BM Genel Kurulu, Filistin lehine 5 kararı kabul etti

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, Filistin meselesiyle ilgili beş kararı ezici çoğunlukla kabul etti

(AA)
(AA)
TT

BM Genel Kurulu, Filistin lehine 5 kararı kabul etti

(AA)
(AA)

Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, BM Genel Kurulunda Filistin meselesine ilişkin 5 karar ezici çoğunlukla kabul edildi.

Filistinli mültecilere yardıma yönelik ilk karar 168 ülkeden destek aldı. Karara sadece İsrail karşı çıkarken, aralarında ABD, Uruguay ve Paraguay'ın olduğu 10 ülke ise çekimser kaldı.

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansının (UNRWA) faaliyetlerine ilişkin karara 165 ülke destek verirken, 4 ülke (ABD, Kanada, İsrail ve Mikronezya) ret oyu verdi, 6 ülke (Kamerun, Guatemala, Kiribati, Palau, Papua Yeni Gine ve Vanuatu) ise çekimser kaldı.

İşgal altında bulunan Filistin topraklarındaki İsrail yerleşimlerine ilişkin karar 149 ülkenin desteğini alırken, 6 ülke (ABD, Kanada, İsrail, Macaristan, Mikronezya ve Nauru) ret oyu kullandı, 19 ülke ise oylamada çekimser kaldı.

(AA)

Filistinli mültecilerin mülkleri ve onlardan elde edilen gelirlere ilişkin karara 163 ülke destek verirken, 5 ülke (ABD, Kanada, İsrail, Mikronezya ve Nauru) ret oyu verdi, 9 ülke de oylamada çekimser kalmayı tercih etti.

İsrail'in Filistin halkının ve işgal altındaki topraklarda yaşayan diğer Arapların insan haklarını etkileyen uygulamalarını araştırmakla görevli Özel Komite'nin çalışmalarına ilişkin karara 86 ülke destek verirken, aralarında ABD, İngiltere, İsrail, Kanada, Çekya, Macaristan, Avusturya ve Avustralya'nın da bulunduğu 12 ülke ret oyu kullandı, 75 ülke ise oylamada çekimser kaldı.

Filistin Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, kararların kabul edilmesinin memnuniyetle karşılandığı belirtilerek oylamaya katılmayan ülkelere "pozisyonlarını düzeltmeleri ve hakikatin, adaletin ve Filistin halkıyla dayanışmanın yolu olan doğru tarafta durmaları" çağrısında bulunuldu.

Açıklamada, Filistin halkının acılarının sona erdirilmesi, Gazze'de İsrail saldırganlığının durdurulması ve ateşkesin sağlanması için acil eyleme geçilmesi gerektiğinin altı çizildi.

Sembolik öneme sahip olan söz konusu kararların bağlayıcılığı bulunmuyor.



Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
TT

Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)

USA Today'in haberine göre, yapılan bir araştırmada Cumhuriyetçilerin yaklaşık yarısı, adayları Donald Trump'ın Demokrat rakibi Kamala Harris karşısında kaybetmesi halinde ABD başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmeyeceklerini söylerken, bazıları da ‘kayıtsız kalmayacaklarını ve seçimin sonucunu iptal etmek için harekete geçeceklerini’ ileri sürdü.

100'den fazla ülkede hukukun üstünlüğünü ilerletmek için çalışan Dünya Adalet Projesi (WJP) tarafından yapılan araştırmada, Demokratların yaklaşık dörtte birinin Harris'in kaybetmesi halinde sonuçları kabul etmeyecekleri ve Cumhuriyetçilere kıyasla daha az sayıda olmak üzere bazı Demokratların sonuçları ‘iptal ettirmek için harekete geçecekleri’ bildirildi.

Ankette katılımcılara seçim sonuçlarını bozmak için ne tür bir ‘eylemde’ bulunacakları sorulmadı.

Söz konusu ankete göre, Cumhuriyetçilerin yüzde 46'sı ve Demokratların yüzde 27'si adaylarının kaybetmesi halinde sonucu kabul etmeyeceklerini belirtti. Ayrıca Cumhuriyetçilerin yüzde 14'üne karşılık Demokratların yüzde 11'i ‘harekete geçeceklerini’ söyledi.

xcvd

WJP Direktörü Elisabeth Andersen sonuçların ‘ürkütücü’ olduğunu ve Amerikalıların neredeyse üçte birinin kendi adaylarının kaybetmesi halinde başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmek istemediğini gösterdiğini vurguladı.

Sonuçlara göre Cumhuriyetçilerin sadece yüzde 29'u seçim sürecinin yolsuzluktan arınmış olduğunu söylerken, bu oran Demokratlarda yüzde 56.

Andersen, “Özellikle Cumhuriyetçiler arasında, ancak bazı bölgelerde de Demokratlar arasında bu sürece güvenin çok düşük olduğunu görebilirsiniz. Dolayısıyla bu sonuç bize seçim sonrasında yaşanabilecek potansiyel çatışmanın bir göstergesi gibi görünüyor” ifadelerini kullandı.

USA Today, New York Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ndeki Brennan Adalet Merkezi tarafından mayıs ayında yapılan ve seçim görevlilerinin yüzde 36'sının taciz ya da kötü muameleye maruz kaldığını, yüzde 16'sının tehdit edildiğini ve her 10 görevliden 7'sinin tehditlerin 2020 seçimlerinden bu yana arttığını söylediğini ortaya koyan bir araştırmaya işaret etti.