İran, Türkiye'den sınır dışı edilen tartışmalı şarkıcıyı tutukladıhttps://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/4713886-i%CC%87ran-t%C3%BCrkiyeden-s%C4%B1n%C4%B1r-d%C4%B1%C5%9F%C4%B1-edilen-tart%C4%B1%C5%9Fmal%C4%B1-%C5%9Fark%C4%B1c%C4%B1y%C4%B1-tutuklad%C4%B1
İran, Türkiye'den sınır dışı edilen tartışmalı şarkıcıyı tutukladı
İran medyası Tataloo’nun İran'a geldiği gibi tutuklanmasını görüntüledi (IRNA)
İran medyasına göre, Türkiye'den sınır dışı edildikten sonra İran'a gelen tartışmalı şarkıcı Emir Hüseyin Maksudlu, İran polisi tarafından gözaltına alındı.
Pop ve rap şarkıcısı olan 34 yaşındaki sahne adı Amir Tataloo olan şarkıcı, Türkiye’de İranlı genç kızlara yönelik cinsel saldırı ve tecavüz suçlamalarıyla karşı karşıya. Bu suçlamaların ciddi hukuki sonuçları olabilir. Bu konuda gerek Amir gerekse avukatı, şu ana kadar suçlamalara ilişkin herhangi bir açıklama yapmadı.
İran Adalet Bakanlığına bağlı Mizan Ajansı, Türk yetkililerin Tataloo'yu İran'ın kuzeybatısındaki Bazargan sınır kapısında İran polisine teslim ettiğini ve çocukların ailelerinin şikayetleri sonucu gözaltına aldığını bildirdi.
Tataloo'nun sınır dışı edilmesinden bir yıl önce, şarkıcı Türkiye’de yaşamının zor olduğunu belirterek İran'a geri dönmeyi planladığını söylemişti. Ünlü şarkıcı geri dönmek için bilet almasına rağmen pasaportun süresi dolması nedeniyle ülkesine gidemediğini açıklamıştı.
Bir hafta önce, Türk polisinin, İran konsolosluğu personeline hakaret ettiği gerekçesiyle Tataloo'yu gözaltına aldığı bildirilmişti. Şarkıcı, ülkesine sınır dışı edilme talebinde bulunmuş ancak pasaport sorunu nedeniyle bu talebi yerine getirilememişti.
Öte yandan kız arkadaşı, eski aktris Seher Kureyşi, onu kendisine birkaç saat boyunca şiddet kullanmakla suçladı ve Türkiye'deki evinde kızları taciz ettiğini açıkladı.
Amir Tataloo İranlı rapçi (ISNA)
Tataloo son on yılda birkaç kez tutuklandı ve "yolsuzluğu ve ahlaksızlığı yaymak" ve "genel ahlakı bozmak" suçlamalarıyla hapis cezası aldı. Her seferinde, 13 ila 25 yaşları arasındaki destekçileri, onun serbest bırakılmasını talep eden protestolar düzenledi. İlk tutuklanması 2012'de ilk albümünü çıkardıktan sonra gerçekleşmişti.
2015 yılında, Tataloo, İran Deniz Kuvvetleri'ne ait bir fırkateyn olan Jamaran üzerinde kaydedilen ve Deniz Piyadeleri subaylarından bahseden bir şarkı yayınladı.
Jamaran fırkateyninde İran'ın silahlandırılmasıyla ilgili şarkı söylüyor (YouTube)
Şarkı, İran'ın nükleer programını savunuyor ve tartışmalı bir ifadeyle "Körfez'i silahlandırma hakkının İran'a ait olduğunu" söylüyor. Bu şarkı, Devrim Muhafızlarına bağlı Propaganda ve İletişim Birimi tarafından yapılmıştı.
2016 yılında tutuklandıktan sonra, o dönemde İran Ordusu Deniz Kuvvetleri Komutanı olan Habibullah Seyyari, tartışmalı şarkıcıyla işbirliği yapmadığını belirtti.
