Filipinler'den Güney Çin Denizi'nde gemilerine müdahale eden Çin'e tepki

AA
AA
TT

Filipinler'den Güney Çin Denizi'nde gemilerine müdahale eden Çin'e tepki

AA
AA

Filipinler, Güney Çin Denizi'ndeki ihtilaflı sularda Filipinli balıkçılara erzak götüren 3 gemiye "tazyikli su sıkan" Çin Sahil Güvenliğine tepki gösterdi.

Filipinler Haber Ajansına (PNA) göre, Batı Filipin Denizi Ulusal Görev Gücü (NTF-WPS), Çin Sahil Güvenliğinin Filipinli balıkçı teknelerine petrol takviyesi yapmak ve erzak götürmekle görevli gemilere müdahale etmesine ilişkin açıklama yayımladı.

Açıklamada, Çin'e ait sahil güvenlik gemilerinin, Güney Çin Denizi'nde iki ülke arasında egemenlik ihtilafının olduğu Scarborough Sığı açıklarında Filipinler'e ait 3 gemiye balıkçı teknelerine yaklaşmalarını engellemek için "tazyikli su" sıktığı belirtildi.

Çin Sahil Güvenliğine ait gemilerin "yasa dışı ve saldırgan" eylemlerinin kınandığı açıklamada, gemilerin Scarborough Sığı'nı terk etmesi konusunda uyarıldığı bildirildi.

Açıklamada, Çin'den "uluslararası hukuk kurallarına uyması, Filipinler'in egemenliğini ihlal edecek ve Filipinli balıkçıların geçim kaynaklarını tehlikeye atacak eylemlerden vazgeçmesi" istendi.

Güney Çin Denizi anlaşmazlığı

Güney Çin Denizi, kıyıdaş ülkelerin İkinci Dünya Savaşı'nın ardından bağımsızlıklarını kazanmasından bu yana egemenlik ihtilaflarına konu oluyor.

Çin, ilk kez 1947'de yayımladığı haritayla Güney Çin Denizi'nin yüzde 80'inde egemenlik iddiasında bulunuyor. Filipinler, Vietnam, Brunei ve Malezya gibi kıyı komşusu ülkeler de bölgede hak iddia ediyor.

Başta Paracel ve Spratly Adaları olmak üzere bölgedeki adacık, resif, kayalık ve deniz bentleri üzerindeki egemenlik ihtilafları, zaman zaman ülkeler arasında gerginliklere yol açıyor.

Çin'in ihtilaflı adalarda askeri üsler inşa etmesi ve sivil gemi filolarını uzun süreli bulundurmasına bölge ülkelerinin yanı sıra ABD de karşı çıkıyor.

Lahey'deki Daimi Tahkim Mahkemesi (PCA), 2016'da Filipinler'in başvurusuyla verdiği kararda Çin'in, Güney Çin Denizi'nde tek taraflı egemenlik taleplerinin yasal olmadığına hükmetmişti.



İran, ABD'nin ‘ırkçı’ seyahat yasağını kınadı

ahran'daki ABD Büyükelçiliği’nin yanındaki ABD karşıtı duvar resminin önünden geçen İranlı bir adam (EPA)
ahran'daki ABD Büyükelçiliği’nin yanındaki ABD karşıtı duvar resminin önünden geçen İranlı bir adam (EPA)
TT

İran, ABD'nin ‘ırkçı’ seyahat yasağını kınadı

ahran'daki ABD Büyükelçiliği’nin yanındaki ABD karşıtı duvar resminin önünden geçen İranlı bir adam (EPA)
ahran'daki ABD Büyükelçiliği’nin yanındaki ABD karşıtı duvar resminin önünden geçen İranlı bir adam (EPA)

Tahran bugün, ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin, aralarında İran'ın da bulunduğu 12 ülke vatandaşlarının ABD'ye seyahat etmesini yasaklama kararını kınadı.

İran Dışişleri Bakanlığı Yurt Dışındaki İranlılar Genel Müdürü Ali Rıza Haşimi Reca, ABD'nin kararının ‘ABD politika yapıcıları arasında üstünlük ve ırkçılığın hâkim olduğunun açık bir kanıtı’ olduğunu söyledi.

Reca, 12 ülkenin vatandaşlarına seyahat yasağı ve diğer yedi ülkenin vatandaşlarına giriş kısıtlamaları getirme kararının, ‘ABD politika yapıcılarının İran halkına ve Müslüman halklara yönelik derin düşmanlığını gösterdiğini’ belirtti.

Reca, ABD'nin kararının ‘uluslararası hukukun temel ilkelerini ihlal ettiğini’ ve ‘yüz milyonlarca insanın yalnızca milliyetleri ya da dinleri temelinde seyahat etme hakkını’ yasakladığını ifade etti.

Reca, söz konusu kararın ‘sistematik ırk ayrımcılığı’ teşkil ettiğini ve ABD'ye ‘uluslararası sorumluluk’ yükleyeceğini söyledi. İran Dışişleri Bakanlığı'na göre İran'ın ABD'de 1,5 milyon vatandaşı bulunuyor ve bu rakam yurtdışındaki en büyük İranlı topluluğu oluşturuyor.

Trump'ın çarşamba günü açıkladığı kararnameye göre pazartesi günü 12:01'den itibaren 12 ülkenin vatandaşlarının ABD'ye girişleri yasaklanacak.

Kararname kapsamındaki ülkeler Afganistan, Myanmar, Çad, Kongo Cumhuriyeti, Ekvator Ginesi, Eritre, Haiti, İran, Libya, Somali, Sudan ve Yemen.

Trump'ın ülkeyi ‘yabancı teröristlere’ karşı korunmak için gerekli olduğunu söylediği yasak, 2017-2021 yılları arasındaki ilk döneminde uyguladığı benzer bir hamleyi hatırlatıyor.