Kızılhaç: Gazze'deki sivillerin gidecek güvenli yerlerinin olmaması kabul edilemez

Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) Başkanı Mirjana Spoljaric, "Gazze'deki sivillerin gidecek güvenli yerlerinin olmaması ve mevcut askeri kuşatma nedeniyle yeterli insani müdahaleyi gerçekleştirmenin şu anda mümkün olmaması kabul edilemez" ifadelerini

(AA)
(AA)
TT

Kızılhaç: Gazze'deki sivillerin gidecek güvenli yerlerinin olmaması kabul edilemez

(AA)
(AA)

Spoljaric, yaptığı yazılı açıklamada, devam eden saldırıların siviller üzerinde yarattığı yıkıcı insani etkileri hafifletme çabalarını ilerletmek üzere Gazze'ye gittiğini belirtti.

Gazze'deki insanların inanılmaz derece acı çektiğini kaydeden Spoljaric, "Gazze'deki sivillerin gidecek güvenli bir yerinin olmaması ve askeri kuşatma nedeniyle yeterli insani müdahalenin şu anda mümkün olmaması kabul edilemez. (Ziyaret sırasında) Sivillerin içinde bulunduğu kötü durumla ilgili derin endişemi dile getireceğim ve ICRC'nin onların acılarını dindirmek için elimizden gelen her şeyi yapma konusundaki azami kararlılığının altını çizeceğim." ifadelerini kullandı.

Spoljaric, Gazze'ye engelsiz ve düzenli bir yardım akışının girmesine izin verilmesi gerektiğini vurgularken rehinelerin serbest bırakılması ve ICRC'nin onları güvenli bir şekilde ziyaret etmesine izin verilmesi çağrısında da bulundu.

ICRC Başkanı Spoljaric, Gazze'deki sivillerin korunması çağrısını da yineledi.



İran basını: Kaani hala hayatta ve Tahran'da halk mitingine katıldı

DMO’ya bağlı Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani (DPA)
DMO’ya bağlı Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani (DPA)
TT

İran basını: Kaani hala hayatta ve Tahran'da halk mitingine katıldı

DMO’ya bağlı Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani (DPA)
DMO’ya bağlı Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani (DPA)

İran'ın yarı resmi Mehr Haber Ajansı dün İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) yurtdışı operasyonlarını yürüten Kudüs Gücü Komutanı Tuğgeneral İsmail Kaani'nin hayatta olduğunu bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Mehr’den aktardığı habere göre, 12 gün önce İsrail'in İran'a düzenlediği saldırıların başında diğer üst düzey askeri komutanlarla birlikte öldürüldüğü bildirilen Kaani, dün öğleden sonra İran Silahlı Kuvvetleri’ne destek amacıyla başkent Tahran’ın merkezindeki İnkılap Meydanı’nda düzenlenen halk mitingine katıldı.

İsrail ordusu, 13 Haziran Cuma günü şafak vakti İran'a düzenlediği saldırılarda 20'den fazla üst düzey askeri komutanı öldürdüğünü açıklamıştı.

Ardından ABD Başkanı Donald Trump, dün sabah İsrail ile İran arasında ateşkes anlaşmasının yürürlüğe girdiğini duyurdu.

İsrail, askeri operasyonların hedef aldığı İranlı yetkililerin listesini yayınladı. DMO'nun dış operasyonlardan sorumlu Kudüs Gücü Komutanı Kaani'nin akıbeti merak konusu oldu.

New York Times gazetesinin İran muhabiri, geçtiğimiz cuma günü İranlı kaynaklardan, Kaani'nin İsrail'in İran'a düzenlediği saldırıda öldürüldüğünü aktarmıştı.

New York Times gazetesinin İsrail muhabiri Ronen Bergman pazar günü yayınlanan makalesinde şöyle yazdı:

“İsrail'in İran'a saldırısından bir ay önce, istihbarat ve savunma kurumlarının en üst düzeylerinde, Mossad'ın “Tebş'in listesinde kimler yer alacak?” şeklindeki sorusuna ilişkin yoğun tartışmalar yaşandı.”

Mossad'ın pasif ooperasyonlar için kullandığı bir terim olan ‘tebş’ ifadesi, Bergman'ın X platformunda yayınladığı yazıya göre suikast, tasfiye veya hedefli engelleme için kullanılan kod ad.

‘Mutluluk’ olarak nitelendirilen listeye dikkati çeken Bergman, bu toplantılara katılanlardan biri tarafından da bu şekilde adlandırılan listeye İranlı liderlerin dahil edilmesinin ‘rütbeleri ve uygun bir fırsatın ortaya çıkması’ şeklindeki iki faktöre bağlı olduğunu belirtti.

Bergman, yazısını şöyle sürdürdü:

“Tartışma tek bir isim üzerine yapılmıyordu. Aksine, listeyi okuduğu takdirde en çok rahatsız olacak kişinin o olduğu kesindi, çünkü listeye alınmaması konusunda tam bir fikir birliği vardı, o kadar zahmete değmeyeceği düşünülüyordu.”

Bergman, Kaani’nin bilinmeyen akıbeti ve hava saldırılarında öldürülmüş olabileceği ihtimaliyle ilgili olarak “İsrail, onun yüksek konumuna rağmen etkisinin hissedilmediğini ve bu nedenle ölümünün önemli bir etkisi olmayacağını değerlendirdi” ifadelerini kullandı.