Taliban yönetimi, Afganistan'daki saldırılarda Tacikistan ve Pakistan vatandaşlarının yer aldığını açıkladı

Afganistan geçici hükümetinin Savunma Bakan Vekili Molla Muhammed Yakup, güvenlik nedeniyle yapılan operasyonlarda, çok sayıda Tacikistan ve Pakistan vatandaşının öldürüldüğünü ve tutuklananların olduğunu duyurdu

(AA)
(AA)
TT

Taliban yönetimi, Afganistan'daki saldırılarda Tacikistan ve Pakistan vatandaşlarının yer aldığını açıkladı

(AA)
(AA)

Yakup, Afganistan'ın başkenti Kabil'de düzenlediği basın toplantısında, son bir yılda gerçekleştirilen operasyonlar hakkında bilgi verdi.

Afganistan'da din adamları, cami, medrese veya çeşitli toplanma alanlarına yönelik saldırıları "yabancıların" gerçekleştirdiğini belirten Yakup, bu saldırılarda özellikle Tacikistan ve Pakistan vatandaşlarının yer aldığını kaydetti.

Gerçekleştirilen operasyonlar sonucu "düzinelerce" Tacikistan ile 20'den fazla Pakistan vatandaşının öldürüldüğünü kaydeden Yakup, yüzlercesinin de tutuklandığını aktardı.

Yakup, son bir yılda Afganistan'daki saldırıların yüzde 90 oranında azaldığını vurgulayarak, terör örgütü DEAŞ ve Taliban yönetimine muhalif silahlı gruplara karşı mücadelenin devam edeceğini söyledi.

Pakistan hükümeti, kendi topraklarında meydana gelen ve çoğunu Pakistan Talibanı'nın (TTP) üstlendiği terör saldırılarında, Afganistan vatandaşlarının da yer aldığını savunuyor.

Pakistan hükümeti, Taliban yönetiminin TTP'ye karşı tedbir almasını istiyor, ancak Taliban yönetimi ise Pakistan'ın iddialarını reddederek, Pakistan'daki güvenlik problemleriyle ilgilerinin olmadığını savunuyor.

Öte yandan, 2022'nin aralık ayında Kabil'de Çinlilere ait bir otele yönelik saldırıların, Tacikistan uyruklu kişilerce düzenlendiği duyurulmuştu.



ABD, Afrika’da “Ukrayna tarzı” maden anlaşması peşinde

M23 gerillaları, KDC'deki maden yataklarının bulunduğu bölgeleri elinde tutuyor (Reuters)
M23 gerillaları, KDC'deki maden yataklarının bulunduğu bölgeleri elinde tutuyor (Reuters)
TT

ABD, Afrika’da “Ukrayna tarzı” maden anlaşması peşinde

M23 gerillaları, KDC'deki maden yataklarının bulunduğu bölgeleri elinde tutuyor (Reuters)
M23 gerillaları, KDC'deki maden yataklarının bulunduğu bölgeleri elinde tutuyor (Reuters)

ABD, Kongo Demokratik Cumhuriyeti (KDC) ve Ruanda'ya barış ve maden anlaşması için baskı yapıyor.

ABD Başkanı Donald Trump’ın Ortadoğu Danışmanı Massad Boulos, Reuters’a verdiği röportajda, bölgeye Batılı ülkelerden milyar dolarlık yatırım yapılmasını sağlayacak bir anlaşma istediklerini söylüyor.

Boulos, KDC ve Ruanda’nın iki ay içinde Beyaz Saray’da anlaşma imzalamasını hedeflediklerini belirtiyor.

KDC'de 23 Mart Hareketi (M23) adlı isyancı grup orduyla mücadeleyi sürdürüyor. Ruanda tarafından yönetildiği öne sürülen örgüt, Goma ve Bukavu gibi iki büyük kentle birlikte maden zengini başka bölgeleri de kontrol ediyor. M23 militanlarının çoğu, Ruanda Devlet Başkanı Paul Kagame'nin de kabilesi olan Tutsilerden oluşuyor.

Boulos, iki ülkenin de güvenlik endişelerini giderecek adımları atmasını istediklerini söylüyor. Bu kapsamda Ruanda’nın askerlerini Kongo’dan çekmesi ve M23’e desteğini sonlandırması talep ediliyor. KDC’nin de Ruanda hükümetine karşı savaşan Ruanda’nın Kurtuluşu için Demokratik Güçler (FDLR) örgütüne desteği kesmesi isteniyor.

Trump’ın danışmanı, ilerleme kaydedilip edilmediğinin tespiti için ABD, Katar, Fransa ve Togo’nun yer aldığı bir komite oluşturulduğunu da sözlerine ekliyor.

Boulos, KDC ve Ruanda’nın barış tekliflerinin değerlendirileceğini ve taraflar arasında mutabakata varıldığında maden anlaşmalarının imzalanacağını belirtiyor:

Barış anlaşmasını imzaladığımızda, KDC’yle maden anlaşması da aynı gün tamamlanacak. Ardından Ruanda’yla da farklı ölçekte bir maden anlaşması imzalanacak.

Londra merkezli Financial Times’ın marttaki haberinde, Trump yönetiminin maden anlaşması için KDC lideri Félix Tshisekedi’yle görüşme yaptığı yazılmıştı. ABD’nin, KDC’ye destek karşılığında bakır, kobalt ve uranyum gibi nadir bulunan madenlere erişim istediği aktarılmıştı.

Trump yönetimi, benzer bir anlaşmayı uzun müzakerelerin ardından 30 Nisan’da Ukrayna’yla da imzalamıştı. Anlaşma uyarınca ABD, bugüne kadarki askeri ve finansal desteği karşılığında, Ukrayna’nın nadir toprak elementlerine ve doğal kaynaklarına erişebilecek.

Independent Türkçe, Reuters, FT