabistan'a yaptığı ziyaret sırasında 2017 yılında Riyad'da düzenlenen KİK-ABD zirvesinden bir kare (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump'ın Suudi Arabistan, Katar ve BAE'ye gerçekleştireceği tarihi ilk yurtdışı ziyareti öncesinde Suudi Arabistan başkenti Riyad'da Körfez-ABD zirvesine ev sahipliği yapması bekleniyor.

Axios internet sitesinin ABD'li bir yetkiliye ve Arap yetkililere dayandırdığı haberine göre Suudi Arabistan, Çarşamba günü ABD Başkanı ile Körfez Arap Ülkeleri İşbirliği Konseyi'nden mevkidaşı liderleri bir araya getirecek zirveye ev sahipliği yapmayı planlıyor. ABD Başkanı'nın ilk resmi dış gezisi, yönetiminin ABD ile Körfez ülkeleri arasındaki işbirliğine verdiği önemi yansıtıyor ve zirve, ABD Başkanı'nın ABD'nin Ortadoğu'daki angajmanına ilişkin vizyonunu sunması ve ülkesinin bölgedeki çıkarlarını tanımlaması için bir fırsat olacak.

Bu zirve, ilki Mayıs 2015'te Camp David'de, ikincisi Nisan 2016'da, üçüncüsü Mayıs 2017'de Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da ABD Başkanı Donald Trump'ın ilk dönemindeki katılımıyla ve dördüncüsü Temmuz 2022'de Mısır, Ürdün ve Irak'ın da aralarında bulunduğu Arap ülkelerinin katılımıyla düzenlendi. ABD ile KİK ülkeleri arasındaki beşinci zirve çarşamba günü düzenlenmesi bekleniyor.

cdfrgty
Fotoğraf: KUNA

 Kral Selman bin Abdülaziz Pazar günü Körfez liderlerine Riyad'da düzenlenecek Körfez-ABD zirvesine katılmaları için davetiye gönderdi.

Kuveyt Emiri Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah, Kral Selman'dan yazılı bir mesaj ve zirveye katılım davetiyesi aldı. Bahreyn Kralı Hamad Bin İsa Al Halife de Kral Selman'ın  yazılı mesajını ve zirveye katılım davetiyesini Suudi Arabistan'ın Manama Büyükelçisi Nayef Al Sudairi'den teslim aldı.

frgty
Fotoğraf: BNA

Kral Hamad Al Halife, iki krallık arasındaki yakın ve sağlam tarihi bağları ve iki halkın çıkarlarını her düzeyde kardeşçe işbirliği ve koordinasyonun sürekli geliştirilmesini övdü. Ayrıca Kral Selman'ın Bahreyn-Suudi ilişkilerini güçlendirmeye yönelik hayırsever çabalarından ve Suudi Arabistan'ın ortak Körfez eylem sisteminin geliştirilmesindeki öncü rolünden, KİK ülkelerindeki kardeşler arasındaki uyum ve işbirliğinin derinleştirilmesinden, bölgedeki güvenlik, istikrar ve barışın temellerinin sağlamlaştırılmasından gurur duyduğunu ifade etti.

ty
Umman Dışişleri Bakanı, Suudi Büyükelçiyi kabul etti (Umman)

ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan Şarku'l Avsat'a yapılan açıklamada Başkan Trump'ın ziyaretinin ABD'nin Suudi Arabistan'ı bölgesel güvenlik ve istikrarı arttırma çabalarında önemli bir ortak olarak görmesi nedeniyle, Suudi Arabistan'ın bölgedeki önemli rolünün ve stratejisinin hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde yansıttığını ifade etti. Açıklamda şu ifadelere yer verdildi: "Washington, krizlere sürdürülebilir siyasi ve diplomatik çözümler bulmak, Gazze'deki çatışmaları durdurma çabalarını desteklemek, kalıcı bir ateşkese varmak, Kızıldeniz'de seyrüsefer özgürlüğünü tehdit eden faaliyetlere karşı koymak için bölgesel ortaklarıyla birlikte çalışma kararlılığını sürdürecek."