Kremlin: ABD’nin asıl kaygısı Ukraynalılar değil Amerikalıların kendisidir

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, ABD’nin kaygısının Ukrayna olmadığını savunarak, "ABD’nin asıl kaygısı, Ukraynalıların canı pahasına da olsa her zaman Amerikalıların kendisi olmuştur" dedi

Dmitriy Peskov (AA)
Dmitriy Peskov (AA)
TT

Kremlin: ABD’nin asıl kaygısı Ukraynalılar değil Amerikalıların kendisidir

Dmitriy Peskov (AA)
Dmitriy Peskov (AA)

Peskov, gazetecilere yaptığı açıklamada, ABD’nin Ukrayna’ya yönelik yardımları ve yardım çağrılarıyla ilgili değerlendirmede bulundu.

ABD'lilerin çok pragmatik ve amaçlarının kendi refahları olduğunu belirten Peskov, “Ukrayna, aslında ABD’nin asıl kaygısının onlar olmadığını anlamak zorunda. ABD’nin asıl kaygısı, Ukraynalıların canı pahasına da olsa her zaman Amerikalıların kendisi olmuştur." diye konuştu.

Peskov, ABD'nin pahalı enerji kaynaklarından, Avrupa'ya sağlanan gazdan ve petrolden milyarlarca dolar kazandığına dikkati çekerek, "Ancak ne yazık ki Ukrayna örneğinde bu Ukraynalıların hayatına mal oluyor." ifadesini kullandı.

İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron’ın Rusya’nın Ukrayna’da durdurulamaması halinde Devlet Başkanı Vladimir Putin’in daha fazlası için geri geleceğini ve bunun ABD ve Avrupa’nın güvenliği konusunda tehdit oluşturacağı yönündeki açıklamalarına ilişkin Peskov, “Milletvekillerini sırf daha fazla para tahsisine oy vermeye ikna etmek için her türlü hileye başvuruyorlar." değerlendirmesinde bulundu.



Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
TT

Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)

USA Today'in haberine göre, yapılan bir araştırmada Cumhuriyetçilerin yaklaşık yarısı, adayları Donald Trump'ın Demokrat rakibi Kamala Harris karşısında kaybetmesi halinde ABD başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmeyeceklerini söylerken, bazıları da ‘kayıtsız kalmayacaklarını ve seçimin sonucunu iptal etmek için harekete geçeceklerini’ ileri sürdü.

100'den fazla ülkede hukukun üstünlüğünü ilerletmek için çalışan Dünya Adalet Projesi (WJP) tarafından yapılan araştırmada, Demokratların yaklaşık dörtte birinin Harris'in kaybetmesi halinde sonuçları kabul etmeyecekleri ve Cumhuriyetçilere kıyasla daha az sayıda olmak üzere bazı Demokratların sonuçları ‘iptal ettirmek için harekete geçecekleri’ bildirildi.

Ankette katılımcılara seçim sonuçlarını bozmak için ne tür bir ‘eylemde’ bulunacakları sorulmadı.

Söz konusu ankete göre, Cumhuriyetçilerin yüzde 46'sı ve Demokratların yüzde 27'si adaylarının kaybetmesi halinde sonucu kabul etmeyeceklerini belirtti. Ayrıca Cumhuriyetçilerin yüzde 14'üne karşılık Demokratların yüzde 11'i ‘harekete geçeceklerini’ söyledi.

xcvd

WJP Direktörü Elisabeth Andersen sonuçların ‘ürkütücü’ olduğunu ve Amerikalıların neredeyse üçte birinin kendi adaylarının kaybetmesi halinde başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmek istemediğini gösterdiğini vurguladı.

Sonuçlara göre Cumhuriyetçilerin sadece yüzde 29'u seçim sürecinin yolsuzluktan arınmış olduğunu söylerken, bu oran Demokratlarda yüzde 56.

Andersen, “Özellikle Cumhuriyetçiler arasında, ancak bazı bölgelerde de Demokratlar arasında bu sürece güvenin çok düşük olduğunu görebilirsiniz. Dolayısıyla bu sonuç bize seçim sonrasında yaşanabilecek potansiyel çatışmanın bir göstergesi gibi görünüyor” ifadelerini kullandı.

USA Today, New York Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ndeki Brennan Adalet Merkezi tarafından mayıs ayında yapılan ve seçim görevlilerinin yüzde 36'sının taciz ya da kötü muameleye maruz kaldığını, yüzde 16'sının tehdit edildiğini ve her 10 görevliden 7'sinin tehditlerin 2020 seçimlerinden bu yana arttığını söylediğini ortaya koyan bir araştırmaya işaret etti.