Davos, forum günlerinde korunaklı bir kaleye dönüşüyor

İsviçre hükümeti 5 bin asker konuşlandırdı

Pazar günü Davos’ta Ukrayna ile ilgili ulusal güvenlik danışmanlarının grup fotoğrafı (EPA)
Pazar günü Davos’ta Ukrayna ile ilgili ulusal güvenlik danışmanlarının grup fotoğrafı (EPA)
TT

Davos, forum günlerinde korunaklı bir kaleye dönüşüyor

Pazar günü Davos’ta Ukrayna ile ilgili ulusal güvenlik danışmanlarının grup fotoğrafı (EPA)
Pazar günü Davos’ta Ukrayna ile ilgili ulusal güvenlik danışmanlarının grup fotoğrafı (EPA)

Dünya Ekonomik Forumu (WEF), her yıl olduğu gibi, devlet başkanları ve başbakanların yanı sıra dünyanın en zengin yüzlerce insanına İsviçre’nin Davos kentinde buluşma daveti gönderirken, güvenlik ile organizasyon yükünü de İsviçre federal hükümeti ve yerel yönetimlerle paylaşıyor.

İsviçre hükümeti, bu yılki toplantının güvenliğinin sağlanmasının ek maliyetinin yaklaşık 9 milyon İsviçre frangı olarak tahmin edildiğini paylaştı. Bu da 10,5 milyon dolardan fazla bir paraya tekabül ediyor. Hükümetin belirlediği yıllık olağan bütçe çerçevesinde silahlı kuvvetlerin konuşlandırılmasının 2022-2024 arasındaki dönemdeki maliyeti ise 32 milyon İsviçre frangı, yani 37,5 milyon dolar. İsviçre hükümetinin sözcüsü Susan Misicka, Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda, yıllık toplantıyı güvence altına almak için kuvvet konuşlandırmanın maliyetinin, aynı güçlerin rutin askeri eğitim maliyetine eşdeğer olduğunu açıkladı.

Çeşitli bölgelerden çok sayıda İsviçreli güvenlik ve polis personelinin yanı sıra Davos ve çevresinde 5 bin asker konuşlandırılıyor.

Bu sıkı güvenlik önlemlerinin ışığında Davos, girişlerine konulan kontrol noktalarıyla, forum merkezi ve otel girişlerini çevreleyen dikenli tellerle, hava sahasının ticari uçuşlara kapatılmasıyla ve binaların çatılarına yerleştirilen keskin nişancılarla oldukça korunaklı bir kaleye dönüşüyor.

Buna rağmen, kış turizmiyle tanınan belde, kapılarını turistlere ve kayakçılara da açık tutuyor. Ancak çoğu turist, boğucu güvenlik önlemleri, fiyatların katlanması, otel odası bulmanın imkansızlığı ve ana caddelere konulan trafik yasağı nedeniyle forum döneminde buraya gelmekten kaçınıyor.



İsrail, ABD’yi dinlemeden İran’ı vurabilir

 İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, 18 Nisan’da Tahran’da düzenlenen Ulusal Ordu Günü törenlerine katılmıştı (Reuters)
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, 18 Nisan’da Tahran’da düzenlenen Ulusal Ordu Günü törenlerine katılmıştı (Reuters)
TT

İsrail, ABD’yi dinlemeden İran’ı vurabilir

 İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, 18 Nisan’da Tahran’da düzenlenen Ulusal Ordu Günü törenlerine katılmıştı (Reuters)
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, 18 Nisan’da Tahran’da düzenlenen Ulusal Ordu Günü törenlerine katılmıştı (Reuters)

İsrail, ABD Başkanı Donald Trump’ın desteği olmasa bile İran’ın nükleer tesislerine saldırı düzenleyebilir.

Adlarının paylaşılmaması şartıyla Reuters’a konuşan kaynaklar, İsrail’in “gelecek aylarda” İran’ın nükleer tesislerine saldırı düzenleme planının hâlâ masada olduğunu söylüyor.

New York Times’ın (NYT) 16 Nisan’da yayımladığı haberde, İsrail’in İran’ın nükleer tesislerini mayısta vurmak için bir plan hazırladığı ve bunu Washington’la paylaştığı yazılmıştı. Ancak Trump’ın İsrail'in saldırı planını desteklememe kararı alarak müzakere yolunu tercih ettiği aktarılmıştı. Cumhuriyetçi liderse planı “ertelemediğini fakat acelesinin olmadığını” belirtmişti.

Reuters’a konuşan İsrailli yetkililer, Tel Aviv’in saldırı için Trump yönetimine birden fazla plan sunduğunu söylüyor. Bahar sonu ve yaz ayları için yapılan bu planlarda komando birlikleriyle düzenlenecek kara operasyonları ve hava saldırılarının yer aldığı ifade ediliyor.

Diğer yandan ABD’nin onaylamayacağı bir operasyonun, İsrail’in planladığından daha sınırlı kalacağı ve Tahran’ın nükleer silah geliştirme sürecini sadece bir yıllığına geciktirebileceği aktarılıyor.

NYT’nin bugün yayımladığı analizde de İsrail ordusunun saldırı için ABD’den istihbarata ihtiyaç duyacağı belirtiliyor. Ayrıca İran’ın misilleme yapması durumunda Amerikan ordusunun İsrail’e koruma sağlaması gerekeceği ifade ediliyor.

Analizde, ABD-İran arasında nükleer anlaşma görüşmeleri sürerken İsrail’in böyle bir saldırı düzenlemesinin Tel Aviv-Washington hattında gerilim yaratacağı belirtiliyor. Trump’ın Gazze savaşında İsrail’e verdiği desteğin tehlikeye girebileceği yorumu da yapılıyor.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, dünkü açıklamasında Tahran'a saldırı tehdidini yineleyerek "neye mal olursa olsun İran'ın nükleer silah elde etmesini engelleyeceklerini" söylemişti.

Öte yandan ABD-İran müzakerelerini yürüten Trump’ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un, İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer ve Mossad Direktörü David Barnea’yla dün gizli görüşme yaptığı aktarılıyor.

Kimliklerinin paylaşılmaması şartıyla Axios’a konuşan İsrailli yetkililer, Dermer ve Barnea’nın İran’ın nükleer programının durdurulmasını istediğini söylüyor. Witkoff’unsa “nükleer krizin diplomatik yoldan çözümüne” ve İran’ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin durdurulmasına odaklanıldığını söylediği belirtiliyor.

ABD ve İran’dan heyetler, Umman’da 12 Nisan’da yapılan görüşmenin ardından müzakerelerin “olumlu ve yapıcı” geçtiğini bildirmişti. Görüşmelerin ikinci turu İtalya’nın başkenti Roma’da bugün gerçekleştirilecek.

Independent Türkçe, Reuters, Axios, New York Times