İran Cumhurbaşkanı Reisi ile Japonya Başbakanı Kişida, Filistin’deki son durumu görüştü

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile Japonya Başbakanı Kişida Fumio, Filistin’deki son durum ile ikili ilişkileri görüştü

(AA)
(AA)
TT

İran Cumhurbaşkanı Reisi ile Japonya Başbakanı Kişida, Filistin’deki son durumu görüştü

(AA)
(AA)

Cumhurbaşkanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Reisi ile Japonya Başbakanı Kişida telefon görüşmesi gerçekleştirdi.

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını “modern tarihin en büyük felaketi” olarak değerlendiren Reisi, Filistin ve Gazze gerçeklerinin iyi anlaşılması gerektiğini, 75 yıldır süren işgal ve katliamlarla Gazze'nin dünyanın en büyük açık hapishanesine çevrildiğini vurguladı.

Reisi, Filistin halkının yıllardır zulme maruz kaldığını, bu gerçeği bilmenin ve anlamanın karmaşık veya zor bir iş olmadığını ifade etti.

Japonya dahil farklı ülkelerin kendi halkları arasında referandum yaparak Filistin halkının haklarına verilen desteğin düzeyini doğrudan gözlemleyebilecekleri değerlendirmesinde bulunan Reisi, Batılı ülkelerin böyle bir referandum yapmaktan korktuklarını savundu.

Reisi, dünyadaki lider ve yetkililerin sessizliğinin İsrailli yöneticileri daha da saldırgan hale getireceğini belirterek, Japonya dahil farklı ülkelerin diplomatik çabalarla sorunun çözülmesine odaklanması gerektiğini ifade etti.

Japonya Başbakanı Kişida da bölgedeki insani krizle ilgili endişelerini dile getirerek, sivillere yönelik saldırıların durdurulmasının ve Gazze halkına insani yardım gönderilmesinin gerekliliğini vurguladı.

Reisi ile Kişida, iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi konusunda da istişarede bulundu.



İsrail-İran çatışmaları: Tahran siyasi mahkumlara baskıyı artırdı

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
TT

İsrail-İran çatışmaları: Tahran siyasi mahkumlara baskıyı artırdı

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)

İsrail'le 12 günlük çatışmanın ardından İran ülke içindeki baskıyı artırıyor.

Guardian'ın haberinde, 13 Haziran'da İsrail'in saldırısıyla başlayan ve İran'ın misillemesinin ardından 24 Haziran'da ABD'nin arabuluculuğunda ateşkes ilan edilen çatışmaların, İran'da "geniş çaplı bir iç baskı dalgasını" tetiklediği belirtiliyor.

İsrail'in 23 Haziran'da Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırıda 71 kişinin hayatını kaybettiği anımsatılıyor. Hayatta kalan bazı mahkumların da daha kötü koşullardaki cezaevlerine nakledildiği yazılıyor.

Mahsa Emini protestolarına katıldığı gerekçesiyle hapse atılan aktivist Rıza Handan'ın, bombalamadan sonra daha kötü şartlardaki bir hapishaneye gönderildiği belirtiliyor. 60 yaşındaki aktivistin kızı şunları söylüyor:

Ne babamın ne de diğer mahkumların yatağı var, yerde uyumak zorunda kalıyorlar. Bir keresinde uyandığında battaniyesinin içinde 6 ya da 7 tahtakurusu bulmuştu.

Kadın mahkumların da yanlarına kişisel eşyalarını bile alamadan Karçak Hapishanesi'ne gönderildiği belirtiliyor. İdam cezasına çarptırılan Kürt yardım çalışanı Pakşan Azizi'den en az iki gündür haber alınamadığı aktarılıyor. Af Örgütü'ne göre Azizi, "barışçıl insani yardım ve insan hakları faaliyetleri" nedeniyle cezalandırıldı. Tahran yönetimiyse kendisini "devlete karşı silahlı isyanla" suçluyor.

Savaş sonrası İran genelinde bir güvenlik baskısı dalgası başlatıldığı da ifade ediliyor. Kolluk kuvvetlerinin kontrol noktaları oluşturduğu ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle birçok kişinin tutuklandığı aktarılıyor.

İsrail-İran çatışmalarında Mossad'ın Tahran'da gizli bir drone üssü kurduğu ortaya çıkmıştı. Ayrıca istihbarat teşkilatına bağlı komandoların saldırıdan aylar önce başkente sızarak operasyon sırasında İran'ın hava savunma sistemlerini imha ettiği belirlenmişti. Mossad da casusların saldırılarda yer aldığını doğrulamıştı.

İran devlet medyasında geçen ay çıkan haberlerde, İsrail istihbaratı adına çalıştığı iddia edilen 700 kişinin yakalandığını duyurulmuştu. ABD merkezli İran İnsan Hakları Merkezi'nin (CHRI) verilerine göre 6 kişi casusluk iddiasıyla idam edildi. CHRI'dan Hadi Gayemi şu iddiaları paylaşıyor:

İranlı yetkililer, insanları hiçbir gerekçe göstermeden ve avukatlarına erişim hakkı vermeden gözaltına alıyor, ardından ‘ulusal güvenlik' suçlamalarıyla idam ederek halkı sindirmeye ve kontrolü yeniden kurmaya çalışıyor.

New York Times'ın analizinde de Evin Hapishanesi'nin "insan hakları ihlalleriyle" gündem olduğu hatırlatılıyor. Haberde, 12 günlük çatışmaların ardından Tahran yönetiminin tarihsel bir kavşakta olduğu yazılıyor. İran'ın ileride içerideki baskıyı artırmakla ülkenin dönüşümüne yönelik politikaları uygulamak arasında bocalayabileceği ifade ediliyor.

Independent Türkçe, Guardian, New York Times