Afrika limanlarındaki nakliye trafiği

Bir süre önce Husiler tarafından füze saldırısı düzenleyen Norveç tankeri. (AFP)
Bir süre önce Husiler tarafından füze saldırısı düzenleyen Norveç tankeri. (AFP)
TT

Afrika limanlarındaki nakliye trafiği

Bir süre önce Husiler tarafından füze saldırısı düzenleyen Norveç tankeri. (AFP)
Bir süre önce Husiler tarafından füze saldırısı düzenleyen Norveç tankeri. (AFP)

Uluslararası şirketler ve uzmanlar, Kızıldeniz'deki Husi saldırılarını önlemek için Ümit Burnu çevresinde seyreden gemilerin, Afrika limanlarında bürokratik işlemler, trafik sıkışıklığı ve kötü tesisler nedeniyle yakıt ikmali ve malzeme tedarikinin nerede yapılacağı konusunda kolay olmayan seçimlerle karşı karşıya kaldığını vurguluyor.

Mayıs ayında yayınlanan Dünya Bankası 2022 Endeksi’n göre konteyner hacmi bakımından Afrika'nın en büyük limanlarından biri olan Durban, Cape Town ve Ngora'nın da aralarında bulunduğu Güney Afrika'nın en büyük limanları uluslararası alandaki en kötü performans gösteren limanları arasında yer alıyor.

Lojistik ve tedarik zinciri danışmanı Alessio Lencioni Reuters'e yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Durban, şu anki haliyle bile halen Afrika'nın en gelişmiş ve en büyük limanı olduğundan, Kıta etrafında rotasını değiştiren gemilerin yanaşma ve yakıt ikmali gibi seçenekleri sınırlı.”

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre Lencioni ayrıca, Kenya'daki Mombasa ve Tanzanya'daki Darus Selam gibi Ümit Burnu rotası üzerindeki diğer büyük Afrika limanlarının önümüzdeki iki hafta içinde beklenen trafik sıkışıklığının üstesinden gelmek için gerekli ekipmana sahip olmadığına dikkat çekti.

En büyük denizcilik şirketlerinden biri olan Danimarkalı Maersk, rotasını Ümit Burnu’na çeviren gemilerin mümkün olduğunca yalnızca kalkış limanında ve son varış limanında yakıt ikmali yapmaya çalışacağını duyurdu. Şirket Sözcüsü, yolda durma ihtiyacı duyulması halinde ise duruma göre karar verileceğini, öncelikli seçeneklerinin Walvis Bay (Namibya) ve Mauritius'taki Port Louis limanları olduğunu kaydetti.



Trump’ın çıkışı üzerine İran’la ilgili “yeni istihbarat” geldi

ABD'nin vurduğu Fordo nükleer tesisi, İran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin merkezi konumunda (Reuters)
ABD'nin vurduğu Fordo nükleer tesisi, İran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin merkezi konumunda (Reuters)
TT

Trump’ın çıkışı üzerine İran’la ilgili “yeni istihbarat” geldi

ABD'nin vurduğu Fordo nükleer tesisi, İran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin merkezi konumunda (Reuters)
ABD'nin vurduğu Fordo nükleer tesisi, İran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin merkezi konumunda (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump'ın İran'a saldırıyla ilgili istihbarat sızıntısını eleştirmesi üzerine CIA'den operasyona dair yeni bilgiler paylaşıldı.

CIA Direktörü John Ratcliffe, ellerindeki son bilgilerin İran'ın nükleer tesislerinin "ciddi şekilde zarar gördüğünü teyit ettiğini" söyledi. Yetkili, İran'ın tesislerinin yeniden inşasının yıllar süreceğini de savundu.

ABD, 22 Haziran'da İran'ın Fordo, İsfahan ve Natanz'daki üç nükleer tesisine hava saldırısı düzenlemiş, operasyonda 14 adet 13,6 tonluk GBU-57 bombası kullanılmıştı.

Trump, B-2 uçaklarıyla düzenlenen saldırıda İran'ın nükleer tesislerinin "tamamen imha edildiğini" öne sürmüştü. Ancak CNN ve New York Times'ın haberlerinde yer verilen istihbarat bilgilerinde, saldırının etkisinin sınırlı kaldığı savunulmuştu. Trump ve kabinesindeki bakanlar istihbarat sızıntısını "dezenformasyon" diye nitelemişti.

İsrail ordusu da İran'ın nükleer programına verilen zararı saptamak için henüz erken olduğunu ancak Tahran'ın nükleer programının "yıllarca geriye gittiğini" iddia etmişti.

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi tesislerde "ciddi hasar oluştuğunu" belirtmişti.

ABD Ulusal İstihbarat Direktörü Tulsi Gabbard, açıklamasında son istihbarat bilgilerinin Trump'ı doğruladığını söyledi:

İran'ın nükleer tesisleri yok edildi. Eğer İranlılar bunları tekrar inşa etmeyi seçerlerse, üç tesisi de baştan kurmaları gerekecek, bu da muhtemelen yıllar alacaktır.

Yeni istihbarat bilgileri, Trump yönetiminin sızıntı üzerine Kongre'yle paylaşımları sınırlamayı planladığı iddialarının ardından geldi.

Kimliklerinin açıklanmaması şartıyla Axios'a konuşan kaynaklar, Pentagon'un istihbarat kolu Savunma İstihbarat Ajansı'nın (DIA) raporunun medyaya sızdırılmasından sonra Trump yönetiminin Kongre üyeleriyle gizli bilgilerin paylaşımını kısıtlamayı planladığını söylemişti.

Ayrıca raporun sızdırılmasına dair tartışmada FBI da olayla ilgili soruşturma başlatıldığını bildirmişti.

Independent Türkçe, BBC, CNN, Guardian