Reisi, 2017 seçim kampanyası sırasında Talalud ile görüştü (Farraro)
2017 yılında, Tataloo o dönemin İran cumhurbaşkanı adayı olan ve daha sonra seçimi kazanan Hasan Ruhani ile buluştu. Bu buluşma, o dönemde başkan adayının Tataloo'nun beş milyondan fazla takipçisi olan kitlesini çekmeye yönelik bir girişim olarak yorumlandı.
Ocak 2020'nin sonunda, İran polisi Tataloo'nun Türkiye'de, İran tarafından uluslararası polis teşkilatı INTERPOL aracılığıyla yayınlanan kırmızı bültenle tutuklandığını açıkladı. Tutuklanması, dini sembollere hakaret etme suçlamasıyla ilgiliydi.
2020'de İran dışında yaşayan İranlı kadın aktivistler ve gazeteciler, Tataloo'nun çocuklara cinsel saldırı suçlamalarıyla karşı karşıya kaldıktan sonra Instagram hesabını silmeye zorlayan bir kampanya başlattılar. Tataloo'nun yeniden tutuklandığının duyulmasının ardından, İran'da sosyal medya platformlarında adı yeniden gündeme geldi.
Bazı blog yazarları, hükümetin Tataloo'yu ülkeye geri getirerek "kamuoyunun dikkatini başka bir yere çekmek" amacı taşıdığını ve 4 milyar dolarlık çay ithalatı ile ilgili büyük bir yolsuzluk dosyasını örtbas etmeye çalıştığını iddia ettiler.
İbrahim Reisi ile eski Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin hükümeti, son yıllarda ülkeyi sarsan büyük yolsuzluk dosyaları konusunda birbirlerine karşılıklı suçlamalarda bulunuyorlar.
Avrupa Troykası, İran'a yönelik BM yaptırımlarını yeniden yürürlüğe koyma tehdidinde bulunduhttps://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/5165346-avrupa-troykas%C4%B1-i%CC%87rana-y%C3%B6nelik-bm-yapt%C4%B1r%C4%B1mlar%C4%B1n%C4%B1-yeniden-y%C3%BCr%C3%BCrl%C3%BC%C4%9Fe-koyma-tehdidinde
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, bugün Brüksel'de düzenlenen Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları toplantısı öncesinde basın mensuplarına konuştu. (Reuters)
Avrupa Troykası, İran'a yönelik BM yaptırımlarını yeniden yürürlüğe koyma tehdidinde bulundu
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, bugün Brüksel'de düzenlenen Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları toplantısı öncesinde basın mensuplarına konuştu. (Reuters)
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot dün yaptığı açıklamada, Avrupa Troykası’nın (Fransa, Birleşik Krallık ve Almanya), o tarihe kadar bir nükleer anlaşmaya varılamaması halinde ağustos ayı sonuna kadar İran'a yönelik Birleşmiş Milletler (BM) yaptırımlarının otomatik olarak geri getirilmesine yönelik ‘snapback’ mekanizmasını harekete geçireceğini söyledi.
Brüksel'de düzenlenen Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları toplantısı öncesinde basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Barrot, “Fransa ve ortakları, 10 yıl önce kaldırılan silahlar, bankalar ve nükleer ekipmanlar üzerindeki küresel yasağı yeniden uygulamaya koymakta haklılar. İran'dan güçlü, somut ve inandırıcı bir taahhüt gelmediği takdirde bunu en geç ağustos ayı sonuna kadar yapacağız” ifadelerini kullandı.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas ise dışişleri bakanları toplantısında ‘İran'ın ele alınacağını’ söyledi. Kallas, “Diplomatik yolu ve müzakereleri yeniden başlatmak bizim çıkarımıza” dedi.
