Belçika yargısı, tartıştığı kişinin gözlerini oyan Cibutili bir muhalifi 15 yıl hapis cezasına çarptırdı

Karar metninde, bir taksi şoförünün yol kenarında yatan ve kanlar içinde olan Mustafa Hasan’ın durumunu polise haber verdiği belirtildi (Reuters)
Karar metninde, bir taksi şoförünün yol kenarında yatan ve kanlar içinde olan Mustafa Hasan’ın durumunu polise haber verdiği belirtildi (Reuters)
TT

Belçika yargısı, tartıştığı kişinin gözlerini oyan Cibutili bir muhalifi 15 yıl hapis cezasına çarptırdı

Karar metninde, bir taksi şoförünün yol kenarında yatan ve kanlar içinde olan Mustafa Hasan’ın durumunu polise haber verdiği belirtildi (Reuters)
Karar metninde, bir taksi şoförünün yol kenarında yatan ve kanlar içinde olan Mustafa Hasan’ın durumunu polise haber verdiği belirtildi (Reuters)

Belçika mahkemesi, Brüksel’de sürgünde yaşayan Cibuti hükümeti muhalifini, sokakta çıkan siyasi bir husumet sebebiyle başka bir Cibuti muhalifinin gözlerini oyması sebebiyle 15 yıl hapis cezasına çarptırdı.

Fransız haber ajansı AFP’nin salı günü göz attığı karar metnine göre, Brüksel Temyiz Mahkemesi, 2016 yılında 40 yaşındaki Mustafa Hasan’a yönelik saldırıda ‘organ kaybına’ yol açan ‘işkence’ ithamıyla yargılanan 40 yaşındaki İdris Awala, aralık ayı ortasında hapis cezasına çarptırdı.

Karar metninde, bir taksi şoförünün 6 Kasım 2016’da Belçika’nın başkentindeki bir alışveriş bölgesinde, Porte de Namur yakınlarında Mustafa Hasan’ın yol kenarında yattığını ve göz çukurlarından kan aktığını polise bildirdiği belirtiliyor.

Adam hastaneye kaldırıldı ve hayatta kaldı, ancak kavga sırasında saldırganın gözlerini elleriyle oyması nedeniyle görme yetisini kaybetti. Adam polise siyasi bir saldırının kurbanı olduğunu söyledi.

12 saat sonra Somali doğumlu Cibuti-Hollanda vatandaşı İdris Awala, tutuklanmadan önce kırık dişleri ve yüzündeki yaralar nedeniyle Brüksel’deki başka bir hastaneye sığındı.

Temyiz mahkemesi, iki adamın, 1999’dan bu yana görevde olan Cumhurbaşkanı İsmail Omar Guelleh liderliğindeki Cibuti iktidar partisinin muhalifi olduklarını, ancak rakip muhalefet grupları arasındaki anlaşmazlıklar nedeniyle sert bir anlaşmazlık yaşadıklarını bildirdi.



İran, ABD'nin ‘ırkçı’ seyahat yasağını kınadı

ahran'daki ABD Büyükelçiliği’nin yanındaki ABD karşıtı duvar resminin önünden geçen İranlı bir adam (EPA)
ahran'daki ABD Büyükelçiliği’nin yanındaki ABD karşıtı duvar resminin önünden geçen İranlı bir adam (EPA)
TT

İran, ABD'nin ‘ırkçı’ seyahat yasağını kınadı

ahran'daki ABD Büyükelçiliği’nin yanındaki ABD karşıtı duvar resminin önünden geçen İranlı bir adam (EPA)
ahran'daki ABD Büyükelçiliği’nin yanındaki ABD karşıtı duvar resminin önünden geçen İranlı bir adam (EPA)

Tahran bugün, ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin, aralarında İran'ın da bulunduğu 12 ülke vatandaşlarının ABD'ye seyahat etmesini yasaklama kararını kınadı.

İran Dışişleri Bakanlığı Yurt Dışındaki İranlılar Genel Müdürü Ali Rıza Haşimi Reca, ABD'nin kararının ‘ABD politika yapıcıları arasında üstünlük ve ırkçılığın hâkim olduğunun açık bir kanıtı’ olduğunu söyledi.

Reca, 12 ülkenin vatandaşlarına seyahat yasağı ve diğer yedi ülkenin vatandaşlarına giriş kısıtlamaları getirme kararının, ‘ABD politika yapıcılarının İran halkına ve Müslüman halklara yönelik derin düşmanlığını gösterdiğini’ belirtti.

Reca, ABD'nin kararının ‘uluslararası hukukun temel ilkelerini ihlal ettiğini’ ve ‘yüz milyonlarca insanın yalnızca milliyetleri ya da dinleri temelinde seyahat etme hakkını’ yasakladığını ifade etti.

Reca, söz konusu kararın ‘sistematik ırk ayrımcılığı’ teşkil ettiğini ve ABD'ye ‘uluslararası sorumluluk’ yükleyeceğini söyledi. İran Dışişleri Bakanlığı'na göre İran'ın ABD'de 1,5 milyon vatandaşı bulunuyor ve bu rakam yurtdışındaki en büyük İranlı topluluğu oluşturuyor.

Trump'ın çarşamba günü açıkladığı kararnameye göre pazartesi günü 12:01'den itibaren 12 ülkenin vatandaşlarının ABD'ye girişleri yasaklanacak.

Kararname kapsamındaki ülkeler Afganistan, Myanmar, Çad, Kongo Cumhuriyeti, Ekvator Ginesi, Eritre, Haiti, İran, Libya, Somali, Sudan ve Yemen.

Trump'ın ülkeyi ‘yabancı teröristlere’ karşı korunmak için gerekli olduğunu söylediği yasak, 2017-2021 yılları arasındaki ilk döneminde uyguladığı benzer bir hamleyi hatırlatıyor.