Çin: Tayvan'daki seçimler, Çin'in yeniden birleşme eğilimini değiştirmeyecek

Çin ile egemenlik ihtilafı içindeki Tayvan'da dün yapılan başkanlık ve parlamento seçimlerinin ardından Pekin, seçimlerin, Ada'nın Çin ana karası ile birleşme yönelimini değiştirmeyeceği mesajını verdi

(AA)
(AA)
TT

Çin: Tayvan'daki seçimler, Çin'in yeniden birleşme eğilimini değiştirmeyecek

(AA)
(AA)

Çin'in Tayvan İlişkileri Ofisi Sözcüsü Çın Binhua, yaptığı açıklamada, "Tayvan, Çin'in Tayvanı'dır. Seçimler, Tayvan Boğazı'nın iki yakası arasındaki ilişkilerin genel manzarasını ve gelişimini etkilemeyecek, Çin'in yeniden birleşme eğilimini değiştirmeyecektir." dedi.

Seçimin sonuçlarının, iktidardaki Demokratik İleri Partinin (DPP), Ada'daki ana akım kamuoyunu yansıtmadığını gösterdiğini savunan Sözcü Çın, "Tayvan sorununu çözme ve ulusal birleşmeyi sağlama konusundaki duruşumuz ve kararlılığımız sürüyor." ifadesini kullandı.

Çın, Tayvan ile ilişkilerde "tek Çin" ilkesini somutlaştıran "1992 Uzlaşması"na bağlı kalacaklarını, "Tayvan'ın bağımsızlığına" yönelik ayrılıkçı faaliyetlere ve yabancı müdahalesine karşı çıkacaklarını vurguladı.

"Tayvan sorunu, Çin'in iç işidir"

Çin Dışişleri Bakanlığı da yaptığı yazılı açıklamada, Tayvan sorunun Çin'in iç işi olduğu, Ada'nın bağımsızlığına yönelik girişimlere karşı çıkacaklarını bildirdi.

Açıklamada, "Tayvan sorunu Çin'in iç işidir. Tayvan'da ne değişiklik olursa olsun, dünyada tek bir Çin'in olduğu ve Tayvan'ın onun parçası olduğu gerçeği değişmeyecektir." değerlendirmesine yer verildi.

Çin'in "tek Çin" ilkesine bağlı olduğunun vurguladığı açıklamada, "Tayvan'ın bağımsızlığı", "iki Çin", "bir Çin ve bir Tayvan" gibi ayrılıkçı formüllerin, Pekin tarafından kabul edilmeyeceğinin altı çizildi.



Rusya: Ukrayna'ya silah sevkiyatının durdurulması ateşkesin bir koşuludur

 Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov (AP)
Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov (AP)
TT

Rusya: Ukrayna'ya silah sevkiyatının durdurulması ateşkesin bir koşuludur

 Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov (AP)
Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov (AP)

Kremlin, bugün yaptığı açıklamada, Rusya'nın Ukrayna'daki savaşta bir aylık ateşkesin ön koşulu olarak ABD ve Avrupa Birliği'nin Kiev'e silah sevkiyatını durdurmasını istediğini açıkladı.

Bu açıklama, dört Avrupa ülkesinin liderlerinin Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile görüşmek üzere Kiev'e gelmesinin ardından gerçekleşti.

Şarku’l Avsat’ın, ABC News'ten aktardığına göre Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov verdiği röportajda, eğer bu gerçekleşmezse "ateşkesin Ukrayna için bir avantaj olacağını", Ukrayna'nın ateşkesi "tam seferberlik" sürecini sürdürmek, cepheye yeni birlikler göndermek, yeni personel eğitmek ve mevcut savaşçılara dinlenme fırsatı vermek için kullanacağını söyledi.

Ülkesinin Ukrayna'ya yönelik saldırısında ilerleme kaydettiğini vurgulayan Rus sözcü, "Ukrayna'ya bu avantajı neden verelim?" diye sordu.

Peskov, ABD Başkanı Donald Trump'ın Ukrayna'daki nüfuzunu kullanmaya devam etmesini ve Moskova'nın Kiev'e müzakerelerde baskı yapmasına yardımcı olmasını umduğunu belirtti ve Ukrayna'nın "müzakerelerden kaçmaya çalıştığını" vurguladı.

Trump, dün Rusya ve Ukrayna'ya “bu aptalca savaşı sona erdirin” çağrısında bulunarak, 30 günlük ateşkes önerdi. Ukrayna bu öneriyi kabul etmeye hazır olduğunu açıkladı.

Ancak Peskov, röportajda Vladimir Putin'in 13 Mart'ta dile getirdiği ve 18 Mart'ta Trump ile yaptığı telefon görüşmesinde de değindiği, Rus endişelerini yineledi. Peskov, “Başkan Putin ateşkesi destekledi, ancak birkaç soru sordu. Şu anda cephede belirli mekanizmalarımız var ve Rus güçleri ilerliyor, tam bir güvenle ilerliyor. Ateşkes hakkında konuşursak, ABD ve Avrupa ülkeleri tarafından her gün gönderilen silah sevkiyatlarını ne yapacağız?” ifadelerini kullandı.