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, Brüksel'de düzenlenen AB dışişleri bakanları toplantısının oturum aralarında basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. (EPA)
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce tarafından yapılan açıklamaya göre, AB dışişleri bakanları toplantısı öncesinde ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Avrupa Troykası'ndaki mevkidaşlarıyla Ortadoğu'da istikrarın desteklenmesi ve İran'ın nükleer silah geliştirememesinin sağlanması konularında telefon görüşmeleri gerçekleştirdi.
Avrupa ülkeleri, ekim ayında süresi dolacak olan 2231 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararı kapsamında snapback mekanizmasını harekete geçirmekle tehdit ediyor. Bu mekanizma, karar kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde Tahran'a yönelik BM yaptırımlarının yeniden uygulanmasına olanak sağlıyor.
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi pazartesi günü yaptığı açıklamada, mekanizmayı harekete geçirmenin ‘yasal dayanaktan yoksun düşmanca bir tedbir’ olduğu uyarısında bulunarak, Avrupalıları taahhütlerini ihlal etmekle suçladı. Bekayi, Avrupalı güçlerin bu adımı atması halinde orantılı bir karşılık verileceği tehdidinde bulundu.
İran medyası, Tahran'ın Moskova ve Pekin'i nükleer anlaşmadan çekildiklerini duyurmaya ikna etmeye çalıştığını ve bu sayede BM Güvenlik Konseyi'nde yaptırımların yeniden uygulanmasına yönelik herhangi bir girişimi engellemek için yasal bir dayanak elde edeceğini belirtti.
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi bugün Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ve Çinli mevkidaşı Wang Yi ile Avrupa Troykası’nın nükleer anlaşma kapsamında BM yaptırımlarına otomatik olarak geri dönüş anlamına gelen snapback mekanizmasını harekete geçirmesini engellemenin yolları üzerine istişarelerde bulundu.
Lavrov ve Wang Yi pazartesi günü Pekin'de bir araya gelerek Arakçi'nin Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) dışişleri bakanları toplantısına katılmasından önce İran'ın nükleer dosyasını ele aldılar.
Arakçi bugün Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, “Mevcut durumda elbette Çin Dışişleri Bakanı ve Rusya Dışişleri Bakanı ile ikili görüşmeler yapacağız” dedi.
Rusya Dışişleri Bakanlığı pazar günü, Devlet Başkanı Vladimir Putin'in İran'ı Washington'un istediği uranyum zenginleştirmesine izin verilmeyecek bir nükleer anlaşmayı kabul etmeye çağırdığı yönündeki haberi ‘yalan’ olarak nitelendirdi.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'nin bugün Pekin'de düzenlenen Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) dışişleri bakanları toplantısı çerçevesinde gerçekleştirdikleri görüşmeden (İran Dışişleri Bakanlığı)
ABD merkezli haber sitesi Axios'un dosyaya yakın kaynaklara dayandırdığı haberine göre Putin, İran'a ABD ile uranyum zenginleştirmesini engelleyecek bir anlaşmayı kabul etmesi çağrısında bulundu. Rusya nükleer program konusunda yıllardır İran'ın başlıca diplomatik destekçisi konumunda.
Moskova, İran'ın uranyum zenginleştirme hakkını kamuoyu önünde desteklemiş olsa da Putin, İsrail ile İran arasında 12 gün süren savaşın ardından özel oturumlarda daha sert bir tutum benimsedi.
İki kaynak Rusların İsrail hükümetine Putin'in İran'ın uranyum zenginleştirmesi konusundaki tutumu hakkında bilgi verdiğini söyledi. Üst düzey bir İsrailli yetkili, “Putin'in İranlılara bunu söylediğini biliyoruz” dedi. Putin bu tutumunu geçen hafta ABD Başkanı Donald Trump ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile yaptığı görüşmelerde de dile getirdi.
ABD Başkanı Donald Trump'ın ilk döneminde İran'a yönelik ABD yaptırımlarının yeniden uygulanmasından bu yana Tahran, 20 yıllık bir stratejik anlaşma yoluyla Moskova’yla ve İran'ın petrol ihracatının yüzde 90'ını satın alan Pekin’le bağlarını güçlendirdi.
