Ukrayna savaşı Belçika'nın mühimmatını tüketti: "Taş atmak zorunda kalacağız"

"Belçika ordusu Taş Devri'ne geri döndü"

Belçika ordusu, askeri yardımlar kapsamında mühimmatlara ek olarak Ukrayna'ya F-16 savaş jeti gönderileceğini de duyurmuştu (Reuters)
Belçika ordusu, askeri yardımlar kapsamında mühimmatlara ek olarak Ukrayna'ya F-16 savaş jeti gönderileceğini de duyurmuştu (Reuters)
TT

Ukrayna savaşı Belçika'nın mühimmatını tüketti: "Taş atmak zorunda kalacağız"

Belçika ordusu, askeri yardımlar kapsamında mühimmatlara ek olarak Ukrayna'ya F-16 savaş jeti gönderileceğini de duyurmuştu (Reuters)
Belçika ordusu, askeri yardımlar kapsamında mühimmatlara ek olarak Ukrayna'ya F-16 savaş jeti gönderileceğini de duyurmuştu (Reuters)

Belçika'nın eski Kara Kuvvetleri Komutanı Marc Thys, mühimmat stoklarındaki sorunlara dikkat çekerek, muhtemel bir savaşta askerlerin "taş atmak" zorunda kalacağını belirtti. 

Thys, Belçika'nın kamu yayıncısı VRT'ye salı günü yaptığı açıklamada, ülkeye düzenlenebilecek muhtemel bir saldırıya karşı yeterli mühimmatın kalmadığını söyledi. 

Emekli Korgeneral, görevdeyken mühimmat almak için kendisine ilk etapta 15 milyon euro bütçe verildiğini, bunun daha sonra 150 milyon euroya çıkarıldığını fakat söz konusu miktarın da yetersiz kaldığını belirtti. 

İki aylık bir saldırıyı savuşturmak için mühimmat rezervlerine 5 ila 7 milyar euro yatırım yapılması gerektiğine dikkat çeken Thys, hükümetin orduya böyle bir bütçe sağlamadığını ifade etti.

Tyhs, "Burada savaş çıkarsa, mühimmat sıkıntısı nedeniyle birkaç saat sonra taş atmak zorunda kalacağız" dedi.

ABD'nin önde gelen gazetecilik kuruluşlarından Politico da söz konusu mühimmat sorununun "Belçika ordusunu Taş Devri'ne geri götürdüğünü" yazdı. 

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in geçen yıl 24 Şubat'ta verdiği emirle başlayan savaşta Avrupa Birliği ve ABD, Ukrayna'ya mühimmat tedarikini sürdürüyor.

Thys, Belçika'nın yakın dönemde herhangi bir saldırıya uğrama ihtimalinin düşük olduğunu belirtirken, Ukrayna savaşının muhtemel etkilerinin daha geniş ölçekli şekilde değerlendirlmesi gerektiğini de vurguladı.  

Independent Türkçe



Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
TT

Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)

USA Today'in haberine göre, yapılan bir araştırmada Cumhuriyetçilerin yaklaşık yarısı, adayları Donald Trump'ın Demokrat rakibi Kamala Harris karşısında kaybetmesi halinde ABD başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmeyeceklerini söylerken, bazıları da ‘kayıtsız kalmayacaklarını ve seçimin sonucunu iptal etmek için harekete geçeceklerini’ ileri sürdü.

100'den fazla ülkede hukukun üstünlüğünü ilerletmek için çalışan Dünya Adalet Projesi (WJP) tarafından yapılan araştırmada, Demokratların yaklaşık dörtte birinin Harris'in kaybetmesi halinde sonuçları kabul etmeyecekleri ve Cumhuriyetçilere kıyasla daha az sayıda olmak üzere bazı Demokratların sonuçları ‘iptal ettirmek için harekete geçecekleri’ bildirildi.

Ankette katılımcılara seçim sonuçlarını bozmak için ne tür bir ‘eylemde’ bulunacakları sorulmadı.

Söz konusu ankete göre, Cumhuriyetçilerin yüzde 46'sı ve Demokratların yüzde 27'si adaylarının kaybetmesi halinde sonucu kabul etmeyeceklerini belirtti. Ayrıca Cumhuriyetçilerin yüzde 14'üne karşılık Demokratların yüzde 11'i ‘harekete geçeceklerini’ söyledi.

xcvd

WJP Direktörü Elisabeth Andersen sonuçların ‘ürkütücü’ olduğunu ve Amerikalıların neredeyse üçte birinin kendi adaylarının kaybetmesi halinde başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmek istemediğini gösterdiğini vurguladı.

Sonuçlara göre Cumhuriyetçilerin sadece yüzde 29'u seçim sürecinin yolsuzluktan arınmış olduğunu söylerken, bu oran Demokratlarda yüzde 56.

Andersen, “Özellikle Cumhuriyetçiler arasında, ancak bazı bölgelerde de Demokratlar arasında bu sürece güvenin çok düşük olduğunu görebilirsiniz. Dolayısıyla bu sonuç bize seçim sonrasında yaşanabilecek potansiyel çatışmanın bir göstergesi gibi görünüyor” ifadelerini kullandı.

USA Today, New York Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ndeki Brennan Adalet Merkezi tarafından mayıs ayında yapılan ve seçim görevlilerinin yüzde 36'sının taciz ya da kötü muameleye maruz kaldığını, yüzde 16'sının tehdit edildiğini ve her 10 görevliden 7'sinin tehditlerin 2020 seçimlerinden bu yana arttığını söylediğini ortaya koyan bir araştırmaya işaret etti.