ABD, Kızıldeniz'de Husilerin gemilere saldırılarına karşı çok uluslu misyon kurulduğunu duyurdu

ABD yönetimi, Husilerin Kızıldeniz'de uluslararası gemilere yönelik artan saldırılarına karşı çok uluslu bir misyon kurulduğunu açıkladı

(AA)
(AA)
TT

ABD, Kızıldeniz'de Husilerin gemilere saldırılarına karşı çok uluslu misyon kurulduğunu duyurdu

(AA)
(AA)

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, yaptığı yazılı açıklamada, Kızıldeniz'de artan Husi saldırılarının serbest ticaret akışını tehdit ettiğini, masum denizcileri tehlikeye attığını ve uluslararası hukuku ihlal ettiğini belirtti.

Bu konunun çözümü için uluslararası bir talep olduğuna işaret eden Austin, "Bu nedenle bugün Operation Prosperity Guardian'ı (Refah Muhafızı Operasyonu) kurduğumuzu duyuruyorum. Bu, Ortak Deniz Kuvvetleri ve 153. Görev Gücü'nün çatısı altında Kızıldeniz'deki güvenliğe odaklanan önemli bir çok uluslu güvenlik girişimidir." ifadesini kullandı.

Misyonda ABD'nin yanı sıra İngiltere, Bahreyn, Kanada, İtalya, Fransa, Hollanda, Norveç, Şeyseller ve İspanya yer alıyor.

Husiler, Kızıldeniz'de İsrail gemilerini hedef alıyor

Yemen'deki İran destekli Husiler, 12 Aralık'ta uyarılara cevap vermeyen ve İsrail'e giden bir Norveç petrol gemisini hedef aldıklarını duyurmuştu.

İngiltere Denizcilik Ajansı, Kızıldeniz'de hedef alınan bir gemi ve mürettebatının güvende olduğunu açıklamıştı.

Yemen'deki Husilerin lideri Abdulmelik el-Husi, 14 Kasım'daki televizyon konuşmasında, Kızıldeniz'de İsrail gemilerini hedef alabilecekleri tehdidinde bulunmuştu.

Husilerin askeri sözcüsü Yahya Seri ise 19 Kasım'da X sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İsrail'in abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarına tepki olarak, İsrail bandıralı her türlü gemiyi hedef alacaklarını duyurmuştu.

Ardından Husiler, Babu'l Mendeb Boğazı'nda "Unity Explorer" ve "Number Nine" adlı iki İsrail gemisine İHA ve füze saldırısı düzenlemişti.

İsrailli denizcilik şirketi ZIM de 29 Kasım'da yaptığı açıklamada, Umman Denizi ve Kızıldeniz'deki güvenlik durumunu gerekçe göstererek gemilerinin Mısır'daki Süveyş Kanalı'nı kullanmayacağını belirtmişti.

CENTCOM ise 4 Aralık'ta X sosyal medya platformundan, Kızıldeniz'in güneyindeki uluslararası kara sularda 3 ticari gemiye 4 saldırı düzenlendiğini açıklamıştı.

Kızıldeniz'in güneyinde ABD Donanmasına bağlı "USS Carney" destroyerinin ticari gemilerin yardım çağrısına yanıt verdiği aktarılan açıklamada, destroyerin gemilere yardım ederken kendisine doğru ilerleyen 3 İHA'yı düşürdüğü ifade edilmişti.



Avustralya'nın Qantas şirketi bir milyondan fazla müşterisinin kişisel bilgilerinin çalındığını doğruladı

Avustralya'nın Melbourne kentindeki Tullamarine Havalimanı'nda bir Qantas uçağı (AP)
Avustralya'nın Melbourne kentindeki Tullamarine Havalimanı'nda bir Qantas uçağı (AP)
TT

Avustralya'nın Qantas şirketi bir milyondan fazla müşterisinin kişisel bilgilerinin çalındığını doğruladı

Avustralya'nın Melbourne kentindeki Tullamarine Havalimanı'nda bir Qantas uçağı (AP)
Avustralya'nın Melbourne kentindeki Tullamarine Havalimanı'nda bir Qantas uçağı (AP)

Avustralyalı havayolu şirketi Qantas bugün yaptığı açıklamada, bir milyondan fazla müşterisinin telefon numarasına, doğum tarihine veya ev adresine erişilmesinin ardından şirketin ülkenin son yıllardaki en büyük siber saldırılarından birine maruz kaldığını belirtti.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre havayolu şirketi, saldırı sırasında dört milyon müşterinin daha isim ve e-posta adreslerinin çalındığını ifade etti.

Geçtiğimiz hafta siber saldırıya uğradığını açıklayan Qantas, bugün yaptığı açıklamada, saldırıdan etkilenen altı milyon müşterinin mükerrer kayıtlarının silinmesinin ardından, ele geçirilen veri tabanının 5,7 milyon müşterinin kişisel bilgilerini içerdiğini belirtti.

Qantas açıklamasında, herhangi kişisel müşteri verisinin sızdırıldığına dair bir kanıt bulunmadığını ve şirketin durumu yakından takip ettiğini söyledi.

Qantas Grup İcra Kurulu Başkanı Vanessa Hudson, “Olaydan bu yana, müşterilerimizin verilerini daha fazla korumak için bir dizi ek siber güvenlik önlemini uygulamaya koyduk ve olanları gözden geçirmeye devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Bu, 2022 yılında telekom devi Optus ve sağlık sigortacısı Medibank'ın saldırıya uğramasından sonra Avustralya'nın gördüğü en büyük siber saldırı olayı.