Arakçi Telegram üzerinden yaptığı paylaşımda şöyle yazdı: “ŞİÖ yavaş yavaş küresel arenaya açılıyor, yani bölgesel arenayı yavaş yavaş aşıyor… Gündeminde ekonomik, siyasi ve güvenlik alanları da dahil olmak üzere bir dizi farklı konu var.”
Diğer yandan İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, hükümetinin ‘tüm ciddiyetiyle bu barışçıl yolu izleyeceğini’ söyledi ve ek ayrıntı vermeden ‘diplomasi penceresinin halen açık olduğunu’ vurguladı.
Pezeşkiyan, “Geleceğe doğru yeni ufuklar açmak için geçmişi eleştirel gözlerle gözden geçirmeliyiz. Bizi daha iyi bir yarına götürecek olan şey, umudu yeniden inşa etmek, öğrenme ve değişme isteği ile anlayış, empati ve rasyonaliteye dayalı yeni bir yoldur... Diplomasi penceresinin açık olduğuna inanmaya devam ediyoruz ve bu barışçıl yaklaşımı kararlılıkla sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
Pezeşkiyan sözlerini şöyle sürdürdü: “Savaşın dayattığı büyük sınavda, psikolojik baskılara ve halkımızın karşılaştığı pek çok zorluğa rağmen, İran'ın çağdaş tarihinde halkın katılımının, uzlaşının ve toplumsal uyumun en dikkat çekici tezahürüne tanık olduk. Ülke içinde ve dışında, her eğilimden İranlılar saldırgan düşman karşısında tek vücut oldular.”
İran Cumhurbaşkanı'nın açıklamaları, İran Genelkurmay Başkanı Abdurrahim Musevi'nin İsrail ile 12 gün süren savaş sırasında ülkesinin ‘varlığının ve toprak bütünlüğünün eşi benzeri görülmemiş şekilde tehdit edildiğini’ söylemesinin ardından geldi.
Pezeşkiyan hükümeti, muhafazakâr milletvekillerinin muhalefetine rağmen Batılı güçlerle müzakerelere yeniden başlamaya hazır olduğunun sinyallerini verdi.
ABD ile İran arasında 19 Nisan'da ikinci tur görüşmelerin yapıldığı Roma'daki Umman Büyükelçiliği'nin girişinde bekleyen gazeteciler ve polis memurları (AP)
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi pazartesi günü yaptığı açıklamada, İran ve ABD arasında altıncı tur müzakereler için ‘belirli bir tarih olmadığını’ söyledi. Bekayi, “Diplomasinin ve müzakere yolunun etkinliğini doğrulamadığımız sürece böyle bir yola girmeyeceğiz” dedi.
Arakçi ve ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff nisan ayından bu yana Umman arabuluculuğunda beş tur görüşme gerçekleştirdi. Daha sonra İsrail 13 Haziran'da İran'a saldırı başlattı ve ABD'nin İran'ın üç nükleer tesisini bombaladığı 12 günlük bir savaşı tetikledi.
Tahran ve Washington arasında yeni bir müzakere turunun 15 Haziran'da yapılması gerekiyordu, ancak savaş nedeniyle iptal edildi.
İran Dini Lideri Ali Hamaney’in uluslararası ilişkiler danışmanı Ali Ekber Velayeti pazartesi günü yaptığı açıklamada, ülkesinin uranyum zenginleştirmeyi durdurma şartına bağlanması halinde ABD ile nükleer müzakerelere yer olmadığını söyledi ve böyle bir şartı Tahran'ın bağlı olduğu ‘kırmızı çizgilere’ aykırı olarak niteledi.
Şarku’l Avsat’ın İran medyasından aktardığına göre Velayeti, Pakistan İçişleri Bakanı Muhsin Nakvi ile gerçekleştirdiği görüşmede, “Müzakereler zenginleştirmenin durdurulması şartına bağlanırsa kesinlikle gerçekleşmeyecek” dedi.