İran Dışişleri Bakanı, Azerbaycan ile ilişkilerinin "doğru yolda" olduğunu söyledi

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Tahran ile Bakü arasındaki ilişkilerin "doğru yolda" ilerlediğini ve iki ülkenin koridorların açılması konusunda "iyi anlaşmalar" yaptığını söyledi

Hüseyin Emir Abdullahiyan (AA)
Hüseyin Emir Abdullahiyan (AA)
TT

İran Dışişleri Bakanı, Azerbaycan ile ilişkilerinin "doğru yolda" olduğunu söyledi

Hüseyin Emir Abdullahiyan (AA)
Hüseyin Emir Abdullahiyan (AA)

İran resmi ajansı IRNA'nın haberine göre, Dışişleri Bakanı Abdullahiyan ile Azerbaycanlı mevkidaşı Ceyhun Bayramov, Moskova'da düzenlenen ve Azerbaycan, İran, Kazakistan, Rusya ile Türkmenistan'ın bulunduğu Hazar Ülkeleri Dışişleri Bakanları Toplantısının oturum aralarında bir araya geldi.

Görüşmede, Azerbaycan ile İran arasındaki ilişkilerin "doğru yolda" ilerlediğini ifade eden Abdullahiyan, iki ülke liderleri arasındaki son görüşmede ilişkilerin her alanda geliştirilmesi yönünde adımlar atıldığını hatırlattı.

Tahran ve Bakü arasında koridor açma, ticari işbirliği, yarım kalmış projeler konusunda da iyi anlaşmalar yapıldığını belirten Abdullahiyan, iki ülkenin ikili ilişkilere daha fazla ivme kazandırmak için ekonomik, kültürel, siyasi, güvenlik ve turizm alanlarını harekete geçirmeye çalıştıklarını kaydetti.



Burkina Faso’nun kuzeyinde terör saldırısı: 100’dan fazla ölü

Bir çatışma sırasında Burkina Faso güçleri (Sosyal medya siteleri)
Bir çatışma sırasında Burkina Faso güçleri (Sosyal medya siteleri)
TT

Burkina Faso’nun kuzeyinde terör saldırısı: 100’dan fazla ölü

Bir çatışma sırasında Burkina Faso güçleri (Sosyal medya siteleri)
Bir çatışma sırasında Burkina Faso güçleri (Sosyal medya siteleri)

Bir sivil toplum kuruluşu (STK) çalışanı ve yerel halktan görgü tanıkları, Burkina Faso'nun kuzeyinde meydana gelen terör saldırısında 100'den fazla kişinin öldüğünü söyledi.

Ülkenin terörden etkilenen bölgelerinde diyalog çabalarına katılan STK görevlisi, saldırının pazar sabahı erken saatlerde bir askeri üs ve uzun süredir kuşatma altında olan stratejik öneme sahip Djibo şehri de dahil olmak üzere çeşitli yerlere düzenlendiğini belirtti. Bölgeden bir öğrenci, ölenler arasında babasının da olduğunu aktardı.

Her iki kaynak da dün Associated Press'e (AP) kendilerine misilleme yapılmasından korktukları için isimlerinin gizli kalması koşuluyla konuştu. Pazar günü gerçekleşen saldırının sorumluluğunu Sahel bölgesinde aktif bir terör örgütü olan El Kaide bağlantılı Cemaat Nusret ül-İslam vel-Müslimin (JNIM) üstlendi.

Denize kıyısı olmayan 23 milyon nüfuslu Burkina Faso, askeri bir cunta tarafından yönetiliyor. Silahlı radikalizmin küresel merkez üssü olarak bilinen Afrika'nın Sahel bölgesinde derinleşen güvenlik krizinden en çok etkilenen ülkeler arasında yer alan Burkina Faso topraklarının yaklaşık yarısı, 2022 yılında iki darbenin önünü açan şiddet olayları nedeniyle hükümetin kontrolü dışında kaldı. Bunun yanında hükümete bağlı güvenlik güçleri yargısız infazlar yapmakla suçlanıyor.

STK görevlisinin yanı sıra Sahel bölgesi üzerinde uzman bağımsız bir açık kaynak analisti olan Charlie Werb'e göre pazar günü gerçekleşen saldırılar yerel saatle sabah 06.00 sularında farklı noktalarda eş zamanlı olarak başladı. STK görevlisi, JNIM üyelerinin Burkina Faso Hava Kuvvetlerinin dikkatini dağıtmak için sekiz bölgeye eş zamanlı saldırılar düzenlediğini, saldırının merkez üssünün Djibo şehri olduğunu ve JNIM üyelerinin önce şehrin girişlerindeki tüm kontrol noktalarının kontrolünü ele geçirip ardından da başta Özel Terörle Mücadele Birimi’ne ait askeri kışla olmak üzere tüm askeri üslere saldırdığını aktardı.

İnternette yayınlanan videoları inceleyen Werb, güvenlik güçlerinin aşırılık yanlılarını başarıyla püskürttüğü Djibo'daki önceki saldırıların aksine, saldırganların Burkina Faso Hava Kuvvetlerinin müdahalesinden önce saldırıların düzenlendiği bölgelerde birkaç saat geçirdiğini söyledi.

Sahel bölgesi uzmanı ve Soufan Merkezi'nde (The Soufan Center)  kıdemli araştırmacı olan Wassim Nasr, son saldırının JNIM’in Burkina Faso'da artan gücünü ve nüfuzunu gösterdiğini vurgulayarak “Djibo'nun hedef alınması örgütün ülke içindeki hareket özgürlüğünün bir kanıtı” ifadelerini kullandı.