Trump'ın diktatörlükle ilgili açıklamaları tartışma yarattı

ABD Cumhuriyetçilerin dördüncü münazarasında rekabet kızıştı

Trump, 2 Aralık'ta Iowa'daki miting sırasında destekçilerine şapka fırlattı (AP)
Trump, 2 Aralık'ta Iowa'daki miting sırasında destekçilerine şapka fırlattı (AP)
TT

Trump'ın diktatörlükle ilgili açıklamaları tartışma yarattı

Trump, 2 Aralık'ta Iowa'daki miting sırasında destekçilerine şapka fırlattı (AP)
Trump, 2 Aralık'ta Iowa'daki miting sırasında destekçilerine şapka fırlattı (AP)

ABD başkanlık seçimlerine bir yıldan az bir süre kala eski Başkan Donald Trump’ın diktatörlükle ilgili açıklamaları tepki topladı.

Iowa'da Fox News sunucusu Sean Hannity moderatörlüğünde düzenlenen bir seçim etkinliğinde Trump, seçildikten sonra bir günlüğüne diktatör olacağı imasında bulundu. Hannity'nin sorularına yanıt veren Trump şunları söyledi: “Bu adamı seviyorum. ‘Diktatör olmayacaksın değil mi?’ diye sordu. Ben de ona: ‘Hayır, hayır, hayır, ilk gün hariç dedim. Sınırları kapatacak, petrolü çıkarmak için tekrar tekrar sondaj yapacağız. Bundan sonra ise diktatör olmayacağım’ dedim” ifadelerini kullandı.

Hannity, sorularında önde gelen Cumhuriyetçi siyasetçi Elizabeth Cheney'nin, Trump'ın seçilmesi halinde ülkenin diktatörlüğe doğru gideceği, gücü istismar etme ya da intikam alma ihtimali yönündeki uyarılarına dikkat çekti.

Trump'a karşı muhalefeti nedeniyle partide dışlanan eski Cumhuriyetçi temsilcinin bu karamsar açıklamaları, eski Başkan’a yönelik sert eleştirisi kapsamında kaydedildi. Pazar günü NBC’ye konuşan Cheney, “Bu çok tehlikeli bir an. Trump'ın 2028'den sonra da iktidarda kalmaya çalışacağına şüphe yok” vurgusunda bulundu.

Hannity ile gerçekleştirdiği konuşmada Iowa’da kazanacağını öngören Trump, Başkan Joe Biden'ın bilişsel ve zihinsel yeteneklerine yönelik sert eleştirilerini yeniledi. Biden’ın 2024 başkanlık yarışında Demokrat Parti'nin adayı olmayacağı beklentisini dile getirdi.

Florida Valisi Ron DeSantis, eski Güney Carolina Valisi Nikki Haley, iş insanı Vivek Ramaswamy ve eski New Jersey Valisi Chris Christie, dün (6 Aralık) akşam Cumhuriyetçi başkan adaylarının dördüncü tartışmasında Alabama'nın Tuscaloosa şehrinde karşı karşıya geldi.  Dörtlü, Trump'ın bu tartışmaları boykot etmesi ve kamuoyu araştırmalarında tüm adayları geride bırakması nedeniyle ikinci sıra için yarıştı.



ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
TT

ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Lübnan'da kendi ifadesiyle ‘Başkan Trump'ın sabrına bağlı’ sınırlı bir zaman dilimi olduğunu vurguladı.

Barrack, New York'ta düzenlediği ve Şarku’l Avsat'ın da davet edildiği basın toplantısında şunları söyledi: “Trump sabrıyla tanınsa da bu sabır sınırsız değil. Lübnan'ı çok seviyor ve belki de Dwight Eisenhower'dan bu yana hiçbir ABD başkanı bu sevgiyi göstermemiştir. Bu ülkeye yönelik samimi takdirlerini ifade etti. Ancak Lübnanlılar harekete geçmeli. Bu fırsatı değerlendirmek zorundalar. Aramızda bir etkileşim var, bu nedenle zaman zaman biraz hayal kırıklığına uğrasam da iyimserim.”

Hizbullah'ın silahları konusunda Barrack, kabine içinde ve üç başkan (Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı) arasında bir uzlaşmaya varılırsa ve Hizbullah ağır silahlarını yavaş yavaş bırakmayı kabul ederse bunun bir başlangıç olacağını söyledi. Barrack sözlerini şöyle sürdürdü: “Lübnan'da herkes hafif silahlar taşıyor ama burada söz konusu olan İsrail'i etkileyebilecek silahlar. Bu desteklenmesi gereken bir süreç ve Lübnan ordusunun silah toplama işini yapabilmesi için güçlendirilmesi gerekiyor. Sorun şu ki orduya bir süredir ödeme yapılmıyor ve bu da engellerden biri. Tüm bu unsurların aynı anda gerçekleşmesi gerekiyor. Lübnanlılar arasında büyük saygı gören Lübnan ordusunun silahların nasıl iade edileceği ve bir iç savaşa yol açmadan nasıl toplanacağı konusunda Hizbullah ile yumuşak bir müzakere yürütmesi için güçlendirilmesi lazım. Çünkü bu silahlar yeraltı garajlarında, mahzenlerde ve evlerin altında saklanıyor.”

Barrack, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ın silahlarıyla ilgili olarak gecikmesinin sebebinin iç savaş korkusu olduğuna inanıyor.

ABD elçisi, Suriye ile İsrail arasındaki herhangi bir normalleşmenin doğal olarak Lübnan, İsrail, Irak ve nihayetinde İsrail arasında da normalleşmeyi gerektireceğini belirtti. Barrack, “Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, İsrail'in düşman olmadığını ve mevcut sorunlara çözüm bulmak için İsrail'le görüşmeye ve müzakereye açık olduğunu söylerken tutumunda netti. Bu süreç diğer komşu ülkelerde olduğu gibi kademeli adımlarla başlayacak” ifadelerini kullandı.

Barrack, “Başkan Trump'ın İran'ın bombalanmasına verdiği destek gibi attığı cesur adımlar kısa vadeli de olsa bir fırsatı temsil ediyor. Çünkü İran, Hamas, Hizbullah ve Husiler şu anda geçici bir geri çekilme durumunda. Geri kalan ülkelerin kendilerini yeniden tanımlama şansı var” dedi ve kararın kendilerine bağlı olduğunu vurguladı. Barrack, “Bu adımların zaten atılmakta olduğuna ve herkesin bu yönde ilerlemek için sorumlulukla hareket ettiğine inanıyorum” diyerek sözlerini noktaladı.